Aşk bir geçiştir.
Tenden tene, kalpten kalbe, ruhtan ruha...
Tıpkı sırat gibi,
O geçiş anında ya yanarsın,
Ya da sonsuz huzur seni bekler sonunda.
Ortası yoktur.
-Ki aşk, ortalık işi olmadan önceydi bu.-
Aşk bir geçiştir.
Yaştan yaşa, birden ikiye, yalandan doğruya...
Tıpkı ölüm gibi.
Ya hiçbir şey yaşamazsın,
Ya da, ya dası yok, yaşamazsın.
Ortası yoktur.
-Ki aşk, ortalık yerlerde peyda olmadan önceydi bu.-
Aşk bir vazgeçiştir.
Sesinden, ellerinden, kalbinden,
Kendinden...
Kelimelerden, cümlelerden,
Hatta harflerden.
Hayattan, yağmurdan, denizden...
Sıfatlardan, isimlerden, zamirlerden,
Fiillerden, kurallardan...
Kullardan, masumiyetten, çocuklardan.
Çiçeklerden, buluttan, güneşten.
Aydan...
Gökyüzünden, gündüzden, sokaklardan...
Caddelerden...
Şarkılardan, şiirlerden, kitaplardan.
Kutsallıktan...
Renklerden, nefesinden, içinden...
Ve her şeyin tıpkısından,
Ve aynısından,
Ve her şeyden..
Ve herkesten.
Ve'lerden, bağlaçlardan..
Ama en çok kendinden,
Hep kendinden...
Aşk bir vazgeçiştir.
Ardında bıraktığı tek cümle ise,
"(Vaz)Geçti, gitti"dir.
__________________
''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.''