Bence Çok Uzaklarda Arama Cam Kırıklarını
Uzun zamandır yanaşmıyor dun dostum kağıt
Kaleme hasret kaldım
İstedim yazmayı istedim döktürmeyi içimdekileri
Bilirsin ben çok beceremem konuşmaları yazarım her seferinde
Konuşursam kıracağımı hissederim bir anda korkarım ki
Söyle bana dostum;
Bir değer verdiğin cana bir can dediğin canana kırılırsan ne olur söylesene bana ?
Ben yıkıldım mürekkebi ondan alıyordum
Yazdırıyordu bana her seferinde bir türkü eşliğinde
Sesleniyorum duymuyor
Bağırıyorum takmıyor biliyormusun
Kırgınım be dostum mürekkebe
Susuz çöllere koştum belki düştür diye
Her seferinde yine yolda kalan ben oldum...
Bir denizi ele aldım her seferinde seninle konuşmak için
Dedim bir önce haykırmam da dediğim gibi çobanım ben diye
Her seferinde seni düşledim seni hissettim
Anlıyormusun beni özlemek sevmeyi bıktırır mı yoksa
Yoksa kırgınlıkların eşiğinde kaybolmak mı isterim
Bak görüyormusun yine gidemedim yine aldım seni senden yazıyorum
Demek ki gidemiyorum içim prangalara düşsede
Ahu lal olmuş benim susuz mehtaba el salladı her seferinde
Bir düşün içinde kayboldum
Bir haykışla seslenim sen gel diye
Ama
Cümlelerin sonu hep bir gün gelecek oldu...
Söylediğim tüm sözler seni anlattığını biliyorsunda
Beni kırdığının hiç mi farkında değilsin...
Olsun alışığım her zerreli haline
Olmadan döken yüreğe bir nebze olsun diye
Bir tutam mısra ile son verdim her seferinde
Bir tutam göz damlasının her cümleye nokta olduğu gibi
Yine seni yazdım
Yine senin eserini döktüm her sözümde...
Bir gün bulursan beni
Kalemin ucuna bak yazıyorsa ordayım
Eğer kurumuşsa senden çok uzaktayım....
Not: Döken bedenin esaret içinde bir dalga misali döküldü yüreğimden bu mısralar...
__________________ SusKun ve Sessiz Mürekkep... Kullanıcı imzalarındaki bağlantı ve resimleri görebilmek için en az 20 mesaja sahip olmanız gerekir ya da üye girişi yapmanız gerekir.
Konu Kaf_Dağı tarafından (25 Ağustos 2019 Saat 01:27 ) değiştirilmiştir.
|