Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Yüzük, başlangıcı ve bitişi olmayan daire...
Sonsuzluğun ve uzun ömürlülüğün sembolü. Diğer hiçbir mücevher, sahibi ve onun kişisel hatıraları ile bu derece yakın ve daha etkileyici olarak bağlantılı olmamıştır. M.Ö.200'lü yılların başlangıcında yüzük arkadaşlığın, aşkın, nişanlılığın ve tabii ki evliliğin sembolü olmuştur.
Pendantif takılardan; yani zincirlerin uçlarındaki süslerden sonra, yüzük kuyumculuk tarihinin en eski enstrümanıdır. Altın bir şeritle birlikte mühürlü yüzük şeklinde kesilmiş ve işlenmiş parçalar eski Doğu'da kullanılırdı.
Muska ya da nazarlık şeklinde yüzükler talihsizlik ve tehlikelerden korunmak için kullanılırdı. Örnek olarak, eski Mısır'da yüzüğün "şeytanın gözü"ne karşı savaşıma hizmet ettiği inanışını gösterebiliriz. Birçok farklı kültürler de yüzüğe güç ve sihirli mülkiyetin aracı olarak yaklaşmışlardı. Zaten eski Mısırlılar'ın dünya kültürüne hediyeleri olan mühürlü yüzükler, güç ve onurun işaretlerini sembolize ederlerdi.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Mısır, Yunan ve Etrüsk mezarlarındaki kazılar yüzüğün uzun tarihini göstermektedir. Yüzüğün 5000 yılın üzerindeki eşsiz görüntüleri Almanya'nın birinci kuyumculuk üretim şehri Pforzheim'de sergilenmektedir. Kendi türünde dünya çapında tektir ve tamamen kuyumculuk tarihinin gösterilmesi ve sergilenmesine tahsis edilmiştir. Müze, binlerce kuyumculuk parçasının yanında Avrupa tarihinin tüm çağlarından günümüze Küçük Asya, Mısır ve Yunanistan'dan en etkileyici koleksiyonlara ev sahipliği yapmaktadır.
M.Ö. 2000 yılın başlangıcındaki Anadolu rahip-krallarının tören yüzüklerinden, spiral kesimli pre-historik yüzüklere kadar bir dizi serginin bulunduğu müzede, son Çar'ın muska yüzüğü de günümüz kuyumculuk sanatının kişisel kreasyonlarından biri olarak bulunmaktadır.
Doğal olarak dünyanın her tarafındaki müzeler, yüzüğün vazgeçilmez tarihsel özellikleri ile doludurlar. Bir örnek vermek gerekirse, Crete adasındaki Herakliton müzesi bize görkemli Minoa kültürünün sanatından eşsiz örnekler sergiler. Minoa kültürünün en önemli örneklerinden bazıları olan altın yüzükler kraliyet mühürleriyle beraberdir. Minoa yüzüklerinin dizaynı Mikena kültüründe de kullanılmıştır. Bu yüzükler geç Minoa çağından (İ.Ö. 1450-1300) gelen çok büyük bir ustalıkla yapılmış, önemli sanat eserleri ve minyatürlerdir. Mühürlü yüzükler Ortaçağ esnasında yeniden canlanmışlardır. Sahibinin doğallığını ve sosyal statüsünü belirtmekte, doküman ve belgelerde mühür olarak işlev göstermektedir. Eskiçağ kültlerinde ve mitolojik motiflerinde işlenen hayvan ve bitki imajları, 14. yy. esnasında hanedan armaları -günümüze kadar çok popüler motifler halinde kalmışlardır- ve halen de onlara önemli bir şekilde talep vardır. Ayrıca yüzük kendisini, Hristiyan ritüellerinde ve dinsel ayinlerde ve tabii ki evlenme törenlerinde çok önemli bir jest olarak gösterir.