Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| adın 5 harfti senin - osman Türkmen
Adın beş harfti senin…*
Bir okyanus kadar alabildiğine,*
Yakamozlu deryaydı gözlerin.*
Gökyüzünün derinliğinde kaybolan,*
Kocaman bir sevdaydı yüreğin.
Adın beş harfti senin…*
Yaşattığın tüm güzelliklere,*
Dur demeye gücü yetmedi kimsenin.*
Uğrunda kaybettiklerim bile,*
Hatırlatmaya yetecek yegane eserin.
Hiçler vardı insanın yaşamında,*
Birde hepler.*
Değersiz onca nefesin içinde,*
Hala tüketemediğim,*
sen yaşayan variyetim.
Adın beş harfti senin…*
Hayallerimin geç açan tomurcuğu,*
Ve yarınlara yetişemeyen,*
gecikmiş yolculuğu.*
Alınıp satılmamış,*
Çalıntı olmayan bakışlarında gizli,*
yüreğimin nazar boncuğu.
Sana bu denli aşık,*
Açık seçik giriftar olmuşsam.*
Adımın yanına yazıp adını,*
Soyadımı ebedi taşımak istiyorum seninle.
Zamanın tozlu ve pembe renkli tünelinden,*
Tuz kokan yosunlu akıntılara kapılıp,*
Doyasıya sarılmak geçiyor içimden.
Devirmek istiyorum sükuneti ve sessizliği,*
Nefret ediyorum, küfrediyorum,*
Ve hiç sevmiyorum sensizliği.*
Hiç! ..
Adın beş harfti senin…*
O gülüşünü esirgeme n’olur,*
Ey benim mızıkçı sevgilim.*
Mihenge vurulmuş tutkularım,*
Şimdi seni bekliyor bilesin.*
Bu dünya gözüyle seni,*
Kimse benim kadar sevmesin.*
Nevmit ufuklarıma çizdiğim,*
Ve hep özlediğim, düşlerimdeki resmimsin.
Adın beş harfti senin…*
Dudakların suskundu önceleri,*
Gözlerin konuşkan.*
Söyleyemediğin ilk hislerin,*
Cep telefonumda yazılı,*
Yarım yamalaktı bütün sözlerin.*
“sana hayır desem yalan olurdu*
evet desem imkansız*
bende sustum”*
böyle yazabilmişti o an ellerin.
Sığdıramıyorum kağıtlara yüreğimi,*
Dağdaki gelinciğim,*
Denizdeki turnam,*
Gökteki hilalim,*
Karadaki sevdalım.*
Sanadır bu lafım,*
Ve sanadır onca itirafım.
Duyguların duygularımdan münezzeh,*
Gözlerinin şavkı vurmuştu gözlerime.*
Bugüne dek söyleyemediğim her kelime,*
Bir şelale olup dökülüyordu,*
Gel bak inanmıyorsan halime.
Adın beş harfti senin…*
Üzerinden atlayarak geçiyorum,*
Çiğnenmesin diye bıraktığın izlerin.*
Ansızın görebilmek için seni,*
Akreple yelkovanın yaptığı,*
ritmik dansını izlerim.
Kaldığı yerden yaşanmak üzere,*
Yeni baştan sevdiğimi söylemek,*
Ve lisan bilmediğim halde,*
Bütün dillerde*
“canım” demesini ezberlerim.
Adın beş harfti senin…*
Mevhum aşklar, yalan sevdalar,*
Yüzmekte ortasında düzenin.*
Seyrek bakışlarla gülüyor şimdi mendeburlar,*
ve el sallıyorlar güvertesinden geminin.*
Kalanlar uykuda, gidenler ayık,*
Düzmecinin yaba gibi elleri geçmişti başına,*
Sevgiden uzaklaşan bu dümenin.
Adın beş harfti senin…*
Yemin ederim ki,*
Hiç değişmedi bendeki yerin.*
Gecenin en metruk anında hayal meyal,*
Seni kuruyor, seni duyuyorum sevdiğim.
Telefon numaram değişmedi,*
Adresim bildiğin gibi,*
Sana söyleyeceklerimse henüz bitmedi.*
ve çık gel diye bekledim,*
Sabaha karşı, bir vaktinde gecenin.
Adın beş harfti senin…*
Asla inkar etmedin biliyorum,*
Sende beni sevdin.*
Yıkılmakta olan bir binadan kaçmak varken,*
Kirişi tercih ettin.*
Ölüm dibinde vurup, içinde yakalamıştı,*
Oysa sen bunu, hiç fark etmedin.
Üzerinden tren geçmeyen köhne bir ray,*
Kemanı unutulmuş, sürtünmeye hasret bir yay,*
Hiçbir zaman demlenemeyecekse ocaktaki çay,*
Adını yazmıyorum o zaman!
Korkuturcasına kırılmayı bekliyorsa bir fay,*
Dört yaşını göremeyecekse duman renkli bir tay,*
Hiçbir zaman tüm olamayacaksa gökteki ay,*
Adını yazmıyorum!*
yazmayacağım!*
yazamıyorum işte!*
Yazamıyorum…*
Yazamıyorum… |