Bilinse de olur artık bilinmese de...
kendimize döşediğimiz taşlar
görünmeyenin piramidi
başka uygarlıkların saatleriydi kullandığımız
zehirli yıldızlarını tanıdık gökyüzünün
kendimizi bile büyüledik piramidimizin giziyle
petrol kuyusu bütün gün
rasaşane bütün gece
koynumuzdaki tılsımı düşürmedik güne
teslim etmedik kelimeleri
dar boğazlardakör geçitlerdekaranlık dönemeçlerde
bozuk para kadar kullandık çarşılarınızı
baktığımız pencereleri kimselere kiralamadık
uğramadık bir harf için bile mürekkebinize
yalvaç olmadanermiş olmadan gelip geçtik
karanlık oyların kamusundan
güvendik sessizliğin derinliğine
içimiz bölünse de başkalarına
parçalanmadı kendimize çizdiğimiz yekpare harita
ömrümüzün yolları
kırk yılkırk yaşkırk ikindi
biz her zaman birkaç kişi
hayatımız piramitömrümüz pamuk ipliği
bilinse de olur artık bilinmese de... |