IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Kasım 2014, 21:03   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
PERİTONUN ANATOMİSİ




İntra uterin hayatın 4. ayında coelom boşluğu ikiye ayrılır. daha sonra oluşan diyaphragma bu boşluğu ikiye ayırır. Üstteki boşluğa göğüs boşluğu denir burası pleura ile döşenir . Alttaki boşluğa ise abdomen denir ve periton denen bir zarla döşenir. İlk defa james douglas tarafından periton etraflıca tarif edilmiştir.

Periton seroz (tunica serosa) bir zardan yapılmış oldukça geniş bir membrandır. Yüzeyi 2 m2 ye yakındır. Tunica serosa Tela subserosa denilen areolar bir doku aracılığı ile karın duvarına veya organlara bağlanır. Organları saran peritoneum viscerale'ye organların visceral tabakası tunica serosa denir.

Periton parietal ve visceral olmak üzere iki kısımda incelenir. Parietal periton(peritoneum parietale) abdomenin iç duvarını örten peritona denir, bu periton abdomenin arka duvarındaki organların bulunmadığı yerleride kaplar. İç organları örten peritona ise visceral pariton(peritoneum viscerale) denir, iki periton arasındaki boşluğa peritoneal cavity (Periton boşluğu ) denir. Peritonu örten zar seröz bir sıvı salgılar bu sıvıya periton sıvısı (liquor peritonei ) denir. Bu sıvı periton boşluğunda bulunur, her iki periton yaprağının birbiri üzerinden kaymasını sağlar. Normal pozisyonunda iki periton yaprağı bitişiktir biribiri üzerinde sürtünüyor pozisyondadır.

Abdomende bulunan bütün organları bol kan damarlı olan peritonla kaplıdır. Peritonun bazı yerlerde katlanıp kalınlaşmasından mezenter veya mezo denen yapılar oluşur organlar mezenter veya mezonun yardımı ile abdomen duvarına sıkıca bağlıdırlar. Perietal periton ile dışındaki yapılar arasına spatium extraperitoneale denir. Parietal periton ile karın arka duvarı arasındaki boşluğa ise retroperitoneum (spatium retroperitoneale) denir. Periton bir organın önünden geçiyorsa (organ periton ile karın duvarı arasında ise) bu organlara retroperitoneal organlar (organum extraperitoneale) denir. Bu organlar: Böbrekler, Böbreküstü bezi, pancreas, üreter, aorta, v. cava inferior vs. Eğer periton bir organı tamamen sarıyorsa (orga peritonun iki yaprağı arasındaysa) bu organlara intrapertoneal organlar denir. Örnegin karaciğer, mide, dalak, jejinum, ileum vs. Periton bir organın önünden geçmeyip, tamamende içine almıyorsa bu organlara sekonder retroperitoneal organlar denir. Örnegin Colon ascendens ve descendensin sadece arkasında periton yoktur.

Spatium extrapertonealenin pubis'in arkasında bulunan kısmına Spatium retropubicum denir.



PERİTON BOŞLUĞU
Periton'un yaprakarı arasındaki boşluğa Periton boşluğu (cavitas peritonealis) denir.

Periton boşluğu Asıl periton boşluğu ve bursa omentalis diye ikiye ayrılır. İki boşluk arasında bir tane geçit bulunur buna Foramen epiploica"Winslow"denir.

Periton boşluğundaki basınç atmosfer basıncından farklıdır. Burada negatif basınç vardır. Bu basınç karındaki organların yerinde durmaları için çok önemlidir. Akciğerin hareketleri ile diyaphragma altındaki organlar hareket ederler. Periton boşluğu erkekte kapalı iken kadınlarda kapalı değildir. Uterusa ait tuba uterinae'ların uçları direkt olarak priton boşluğuna açılır. Tuba uterinaların kendi özel yapısından dolayı bu yolla peritoneal boşluğun hastalık vs gibi şeylerden etkilenmesi mümkün değildir.



1-ASIL PERİTON BOŞLUĞU:

Burası bursa ömentalis'in dışında kalan karın içindeki boşluğa denir. Asıl periton boşluğu kendi içinde Abdomen boşluğu cavitas abdominis (abdominalis) ve pelvis boşluğu cavitas pelvis (pelvina) olmak üzere ikiye ayrılır.


2- BURSA OMENTALİS


Burası mide ve karaciğer ve karın arka duvarı arasında bulunan periton boşluğuna denir. İki omentumdan meydana geldiği için bu ad verilmiştir. Kapalı bir boşluk olan bursa ometalis asıl periton boşluğuna foramen winslow denilen bir delikle bağlıdır.

Bursa omentalis'in duvarları:

Ventralde: Karaciğerin quadrat lobu omentum minus ve majus ve mide bulunur.

Dorsalde: transvers kolon, transvers mezokolon, pankreasın vetral yüzü, sol glandulae suprarenalis, oesophagus, sol böbreğin baş kısmı ve karaciğerin caudat lobu.

Lateralde: Sağda foramen epiploic. Solda Lig gastrolienale, lig frenico lienal ve dalak bulunur



FORAMEN EPİPLOİCUM (foramen omentale, foramen winslow )

Bu foramen asıl periton boşluğu ile bursa omentalisi birbirine bağlayan tek yoldur. Karaciğeri yukarı kaldırır mideyi aşağıya çekersek porta hepatisin arkasından sağdan sola doğru parmağımızı soktuğumuzda bu delikten parmağımız bursa omentalise girer. Parmağımızın önündeki yapıların tamamı karaciğere giren çıkan oluşumlar tarafından yapılmıştır. Parmağımızın ilerisindeki boşluk bursa omentalistir.



Foramen winslow'un sınırları :

Ventralde: Serbest kenarı omentum minus, ductus coledochus , a. hepatica propria, Vena portae, lig.hepato gastrica, Lig. hepatoduodenale. Bu yapılar glisson kapsülü denen bir kapsülle sarılıdır.

Dorsalde: Peritonla kaplı olan v. cava inferior bulunur.

Cranialde: Peritonla kaplı olan karaciğerin kaudat lobu bulunur.

Caudalde: Peritonla kaplı duodenum ve omentum majus bulunur.



PERİTONUN YAPTIĞI OLUŞUMLAR

Periton karın içini döşeyip organların üzerini kaplarken bazı oluşumlar meydana getirir. Bu oluşumları aşağıdaki ana başlıklar altında inceleyebiliriz.

A-Plikalar

B- Mezenter

C- Meso

D- Omentum'lar
E- Ligamentler

F-Fossalar ( Recessuslar )

G-appendices epiploicae



A- PLİKALAR:

Parietal periton abdomenin ön iç yüzünü döşerken bazen düz olarak seyreder bazende oluşumların üzerindan geçer ve karın içine doğru bükülme ve kıvrılmalar yapar. Özellikle göbek altında görülen bu yapılara plica diyoruz. Bunlar:

a: Plica umbilicalis mediana: Periton bu plikayı embryonal dönemdeki corda urachi'nin artığı olan ligamentin (lig. umbilicale medianum) (TUS) üzerinden geçerken yapar. Bu plika mesaneyi göbeğe bağlar. Bazen anormali göstererek içinde doğuştan kaynaklanan kistler bulunabilir. Embryonal dönemde mesaneden göbeğe kadar uzanan corda urachi doğumdan sonra bazen kapanmayıp mesane bu yolla göbekten dışarı açılarak yeni doğanda göbekten işeme görülebilir.

b:Plica umbilicalis media (Medialis): Periton bu plikayı Embryonal dönemde çocugun beslenmesini sağlayan göbek kordonunda bulunan damarlardan a.umbilicalisler'in üzerinden geçerken yapar.

c:Plica umbilicalis lateralis (plica epigastrica): Periton bu plikayı karın ön duvarının beslenmesini sağlayan a.v. epigastrica inferiorların üzerinden geçerken yapar. Bu plikanın lig. inguinaleye yakın kısmında lig.interfoveolare (hasslebach bağı) bulunur.

d-Plica gastropancreatica : A.gastrica sinistra trucus coeliacustan çiktiktn sonra yukarıya mideye doğru bir periton plica'sı yapar buna denir.

e-Plica duodenojejunalis superior ve inferior: Duodenum'un jejinum ile birleşim yerinde üstte ve altta peritonun yaptığı plikalara denir.

f-Plica paraduodenalis: Duodenum'un ascendens kısmını karı arka duvarına bağlayan peritonun yaptığı plica.

g-Plica duodeno parıetalis: Duodenum'un horizonta ve ascendens kısımlarının yanlarındaki peritonun yaptığı plikalar.

h-Plica caecalis vascularis (kanlı plika): A.Caecalis anterior'u saran peritonun arterle birlikte yukarıdan çekuma girerken yaptığı plica

h-Plica ileocaecalis: İleum ile caecum'un bileşim yerinde altta bulunur. Bu plikaya Treves'in kansız plikası (Bloodles fold of treves)denir.

