ZÜRAFA Bir gün ülkelerin haberalma teşkilatları arasında bir yarışma düzenlenir. Yarışmaya CIA, KGB ve MİT katılır. İlk gün 3 teşkilata görev açıklanıyor:
- Göreviniz yakınımızda bulunan ormandaki zürafayı bulup getirmek.
İlk önce CIA deneyecektir. Ertesi gün sabahtan CIAdeki ajanlar ormana gider. Bir saat geçer, 2 saat, 3 saat, 5 saat.. günün sonunda CIA eli boş olarak geri döner.
İkinci gün KGB gider, o da aynı şekilde 1 saat, 12 saat, 1 gün, 2 gün.. 3. gün geri dönerler elleri boş.
Üçüncü gün MİT gider ormana. 1 gün geçer, 2 gün, 5 gün.. 1 hafta sonunda yanlarında bir Fil ile geri dönerler ama filin ağzı, burnu dağılmış, çürük içinde. Jüridekiler "bu ne yaw demeye kalmadan" Fil konuşur: -Aaabi anamı siksinler zürafayım. MOKOKO Bir gemi uzun bir yolculuğa çıkmış. Gemide bir KAPTAN ve üç TAYFA. Gemi amansız bir fırtınaya yakalanarak batmış ama nasıl olduysa KAPTAN ve TAYFA'ları kurtulmuşlar. Bir adaya düşmüşler hem de YAMYAM'ların adasına.
Adaya geldiklerinin ilk gününde YAMYAM'lar bunları yakalar ve direklere bağlarlar daha sonra bir soru sorarlar
- ÖLÜM mü MOKOKO mu?
Ve ikisinden birini seçmeleri için sabaha kadar mühlet verirler. Ertesi gün ilk tayfaya sorarlar ölüm mü yoksa mokoko mu? Tayfa ölmektense bilmediğim şeyi olurum daha iyi der ve mokoko diye cevap verir.
Bunun üzerine adamı bayılana kadar sikerler ve bırakırlar. Diğer tayfayada aynı soruyu sorarlar ve aynı cevabı alırlar ve onları da yaptıktan sonra serbest bırakırlar.Son tayfada aynı olayları yaşar ve serbest bırakılır.
Sonunda sıra KAPTANA gelmiştir. KAPTAN çevresindekilere nutuk atarcasına ayağa kalkar ve
- Ben bir KAPTAN olarak gururlu ve şerefli bir insan gibi yaşadım ve yine bu şerefimi hayatım pahasına da olsa vermem. Ben ölümü tercih ediyorum.
Bunu duyan kabile reisi ayağa kalkar ve bağırır:
- ÖLENE KADAR MOKOKOOOO. BOĞULUYODUM
Adamın biri cinayetten mahkemeye çıkar. Hakim sorar:
-Hiç vicdanın sızlamadı mı?
-Hayır amına koyim
-Niçin işledin cinayeti?
-SAna ne amına koyim
-Ne demek sana ne, 30 yıl yersin he!
-Verirsen ver amına koyim
Mahkum 30 yıl yer ve içeri girdikten 1 ay sonra bir cinayet daha işler
ve aynı hakimin karşısına çıkar:
-Yin mi sen?
-Evet amına koyim
-Uslanmadın mı?
-Hayır amına koyim
-Bak bu sefer mübbet veririm he ona göre!
-Ver amına koyim
Hakim sinirlenir ve idama karar verir, infaz sabahı:
-Son isteğin ne?
-Yok amına koyim
-Emin misin?
-Evet amına koyim
Herifi asarlar, bizimki debelenmeye başlar, bir yandanda ağızında bir
şeyler geveler, bir şey söylemek istediğini anlarlar ve indiriler.
