IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 23 Şubat 2014, 21:36   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Almanca Deyimler ve Anlamları




Almanca Deyimler ve Anlamları

Jeden Tag: her gün

schon gut: peki,pekala

pech haben: sansi olmamak. (Wir haben Pech.Es regnet:sansimiz yok.Yagmur yagiyor.)

das macht nichts: zarari yok. (ich habe keinen Bleistift.das macht nichts.:Kursunkalemim yok.zarari yok.)

Jahre lang: yil boyunca

es geht: söyle böyle,eh iste

einkaufen gehen: alisverise cikmak

es ist aus: bitti,sona erdi,kapandi (Endlich ist es aus mit ihrer Freundschaft:nihayet arkadasliklari sona erdi.)

das ist alles: hepsi bu kadar

das wär's: tamamdir,bu kadar

guten tag: iyi günler ,merhaba

recht haben: hakli olmak,hakki olmak (ich glaube, es wird regnen. Ja,du hast recht.:Sanirim yagmur yagacak. Evet,haklisin.)

zu Fuß: yürüyerek

am besten: en iyisi,iyisi mi

nach Hause: eve

zu Hause: evde

weg müssen: gitmek,gerekmek (Es ist spät. ich mußweg.:Gec oldu.Gitmeliyim.)

sagen wir: diyelim ki....,farz edelim

zum erstenmal: ilk defa ,ilk kez

nichts dafürkönnen: elinden birsey gelmemek,caresiz olmak,suc kendinde olmamak (ich kann nichts dafür,wenn du nicht arbeitest.:Sen calismazsan ben birsey yapamam.)

weg sein: uyur kalmak,sarhos olmak,sasirmak,asik olmak (Ich bin weg für Galatasaray.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
en Galatasaraya asigim.)

eines Tages: günün birinde,bir gün

einen Augenblick: bir dakika,bir saniye

von mir aus: benim icin hava hos,fark etmez

wie geht es dir: nasilsin

mit einem Wort: kisaca,tek sözcükle

keine Ursache!: birsey degil,rica ederim,astagfurullah

was soll das?: bu (da) ne demek (oluyor)

Platz nehmen: oturmak (Nehmen Sie Platz, bitte!: Oturun lütfen.)

auf die Nerven gehen: birinin sinirlerine dokunmak,birini sinir etmek: (Mit deinen dummen Fragen gehst du mir auf die Nerven.:Aptalca sorularinla sinirime dokunuyorsun.)

das Licht anmachen: isigi acmak,isigi yakmak

vor sich haben: yapacak seyi olmak (Ich habe heute vieles vor mir.: Bugün yapacak cok seyim var.)

du meine Güte!: Tanrim!,aman Allahim!,aman Yarabbi

in Frage kommen: söz konusu olmak, (dein Problem ist nicht in Frage gekommen.:Senin problemin hic söz konusu olmadi.)

im wege stehen: engel olmak,karsisina cikmak

Wieviel uhr ist es?: saat kac?

Schule haben: okulu olmak: (Heute haben wir keine Schule.: Bugün okulumuz yok.)

eine Rolle spielen: bir rol oynamak,rolü olmak,önemi olmak (Der Beruf spielt im leben eine große Rolle.: Meslegin yasantida büyük rolü vardir.)

nichts zu machen sein: yapacak hicbir sey olmamak

leid tun: üzgün olmak,acimak (es tut mir leid :üzgünüm)

im Kopf: kafadan,akildan,akilda (Du kannst wohl nicht im Kopf rechnen.:Akildan hesap yapamiyorsun demek.)

Got sei Dank! : Allaha sükür!,cok sükür!

