Tekil Mesaj gösterimi
Alt 10 Şubat 2016, 02:48   #12
Çevrimdışı
Ecrin
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Okul Öncesinde Oyunun İşlevleri




OYUN ÇEŞİTLERİ
Özyapılarına göre oyun çeşitleri
1- İşlev Oyunları: Çocuğun bir yaşının sonuna dek geçirdiği süre “süt çağı dönemi” olarak nitelenir. Çocuğun bu dönemlerde, doğal olarak yaptığı devinimlere ve oyunlara İşlev oyunları denir. 0-1 yaşlarında, süt çağı döneminde, bilinçsiz ve içgüdüsel olarak yapılan devinimlere süt çağı işlev oyunları denilmektedir. Örneğin, çocuk sevindiği ya da heyecanlandığı zaman birtakım sesler çıkarır, ellerini, kollarını, bacaklarını sürekli sallar, duygularını bu tür devinimlerle yansıtır. Büyüklerin çocuğu güldürmek için yaptığı devinimlere tepki olarak güler; eline ses çıkaran bir nesne verildiğinde, onu sallayarak ses çıkartır; büyüklere öykünerek elini kendi başına vurarak “baş baş” yapar.

Çocuk, ilgisini çeken şeyleri eline alıp ağzına götürerek tanımaya çalışır. Eline aldığı her şeyi atarak, iterek, çekerek de fizik kurallarını keşfetmeye başlar. Attığı oyuncağının düştüğünde ne olduğunu, nasıl ses çıkardığını, çevresindekilerin nasıl tepki gösterdiğini ilgi ile izler ve bu davranışlarını birçok obje ile yineler.

Çocuğun 1-3 yaş dönemi özerklik dönemidir. Bu dönemde saldırganlık, kirletme, kırma gibi içgüdülerinin doyumu için yaptığı devinimlere ve oynadığı oyunlara özerklik dönemi işlev oyunları denir. Bu tür devinim ve oyunlar daha çok “oyun” niteliği taşımaktadır.
Örneğin, bu çağ çocukları için saldırganlığı dışa atmağa yarayacak gürültü çıkaran oyuncaklarla oynamak; kirletme güdüsünü karşılamak için su, çamur ve kille oynamak gibi oyunlar bu dönemin işlev oyunlarına örnek sayılabilir.
“Sar makarayı oyunu, çocuğun, ağzını, yüzünü, elini tanımasına ve tepkilerini geliştirmesine yardımcı olan bir oyundur.

Sar sar makarayı ( Eller önde tutulur, birbiri çevresinde yün sarar gibi döndürülür) Çöz çöz makarayı (Devinim tersine yapılır)
On kilo yağ (İki el on parmak açılarak ileriye uzatılır)
On kilo bal (Aynı devinim yinelenir)
Yala yala bitmez (Avuçları yalama devinimi yapılır)
Beşi sana (Beş parmak açılır ve çocuğa gösterilir)
Beşi bana (Beş parmak açılır ve göğse konur)
Kediye cık cık (Yok anlamına gelen cık cık sesi çıkarılır, baş ve ellerle yok devinimi yapılır)”
2- Ben Oyunları: Çocukların çeşitli yönleriyle kendilerini tanımalarına ve yeteneklerini geliştirmelerine yardımcı olan oyunlardır. Çocuk 2-3 yaşlarında genellikle ‘benmerkezci’dir. Bu yaşlarda çocuk, çevresiyle ilgilendiğinden çok kendisiyle ilgilenir. Elleri, bedeni, gözleri ile kendisini ve çevresini tanımaya çalışır. Kendi başına oynamaktan hoşlanır, genellikle tek başınadır. Başka çocuklarla olsa bile kendi oyununu oynar,iletişim kurmaz. Bunun nedeni de kas, denge, dil ve bilişsel gelişim yönünden henüz yeterli olgunlukta olmayışıdır. Örneğin, çocuğun organlarını tanıması, görme-duyma-işitme gibi yeteneklerinin geliştirilmesi, dikkat ve algılama yetilerinin artırılması ben oyunlarıyla daha kolay sağlanabilir.
“ ‘Bu kim?’ Oyunu, çocukların egosantrik olduğu ‘Ben Dönemi’nde, diğerlerini tanıması, iletişim kurması açısından önemlidir. Çocuklar yarım halka biçiminde yere ya da iskemleye otururlar. Öğretmen sorar:
-Ben kara gözlü, kıvırcık saçlı bir kız görüyorum; bu kim?(Çocuklar, öğretmenin bakmakta olduğu çocuğa bakarlar ve kim olduğunu bulup adını söylerler). Aynı oyun başka özellikler sorularak da oynanır, göz renkleri ve biçimleri, yüz biçimleri, saç rengi ve biçimi gibi.”
3- Düş gücü Oyunları (Hayali ve Temsili Oyunlar): Çocuğun bir nesneyi başka bir nesne gibi, bir olguyu başka bir olgu gibi düşünerek kurduğu oyunlardır. Okul Öncesi dönemde çocukların en çok severek oynadığı oyunlardır. Aynı zamanda bu dönemde, büyük kaslar oldukça gelişmiştir. Takla atmayı, yüksek yerlere çıkıp inmeyi, tırmanma merdivenine tutunarak sallanmayı, bisiklete binmeyi, denge tahtasında yürümeyi, top tekmelemeyi kolaylıkla
Yeni oyunlar yaratır ve uygular. Örneğin, bir sopayı “at” olarak, bir kutuyu “tencere” olarak, bir havluyu “battaniye” olarak, bir gazoz kapağını “bardak” olarak kullanabilir. Kimi oyunlarda baba rolü oynar, anne olur, bebek olup bakılmak ister. Doktor olur hastalarına bakar; öğretmen olur, öğrencilerine ders anlatır. Düş gücü oyunları hemen her konuyu kapsar. Bu nedenle de evde, sokakta, anaokulunda… her yerde oynanabilir.

