Çevrimiçi

günümüzde modern astrolojide kullandığımız teknikler ile klasik astroloji birbirine göre çok büyük farklar göstermektedir. hemen bunun bir uygulamasını yapalım.
Muhiddin Arabi nin eserlerinde kullandığı metodu açıklayalım;

Gezegensel Saatler
Her gün Güneş doğduğunda o günü yöneten gezegen günün ilk saatini yönetmeye başlar. Gün doğumu ve gün batımı arasındaki süre 12 eşit parçaya bölünmüştür. Her birine gezegensel saat adı verilir.
Benzer şekilde gün batımından gün doğumuna kadar olan süre de 12 eşit parçaya bölünmüştür. Bunlara da gecenin saatleri adı verilir.
Her günün başlangıç saati o günü yöneten gezegene bağlıdır. Sonrasında sıralama sabit bir şekilde devam eder. Burada o günü yöneten gezegen ile başlayan ve sonrasında gezegenlerin değişmeyen bir sıralama ile peş peşe geldikleri bir düzen söz konusudur. Bu sıralama;
- Satürn
- Jüpiter
- Mars
- Güneş
- Venüs
- Merkür
- Ay
Şeklindedir.

oysa günümüzde keşfedilmiş olan ve astrolojide kullandığımız öğeleri sıralayalım

- Sedna
- Eris
- Plüton
- Neptün
- Uranüs
- Satürn
- Jüpiter
- Mars
- Güneş
- Venüs
- Merkür
- Ay

Gördüğünüz gibi günümüzde pek çok gezegen eklenmiştir. Aynı şey Esmaların paylaşımında da kullanılmıştır. sınıflamalar yapılırken 7li sistem kullanılmıştır.
Klasik astrolojide kullanılan bu metot günümüzde ısrarla sürdürülmeye çalışılmaktadır. geçmiş bilgilerin yorumlanmasında kaynak olarak faydalanılabilir ancak atlardan başka ulaşım aracı olmayan bir kültürün hesaplarının günümüzü aydınlatması da beklenemez.

saygılarımla

__________________
Hanif kalmak cesaret ister...