Bescheid wissen: iyi bilmek (Weißt du Bescheid, was der Lehrer gesagt hat?:Ögretmenin ne dedigini iyi biliyormusun?)

weißt du was: derim ki,diyorum ki,ne dersin?

den gleichen (anderen,nächsten usw.) Tag: ayni (diger,ertesi vs.) gün

das ist seine Sache: (bu) onun bilecegi is,kendisi bilir

es ist mir (dir,...) recht: benim icin hava hos,bence bir sakincasi yok

es geht los: basliyor (Los! Schnell! Schnell! Es geht los!: Haydi!Cabuk!cabuk!Basliyor.)

aus dem Kopf: akildan, ezbere

auf jeden (keine) Fall: her (hicbir) durumda, her türlü (hicbir) sartta, muhakkak (asla),kesinlikle,ne olursa olsun

im Augenblick: bir anda,hemen,son hizla

unter Umständen: belki,herhalde,uygun düserse

Schluß machen: bitirmek,son vermek (In zwei Minuten müßt ihr Schluß machen.:Iki dakikaya kadar bitirmelisin.)

erst recht: inadina

kurz und gut: kisacasi,sözün kisasi

grüss Gott!: merhaba,selam

auf den Gedanken kommen: fikrine varmak

zu Bett gehen: yatmak,yatmaya gitmek

schwarz sehen: karamsar olmak,sonunu iyi görmemek (Er ist sehr krank.Ich sehe schwarz für ihn. Cok hasta,sonunu hic iyi görmüyorum.)

in Ruhe lassen: birini rahat birakmak (Lass mich in Ruhe! Beni rahat birak)

nach wie vor: eski hamam eski tas,eskisi gibi

imstande sein: yapabilmek,elinden gelmek,agzinda bakla islanmamak

das gibt's nicht: olanaksiz,olamaz

zu Ende gehen: bitmek,sona ermek

auf den ersten Blick: ilk bakista

es handelt sich um ...:söz konusu olan..,önemli olan...

genug davon haben: canina tak etmek,bezmek,artik yetmek

nicht gefallen: iyi (saglikli) gözükmemek (Heute gefiel mir mein Vater nicht! Babami bugun pek iyi görmedim.)

heute oder morgen: bugün yarin (Heute oder morgen werde ich ein Auto kaufen. Bugün yarin bir araba satin alacagim.)

es kommt darauf an: bakalim (Es kommt darauf an,dass er ins Kino kommt? Bakalim sinemaya gelecek mi?)

einigermassen: söyle böyle,iyi kötü,asagi yukari (Ich weiss einigermassen nasil oldugunu iyi kötü biliyorum.)

keine Ahnung haben: bilgisi olmamak (-Wohin ist er gegangen?,-Ich habe keine Ahnung. Nereye gitti, hic bilgim yok.)

zu tun haben: yapacak isi olmamak (Ich habe viel zu tun: cok isim var.)

zur Sache kommen: kisa kesmek (Komm zur Sache! Ich habe keine Zeit.:kisa kes,vaktim yok.)

vor sich gehen: olmak,vuku bulmak (Wie der Unfall vor sich gegangen ist! Kaza nasil oldu)

einen Streich spielen: birine oyun oynamak,oyun etmek (Versuch nicht,mir einen Streich zu spielen!: bana oyun oynamaya sakin kalkma!)

nach und nach: yavas yavas

noch lange nicht: katiyen,hic,asla

ein klein wenig: biraz,cok az, bir miktar

vor Hunger sterben: acliktan ölmek

nicht im geringsten:asla,katiyyen,hic

den Entschluss fassen:karar vermek,karara varmak

auf diesem Wege:böyle,bu sekilde, bu yolla

im Schneckentempo:deve yürüyüsü,kaplumbaga yürüyüsü

Was suchst du hier?:burada ne yapiyorsun?

die Ohren spitzen: kulak kabartmak

los sein: ...olmak = Was ist los? Warum weinst du? (Ne var? Neden agliyorsun?)

den Kopf schütteln: 'hayir' anlaminda kafasini sallamak,kabul etmemek = Der Lehrer schüttelte den Kopf.(ögretmen kafasini salladi)

hinter jemandem her sein: birinin arkasindan kosmak,birinin pesinde olmak = Di Männer sind hinter mir her. (Adamlar pesimde.)

ganz und gar: tamamen,bastan asagi

eins von beiden: ikisinden biri = Grün oder blau. Wähle eins von beiden. ( Yesil yada mavi.Ikisinden birini sec.)

nicht ausstehen können: cekememek,sevmemek,hoslanmamak= Entschuldige! Aber ich kann heute abend deine Freunde nicht ausstehen. (Kusura bakma! ama bu aksam arkadasini cekemem.)