Ev oyunları, anne, baba, abla, kardeş, dede olma, çocuk bakma, yemek yeme, misafircilik gibi oyunlardır. Meslek oyunları, bakkal, manav, kasap, kitapçı, kırtasiyeci, doktor olma olarak oynanmaktadır. Tüm bu oyunlar yaratıcılık gerektiren ve düş gücünün kullanılıp geliştirilmesine yardımcı olan oyunlardır.

4- Küme Oyunları: Çocukların birlikte oynadıkları oyunlara denir. Küme oyunları genellikle çekişmeli yarışlar ya da bir olayın dramatizasyonu biçiminde görülür. Küme oyunları için yer, araç-gereç, süre bakımından olanaklar tanınmalı, fakat bıkmamaları için, oyunlarının kısa olmasına ve seyrek olarak oynanmasına özen gösterilmelidir.

Küçük kas gelişiminin hızlı olduğu bu dönemde oyun ve etkinlikler açısından çok beceriklidir. El becerileri güçlüdür. Anlaşılabilir resimler yapar, yapıtlarına hayranlık duyar. Etkinlikleri çok yönlüdür (Müzik, dans, şarkı, oyun, resim, kitap…). Aynı zamanda büyük kas gelişiminin devamı nedeniyle koşma, atlama, tırmanma, çekme devinimlerine tüm bedeni ile katılır. Birlikte oyunlar çoğalmaya başlar. Çocuklar oyun süresi bittiğinde oyunlarından kopmazlar, oyunlar genellikle uzun sürer. Kimi kez aynı oyunu ertesi günlerde de oynayabilirler, kıyaslamalı, yarışmalı oyunlara ilgi başlar. Bu yaşlardan itibaren arkadaşları ile oynadıkları grup oyunları, onların sosyal rolleri öğrenmelerini hatta cinsel kimliklerini kazanmalarını sağlar. Örneğin; oyunda baba rolünü üstlenen çocuk, babasını taklit ederek hem ileriki hayatı için alıştırma yapmakta hem de cinsel kimliğini benimsemektedir. Bu dönemlerde çocukların oyunlarını gözleyerek, onların yaşamı nasıl algıladıklarını ve aile ilişkilerinden nasıl etkilendikleri de gözlenmektedir (Oyun esnasında bebeğine veya çocuğu rolündeki arkadaşına sürekli bağırıp çağıran bir çocuk, büyük olasılıkla kendi anne-babasından da buna benzer davranışlar görmektedir.). Oyun içinde karşı cinse ait rolleri benimseyen çocuk için; (oyunlarında sık sık anne olan erkek çocuk için) "Acaba cinsel kimlik açısından kendini babası yerine annesi ile mi özdeşleştiriyor?" sorusu akla gelebilir .
Bedensel etkinliklerin en yoğun olduğu yaş aralığı 5-6’dır. Bu yaş çocukları çok devinimlidirler. Özellikle bahçe etkinliklerinde kaslarını kullanacakları oyunları seçer. İp atlama, merdivenden koşarak çıkma, araba itme, sallanmalar, hoplamalar, atlamalar, saklambaç oyunları bu dönemde önem kazanır. Düş gücü oyunları azalmış, oyunlar daha düzenli, bilinçli ve dengeli duruma gelmiştir. Devinimli küme oyunları ile masa oyunlarına (boya, biçim kavramları, bulmacalar) düşkündürler. Boyama, resim yapma, kolay resimleri kopya etme,
Harflerle ilgili oyunlar, bilmece ve bulmacalar, fıkra ve tekerlemeler, vb
Evcilik oyunları, köşe oyunları, blok oyunları, yapı inşaat oyunları,
Büyüklerle birlikte olmak, bu etkinliklerin içinde en çok evcilik oyununu severler. Kızlar bebeklerle oynarken, erkek çocuklar köprüler, tüneller, yollar yaparlar. Savaş, dövüş gibi oyunlar
Kız çocukları; evcilik, komşuculuk, okulculuk, doktorculuk gibi oyunları oynarlar. Kitap bakmayı, bebeklere sahip olmayı (kağıttan, kumaştan, plastikten) ve bunları kendilerine özgü giyeceklerle giydirmeyi, anne olup bebeklere bakmayı çok severler. Yarışmalı oyunları, yardım etmeyi, dikiş, nakış işleri yapmaya özenirler.