-Ne söyleyeceksin
-Boğuluyodum amına koyim!! TOP
"TOP"un birinin partneri ile arası bozukmuş.Bizimkisinin canı da çok istermiş bir türlü kendini tatmin edemezmiş. Düşünmüş,düşünmüş aklına tek çıkaryol olarak marketten MACAR SALAMI alıp kendini tatmin etmek gelmiş.Gitmiş markete salam reyonu görevlisine ordaki en kalın salamlardan birini göstererek "şunu alabilirmiyim" demiş. Görevli salamı çıkardıktan sonra adama sormuş "Beyefendi, bu şekilde mi istersiniz yoksa dilimleyeyim mi?", bizimkisinin siniri tepesine çıkmış:
"Ulan puşt tabiki dilimlemeyeceksin sen benim götü kumbara mı zannnettin KURŞUN
Bir gun hamile bir kadin magazada alisveris yaparken, bir catisma cikar ve vurulur. Hemen hastaneye kaldirirlar. Doktor ameliyat sonrasi kadina:- Hanimefendi hayati tehlikeyi atlattiniz.Ancak iki kursunu cikaramadik.Bunlardan biri dogacak olan kiz cocugunuza digeri ise erkek cocugunuza isabet etmis.Simdi cikarirsak olurler.Ancak uzulmeyin ileride bu kursunlari vucutlarindan atarlar Kadin dogum yapmis.cocuklar saglikli.Aradan yillar gecmis.Kiz cocugu bir gun bahcede oynarken "Anne anne cabuk gel." diye bagirmis.Annesi telas icinde "Ne oldu kizim" diye kosmus.- Bak anne vucudumdan bir demir parcasi cikti.Kadin sevinmis.- Telaslanma.Doktor amcan demisti.Bak kursunu vucudundan attin.Bundan birkac gun sonra bu kez erkek cocuk bagirmis.- Anne anne cabuk gel. Kadin yine telasla kosmus.- Ne oldu oglum?
- Anne, masturbasyon yaparken kediyi vurdum. NAKİL
Temel fena halde hastaymis. Hastaligi hemoroid. Kasaba doktoruna gidiyormus, bir süre verdigi ilaçlari kullaniyormus, ancak sikayetleri durmadan tekrarliyormus. Derdini en yakin arkadasi Dursuna açmis. Dursun ona: - Ula! Bunu bu kadar çekecek ne var? Benim amcamin ogli Istanbul'da buyuk doktor, profosör. Bu isi o halleder,demis.Temel'le beraber yola çikmislar. Dursunun amca oglu profösör bunlari iyi karsilamis - Sen hiç merak etme, bu isin çaresi çok. Verecegim ilaçlari kullan, geçmezse ameliyatla 'göt nakli' yapariz demis. Temel sasirmis, utanmış sıkılmış. Reçeteyi alip, dönmüsler memleketine. 2-3 ay Temel halinden memnun, hiç yakinmasi yok.. Derken 4. ay ayni hemoroid sikayetleri tekrar baslamis. Açmis telefonu istanbuldaki doktora: - Benim sikayetler yine basladi demis. Doktor da ona: - Peki, sen benden haber bekle, uygun bir (donör) organ bulunca seni arayacagim, demis. Aradan 1 ay geçmis, Temele telefon gelmis. Doktor demis;- Oglum atla gel, sana uygun bir göt bulduk! Temel utana sikila düsmüs yollara, ama ne yapsin hastalik fena.. Temele basarili bir ameliyatla 'göt nakli' yapilmiş. Temel yine köyüne dönmüs. Aradan aylar geçmis, Temel mutlu. Hiç bir yakinmasi yok. Sikayetleri tamamen geçmis.Derken günlerden bir gün takilan organa bir seyler olmaya baslamis. Temelin nakil götü baska seyler istiyor!... Telasla doktora telefon açip bagirmaya baslamis.-Ula doktoor. Sen ne yaptun. Habu taktugun göte bi şeyler olayii.. Doktor hemen nakil yapilan hastanin dosyasini açmis. Bir de bakmis ki ölen adam inbe. Temele cevap vermis:- Ulan, göt senin degil ya, siktir gitsin..... |