Ağlamak anlatmaktır
Sözün bittiği yerde şebnemlerin konuşmasıdır/ağlamak
Anlatmaktır
Sayfalara sığdıramadığını bir damla gözyaşında
Acı bir zehir içmektir mısraların kadehinden
Kelimeleri idam etmek her şiir bitiminde
Sonra yeniden/ bir daha yazmaktır
Her harfi gözyaşı olan bir şiirdir/ağlamak
Şarkı sözlerinde okumaktır kanlı idam fermanını
Yazılan her şiirde 'biz'i
Söylenen her şarkıda “sen”i bulmaktır
Dillerin lal olduğunda dillenmek
Gözlerin kör olduğunda sadece “sen”i görmektir
“sen”inle dolu sensizlikle konuşmaktır/ağlamak
Ağlamak
Anlatamadıklarını düşlerde haykırmaktır
Kırlangıç gagasında bir damla su içinde göndermektir
Unutulmamış bir sevdanın kıvılcımlarını
Siyahın ecel/kahverenginin kefen olduğunu bilmek
İsyanlarını gözpınarlarıyla konuşturmaktır
Anlatmaktır ağlamak
Ağlamak anlamaktır
Anlamaktır/uçup giden boynu bükük güvercinin
Yabancı semalardan artık geri dönmeyeceğini
Ömrümün “ah-u zar” olduğunu görmek
Hasret denizinde vurgun yemeyi bilmektir
Gözpınarından süzülen bir damla yaşta boğmaktır
Segah makamının nağmelerini
Ağlamak/“Ah”larda yitip gitmek
“yok”larda yok olmayı anlamaktır
Sır içinde sırlara gömmeyi bilmektir yürektekini
Gözyaşının gündüz siyah gece beyaz aktığını görmek
En acı çığlığın sükut olduğunu anlamaktır
Ağlamak
“ben”in içinde “sen” i
“sen”in içinde “ben” i yaşamaktır
Anlamaktır ağlamak
24.07.2008/Edirne
IRFAN OZCAN