zur Welt kommen: dünyaya gelmek,dogmak

zu suchen haben : aramak, isi olmak (Was hast du hier zu suchen? Burada ne ariyorsun?)

es satt haben : bikmak,karni tok olmak,artik yetmek

von oben bis unten :bastan asagi,tamamiyla,tepeden tirnaga

mit Leib und Seele : tüm benligiyle, yürekten

das ist keine Kunst : is tedil,hüner degil, babam da yapar

jemandem die Hand schütteln: birinin elini sikmak

Gas geben :gaza basmak,gazlamak

zu Ende sein: bitmek,sona ermek

die Achseln zucken: omuz kaldirmak,omuz silkmek

sein Wort halten: sözünü tutmak

auf die leichte Schulter nehmen: hafife almak,kolaya almak,önemsememek

Schlag: (saat) tam...da (Heute war ich Schlag neun im Büro. Bu gün tam dokuzda bürodayim.)

bis über die Ohren : cok fazla,haddinden fazla

sein lassen: yapmamak,yapmaktan caymak

vor kurzem :birkac gün önce,daha önce

aufs Haar stimmen :tam t..... dogru olmak (Meine Ergebnisse stimmen aufs Haar;benim sonuclarim tam t..... dogrudur.)

ein gutes (schlechtes) Gewissen haben :vicdanen rahat olma(ma)k, gönlü rahat olma(ma)k = (Ich habe meinen Vater nicht belogen. Deswegen habe ich ein gutes Gewissen;Babama yalan söylemedim.bu yüzden gönlüm rahat.)

ein für allemal : son olarak, son defa

ein Auge zudrücken: göz yummak,mani olmamak (Ich drücke ein Auge zu, aber das soll das letzte Mal sein.;Göz yumuyorum ,ama bu son olsun,)

zu weit gehen : cok olmak, ileri gitmek

die Stirn runzeln : yüzünü burusturmak,yüzünü eksitmek

schleudern : kaymak,patinaj yapmak,savurmak

wie aus der Pistole geschossen : su gibi (Ihr müsst die Wörter wie aus der Pistole geschossen sagen können.
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
özcükleri su gibi söyleyebilmelisiniz.)

nicht mehr mitmachen : (artik bir iste ) olmamak

Klasse sein : birinci sinif olmak,harika olmak,sahane olmak (Mensch! Das Buch war doch Klasse!; Yahu ,kitap harikaydi be!)

zur Hand haben : elinin altinda olmak,elinde (var) olmak

mit guten Gewissen : gönül rahatligi ile, huzur icinde, rahatlikla

nicht fertig werden : bir türlü unutamamak,akli fikri hep ayni seyde olmak,isin icinden bir türlü cikamamak

eine Aufnahme machen : fotograf cekmek,resim cekmek

das hat noch Zeit : acele(si) yok

Tag für Tag : her gün, her Allahin günü (Ich habe Tag für Tag gearbeitet ;her Allahin günü calistim.)
es fällt Schnee : kar yagiyor

Platz machen : yer acmak

mach's gut! : iyi günler! hoscakal! haydi eyvallah

kreuz und quer : her yana, saga sola, bir asagi bir yukari

hier und da : orada burada, yer yer, bazen ( Heute sind wir hier und da spazierengegangen; Bugün orada burada gezinti yaptik.)

Geld machen : para yapmak, cok para kazanmak

Feierabend machen : bitirmek, kapatmak, son vermek, pydos etmek

wieder auf den Beinen sein : belini dogrultmak, islerini yoluna koymak;iyilesmek ( Bist du wieder auf den Beinen?; simdi iyimisin?)

mit der Zeit : zamanla, yavas yavas

(sich) zu Tode ( lachen,ärgern,..) : son derece, cok fazla (gülmek,kizmak,..) ( Wenn Onkel Ahmet redet, lacht man sich zu Tode.;Ahmet amca konusunca gülmekten kirilirsiniz.)