Erkek çocuklar; genellikle uçak, uzay aracı, tren, gemi oyuncaklarını ve resimlerini severler. Savaş sahnelerini oyunlarında canlandırırlar. Yenilmekten hoşlanmazlar. Kovboyculuk, manavcılık, bakkalcılık, hırsız-polis, koşmaca oyunları, top oyunları oynarlar (Türkiye’de Okul Öncesi Çocuk Gelişimi ve Eğitimi Projesi, 1979).
1- Açık Hava Oyunları: Koşmaca oyunları, öykünme oyunları (İnsana, hayvana, bitkiye, doğa olaylarına, taşıtlara öykünerek oynana oyunlardır.), Öykünme yürüyüşleri ve koşuları (İnsan, hayvan, taşıt devinimlerine öykünerek yapılan yürüyüş ve koşulardır. Dev-cüce, aslan yürüyüşleri; araba, lokomotif, atçılık koşuları örnek olarak verilebilir), Halkada oyunlar (çocukların oturarak ya da bir halka oluşturup oynadıkları oyunlara denilmektedir).
2- Salon-Sınıf Oyunları: Serbest oyun ve etkinlikler saatinde oynanan salon-sınıf oyunları (Bu oyunlar, çocukların kendi koyacakları kurallara göre şekillenir. Eğitsel oyuncaklar, bloklar serbest saatte oynanan salon-sınıf oyunlarındandır), oyun saatinde oynan salon-sınıf oyunları (Bu oyunlar kurallı oyunlardır. Açık havada oynandığı gibi kapalı yerlerde de oynanabilir. Oyun saatinde oynanan bütün kurallı oyunlar, ısındırıcı-devinimli-dinlendirici olmak üzere üç aşamada uygulanır).
3- Araçsız Yapılan Oyunlar: Herhangi bir aracı gerektirmeden oynanan, her çeşit öykünme oyunu, şarkılı oyunlar, beden devinimleri ve halka oyunları bu kapsamda incelenmektedir.
4- Araçta Yapılan Oyunlar: Belirli bir aracın üzerinde yapılan, denge oyunları, minder üzerinde yapılan devinimler, iskemle kapma, takla yarışı gibi oyunlardır.
5- Araçla Yapılan Oyunlar: Çeşitli araçların kullanılmasıyla oynanan top oyunları gibi
Dünyanın neresinde olursa olsun, çocuğun yaşı ve cinsiyeti ne olursa olsun bütün çocuk oyunları genellikle belli bir sıra izlemektedir. Bunlardan ilki,
* Oyun, belirli bir evrim ve sıralama izler. Örneğin çocuk, taşlar, çubuklar, odun parçaları, bloklar, konserve kutuları, kibrit kutuları gibi nesnelerle oynarken önce onları yan yana dizer, bir süre sonra onları üst üste koymayı dener, sonra hayali (düşsel) yapıtlar yapar, teknik bir düzen kurar. Kendine göre düşlediği ve gerçeğe uydurduğu yapıtları kurduktan sonra ek gereçler de kullanarak onlardan ev, kümes, ahır, bahçe, garaj gibi yapıtlar kurar. Kum oyunlarında ve resim çizmede de aynı gelişme gözlenmektedir.
* Oyun ve etkinliklerinin sayısı, çeşitliliği çocuğun yaşı büyüdükçe azalır. Çünkü çocuk birçok deneyimler sonunda ilgi duyduğu ve daha iyi becerdiği oyunlarda daha çok zaman harcar. Çocuğun yaşı büyüdükçe dikkat süresi de artar, daha uzun süreler kendini belirli bir alana verebilir, daha az sıkılır. Oyuna ayrılan zaman azalır çünkü sorumlulukları artar.
* Yaş büyüdükçe, akılcı biçimde oyuncağa bağlı olmaksızın, istediği zaman ve biçimde, istediği nesne ile oyun oluşturabilir. Aynı zamanda yaş büyüdükçe, çocuk oyunları resmileşir, daha kuralcı ve tasarımlı olarak gelişir. Beden durgunlaşır; daha sakin, zihin becerileriyle ve bedeni ile uyum içinde çalıştığı oyunlara yönelimi artar.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet