Bugün şarkta uyandırılmak istenen fitneyi önlemenin tek yolu, Bediüzzaman'a kulak vererek bu milletin fertlerini İslâm kardeşliği ile birbirine rabtetmekten geçer.
"Milliyetimiz bir vücuttur; ruhu İslâmiyet, aklı iman ve Kur'ân'dır," hakikatını bütün ruhlara zerketmekten geçer.
"Şarkı intibaha getirecek din ve kalptir. Akıl ve felsefe değil," ihbarına hakkıyle kulak vermekten geçer.
"Şarkın fıtratına muvafık bir cereyan veriniz, yoksa sa'yiniz ya hebaen gider veya muvakkat sathî kalır," emrine râm olmaktan geçer.
"Bir Müslüman başkasına benzemez. Dini terk edip İslâmiyet seciyesinden çıkan bir müslim dalâlet-i mutlakaya düşer, anarşist olur, daha idare edilmez," tehdidini, geç kalınmış da olsa, büyük bir hassasiyetle ciddiye almaktan geçer.
"Asabiyyet-i cahiliye, birbirine tesanüd edip yardım eden, gaflet, dalâlet, riya ve zulmetten mürekkep bir macundur," teşhisini iyi anlayıp, bu zehirli macuna sırt çevirmekten geçer.
Hamiyet-i İslâmiye ise, nur-u imandan in'ikas edip dalgalanan bir ziyâdır " hakikatına gönül verip bu ziyanın bütün kalplere hâkim olması için sabır ve cehd ile gayret etmekten geçer.
***
Bu vesileyle, İstiklâl Marşı şairimiz merhum Mehmed Âkif'i de anmadan geçemeyeceğim.
Şu coşkun, coşkun olduğu kadar sitem dolu ve sitem dolu olduğu kadar da ızdırap yüklü ifadeler, o büyük şairimizin ırkçılık âfetinden ne kadar dertli olduğunu en güzel şekilde ifade etmiyor mu?
Hani milliyetin İslâm idi, kavmiyet ne?
Sarılıp sımsıkı dursaydın a milliyetine!
Arnavutluk ne demek, var mı şeriatta yeri?
Küfr olur başka değil, kavmini sürmek ileri
Arabın Türke, Lazın Çerkeze yahut Kürde
Acemin Çinliye rüçhanı mı varmış, nerde?
İslâmiyette anasır mı olurmuş, ne gezer?
Fikr-i milliyeti tel'in ediyor Peygamber
En büyük düşmanı: Ruh-u Nebî, tefrikanın
Adı batsın onu İslâma sokan kaltabanın.
Geliniz bu duaya birlikte âmin diyelim.