Schwarz auf weiss : yazili, kagit üzerinde

keinen Pfennig wert sein : bes para etmemek

zeit langem : uzun zamandan beri,epeydir

ein Gesicht machen wie drei Tage Regenwetter : surat asmak, suratindan düsen bin parca olmak
lange Finger machen : eli uzun olmak, calmak, hirsizlik yapmak

einen Bärenhunger haben : kurt gibi ac olmak ( Los, Mutter! Ich habe einen Bärenhunger.;Haydi anne! kurt gibi acim.)

von Zeit zu Zeit : ara sira, zaman zaman, firsat buldukca

jemandem von etwas (davon) keine Silbe sagen : birine tek sözcük söylememek, hic söz etmemek
...Treppen hoch wohnen : ...nci katta oturmak ( Meine Tante wohnt drei Treppen hoch.; Teyzem ücüncü katta oturuyor.)

von etwas kann Rede sein : söz konusu olmamak, ihtimal disi olmak ( Von deiner ehe mit diesem Mädchen kann keine Rede sein.;Bu kizla evlenmem söz konusu olamaz.)

sich Mühe geben : caba harcamak, gayret göstermek, didinmek ( Wer sich Mühe gibt, hat Erfolg.;Caba harcayan basarili olur.)

sich in die Länge ziehen : uzamak

Köpfchen haben : zeki olmak, kafali olmak, kafasi calismak

jemandem etwas ins Gesicht sagen= birine bir seyi yüzüne (karsi) söylemek

kein Blatt vor den Mund nehmen= agzinda bakla islanmamak, acik sözlü olmak

keinen Finger rühren= parmagini ( bile) oynatmamak,elini sürmemek, karismamak,aldiris etmemek
es zieht= esiyor, hava akimi var

Tag ind Nacht= gece gündüz

sich Rat holen= akil danismak, fikir almak

mehr und mehr= durmadan, gittikce artan ölcüde, devamli

Ach! Lassen Sie doch! = birakin Allah askina! hic yarari yok

im Grunde (genommen) = aslinda, aslina birakilirsa,gerci (Im Grunde mag ich keine Kartoffeln.:Aslinda patates sevmem)
sich etwas durch den Kopf gehen lassen = düsünüp tasinmak, uzun süre kafa yormak

das ist die Frage = süpheli, belli degil

sein Brot verdienen = gecimini saglamak, ekmek parasi kazanmak

in Stürmen regnen = bardaktan bosalircasina, (saganak halinde) yagmak

es gut mit jemandem meinen = birine karsi iyi niyet beslemek, onun hakkinda iyi seyler düsünmek

im Laufe der Zeit = zamanla, yavas yavas

zu sich kommen = kendine gelmek, kendini bulmak

Geschmacksache = zevk meselesi ( Du magst keine Schokolade? Geschmacksache.: Cikolata sevmez misin? Zevk meselesi.)

das ist keine Frage = kesinlikle, hic kuskusuz

dabei sein, etwas zu tun = (bir isi) o anda yapiyor olmak

von Tag zu Tag = günden güne, gün gectikce

Rücksicht nehmen = dikkate almak, göz önüne almak, gözetmek

mit offenem Munde dastehen = agzi ( bir karis) acik kalmak

bei Laune sein = keyfi yerinde olmak

von Kopf bis Fuss = bastan asagi, tepeden tirnaga

ein Gesicht machen (ziehen, schneiden) = yüzünü eksitmek, yüzünü burusturmak

jemandem freistehen = ( bir seyi yapmakta) serbest olmak

da ist nichts dahinter = degersiz olmakl, önemsiz olmak

unter anderem = bunun disinda, bunun yanisira

recht behalten = hakli olmak, hakki olmak

sich etwas nicht gefallen lassen = izin vermemek, kayitsiz kalmamak, göz yummamak

eines Nachts = bir gece

etwas leicht nehmen = kolaya almak, hafife almak, önemsememek

so gut wie = hemen hemen, asagi yukari

sich Gedanken machen = düsünmek

Haare auf den Zähnen haben = kaba ve itaatsiz olmak, ters ve aksi cevaplar vermek

jemanden hat gut lachen = sansi yerinde olmak, avantajli olmak (Du hast gut lachen. Das Spiel hast du gewonnen. :Haydi yine sanslisin. Oyunu kazandin.)

