Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Show TV’nin iddialı dizisi Baba yayın hayatına başladı. Haluk Bilginer, Tolga Sarıtaş, Ayda Aksel ve Hakan Kurtaş gibi oyuncuları buluşturan dizinin mottosu ise “Bir Anadolu hikayesi.” Baba, temposu ve hikayeye bir türlü dalamaması nedeniyle biraz sabır çektirse de, karakterleri gibi izleyiciye de tevekkülü öğretiyor.
Fikri olmayanlar için 1. bölüm fragmanı şurada dursun:

İzmir’in en “başka” yerlerinden biri olan Ödemiş’te geçen hikaye, mutasıp Saruhanlı ailemizi alıp İstanbul’a getiriyor. Bu kez zenginlerin dünyasında “öteki” olmayı deneyimleyecek olan Saruhanlılar, bize çok da yabancı olmayan bir hikaye anlatacak gibi. 2022 Türkiye'sinin Yaprak Dökümü olarak tanımlayabileceğimiz Baba, günümüzde benzerlerine rastladığımız, parayla sınanan değerleri, yozlaşan ahlakı ve dağılan aileleri hepimize gösterecek. İlk iki bölümden anladığımız üzere, yalnız bir hırkayla çıkılan yolda, gücün değerleri nasıl yok ettiğini izleyeceğiz.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Allahım nolur artık alzheimerlı karakter gelmesin

Konusu

Baba dizisi, henüz bilmediğimiz bir sebeple ağabey ile yolları neredeyse yarım asır önce ayrılmış Emin Saruhanlı (Haluk Bilginer) karakterinin etrafında dönüyor. Kök ailesinden hiç bahsetmeden, köyünden çıkıp, kendine Ödemiş'te yeni bir aile kuran ve toptancılık yaparak hayatını sürdüren Emin beyin yıllardır görüşmediği abisinin ölmesiyle hayatı değişiyor.Ölüm haberini alması ile, eş zamanlı olarak alzheimer hastası olduğunu öğrenmesi, kararına yön veriyor. Dört çocuğu, eşi, torunları ile Ödemiş'teki sıradan hayatlarını bırakıp kendilerini İstanbul'da bir köşkte, Türkiye'nin en zengin ailesi olarak bulmaları, dizinin ana konusunu oluşturuyor.
Ana karakterlerden bir diğeri olan Kadir Saruhanlı (Tolga Sarıtaş) ise Emin beyin hapisteki (sonra çıkan) oğlu. Şiddet gören kız kardeşinin kocasını bıçakladığı için 4 yıldır hapiste olan Kadir, ailenin babaya karşı gelebilen tek evladı olarak hayatımızda. Yüksek doz ataerkillik bulunduran dizide, ailenin tek okumuş oğlan çocuğu olarak Kadir, diğerlerinden bir adım önde. Ama o da babaya karşı geldiği için fahri olarak ocak dışı.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Miras paylaşımı (temsili)

Yaprak Dökümü gibi ama değil de

Dizi, farklı dünyaları ekrana taşıması açısından Bir Başkadır atmosferine göz kırpsa da buram buram Yaprak Dökümü kokuyor. Üstelik, şimdiden fenomenleşeceğinin sinyallerini de veriyor. Henüz iki bölüm izlememize rağmen hala kim kimin kızı, oğlu anlamadığımız, dizinin iklimine tam adapte olamadığımız için beklediğimiz ilgiyi uyandırması zaman alacak gibi. Şu giriş kısmını bir geçebilsek…

Yaprak Dökümü ile Baba’nın temel benzerliği aile değerlerini muhafaza etmeye çalışırken ailelerini kaybeden ana karakterleri olacak tabii ki. Ancak farkları da var, Ali Rıza Bey fakirleşme ile savaşırken belli ki Emin beyin zenginlikle sınanmasını izleyeceğiz. Ali Rıza Bey değişen modern dünyaya karşı “fazla namuslu” olmasıyla çatışma yaratırken, belli ki Emin Bey “otoriterliği” ile zamana direnmeye çalışacak. Yaprak Dökümü’nün orijinal hikâyesinde alttan alta duyulan güçlü baba figürü özlemi burada değişiyor. Baba dizisinde baştan acizliği (hastalık ve sondaki görüntüsü ile) ilan edilen babadan değil, genç olandan, oğlundan medet umularak kahramanlık bekleniyor. Dizinin asıl cezbedici noktası da bu aslında.
Her iki hikayede de “değişen zaman”ın gerisinde kalanların savaşı, bazı zıt karakterler üzerinden vücut bulacak. Nasıl Yaprak Dökümü'nde Ferhunde ve Oğuz, Ali Rıza Bey'in kanlıları olduysa, Baba’da onların yerine yeni fettan gelinimiz Şahika ve ayaklı kötü İlhan alacak. Şevket’in adı yeni dizimizde Servet olurken, kendisinin dizi modasına uygun şekilde eski ve yeni karılarını harem gibi aynı evde yaşattığını not düşmek gerek.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Sonu Ali Rıza Bey’den bile beter ama hala hırkaların efendisi

Aile içi müttefiklik meselesi bu kez biraz daha karmaşık, Fikret gibi ailesi ve babası için her şeyi yapabilecek kadın karakterimiz bu kez yok. Onun yerini, kendi doğruları için babasını bile karşısına alabilen Kadir alıyor. Ailenin pasif büyük oğlunun adı ise Yaşar. Yaşar da Kadir Can adlı oğlu ile sınav vererek babasının müttefiki olacak. “Ağzımızın tadı bozulmasın Hayriye hanım” karakteri ise şimdi “işte fazilet, işte feraset” naralarımıza nail olan Fazilet Hanım… O da “benim evlatlarım yapmaz” kotasını dolduracak boyun eğen annemiz.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Sizi zengin olmadığınıza şükretmeye ikna edecek Saruhanlılar ile tanıştıralım

Dizinin sonu nereye varacak diye meraklanmanın pek bir alemi yok. Henüz ilk bölümden hikayenin sonunda Emin Saruhanlı'nın köşkte yapayalnız kalacağını, sefalet içinde hastalıkla boğuşacağını gördük. Felç geçiren Ali Rıza Bey misali, bir diğer otoriter aile reisi olan Emin'in de sonu pek hayra alamet değil anlayacağınız. Yaprak Dökümü'nün aksine bu kez yozlaşma ile aynı anlama gelen batılı hayat tarzı değil, zenginleşme olacak. Biz fakir izleyicilere ise “çok şükür ekonomik kriz var da yine fakirim” deyip, ekran karşısında kuru ekmek kemirmek düşecek.
İki dizinin değineceğimiz son benzerliği ise dış sese yer vermesi. Yaprak Dökümü’nde her bölüm Fikret’in dış sesini duyardık izleyenler bilir. Baba’da bize hikayenin tercümanlığını Serkan Keskin’in sesi yapıyor. Zaman zaman dinlerken analoji komasına girsek de atmosfere katkı sağladığı kesin.

Akılda kalanlar

• Dizide değinmeden geçemeyeceğimiz noktalar var. Örneğin, bölümlerde Zülfü Livaneli, Hüsnü Arkan gibi isimlerin bilinen bestelerini duyuyoruz.

Bakın dizinin ilk teaserı:
.

• Dizide olacaklar kötü olayların habercisi olarak güneş tutulması kullanılmış. Zekice, toplumsal hafızamızda var olan bu inanışla, “bekleyin ne felaketler göreceksiniz” diye saatli bomba gibi kurdular izleyicileri. Ayrıca astrolojide güneşin “baba ve otorite” ile ilişkili olduğunu da not etmek gerek.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

• Sevdiği kadının Kadir’i “Babasının sözünden çıkamayan bir erkek” olarak görmesinin tam da zıttı olarak, ailede babasına karşı çıkabilen tek kişinin Kadir olması, dizide dışarıdan göründüğü gibi olmayan birçok karakterin varlığının işareti gibi. 2. bölümde okunan şu şiir, adeta çatışmanın özeti, yer vermeden edemedik:

“Babanı öldürmektir mesele genç adam
İlla topla tüfekle, bıçakla değil
Kafanın içinde diyorum
Öldürmezsen çünkü,
Senin gömleklerini giymeye başlar.
Senin pantolonunu çeker altına.
Ayak numaranız aynı olmasa da
Senin bastığın toprağa senden önce o basar.
Silemezsin ayak izlerini,
Senden önce keşfettiği tüm coğrafyalarda
Geleceğinin bekçiliğini yapar.”

• Emin Saruhanlı geçmişiyle ilgili bir travmanın izlerini taşıyor. Bir kadın ve çocuğunun kendisinden yardım dilenmesi, onlara yardım edemeden ikisinin de ölmesi şimdilik anladığımız travmatik kısım. Kadir’in de hapse girerken terk ettiği sevgilisinin bugün bir çocuğunun olması manidar. Babasının kaderini tekrar eden ancak farklı yollara sapacak bir oğlan mı izleyeceğiz bu kez diye düşünmedik değil.

Tüm aile dramının yanında, Baba dizisinin holding kanadı bizi aksiyona, ayak oyunlarına, şirket entrikalarına davet edecek gibi. Birazcık mafyatik kokular alıyoruz ama hikaye henüz tam açılmadı. Bir uçak dolusu zenginin ilk bölümde öldüğü dizide her şeyin olmasını bekliyoruz. Hepsi dirilip geri gelse şaşırmayız. Ekonomi gündeminden sıyrılıp, başkalarının dertleriyle kendi sıkıntılarınızı unutmak isterseniz, dizinin Salı akşamları Show tv'de olduğunu belirtelim.
Kıssadan hisse, Haluk Bilginer’in bir başka demanslı karakteri canlandırdığı Şahsiyet dizisiyle aldığı Uluslararası Emmy Ödülü konuşması ile bitirirken şimdiden iyi seyirler.


zaytung.com