"Benimsin" diyenler ve bunun iddiasında bulununlar bir gün gelir ve arkalarına bakmadan giderler. Aitlik denen şey, "benimsin" diyen kişinin seni sahiplendiği yere kadardır ve bir aşka sahip olmak ise sahip olmanın teslimiyetine yaslıdır.
Öyle zaman geliyor ki, hiçbir şeyimiz dediklerimiz herşeyimiz, herşeyimiz dediklerimiz ise hiçbir şeyimiz dediklerimize dönüşüveriyor.
Kadın veya erkek, sahip olmayı da sahiplenilmeyi de söz konusu aşk olunca muazzam seviyoruz. Sonrasında ise üzülüyoruz. İtinayla üzülmek için çabalıyoruz aslında. Nerde bir en çok "benimsin" diyen varsa, en çok da onun değilsinizdir aslında. En çok ona yabancı, en çok ona yalancı…
Büyük lokma ye, büyük büyük konuşma diye öğretmediler mi bize? Sen misin atalarının sözüne kulak asmayan, al sana! Tokat gibi vurulur yüzümüze aslında.
Harflerimiz büyüdükçe, biz küçülüyoruz epeyce. Sonrasında ise değil boyumuzdan büyük laflar etmek, büyük lokmalar yemek, bir yudum su içecek halimiz kalmıyor.