ı-Plica caecalis : Peritonun yanlardan çekuma atlaması sonucu oluşur.



B-MEZENTER (MEZENTERİUM)

Karın arka duvarındaki parietal periton ince barsakların üzerine atlar, bu barsakları sardıktan sonra tekrar karın arka duvarına ulaşir. Peritonun karın arka duvarından barsaklara giden ve barsakları sardıktan sonra geri dönen kısmı karşi karşiya gelip birbirine yapışırlar buna mezenter denir. mezenterler iki periton yaprağından meydana gelir. Jejinum, ileum ve duodenum'un bir kısmı mezenter tarafından karın arka duvarına bağlanmışlardır. Mesenterin karın arka duvarına yapışan kısmına radix mesenterii denir. Barsaklara giden damarlar sinirler mezenterin bu iki yaprağının arasında bulunurlar.

Mezenter Flexurae duodeno jejunalisten başlar ( 2. Lumbal vertebranın biraz solundan) articulatio sakro iliakaya dek uzanır. Duodenumun 3. Parçasını, aorta, v. Cava inferior, sağ ureter ve sağ m. Psoas majör'ü çaprazlar. l5 cm uzunluğundadır. Barsaklarla birleştiği kenarlarının uzunluğu ise 6 m kadardır.



C- MESO

Meso ayni mezenter gibidir bu ince barsakların dışındaki organların bazılarını karın arka duvarına bağlar. Mezolar karının arka duvarına astığı organların isimlerine göre isim alırlar.

a- Mesocolon transversum: Transvers kolonu abdomenin dorsaline bağlar. Ventralde omentum majus ile devam eder. Transvers kolonun arter ven ve lenfatiklerini taşir. Mesocolon transversum sağ böbreğin ön yüzünü, duodenum'un ikinci parçasını, caput pancreatis'i, corpus ve cauda pancreatis'in alt kenarını, flexura duodenojejunalis ulaştıktan sonra sol böbreğin ön yüzünde sonlanır.

b- Mesocolon sigmoideum : Sigmoid kolonu pelvis duvarına bağlayan peritonun uzantısıdır. U Şeklindedir üst kısmı a. iliaca'yı çaprazlar. Mesocolon sigmoideum'un kökü sol fossa iliacanın arka kısmından , aşağı ve içeri doğru seyrederek 3. sacral vetebra hizasında sonlanır.

c- Meso - ovarium : Ovaryumu karının arka duvarına bağlayan mesodur.

d- Mesoappendix : Appendiksi karın arka duvarına bağlar.

e-Mesocolon ascendens ve Mesocolon descendens: Periton bazen descendens ve ascendens colon'un önünden yanlarından geçmek yerine transvers sigmoid colon gibi colon'u içine alabilir bu durumlarda karın arka duvarına Mesocolon ascendens ve Mesocolon descendens ile bağlıdır.

f-Mesometrium: Lig. latum uteri'nin uterusa yakın kısımlarına denir.

g-Mesosalpinx: Lig. latum uteri'nin tuba uterinaya yakın olan kısımlarına denir.



D- OMENTUMLAR

Bunlar karında peritonun geniş yüzey teşkil ettiği kısımlardır. Peritonun iki yaprağının birleşimi ile oluşur. Mide ile bulbus duodeni'yi önden ve arkadan saran periton; yukarıda (curvatura ventriculi minör'de) birbirine yapışarak omentum minus'u, aşağıda (Curvatura ventriculi majör'de) birbirine yapışarak omentum majus'u yapar.

a - Omentum minus

Karaciğerin porta hepatis'inden ve fissura lig. venosi ile mide ve bulbus duodeni arasında bulunur. iki yaprak halinde uzanır. Sağında foramen epiploiceum bulunur burada lig. hepato gastrica ve lig. hepato duodenale vardır. Mideye ait damarlarda omentum minusun iki yaprağı arasında seyreder. Omentum minus'un sağ kenarının içinde ductus coledochus, a. hepatica ve v. Portae bulunur.

