Tekil Mesaj gösterimi
Alt 26 Aralık 2021, 18:39   #1
Çevrimiçi
Kalemzede
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Orta Çağ Felsefesi: Din Felsefesinde Panenteizm (Diyalektik) Nedir? Ne Değildir?






Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Orta Çağ Felsefesi: Din Felsefesinde Panenteizm (Diyalektik) Nedir? Ne Değildir?

Her şey Tanrı’dadır ve Tanrı ile evren bir değildir görüşüne sahip din felsefesi akımıdır. Bu anlayışa “Çift kutuplu Tanrı anlayışı” da denir. Tanrı’yı soyut, mutlak ve değişmez gibi yönleriyle evrenin üstünde (Aşkın); somut, göreli ve değişen yönleriyle de evrenin içinde (İçkin) görür. Tanrı evrenin dışında bir aşkınlığa sahiptir, onunla birlikteyken hem zamanın içindedir hem dışında; hem değişendir hem de değişmeyendir. Panenteizm, panteizm fikrinde olduğu gibi evrenin kendisinin Tanrı olduğunu, panteizmden farklı olarak ilk devindirici olan tanrının evren ve tüm varlıkları özünden yarattığı ve evrene aşkın, evrenin bilincinde mutlak ve değişmez bir varlık olarak egemen olduğu inancıdır. Panteizmde her şey Tanrı’dır. Panenteizmde ise, her şey Tanrı’dan sudur etmiştir, oluşmuştur.

Ruhun tek amacı, oluştuğu Tanrı’ya dönmektir. Bunun da yolu tek evrensel yasa olan evrim (Tekâmül)’den geçmektir. Somut anlamda Tanrı’nın bütünleştiği evrenin ve varlıkların, evrim ile diyalektik olarak değiştiği ve geliştiği, gelişimini tamamladıktan sonra dönüşün yine ezeli ve ebedi olan tanrıya olacağı bu geri dönüşte tekamülünü tamamlayan ruhların da tanrıya kavuşacağına inanılır. Panenteizme göre Tanrı, hem değişmeyen (Mutlak) hem de değişen (Göreli)dir. Hem zamanın içinde hem dışında; hem sonlu hem de sonsuzdur. Aynı zamanda hem tikel hem tümel; hem neden hem sonuçtur.

İngiliz düşünürü Whitehead’e göre, Tanrı’nın her türlü değişmenin ötesinde değişmez bir niteliği ve bunun yanında bir de değişen ve oluşan bir niteliği vardır. Tanrı değişmeyen yanıyla devinimi başlatmıştır ve evrenin bilincindedir. Ancak Tanrı bu konumda kalmış olsaydı; ilk devindirici, özgür, öncesiz ve yetkin olarak kalacak ama varoluşa katılmamış olacaktı. Diğer niteliği ile ise Tanrı, değişme ve oluşma sürecinin içinde ve bilincindedir. Bu nedenle Tanrı’nın evrende içkin (Evrenin maddesine karışmış, evrenin içinde bulunan) olduğunu söylemek de doğrudur. Evrenin Tanrı’da içkin olduğunu söylemek, Tanrı-evren ilişkisinin karşılıklı olduğunun farkına varışın göstergesidir. Süreç felsefesi olarak da ifade edilen ve Whitehead’le başlayan bu akıma Panenteizm ya da diyalektik teizm denir.

Hartshorne, Tanrı’nın bir soyut bir de somut iki yüzü olduğunu söyler. Soyut niteliğiyle Tanrı; mutlak, etkilenmez, erişilmez ve değişmezdir. Somut yanıyla ise etkilenir ve değişir. Tanrı bu iki niteliğinde de yetkindir. Ancak bu yetkinlik klasik Teizmdeki gibi değildir. Oradaki yetkinlik, değişmeyen donmuş bir yetkinliktir. Buradaki yetkinlik değişir, ancak bu değişme Tanrısal bir değişmedir. Yani yetkinliğe doğru değil, yetkinlik içinde bir değişmedir. Bu tanımla Panenteizm hem Deizmden hem de Panteizmden ayrılır. Özet olarak; Panteizm ile Panenteizm arasında önemli bir fark vardır: Panteizmde her şey Tanrı’dır, Panenteizmde ise, her şey Tanrı’dan sudur etmiştir oluşmuştur.

KAYNAK: FELSEFE TARİHİ KİTABI

__________________

English Preparatory Department
School of Foreign Languages
Assistant English Teacher
Ankara Baskent University
2017-18

“Benim, senden öncem ve senden sonram yok, yalnızca sen varsın...”
C.A - 31.12.2010 - ∞

English Language and Literature
Faculty of Humanities and Letters
Ankara Bilkent University
2010-15
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet bizimmekan