Tekil Mesaj gösterimi
Alt 16 Ekim 2006, 00:02   #10
Çevrimdışı
Mlock
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Yanıt: Seçme Şiirler




Bir gece bahar bulutu ağlaya ağlaya diyordu ki:
Bu hayat durmayıp ağlamaktan başka bir şey değildir.
Hızla koşan bir şimşek parıldadı ve dedi:
yanlış düşünüyorsun, hayat bir anlık gülümsemedir.
--------------
Sevgi;
Birini sevmekse,
Aşk;
Onun uğrunda ölmektir.
Sevgili;
Seni bırakıp gitse de,
Yeniden dönebilendir....
-----

Hangi günün gecesidir / yazı kışta kılan bilir
Gün içinde görünmeden / günü suya salan bilir
Dağlar düze iner birden
Aşkı sonsuz kılan bilir / rüzgarla bir olan bilir

Göl göl olur damda biri / çentik atar günlerine
Sel sel akar diğerleri / güneş güler tenlerine
Biri bine döner birden
Yolu yakın kılan bilir / rüzgarla bir olan bilir

Rüzgar çocuk sesleriyle / mavi bir düş kurar gökte
Sözde türkü dalda çiçek / olur açar her yürekte
Gözden perde iner birden
Düşü gerek kılan bilir / rüzgarla bir olan bilir
-
Pardon! Acaba sizi sevebilir miyim?
Üretim değil, üretime nispet, tüketim dünyası bu!
Ne bulursak tüketiyoruz.
Çünkü üretim sağda kalıyor, tüketimin sollayan zevkinin yanında.
Bakınız... Dünya bile içeriğini yavaş yavaş tüketmiyor mu?
Ama asıl tüketilen dünyanın ta kendisi değil mi? Dünya bunun farkında mı peki?
Elbette... Durup durupta doğal afetlerle kafa tutması nedendir dersiniz?
Tabii ki farkında. Bir ev sahibi düşünün. Sizi üzerinde yaşatıyor.
Üstelik verebildiğiniz önemli bir katkıda yok denebilecek kadar az ona!
Tam tersi, onun size bahşettikleriyle geçinmektesiniz.
Buna can mı dayanır? Buna dünya mı dayanır?

İÇİMDEKİ ÖZLEM

Ne çok özledim seni
Ne çok arıyorum seni
İncir altı balık teknemizde
Herkez duydu bir sen duymadın
Acıya hüküm giymiş sevdamın ayak izlerinden
Sokaklarda seni arıyorum
Ne çok özledim seni
Mavinin getirdiği bulutlarda
Gözlerinin yoksunluğunu hissediyorum
Gecenin titrek kanatlarında hüzne çalarken
Deniz mavisi
Ben bi çare
Yanıl ayak dolaşır
Seni ararım
Artık ne gecem ne gündüzüm var
Sensiz sokaklarda dolaşıyorum
KAYBOLURCASINA...

Bulaşmasam sana...
Öyle ara ara bulaşmasam...
..ve sende bir nevi dursan yerinde..
durup durup kanamasan....!!


hayat her gün yeni bir konu gibi başladı..
giriş..gelişme..sonuç..
ne girişler umrumdaydı..
ne gelişmeler..
sonuç hep hüsrandı..bunu bilirim..
bugünde hüsrandı kocaman..
hala yalnızım bak..!
hala bulamadın beni...

Aglamasam

Bir sabah hıçkırıkla uyansan
Pencerelere koşup güneşi arasan
Umudun kenarını kemire kemire
Akşamı alsan odana
Beni ne kadar seversin kim bilir...
Sonbahar olsan, bütün kış sana ısınsam
Yağmur düştüğünde pencereme
Geldiğini anlayıp koşa koşa
Kısa kollu yüreğimle yollara koşsam
Döktüğün yaprakların kuruluğuna aldırmadan
Avuçlarıma alıp yüzüme sürsem
Gözyaşlarımla yaprakların ıslansa
Bu sonbahar gelsen
Gelsen de artık ağlamasam...

Ceyhun YILMAZ

İşte karşımdasın. Başımı kaldırıp sana bakıyorum. Bakışıyoruz. Gözlerinin koyuluğuna vuruluyorum.
Karanlığında apaydınlık oluyorum. İçime serinlik veriyor varlığın.
Gözlerin anlamlı, gözlerin ılık, gözlerin taze, gözlerin gözlerim oluyor, gözlerim gözlerin.
Bakışlarında tüm dünyanın güzelliği okunuyor.
Bana tüm dünyanın güzelliğini verseler senin gözlerinin güzelliğine değişmem.
Gülümsüyorsun. Dudaklarındaki tebessüm tüm yüzüne yansıyor. Gözlerine de tabii.
Bu tebessümle yaşama tekrar doğduğumu hissediyorum.
Susuyoruz bir zaman. Sana bakıyorum, seni görüyorum. Vazgeçiyorum sözcüklerden.
Sözcükler bu anı bozabilir diye korkuyorum. Konuşmuyorum. Seni seyrediyorum.
Senin başını eğip te düşündüğün bir zaman. Düşünceliliğinde seni seyrediyorum.
Geldin, geldin işte. Geldin ve gecemin yalnızlığını böldün. Gecemin güneşi oluverdin...

YAKILACAK ADAM


Bilmeliydim bir sabah çekip gidecegini bilmeliydim
Ve sen daha kirmadan bu askin kalemini
Ben herseye eyvallah deyip
Cekip gitmeliydim bu sehirden

Ben yakilacak adamim bu sehirde
Sana böyle yandigim icin
Ben asilacak adamin bu sehirde
Seni böyle sevdigim icin

Oysa neleri ögretti hayat bana
Sirtimdan vurulmayi
Gülerken aglamayi
Ac susuz yasamayi
Daha neleri ögretti hayat bana
Bir sana yalvarmayi ögrenemedim
Birde seni unutmayi

Ben yakilacak adamim bu sehirde
Sana böyle yandigim icin
Ben asilacak adamin bu sehirde
Seni böyle sevdigim icin

Sen sahte mutluluklarin süslü prensesi
Sen sosyetik barlarin imarik sokak kedisi
Sen mutlulugumun korkak faresi
Sen hep ayni gecelerin
Sen hep ayni masalarin
Sen hep ayni sarkilarin
Vazgecilmez mezesi

Senin cirit attigin bu sokaklarda
Ne gezer askin vefanin gölgesi
Cek git artik
Burada bitsin
Bu askin hikayesi..

Oysa bir yudum mutlulugun icin
Yollarina bir ömür serdim
Oysa bir gelisin icin
Sokaklarina binlerce sabir ektim

Hasretse hasret, aciysa aci
En kralini cektim
Yalniz vede tektim
Senin bir tas oldugunu nerden bilecektim

Biliyorsun evet biliyorsun
Seni bebekler gibi sevdim
Seni cicekler gibi sevdim
Seni melekler gibi sevdim
Cünkü sen tapilacak kadindin bu devirde

Oysa ben
Sana böyle yandigim icin
Sana böyle kandigim icin
Seni böyle sevdigim icin
Asilacak adamim bu sehirde
Yakilacak adamim bu sehirde

Git artik git , güle güle..



--Ahmet Selcuk İlkan--

Sen uyurken daha hasretinle sabahlarım,
Gelmek için nice zaman bekliyorum yollarını.
Yalnız sabah açılmıyor gecelerim ise tan a hasret,
Yatamaz oldum o yatakta sen ve ben olmayınca.

Aklımda sen elimde ise kalem düşünüp dururum çaresizce,
Nasıl kahırlara bulanırım bir bilsen sessizce.
Güneş günüme ay ise geceme doğmuyor,
Boyun bükmüş laleler güller solgun açmıyor.

Çarem kalmadı gel de derdime dermen ol,
Sele döndü göz yaşlarım lakin hiç durmayacak.
Ne ana ne baba sevilmiyor senin gibi
Hiç kimsenin yokluğu aranmıyor da sensizlik çekilmiyor.

Yaşamak seninle güzel gülmen ise bir ömre değer,
Ben sende neşeliyim seninle deli dolu sevebilirim.
Seninle hayatı hisseder sensizlikte ise derbeder,
Sensiz yaşam olsa da yıldızlar,sabahlar,çiçekler...


Gel de gör aşkınla geldim ne hallere,
Yandım bir kere söndürmez ne dere nede şelale.
Sen sevgi için doğmuşsun anandan,
Aşk ile bezendirilmiş gelmişsin oradan.

Nasıl vazgeçilir ki senin gibi yardan,
Dünyaları verseler ayrılamam senin gibi candan.
Güller açar yanağında,bal damlar dudağından,
Aşkımızın hasreti kömür gözlerinde yandığından...

Ah melek ruhlum şiirlerimde seni yazmalıyım,
Ama öncesinde Ferhat gibi dağları yırtmalıyım.
Mecnun gibi çöllerde yanmalıyım,
Sonrasında sana aşkımı anlatmalıyım

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları tatlim sohbet Mobil Chat