Evde kaldım vah
Şimdi "evde kalmak" ne demekmiş onu açalım da bilmeyen genç kızlarımız bilip, buna göre davranıp sonra benim gibi kafalarını vurmasınlar. Böyle hani kızlara bir yaş biçilir açmamış gonca misali... Bu yaşlar en fazla 18 li yaşlardı bundan bir 20 sene önce. Allahtan kentleşme oranı, kadının çalışma hayatı, statü edinme durumları derken oldu mu 25-32. İşte bu yaş sınırını aşan açmamış goncalar, maleseef evde kalmış oluyor. Buraya kadar her şeyi anladık değil mi kaderdaşlarım?
Şimdi kız kurusu olmama bir iki sene (o fazlalığı yeminle bilerek yazdım, o kadar vahim yani.) var. Var olmasına var da ben öyle hissetmemeye başladım. Annem bir yandan ısrar eder, yengem bir yandan sorar, arkadaşlarım bir yandan sıkıştırır. Sanki biz istemiyoruz evli, mutlu olmayı. Bunlara bir de dün akşam arayan arkadaşım tuz biber oldu. Canım, nasılsın dedi. Aklımdan geçiriyorum kesin bir herif buldu bu, beni mutlu gününde yanında görmek isteyecek diye. Ben bunları hızlı bir şekilde beynimden geçirirken, canım ben evleniyorum dedi. Ya bir dur hazmedeyim de ondan sonra de hiç işte alla sen... Aaa çok sevindim dedim tabi. İşte bu pazar düğün var kesinlikle geliyorsun canım vs... vs... İşim olmazsa gelirim deyip fazla uzatmadan kapattım. Şimdii gideceğim oraya, onları göreceğim lan cidden evde mi kalmaya başladım diyeceğim. Bir iki göbek atarsam ordan biri beğenip oğluna alır mı acaba?
Sözün kısası; evde kalmadım, bir an geldi yokladı işte. Şimdi iyiyim ve yola durmaksızın devam edeceğim. O arada da bir kurbağa gelir öperim, prense dönüşür değmeyin keyfime. |