Tekil Mesaj gösterimi
Alt 02 Temmuz 2013, 00:05   #4
Çevrimdışı
Ecrin
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Tefekkür ne demektir?




Muhabere işleri:
Ayağa bir diken batsa vücuttaki sinir sistemi sayesinde haberdar oluruz. Bu sistem, beyin, omurilik ve sinirlerden meydana gelir. Omurilik soğanı, solunum, boşaltım, dolaşım gibi hayati faaliyetleri idare eder. Omurilik, refleks hareketleri, iç uzuvlarımızın ve salgı bezlerinin faaliyetlerini idare eder. Bir ikazın nöron denilen sinir hücreleri tarafından teşekkülü elektrik akımına benzer. Felç halinde sinir sisteminde bozukluk olduğu için, uzuvlar istekle hareket edemez. Felçlinin eli ayağı olduğu halde tutmaz. Sinir sistemine böyle bir kuvveti kim vermiştir?

Duyu organlarından alınan uyarılar, duyu sinirleriyle belirli merkezlere gider, orada yorumlanıp anında motor sinirleri vasıtasıyla organlara bilgi verilir, organlar da buna göre çalışır. Milyarlarca hücrenin hiç aksatmadan görevini yapmasına tesadüf denebilir mi hiç?

Vücudun direği kemikler:
İnsan vücudunda birbirinden farklı yüzlerce kemik var. Her biri yerine uygun şekilde, tam oturmuştur. Bu kadar mükemmel bir yerleşime aklı olan nasıl tesadüf diyebilir ki? Niçin kafatasında tesadüfen bir uzun kemik yok da, yuvarlak kemik olmuş? Yapıcısı mükemmel ki, işe de, yaratması da mükemmel oluyor.

Kemikler, vücuda dayanak ve kasların irtibatını sağlar. Omurga, vücudun ana direğidir. Omurga zedelenirse, felç meydana gelir. O, üç tabaka sağlam zarlar içinde muhafaza edilmiş, en dışı da kolayca tahrip olmayan omurgayla kapatılmıştır. İnsan yürüdükçe birbirine sürten omurlar aşınır. Bu aşınmaya mani olmak için parçalar arasında conta gibi bir şeyin olması gerekirdi. Kıkırdaklar omurlar arasındaki aşınmayı önler. Vücudu taşımak gibi mühim bir vazifesi bulunan kemikler, sağlam olduğu kadar elastikiyet sağlayacak şekilde yaratılmıştır. El, kol, bacak ve parmak gibi kemikler eklemler sayesinde oynar, hareket eder. Bu harikalar nereden gelmiş, niçin gelmiş, kim yapmıştır? Aklı olanın bunları düşünmesi lazımdır.

Trafik işleri:
Vücuttaki taşımacılık işleri, dolaşım sistemi tarafından yapılır. Dolaşım sisteminin merkezi yürektir. Kalbin muntazam çalışmasıyla kan, damarlar vasıtasıyla vücut sarayının en ücra köşelerine kadar ulaşır. Kirlenen kan, akciğerlerde temizlenir. İstek dışında çalışan kalb, bir müddet dinlense, vücut sarayı yıkılır. Her uzuv, her makine gibi, yürek de dinlenmeye ihtiyaç gösterir. Yürek çalışırken dinlenecek şekilde yaratılmıştır. Her kasılıp gevşedikten sonra yarım saniye kadar istirahata geçer. Yüreğin pompaladığı kan, atardamarlarla vücuda dağılır, kılcal damarlarla dokulara kadar ulaşır. Kandaki besin ve oksijen lüzumu kadar dokulara verilmiş olur. Burada besin maddesi oksijen tarafından yakılır. Meydana gelen enerjiyle vücut makinesi çalışır. İrademiz dışında her şeyi intizamlı şekilde çalıştıran kimdir?

Alınan besinler ağızda tükürük ve dişler sayesinde parçalanır. Unlu gıdaların sindirimi ağızda başlar. Proteinler midede sindirilir, çok çeşitli enzimler sindirimde rol oynar. Mide asidi betona dökülse eritir; ama mideye niçin bir şey olmuyor? Çünkü koruyucu enzimler ve mukus var. Bu kadar ince bilgiler gerektiren bir şey, nasıl tesadüf olabilir? Mideden on iki parmak bağırsağına geçen gıdalar için gerekli enzimler pankreastan gelecek, bunu oraya kim bildirdi? Sonra yağları eritmek için safra lazım, buda karaciğerden safra kesesine depolanıp oradan on iki parmak bağırsağına akacaktır. Buna nasıl tesadüf denebilir? Sonra ince bağırsaklara geçen gıdalar emilip vücuda alınacaktır. Bunu yapan villustur. Villus, İnce bağırsak üzerinde bulunan, besinlerin emilimiyle kana karışmasını sağlayan yapıdır. Bunların hepsini tesadüfle açıklamak akıl işi mi?

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet bizimmekan