Bugüne kadar iki kez âşık oldum ve ikisini de ben seçmedim.
Ağzım kalbimde attı, telefon avucumda uyudum, ütüyü fişte unuttum, yemek yemem gerektiğini hatırlamadım, arkadaşlarıı ihmal ettim, geç uyudum, işe geç kaldım vs.
Tüm hayallerimi ve hedeflerimi âşık olduğum kişinin üzerine kurdum.
Hayatımın merkezi yaptım.
Yalan yok it gibi sadıktım.
Bunları bilinçsiz bir şekilde yaptım.
Hiçbirini,kafamda tasarlamadım.
Sorsa biri, Allah bir, o ikiydi.
Iki, iki daha birdi.
Sonra bir gün ikisini de unuttum.
Birini gördüm ve onu sevmek istedim.
Benim seçimim olsun istedim.
Onu sevdim, aldım taa içime oturttum.
Geçmişini sorgulamadan, geleceği düşünmeden.
Plan yapmadan, hayal kurmadan, sesini duymadan, işe geç kalmadan, ütüyü fişte unutmadan.
Diğerlerini özlemeden sevdim.
Çok sevdim.
Öyle ki rab ile aramı açtım.
Araya onu koydum.
Avuçlarım aşındı, gökyüzüne kanamaktan.
Sonra birgün avuçlarımı kapadım duaya çaresizce.
Ve dedim ki Allah'a
" Bu avuç senin,bu alın senin,bu beden,bu can,bu kalp dahil hepsi senin..
Ben cansam, acıyorum..
Bak bu can da senin.."
Ezel roz manaz.
__________________
''Mükemmel olmamak, tek istediğim. Dünkü kendimden daha bir şey olayım yeter;
Daha yorgun, daha verimli, daha anlayışlı, daha umutlu, daha kırgın,
daha çok şarkı bilen, daha bile erken uyanan…
Mükemmel olmanın endişesinde muhteşem şeyleri kaçırmak istemem.''