b - Omentum majus

Midenin önü ve arkasındaki periton curvatura ventriculi majör'e gelince birbirine yapışarak omentum majus'u meydana getirir. Omentum majus ince bir zar halinde transvers kolonu bir önlük gibi halka şeklinde sarar. Transvers colon, mide ve duodenumun ilk kısmı ile bitişiktir. Omentum majus karaciğer ve mide üzerine ters yönde kaldırılırsa Trasvers kolonla boydan boya bitişik olduğu görülür. Peritondan meydana gelmiş bir cep şeklindedir. Fetusta bu cep bursa omentalis'e açılır. Embryonal dönemde dört katlı peritondan meydana gelir gelişimin ileri döneminde bu dört kat birbirleri ile kaynaşarak iki katlı omentum majus oluşur. Mide ve kolon arasındaki lig gastrocolicum'u yapar. Midenin büyük kurvaturundaki damarlar bunun yapraklarının arasında seyreder. Kadavrada barsakların üzerine yayılmış olarak görülür.



E- LİGAMENTLER

Periton karnın bazı yerlerinde kalınlaşarak organları birbirlerine veya karın duvarlarına bağlayan ligamentler meydana getirir.

1- Lig. hepatophyrenicum

2- Lig. hepatoesophagale

3- Lig. hepatogastricum

4- Lig. hepatoduodenale

5- Lig. hepatocolicum:

6- lig. gastrophrenicum

7- lig. gastrolienale (Lig. gastrosplenicum)

8- Lig. gastrocolicum

9- Lig. phrenicosplenicum

10- Lig. splenorenale (Lig. lienorenale)

11- Lig. pancreaticosplenicum

12- Lig. pancreaticocolicum

13- Lig. splenocolicum

14- Lig. phreicocolicum

15-Lig. coronaria hepatis:

16-Lig. falciforme hepatis:

17-Lig. triangulare dextrum

18-Lig. triangulare sinistrum

19-Lig. hepatorenale

20-Lig. latum uteri

21-Lig. suspensorium ovarii



NOT: Bu ligamentler burada açıklanmayacaktır. Çünkü değişik zamanlarda anatomi derslerinda bunlar yeri geldikçe anlatılmaktadır.



F-PERİTONUN MEYDANA GETİRDİĞİ RECESSUSLAR VEYA FOSSALAR (Recessus = fossae ):

Bunlar peritonun kese şeklini alarak meydana getirdiği yapılardır. Bunların en büyüğüne bursa omentalis denir. Bunların bazılarına recessus bazılarına fossa denmesine rağmen her ikisininde yapıları çukur, oyuk, kese şeklindedirler. Bazen ince barsak kangalları bunların içine girer ve tıkanır. Barsağın cerrahi müdahele ile normal haline getirilmesi gerekir. Bunlar peritonun

herhangi bir organı sararken organa birleşim yerlerine bulunurlar. Bulundukları yerlere göre fossaları şu başlıklara ayırbiliriz.

1-Duodenum çevresindekiler.

2-Caecum çevresindekiler.

3-Colon sigmoideum'un çevresindekiler.

4- Pelvis minör'dekiler.

5-Bursa omentaliste bulunanlar.

6-İnguinal ve hypogastik bölgedekiler.

7-Peritonun özel bölgeleri



1-DUODENAL FOSSALAR

Bunlar duodenum'un çevresinde bulunurlar: Daha çok uodenum'un jejinum bileşimindedirler. Assendens duodeni retroperitoneal jejinum intraperitoneal bir organdır. Burada fossa olmasının sebebi duodenum'un önünden geçen periton jejinuma atlarken jejinumu tamamen sarmasıdır. Bu geçiş sırasında oluşan fossalara duodenal fossae'lar diyoruz.

a - Fossae duodenalis süperior (Recessus duodenalis superior)

İnsanların %50 sinde bulunur duodenumun sol asendan parçasında 2.Lumbar vertebra düzeyinde flexurae duodena jejunaliste bulunur. Plica duodenojejunalis superior'un arkasındadır.

b - Fossa duodenalis inferior (Recessus duodenalis inferior)

