IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
1Beğeni(ler)
  • 1 Post By kLara

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 23 Eylül 2018, 16:12   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Güvenli bağlandık mı sevgilim




Bağlanma, bugünlerde çok popüler bir konu. Ancak daha çok çocuklarla ilgili kısmını konuşuyoruz. Ebeveynlerine güvenli bağlanamayan çocukların ileriki hayatlarında yaşadıkları problemler ve çözüm önerileri vb. Peki ya ilişkiler açısından bakarsak?


Bağlanma, yani genlerimize işlenmiş olan yakınlık kurma ihtiyacı her bireyin doğuştan itibaren çeşitli seviyelerde sahip olduğu en temel ihtiyaçlardan biri. Ancak her birimiz, bebekken bize nasıl bakıldığı, genlerimiz ve yaşam deneyimlerimize göre farklı bağlanma stillerine sahip olabiliyoruz. Amir Lavine ve Rachel Heller'in Bağlanma kitabında açıkladığı üzere John Bowbly'nin bağlanma teorisine göre yetişkinler, çocukluktakine paralel olarak güvenli, kaygılı ve kaçıngan olmak üzere partnerlerine karşı 3 ana bağlanma stiline sahiptir.





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Güvenli insanlar için karşı cinsle yakınlık kurmak, çok normal ve rahat davrandıkları bir alandır. Partnerlerine karşı sevecen, rahat ve sevgi doludurlar. Kaygılı insanlar da yakınlığı bir ihtiyaç olarak kabul eder yakınlık kurmak ister; ancak partnerinin tavırları üzerinde endişe duyma eğilimindedirler, kafaları sürekli ilişkileriyle meşguldür. Karşısındakini tatmin edip etmediğini, ilişkinin gidişatını sorgularlar. Kaçıngan insanlar ise, tam tersi yakınlık kurmayı bir tür özgürlük kısıtlayıcı olarak görürler. Romantik ilişkilerinde yakınlık derecesini minimumda tutmaya çalışırlar.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.





Bağlanma stilleri hangi konularda ayrışır



- Yakınlığa ve birlikteliğe bakış

- Partneri ile çatışmalarında baş etme yöntemleri



- Cinselliğe bakışları

- İstek ve ihtiyaçlarını ifade etme becerileri



- Partnerlerinden ve ilişkilerinden beklentileri
Bağlanma teorisinin babası Bowlby, araştırmaları sonucu insanların mutlaka bu üç sınıftan birine ya da bu 3 sınıfın kesişimlerinden birine ait olduğunu söylemekte. Öyle ki insanların yüzde 50'sinden fazlası güvenli, yaklaşık yüzde 20'si kaygılı ve yüzde 25'i kaçıngan, geri kalan yüzde 3-5 arası ise karmaşık katgorisinde yer alıyor. Yani hala çok şükür yüzde 50'miz güvenle karşısındakine bağlanabiliyor. Öyle olmasaydı zaten insan ırkının devamından söz edemeyeceğimiz söyleniyor. Çünkü bağ kuramayan, sadece kendisine güvenen ve kendilerini koruyacak başka kimsesi olmayan insanlar av olmaya mahkum olmuş, soylarını devam ettirme fırsatı yakalayamamışlar. Ama ben yine de Türkiye'deki ilişkilere bakıldığında bu oranın kaygılı kısmının biraz daha fazla olduğunu düşünüyorum, artık memleketin havasından mı suyundan mı bilinmez ne de olsa bizim göbek adımız "Kaygı”.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.





Bağlanma paradoksu

Bir de yazar bağlanma paradoksundan bahsediyor ki o da aslında bağlanabilen insanların düşünüldüğünün aksine bağlandıkça özgürleştiğiyle ilgili. Psikoloji bizlere, bebeklikten bu yana giderilmemiş ihtiyaçlarımız kadar muhtaç ve zayıf olduğumuzu hatırlatır. Yani biz güvenli bir partnerle güvenli bir ilişki kurarak duygusal ihtiyaçlarımızı ne kadar karşılayabilirsek sıra o kadar dış dünyayla olan ilişkilerimize gelir. İş hayatındaki başarımız, dostlarımızla kurduğumuz ilişkilerimiz ve kendimizi gerçekleştirme derecemiz de bundan nasibini alır. Aksi takdirde ne kadar bağımsız ve özgür olduğunuzu düşünürseniz düşünün bir tarafınız sürekli bu güvenli sığınağı arıyor olacak. Diğer konulara ayıracağınız enerjiniz ise oldukça azalacaktır. Siz bunu kabul etmeseniz de bilinçaltınız buna bu şekilde şartlanmış bile.



Birine bağlanma ihtiyacı zayıflık değildir

21.yy'ın ilk yarısından itibaren bireyin öne çıkarılmasıyla mutluluğun içimizden geldiği, sevgili ya da eşe bağımlı bir şey olmaması gerektiği empoze edile dursun beyinlerimize, John Bowlby ısrarla yaşamımızı paylaşacak birine ihtiyaç duymanın zayıflıkla, kendimizi ne kadar sevdiğimizle ya da gerçekleştirdiğimizle ilgisi olmadığını, aksine biyolojimiz gereği genetik yapımızdan kaynaklandığını anlatmakta. Kitapta değinilen bilimsel çalışmalar gösteriyor ki, iki kişi yakın bir ilişkide olduğu zaman birbirlerinin fiziksel ve duygusal sağlığını düzenler, varlıkları ve ulaşılabilir oluşları stres seviyelerini düşürür. Ayrıca, güvenli bir ilişki kendimizi nasıl hissettiğimizi etkilemekle kalmıyor, kendimize inancımızı, hayallerimizi ve umutlarımızı gerçekleştirmede de bize cesaret veriyor.
Şimdi tüm o "ipleri karşıya kaptırmayan" özgür ilişki ustası abilerime, ablalarıma sesleniyorum, birine bağlanmanın sizi zayıf gösterdiğini düşünmeyi bırakınız, bağlanınız(kul köle olun demiyoruz tabii ki), özgürce seviniz ve mutlu olunuz. Yazık size
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.
Şaka bir yana, daha detaylı bilgi almak, kendinizle ilgili yaşadığınızı düşündüğünüz bağlanma problemlerine detaylıca bir giriş yapmak isterseniz aşağıdaki kitabı şiddetle okumanızı tavsiye ederim.





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.







alıntı

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 23 Eylül 2018, 16:29   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Güvenli bağlandık mı sevgilim




Bağlanma korkusu diye bir kavram mevcut özellikle erkeklerde (: Ama gönül ve vücut istedikten sonra istedikleri kadar kaçsalarda sonuç yine o kişiye tekrar dönmekten geçiyor örnekleri mevcut (:

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
aşk, baglanmak, gÜven, romantik ilişkiler


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
"Sevgilim" diyordu Fatıma’sına.. 'Sevgilim'.. Amelia İslamiyet 0 02 Haziran 2014 14:02
SevgiLim,yoksa sen sevgiLim oLmayabilirmisin ? / Yılmaz Erdoğan Amelia Aşk ve Sevgi Köşesi 0 15 Mart 2014 22:22
Sevgilim Yoksa Sen Sevgilim Olmayabilir misin - Yılmaz Erdoğan Sevda Şairler ve Şiirleri 0 04 Eylül 2012 03:38
Güvenli PC yoktur! Dilara Güvenlik Açıkları 0 07 Kasım 2009 21:40