unter uns gesagt = aramizda kalsin, laf aramizda

jemandem zu dumm werden = sabri tasmak, artik dayanamamak

einen guten Klang haben = iyi isim yapmis olmak, iyi taninmak

der Reihe nach = sirayla

alle Hände voll zu tun haben = cok isi olmak, basini kasiyacak vakti olmamak

dahinter steckt etwas = isin icinde bir is olmak

jemandem ein Licht aufgehen = zihninde simsek cakmak, kavramak, anlamak

keine Nerven haben = celikten sinirleri olmak

unter der Hand = el altindan, gizlice

an der Reihe sein = sira kendinde olmak, sirasi gelmek

von neuem = yeniden, yeni bastan

Davon kann (weiss) ich ein Lied (zu) singen = sen onu bana sor, bunun ne demek oldugunu bilirim

es gut haben = sansi olmak, dört ayak üstüne düsmek

bis ins kleinste = en ufak ayrintilara degin

in die Hand nehmen = ele almak

sei so gut = rica etsem.., lütfen...

fürs nächste = önce, ilk önce, simdilik, gecici olarak

jemanden nicht leiden können = birini cekememek

Hand aufs Herz = dogruyu söyle(yin)

es gut haben = sansi olmak, dört ayak üstüne düsmek

ein langes Gesicht machen = agzi acik kalmak, afallamak, surat asmak

im Nu = hemen, bir anda, göz acip kapayincaya dek

zu guter Letzt = bütün bunlar yetmezmis gibi, sonunda (beklenmedik bir sekilde)

Hals - und Beinbruch! = iyi sanslar!, sansin(iz) acik olsun!

von heute auf morgen = cok kisa bir zamanda

Hand in Hand = el ele, ortaklasa, birlikte

sich das Leben nehmen = intihar etmek

hin müssen = gitmek gerekmek, gitmek zorunda olmak

den Verstand verlieren = delirmek, sapitmak, cildirmak, kafayi üsütmek

Spass beiseite = saka bir yana

die Ruhe verlieren = heyecanlanmak, sükunetini kaybetmek

von oben herab = yüksekten, burnu kaf daginda (Er schaut alle Leute von oben herab an = Herkese yüksekten bakar.)

den Kopf hängenlassen = cok üzülmek, düs kirikligina ugramak

Hals über Kopf = aceleyle, telasla, alelacele

etwas im Griff haben = elinden gelmek, elinde oyuncak olmak

erschlagen sein = saskina dönmek, yorgunluktan ölmek

jemandem in die Arme laufen = rastlamak, biriyle tesadüfen karsilasmak

etwas auf der Zunge haben = dilinin ucunda olmak, söylemek üzere olmak

Schlange stehen = kuyrukta durmak, sirada beklemek

einen Strich unter etwas ziehen = bir seyin altina kalin bir cizgi cekmek, son vermek

feine Ohren haben = kulaklari delik olmak, uyanik olmak

mit Mann und Maus = toptan, hep birlikte

bei Kräften sein = kuvveti yerinde olmak

auf der Hand liegen = belli olmak, acik olmak

jemanden gross ansehen = sasirmak, bakakalmak

Feuer und Flamme sein = heyecanli olmak, atesli olmak, cosmak

jemandem die Augen öffnen = birinin gözünü acmak

grüne Welle = yesil dalga, yesil isik (hep yesil isikla karsilasma durumu)

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
almanca, anlamları, deyimler, ve


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Almanca Kelimeler ve Anlamları Violent Almanca 0 23 Şubat 2014 21:35
Atasözleri & Deyimler ve anlamları MasteR06 Atasözleri ve Deyimler 0 18 Şubat 2014 14:51
Kadın / Kız İle İlgili Atasözleri Deyimler ve Anlamları Violent Atasözleri ve Deyimler 0 10 Şubat 2014 23:49
Tasarruf İle İlgili Atasözleri Deyimler Anlamları Violent Atasözleri ve Deyimler 0 13 Haziran 2013 20:27
Almanca Sözler ,Almanca Aşk sözleri,Almanca Güzel sözler PauL Aşk ve Sevgi Köşesi 0 02 Kasım 2011 15:48