İnsanların %75 inde rastlanır 3 lumbar vertebra düzeyindedir duodenumun asendan parçasının solunda Periton burada duodenumun üzerine atlar arada bir boşluk kalır ki bu boşluğa parmağımızı sokunca boşluk duodenumun baş kısmına doğru ilerleyebilir.

c- Fossae duodeno jejunalis Recessus duodeno jejunalis %20 vakada rastlanır sağ ve sol duodeno mezo kolik periton kıvrımları arasındadır duodeno jejunal birleşiğin arkasında sol böbreğin üzerinde pancreasa doğrudur 2-3cm derinliğindedir.

d- Fossae paraduodenalis (Recessus Paraduodenalis)

Duodenumun ascendan kısmının solundaki peritoneal kıvrımdır sıklıkla görülür.

e-Fossae retroduodenalis: Bazen bulunur duodenum'un transvers ve ascendens parçasının arkasındadır. 8 – 10 cm derinliği bulunur. İki yanında plica duodeno parıetalis'ler vardır.



2-CAECAL FOSSALAR

Bu fossalarda intraperitoneal olan ileum'un retroperitoneal olan caecum'a atlarken yaptığı fossalardır.

a- Fossae ileocaecalis süperior: A.caecalisin arkasında (Plica caecalis vascularis) ileo cecal birleşme yerinin üstünde bulunur. Plica ilecaecalis'in arkasındadır .

b- Fossae ileocaecalis inforior: İleum ile çekumun birleşim yerinin alt kısımı bulunur.

c- Fossa retrocaecalis: Caecum'un arkasında bulunur. Bazen ascendens colonun arkasında yukarı doğru yükselebilir. Yanlarında plica caecalis vardır.

d- Fossae caecalis: Çekum ve ascendan kolonun arkasında parmak girecek genişlikte sağında çekal kıvrım bir yanı abdomenin devamıdır.



3-COLON SİGMOİDEUM ÇEVRESINDEKI FOSSALAR (SİGMOİD FOSSALAR)

Mesocolon sigmoideum ile karın arka duvarı arasındadır.

a-Fossa intersigmoideus, Recessus intersigmoideus

M.Psoas ve iliacus üzerinde sigmoid kolonun mezosu (Mesocolon sigmoideum) bir V şeklinde tünel yapar buraya inter sigmoid fossae denir.



4-PELVİS BOŞLUĞUNDA (Cavitas pelvis (pelvina) BULUNAN FOSSALAR

(PELVİSTEKİ FOSSALAR)


Pelvis boşluğunda periton bir organdan diğerine atlarken oluşan fossalardır.

a- Recto vesicalis (douglas çukuru): Rectum ve vesica ürinaria'nın arasındaki çukuru örten peritonun meydana getirdiği boşluğa Fossa (excavatio) Recto vesicalis (douglas çukuru) denir.

b- fossa para rectalis: Rektumun yanlarındaki fossalara fossa para rectalis denir

c- Excavatio recto uterinae: Kadınlarda ise uterusun bulunduğundan dolayı fossa rectovesicalis ikiye ayrılır rectum ile uterus arassındaki fossaya denir.

d- Excavatıo vesicouterinae: Uterus ile vesica urinaria arasındaki fossaya denir.

e- Fossa ovarica: Ovaryumların pelvis duvarına bağlı olduğu yerlerdeki fossalara denir.

e-Fossa paravesicalis: Mesanenin yanlarındaki fossalara denir.



5-BURSA OMENTALİS'TEKİ RECESSUSLAR: (OMENTAL RESESSUSLAR)

Bursa omentalisin 4 tane recessusu bulunmaktadır.

a-Vestibulum bursa omentalis: Foramen epiploiceumdan başlar caput pancreatiye dek uzanan dar bir kanaldır iç sınırı plica gastropancreaticadır.

b- Recessus bursa omentalis süperior: Bursa omentalis'in yukarısında bulunur. Diyaphragma ile karaciğerin kaudat lobu arasında yer alır.

c- Recessus lienalis (Recessus splenicus): Bursa omentalis'in solunda bulunur. Mide ve dalak arasında bulunur.

d- Recessus bursa omentalis inferior: Bursa omentalis'in aşağısında bulunur. Bursanın geri kalan kısmını kapsar



6-İNGUİNAL HYPOGASTRİK BÖLGEDEKİLERDEKİ FOSSALAR (İNGUİNAL FOSSALAR)

