Tekil Mesaj gösterimi
Alt 30 Haziran 2020, 15:13   #1
Çevrimdışı
Kalemzede
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Sofist Xenophanes'te İnsanın Tanrı'yı Anlayamama Nedeni Nedir?





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Sofist Xenophanes'te İnsanın Tanrı'yı Anlayamama Nedeni Nedir?

İnsan bilgisinin onun yaşama mekânlarıyla sınırlı olmasından dolayı göreli olduğunun en büyük göstergesi ortaya koydukları Tanrı anlayışlarıdır. Ksenophanes tarafından insanların Tanrı anlayışları, içinde yaşanılan ortamdan, ten renginden ve sahip olunan beden biçimlerinden fazlasıyla etkilenmiş olarak betimlenmektedir. Bu konuda üç farklı örnek vermektedir. Örneklerden ikisi insan türü ile ilgiliyken diğeri hayvanlar ile ilgilidir. İlk örnek Etiyopyalıların, diğeri ise Trakyalıların tanrılarına ilişkin tasavvurları ile ilgilidir. Fragman şöyledir: “Etiyopyalıların basık burunlu ve siyah saçlı, Trakyalıların mavi gözlü ve kızıl saçlı tanrıları vardır.” (Ksenophanes, Fr. 21B16. Kathleen Freeman, 1948. s. 22.) İnsanların tanrılarla ilgili tasavvurlarının göreli olması üzerine verilen bu örneğin yorumlanması, aynı konuda Ksenophanes’in hayvanlarla ilgili olarak verdiği örnekle de mümkün olabilir. Bu örnek temel bir varsayımdan hareket eder ve ikili okumaya imkân tanır. Demektedir ki: “Elleri olsaydı öküzlerin, atların ve arslanların, resim yapabilselerdi elle insanlar gibi, atlar at, öküzler öküz şeklinde yaparlardı Tanrı resimlerini ve heykellerini her biri, kendi şekilleri nasılsa.” (Ksenophanes, Fr. 21B15. Cengiz Çakmak, 1996. s. 48.) Buradaki ilk okuma, el üzerine yapılan vurguyu temele alınarak yapılabilir. Bir önceki fragmanda Habeşlerin ve Trakyalıların Tanrı tasavvurlarından bahsedilirken bu kültürlerden her birinin tanrı tasavvurlarının, o kültürlerde yaşayan insanlara benzer olarak betimlendiği belirtilmektedir. Bu yaklaşım, her bir kültürün dünya tasavvurunun birbirinden farklı olabileceğini ileri süren kültürel görelik olarak adlandırılabilir. (Kültürel göreliğe benzer biçimde türsel görelik, yani bir durumun o türe has kapasiteler doğrultusunda algılanabileceği anlayışı Platon tarafından Devlet Adamı (Politikos) adlı diyalogunda da işlenmiştir. Bu diyalogda Ksenophanes’in üzerine vurgu yaptığı ve Herakleitos’un da eleştirdiği görelik anlayışının belirgin bir örneği vardır. Diyalogtaki Genç Sokrates ile Yabancı, insan türünün diğer canlılardan ayrımı üzerinde dururlarken Turnaların bir sınıflama yapması durumunda, kendilerini kastederek, bizim yaptığımız gibi, onların da, yanıltıcı bir sınışama yaparak, bizi hayvanlar sınıfına dâhil edeceklerini söylerler.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


__________________

English Preparatory Department
School of Foreign Languages
Assistant English Teacher
Ankara Baskent University
2017-18

“Benim, senden öncem ve senden sonram yok, yalnızca sen varsın...”
C.A - 31.12.2010 - ∞

English Language and Literature
Faculty of Humanities and Letters
Ankara Bilkent University
2010-15
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet bizimmekan sohbet odaları