Tükendik mi Ne?
Yorgunuz…
Gün olur, an gelir. Bahar başına vurur insanın.
Belki güneş, belki oksijen, belki aşk, belki nefret…
Ne dersen de işte
Ruh yorulur, beden yorulur, göz yorulur, gönül yorulur, sabır da yorulur
Mevsim yorulur, yıkılır bazen
Yorgunluk elbette sadece insana mahsus değildir. An gelir, yol yorulur, yolcu yorulur.
Yorgunum ben de, her yorgun kadar bezgin, her yorgun gibi hayatın bir yerlerine kırgın
Yığılıp kaldığım anları düşündükçe, bezgin hallerde ama yaşamak zorundayız işte. Sen gibi, ötekiler gibi, etrafıma baktıkça yorgunlar çarpıyor gözüme.
Yorgunluk değil hepsinin yüzündeki, bitkin çaresiz yüzler ve ışığı solmuş gözler görüyorum kaldırımlarda.
Tutkular yorgun, umutlar bıkkın, hayaller ölen geleceğin ardından gözyaşı döküyor.
Etrafımızda olup bitenlere suskun dilim ama yüreğim ve aklım düşünmekten yorgun. Kollarım yorgunlara tutunmaktan yorgun, bacaklarım kendim için değil başkaları için koşmaktan yorgun.
Hiç bana sorulmadan adıma girilen yarışlarda koşan ben, yorgun…
Dil görünmüyor sadece ağzım ve yüreğim suskun, sustukça artıyor yorgunluğum.
Belki de hepsi beklentilerden ibaret; umulana karşı ummadıklarınla karşılaşmak
Hiç kimseden bir şey beklemediğin gün yara almazsın. ALINTI
Konu Che tarafından (08 Mart 2020 Saat 00:32 ) değiştirilmiştir.
|