Bu bölgedeki plikaların (Plica umbilicalis media, mediana ve laterlis) aralarında üç tane fossa bulunur.

a-Fossa inguinalis lateralis:

Bu fossa plica umbilicalis lateralisin dışında lig.inguinalenin üstünde bulunur. Bu fossada annulus inguinalis profundus bulunur.

b-Fossa inguinalis medialis:

İnguinal bölgede plica umbilicalis lateralis ile plica umbilicalis medialis arasında bulunan fossaya denir. Buranın önünde annulus inguinalis superficialis bulunur.

c-Fossa supravesicalis:

Burası plica umbilicalis mediana ile medialis arasında kalan bölgedir. Mesane'nin üstü ile karın ön duvarının kesişme yerinde bulunur.

d-Fossa paravesicalis: Mesanenin her iki yanındadır.



7-PERİTONUN ÖZEL BÖLGELERİ

Periton boşluğunda colon transversum ve mesocolon transversumun üstünde kalan periton boşluğuna suprakolik kompartman altında kalan kısma infrakolik kompartman denir.

1-Suprakolik kompartman: Burası colon transversum ve mesocolon transversum ile diyaphragma arasındadır. İkiye ayrılır.

A-Recessus subphrenicus (subfrenik aralık): Karaciğerin facies diyaphragmatica'sı ile diyaphragma arasındaki aralıktır. Burayı lig. falciforme hepatis sağ ve sol subfrenik aralık olarak ikiye ayırır.

B-Recessus subhepaticus: Karaciğerin facies visceralis'i ile colon transversum ve mesocolon transversum'un arasındaki aralığa denir. Burası sağ ve sol subhepatik aralık olarak ikiye ayrılır.

a-Sağ subhepatik aralık (Recessus hepatorenalis, morison cebi, morison çukuru) : Burası karaciğerin sağ lobunun alt yüzü, safra kesesinin altı, sağ böbreğin üst kısmı, böbreküstü bezi, pars descendens duodeni, pankreas başi, flexura coli dextra, karaciğerin arkasında lig.coronarianın arka yaprağı ve lig. triangulare dextrum arasında kalan bölgeye (boşluğa denir.

b-Sol subhepatik aralık (Bursa omentalis) : Burası bursa omentalis'in kendisidir.

2-İnfrakolik kompartman: Burası colon transversum ve mesocolon transversum'dan aşağıda kalan periton boşluğudur.Burası ikiye ayrılır.

a-Sağ infracolik aralık: Colon transversum ve mesocolon transversum ile mesenterin sağında kalan aralıktır. Burası appendix vermiformis'e kadar uzanır.

b-Sol infrakolik aralık: Colon transversum ve mesocolon transversum ile mesenterin solunda kalan aralıktır. Buranın alt kısmı pelvis boşluğu ile devamlıdır.



PARACOLİK OLUKLAR (Sulci paracolici) :

Colon ascendens ve descendens'in sağında ve solunda bulunan oluklara denir. Bu oluklar karnın sağında ve solundaki diyaphragmanın altındaki boşlukları pelvisteki boşluklara birleştiren bir yoldur. Dik duran kişide diyaphragmanın altındaki boşluklarda (Subhepatik aralık (morison cebi), bursa omentalis) oluşan sıvıların pelvisteki çukurlara (özellikle douglas) geçmesini, yatan hastalarda pelvisteki biriken sıvıların subhepatik boşluklara yayılmasını sağlar. Klinik yönden önemlidir.



Extraperitoneal subfrenik aralıklar: Bu aralıklar iki tanedir

a-Diyaphragma ile karaciğerin area nudas'ı arasındaki aralık.

b-Sol böbreküstü bezi ile sol böbreğin üst ucu arasındaki aralık.



G-APPENDİCES EPİPLOİCAE

Kalın barsakta bulunan appendices epiploicae'ler peritonun içinde yağ toplanmasıdır.



PERİTONUN HİSTOLOJİSİ

Peritonun yüzeyi mezotelden yapılmıştır bunun altında kollagen elastik lifler ve makrofajların meydana getirdiği bağ dokusu bulunur. Liguor peritoneinin milimetre kübünde 2,000 ile 2,500 hücre bulunur. Bu hücrelerin çoğu desquame mezotel hücreleri makrofajlar lenfosiklerdir peritkon sıvısınını tahlili sonucu birçok hastalıklara teşhis konulmakta dır. Peritonun iltihabina Peritonit denir.



PERİTONUN FİZYOLOJİSİ

****olojik olarak peritonda sekresyon ve abşorbsion çok süratlıdır barsak tıkanmalarında ve distansionlarında peritonit olmadan toksik maddelerin absobsionunun mümkün kılmaktadır. Organizmada en çabuk tamir olan doku peritondur.



PERİTONUN İNERVASYONU

Parietal periton sinirlerini 7-l2 inter kostal sinirlerden alır ağrılara karşi çok duyarlıdır diyaphragma altındaki her hangi bir olay peitona irritasyon yapar ve omuzlara doğru bir ağrı yayılır parietal peritonun irritasyonu patolojik bir olayın açıklamasıdır. Visceral periton ise her hangi bir organdaki patolojik bulgu vermez.

Visceral periton afferant liflerinin 7-l2 tharacic segmentten çıkan sempatik sinirlerden alır.



PERİTONUN KLİNİK ÖZELLİKLERİ

Periton hem salgı yapmaya hemde karın içindeki yabancı maddeleri absorbe etmeye yarar.

Safra kesesi ağrısının dışında diğer karın ağrıları karın ön duvarında göbeğin etrafında hissedilir.

Peritonun iltihabına peritonit denir. Peritonitlerde kaslarda geriginlik (Muskuler defans ) meydana gelir. Peritonitte parmağımızı karına bastırır ve kaldırırsak elimizi hala bastırdığımızı hasta hisseder. El kalktığı halde ağrı artmaya devam eder.

Kendini en çabuk yenileyen doku peritondur. Bu nedenle bazen yapışıklıklara neden olabilir. Bu durum bazı komplikasyonlara sebep olur.

Peritonit ikiye ayrılır

a-Akut : Karın içi organların hastalanması sonucu oluşur.

b-Kronik : Genellikle tüberküloz peritonitler için kullanılır.

PERİTONİT 'in sebepleri .

1-Delici yaralanmalar (Bıçak,alet,kurşun vs.)

2-İç organlardaki hastalıkların sonucu organların delinmesi (sıvılar)

3-Ameliyat esnasındaki enfeksiyonlar.

4-Karın dışındaki organlarda oluşan hadiselerin kan -lenf yolu ile buraya taşinması.

Peritonitte periton yapışır. Barsakların peristaltik hareketleri durur.sindirim yavaşlar.

Peritonitte ağrı semptomdur. İştahsızlık bulantı kusma karın oldukça serttir.



OMENTUM ( EPİPLOON )

Fonksiyonu iyice bilinmiyor. Perfore yerleri örter. Bu yapışmanın sonucu perforasyon yerlerini kapatır.

Omentumda bazen kistler oluşabilir.



MEZENTER

Mezenterde tüberküloz oluşabilir.



PERİTONUN EMBRYONAL GELİŞİMİ

Etraflıca embryoloji kitabınızdan okuyun veya embryoloji hocasına sorun. Sindirim sisteminin ve periton'un embryolojisini bilmeyen omentum minus'un, majus'un, bursa omentalis'in ve mesenter'in nasıl oluştuğunu anlayamaz.

Kısaca şu sorulara cevap verebilmelisiniz:

1-Gelişimin ilk döneminde karın içinde sindirim kanalı nasıl ?

2-Bu dönemde sindirim kanalının önünde ne var arkasında ne var ?

3-Karaciğer, pankreas nasıl oluşuyor, peritonla ilişkisi nedir?

4-Mide nasıl oluşuyor, sağa dönünce periton nasıl hal alıyor?

5-İnce barsakların dönmeleri sırasında peritonun durumu ney! mesenter ?

6-Omentum minus ve majus gelişimi?

7-Neden transvers colonun mesosu varda ascendens kolonun mesosu neden yok?

8-Neden mesenter soldan başlayıp sağ aşağıda sonlanıyor. Neden dikine değil?

9-Bursa omentalis neden kese şeklindedir? Niye bir deliği var?

Prof. Dr. Kenan AYCAN

__________________
Geçmiş daima unutulur Rimbaud!
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
anatomİsİ, perİtonun


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık