Tekil Mesaj gösterimi
Alt 29 Mart 2009, 04:08   #5
Çevrimdışı
YapraK
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: İletişim araçları ve anlam




O halde, kitle iletişim araçları ya kendilerinden kitleleri güdümleyebilme amacıyla yararlanan iktidarın yanında ya da anlamı yok eden, anlama şiddetle saldıran ve büyülenmek isteyen kitlelerin yanında? Kitleleri büyüleyen şey iletişim araçları mıdır yoksa kitleler mi iletişim araçlarını bir gösteri aracı olmaya zorlamaktadırlar?
Mogadiscio Stammheim olayında iletişim bir yandan politik nedenlerle terörizm ve korku sömürüsü yapılmasını ahlaki açıdan mahkum ettirmeye çalışırlarken bir yandan da açıklanması olanaksız bir mantığa dayanarak terörist eylemin hayvani çekiciliğini göstererek, insanları büyülemeye çalıştıkları ölçüde de kendileri birer teröriste benzemektedirler (bu çözümü olanaksız bir ahlaki sorundur bakınız Umberto Eco: terörizmden söz etmemek ya da iletişim araçlarının yararlı bir kullanımından söz edebilmek mümkün müdür iletişim araçlarının yararlı kullanımı diye bir şey olamaz)

İletişim araçları anlamla yanılgıyı birlikte sırtlayıp götürmekte ve bunları diledikleri şekilde kullanmaktadırlar. Bu sürecin denetlenebilmesi mümkün değildir çünkü sisteme özgü içsel simülasyonla, sistemi yok edici simülasyonu kesinlikle Möbiyüs şeridi türü ve kısır döngüleşmiş bir mantıkla yansıtmakta ya da iletmektedirler —böyle olmasında hiçbir sakınca yoktur. Bunun bir alternatifi ya da mantıksal bir çözümü yoktur. Tek alternatif mantıksal açıdan bu olayı gidebileceği en uç noktaya kadar götürmek ve felaket türünden bir çözüm önermektir.

Burada bir düzeltme yapmamız gerekiyor. Bu sisteme oranla bizler bir “double bind” konumunda (popüler bir deyimle açıklamak gerekirse bu konum aşağı tükürsen sakal yukarı tükürsen bıyık konumudur-ç.n) bulunuyoruz—tıpkı çocukların büyüklerin evreninde karşılaştıkları türden zorunluluklar gibi.

Çocuklar bir yanda özerk, sorumlu, özgür ve bilinçli varlıklar olmak zorundayken öte yandan boyun eğmek, tepki göstermemek, itaat etmek ve kurallara uymak zorundadırlar. Çocuk bütün bu alanlarda mücadele etmek durumundadır. Örneğin uymak zorunda kaldığı çelişkili bir zorunluluğa ikili bir stratejiyle karşı koymaktadır. Kendisinden bir nesne olması istendiğinde buna her türlü itaat etmeme, karşı koyma, özgürlük arzusu kısaca bir özne tavrıyla karşı koymakta; bir özne olması istendiğindeyse bu kez aynı inat ve kararlılıkla bir nesne direnişi göstermektedir. Bir başka deyişle bir öncekinin tam tersi denebilecek bir şekilde davranmakta yani çocuksulaşmakta, aşırı uyumlu olmakta, kendisine her söyleneni yapmakta ve edilginleşip, aptallaşmaktadır. Nesnel olarak her iki strateji de aynı değere sahiptir.


Alıntı.

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet