Tekil Mesaj gösterimi
Alt 25 Temmuz 2019, 08:54   #1
Çevrimiçi
Kaf_Dağı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Ufak Bir İçerlenme




Yine bir yazı daha aslında sadece kimsenin bakıp geçeceği bir yazı değil mi öyle yapmıyormuyuz okuyoruz diyoruz bakıyoruz uzun oluyor yarıda iyimiş deyip geçiyoruz aslında dökülen onca yazı var ki kaleme düşen nağmelerin o kadar emeği var ki içinden akıttığı hatta ve hatta ağlıyarak yazılan onca yazı var ki içinin parçalandığı yazılar işte yazıyı yazmak yazdığını geçirebilmek için karşındakinin okumasından kaynaklanıyor. İşte öyle hayata tutunmanında olduğu değil mi işimize geldiği gibi birilerine peşkeş çekerek değil mi astın üstün peşinden koştuğu zamana geldik, dönelim Osmanlı dönemine ne güzeldi kadılar vardı adaleti dağıtan herşeyi kendi için değil halkı için yapan değilmiydi ama herşeyi ince ayrıntısına kadar bakan eden bir şey varsa hakkını da veren yeri gelir kellesini aldırtan kiii değilmiydi şimdi dokunsan ay orama dokunma bana dokunmayan bin yaşasın derdinde insanlar işte yazmanında yok olduğu bu ortamda kalemin yazması değil şarkılara dönüşmesi ve iki üç meze ile efkarlanılıyor işte okumanın bildiği okumak değil dinlemeye geçiş yani tembelliğe dönüşmüş. Şimdi şarkı türkü vs hepsinin dinleyicisi var sadece mırıldanarak okuruz reğil mi şarkıları işte aalında sözlerini okuyan sade ve o dörtlüklerde mısralarda neler yazdığını işte o zaman görebilirsiniz, mesela şu şekilde diyorum

Mumin sarıkaya ne diyor;
Al başımdan bu dertleri kaçırdım aklım fikrimi
Aldığım şu tek nefesi çeksem ciğerden ciğere

Bu bir türkünün yada şarkının bi kesiti aslında çok olduğu için nakaratı yani olduğu için duyuyoruz ezberliyoruz ama geri döndüğümüzde o şarkının ne göz yaşının aktığınj görebiliyoruz.


İşte şairinde yazması için okuyanın değil aslında dosta arkadaşa ihtiyacı olduğunu kimse bilmiyor, ama onlar hep dediği kalem kağıt arkadaşım mısralarda dediğinde dalga geçenlerin sesleri yankılanıyor bir gün bir şiir yarışması vardı okulda yazmıştım o zamanlar lisedeyim yazıyorum bana göre güzel ama başkasına göre alay konusu olmuştum öznem yağmurdu anlatmıştım sevgiliyi içerisinde ilmik ilmik dokuyarak incitmeden yağmura meydan okuyarak yazmıştım, okudum anfi de böyle 4 5 sınıf bir arada lise de bilirsiniz dalga çok olur ve hocanın biri ağlamıştı işte arkadaşlarımın dalga geçtiği şiire okumuş görmüş geçirmiş biri ne anlıyor ve ağlıyor işte soruyorum şiire verilen değerin ne kadar olduğunu göstergesidir. Başka bir olay oluştu yakın zamanda bir dostum bana sabahları kendimden geçiyorsun demiiti hatta bana bir şairij şiirlerini ve bestelenmiş halini söyledi işte duygunun ne güzel aldığından sana başka örneklerle bana anlattığını gördüm içindeki duygunun neler olduğunu.Herkesi yazılan emeklerin içinizle okumanız ümidiyle diyorum son olarak yine biz cahit zarifoğluna özenerek diyelim

Adımız ACZ iken kendimize nasıl merhem olalım.

Üstada binaen diyelim bizde;

Kaleme merhem olan kağıt yüreğe dökülen sevdanın hapisi olmasa ne anlatılanımız kalır ne yüreğimizde kalem kalır sökülen bir dikişin dahi tamir edebiliyosak yazılanlara merhemi ne ile vuracağız...





Not: İçimden dökülen nağmelere binaen yazılan bir yazı beğenmesi değil karşıdakinin şiire bir kere dokunması dileğiyle....

__________________
SusKun ve Sessiz Mürekkep...


Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet