![]() |
![]() |
|
![]() | #1 | |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Juno ve Kadersel Eş Juno ve Kadersel Eş Astrolojik haritada evlilik diye bir kavram yoktur. 1 yıldan fazla bir arada olduğumuz, bir Solar döngüyü birlikte geçirdiğimiz kişilikler hayatımızda baskın enerjiler olarak seçimlerimize dahil olmuş kabu edilirler. Juno (Hera) ‘ nun, Venüs ile özellikleri benzer nitelikler gösterir. Ancak Venüs başlangıçtaki çekicilik ve aşık olmayı temsil ederken, Juno izlenip izlenmemesi gereken bağlılık hakkında bilgi verir. Juno evlilik ve ortaklıkla bağlantılıdır. Doğum haritasındaki Juno, haritamızda hayatımıza ortaklık edecek duygusal partner hakkında bilgi vermektedir. Bunu daha alışıldık anlamı ile evlenilecek olan kişi olarak yorumlamak daha doğru olur. Ancak unutulmamalıdır ki, Astrolojik haritada evlilik diye bir kavram yoktur. 1 yıldan fazla bir arada olduğumuz, bir Solar döngüyü birlikte geçirdiğimiz kişilikler hayatımızda baskın enerjiler olarak seçimlerimize dahil olmuş kabul edilirler. Daha kolay anlaşmak adına biz buna Evlilik diyelim. Zaman zaman bazı kişilerde ise Juno evlilikten sonra yaşamımızın nasıl şekilleneceği konusunda da bize sağaltıcı bilgiler verebilir, Juno horoskopumuzda, eğer varsa kaderimizde ileride yaşamımızı sürdüreceğimiz eşimizin/veya eşlerimizin / karakteristik özelliklerini de açıklayabilir. Örneğin eşinizin ana karakteristik özellikleri, evlilik sırasında size davranışları veya evliliğin nasıl bir süreç içinde devam edeceği Juno’ nun diğer gezegenler ile bağlantıları araştırılarak bulunabilir . Oğuzhan Ceyhan Uzman Astrolog JUNO BURÇLARA UĞRADIĞINDA İleride kadersel olarak eşiniz olacak kişiliğin horoskopunuzdaki yansıması, haritanızda Juno ’nun bulunduğu ev ve burç ile ilintili olarak kendini gösterecektir. Aşağıda burçlardaki konumlarına bir göz atalım. Böylece potansiyel partnerimiz hakkında bilgi sahibi olalım. Juno Koç’ta ise, Partner çabuk öfkelenme eğilimde ve agresif bir yapıda olacaktır. Aynı zamanda iddialı ve aktif bir karakterdir. Spor veya sporculuk ile uğraşabileceği gibi, sert, gergin ,kavgacı hatta baskın özellikli , yönetmeyi seven dominant bir eş dahi olabilir. Burada Juno eşinizin yaşamdan zevk alış şekillerinde her ne olursa olsun hareketin ve enerjinin önemli olacağını göstermektedir. Juno Boğa’da ise, Sabit, yaşamdan zevk almasını bilen , maddi güvenlik arzusu içinde ve fiziksel olarak çekici bir eş veya partneri gösterebilir. Juno burada evlilikten sonra maddi güven ve gücün geleceği anlamına da gelebilir. Erkeklerde doğum haritasındaki Venüs ile birlikte eşin fiziksel olarak çok gösterişli ve çekici olabileceği, evlilik ile birlikte hayatta maddi konularda yükselişin geleceğini göstermesi açısından önemlidir. Juno İkizler’de ise, Bu konumda asla sessiz bir tiple evlenmemeniz gerekir. Çünkü aslında sizin ihtiyacınız olan, konuşkan, sizinle sürekli iletişime giren , akılcı ve entelektüel bir eştir. Bu etki sizin eşinizle, lise veya orta okul sıralarında karşılaşacağınız anlamına gelebileceği gibi akraba evliliklerine de işaret edebilir. Eğer bu kişi çok yönlü ve akıllıysa bunun aynı zamanda size yardımı olur. Juno’nun bu konumu sizin ikinci bir evlilik yapabileceğinizi gösterebileceği gibi , ruh eşiniz veya ruh ikizinizle de karşılaşma şansınızın olduğunu gösterebilir. Burada belirleyici Venüs’ ün Juno ile ilişkisi ve açılarıdır. Juno Yengeç’te ise, İhtiyacınız olan hassas, duygusal ve size bakıp ilgilenebilecek bir partnerdir. Partneriniz sizinle sonuna kadar ilgilenecek ve sizin duygusal durumunuz onun için herşeyden daha önemli olacaktır. Erken yaşlarda karşınıza bu kişilik çıkabileceği gibi karmanızdan gelen sizi travmatik bir olay sonucu kaybedip , yeniden yaşamınıza sokmaya çalışan sevgi dolu ve neşeli bunun yanında sağlık olarak biraz sönük, sızlanmaktan hoşlanan evcimen bir kişiliği de gösterebilir. Juno Aslan’da ise, Partnerde gösterişe düşkünlük, yaratıcı eğilimler ve neşeli bir tabiat gösterecektir. Kişi adeta sahnede imiş gibi tavırlar sergileyebilir.Ama diğer bir şekilde bu kişi kendini beğenmiş, patronluk taslayan, olgunlaşmamış tavırlar içerisinde biri de olabilir. Özellikle Juno sert açılara maruz kalmışsa, her şekilde utangaç ve bir köşeye çekilmiş tiplerden uzak durmalısınız. Juno’nun Aslan burcundaki etkisi çoğunlukla enerjisini sizinle paylaşmaktan çok hoşlanan ,gece hayatı veya lükse düşkün özellikli , flörtçü bir eşinizin olacağını gösterebilir. Bazen bu konumda eş hayatınıza ilk gelen flörtünüz olduğu gibi eşinizle birlikte çocuk sahibi olmaktan zevk almayı veya çocuklarla ilgilenen müşfik bir eş tipini de gösterebilir. Böyle bir pozisyonda Juno’nun açıları iyice incelenmelidir. Juno Başak’ta ise, İhtiyaç duyduğunuz partner, verimli, çok çalışkan ve sağlığınızla yakından ilgilenen biridir. Eşiniz size zaman zaman çok eleştirici yaklaşımlarda bulunabilir. Bu durum özellikle Juno’nun bazı stresli kare, karşıt ya da bazı kavuşum açıları etkisinde kalmasıyla güçlenir.Juno’nun Başak burcundaki etkisi aslında Venüs’ ün Başak burcundaki etkisine benzer diyebiliriz. Duygusallıktan ziyade , farkındalık ve akıl üzerine kurulan ilişkide aşktan çok çalışma hayatı veya iş , duyguların ötesine geçebilir. Burada Juno eşinizle iş veya özel bir hastahane ortamında tanışacağınız anlamına gelebilir. Juno Terazi’de ise, Gereksinim duyduğunuz eş , çekici, sosyal ve sanatsal duygusu olan biridir. Eşin hayattan zevk alan ve yaşamınıza gelişiyle beraber önemli kişisel değişimler geçirmenize sebep olabilecek özelliklerde olduğunu gösteren Juno-Terazi birleşimi , sevgi ilişkilerinde her şeyden ve sizi herkesten çok daha fazla sevebilecek bir eş getirirken , eşinizin toplumsal anlamda hatırı sayılır bir gücü olabileceğini de ifade edebilir . Juno Akrep’te Partner gizemli ve herkese çekici gelen bir kişilik sergiler. Cazibe hat safhadadır. Cinsel olarak uyum zorunlu bir beklentidir. Eşiniz muhtemelen gizemli , aynı zamanda maddi olarak güçlü ve cinsel olarak doyumsuz bir kişilik olacaktır. Bu gezegensel döngü zaman zaman obsesif kıskanç bir eşi gösterirken, eşiniz ile aranızda bitmemiş bir karma bağlantısı olduğu anlamına da gelebilir. Juno Yay’da ise, Partner tamamen farklı bir geçmişi olan biri eğilimi gösterebilir. Ya da bir yabancı olabilir. Yay burcu olmasa da, iyi eğitim almış, uzun yolculuklara çıkmayı seven, çok konuşup az dinleyen bir tip olabilir. Partnerinizle birlikte duygusal yaşamınızda felsefi noktalar bulmak ve entelektüel özellikli kendini sürekli geliştiren bir partner , Juno’nun Yay burcundaki genel özelliklerinden yalnızca biridir. Juno Oğlak’ta ise, Bu konumda, işleri iyi organize eden, yardımcı ve pratik nitelikli bir partner arıyorsunuz. Ancak duygular konusunda aynı yardımı alamayabilirsiniz. Duygusal olarak zaman zaman içe kapanık ve aşırı güven verici baba motifli bir eş hayatınızda sizi bekliyor olabilir. Çoğunlukla eş , yaşamın ikinci dönemi 28 yaş sonrasında ve çoğunlukla bir tesadüf eseri karşınıza çıkar. Bu etki ölümsüz bir aşkın bitebileceği ve aşkın ızdırabından kaçan kişiliğin mantığını kullanarak, hayatında kendisine kendisinden çok daha fazla değer veren bir partner ile evleneceği anlamına gelebilir. Juno Kova’da ise, Juno’nun Kova burcundaki etkisi oldukça karışık olabilir. Marjinal , yalnızca akla ve entelektüel zekaya önem veren bir eşiniz olabileceği gibi eşiniz sizin eski bir yakın arkadaşınız da olabilir. Her ne olursa olsun eşinizle kalabalık bir grup toplantısında tanışabileceğiniz gibi, Juno eşinizle bir klüp gibi sosyal bir ortamda da tanışacağınız anlamına gelebilir. Bazı durumlarda eşinizin sosyal içerikli bir klüpte veya dernekte görevi olabileceğini eşinizin sosyal yaşamı sebebi ile bazen ilgi eksikliği yaşayabileceğinizi gösterir. Her durumda Juno’nun Satürn’ e olumlu transitleri eşinizin sizden önceki evliliğinden gelen bir çocuğunun olabileceği anlamına gelebilir. Her ne olursa olsun eşiniz toplumsal bir savaşçı, biraz tuhaf ama iyi bir insan olacaktır. Juno Balık’ta ise, Juno’ nun bu konumu hayalde yaşatılan bir partnerden bahseder. Hayal gücünün susmaması ilişkilerde , gerçeğe dönüşen ve evlenilen partnerde hata aranmasına neden olur. Eğer eksikli görülen bir nitelik var ise, hemen kolaylıkla hayalden eklenebilir. Bu konumdaki kişilerin biriyle evlenirken çok dikkat etmeleri gerekir. Çünkü onlar için çok üzülebilir, ya da onları fazlasıyla korumaya çalışabilirler. Bu görünüm eşin fiziksel bir problemi olabileceği gibi , ruhsal anlamda sizi tam anlamıyla duygusal olarak tatmin eden bir partnere işaret edebilir. İlişkinizin boyutu sizin tahminlerinizden bile iyi olabilecek bir eşe veya sevgiliye işaret eden Juno-Balık etkisi , eşiniz olabilecek kişiliğin uzun bir süre size platonik yoğun bir sevgi besleyebileceği anlamına da gelebilir. Doğum saati ve yerini söylerseniz hesaplayabilirim. ---------- JUNO" DOĞDUĞUNUZ YIL NEREDE ? Aşağıdaki tabloda 1 yıllık dönemlerde Juno' nun nerede olduğu belirtilmiştir. Doğum yılınıza göre Juno ' nuzun nerede olduğunu görebilirsiniz. Juno ' nun düzenli bir yörüngesi olmadığı için, bazı burçlarda 6 ay kalırken, bazı burçlarda retro zamanları 2 yıla kadar olan sürelerde bulunabilmektedir. Bu döngüleri ancak Juno Ephemeris' lerinden öğrenebilirsiniz. Bilgilerinizi okurken, doğum saatinizin doğruluğundan lütfen emin olunuz. Aşağıdaki sıralamada her satırda, bir tarih aralığı verilmiştir. Bu tarihler arasında doğdu iseniz, aynı satırda bulunan burç değeri de size Juno'nuzun yerini gösterecektir. Juno'nuzun bulunduğu yer ile ilgili gerekli açıklamaları yine NTVMSNBC içindeki diğer yazılarımızdan bulabilirsiniz. Oğuzhan Ceyhan Uzman Astrolog 1 Ocak 1965 - 1 Ocak 1966 03 ° Oğlak 08 ' 1 Ocak 1966 - 1 Ocak 1967 27 ° Kova 52 ' 1 Ocak 1967 - 1 Ocak 1968 12 ° Aslan 29 ' 1 Ocak 1968 - 1 Ocak 1969 04 ° Akrep 43 ' 1 Ocak 1969 - 1 Ocak 1970 17 ° Yay 43 ' 1 Ocak 1970 - 1 Ocak 1971 04 ° Kova 40 ' 1 Ocak 1971 - 1 Ocak 1972 16 ° Boğa 37 ' 1 Ocak 1972 - 1 Ocak 1973 15 ° Terazi 45 ' 1 Ocak 1973 - 1 Ocak 1974 02 ° Yay 55 ' 1 Ocak 1974 - 1 Ocak 1975 16 ° Oğlak 02 ' 1 Ocak 1975 - 1 Ocak 1976 22 ° Balık 28 ' 1 Ocak 1976 - 1 Ocak 1977 18 ° Başak 53 ' 1 Ocak 1977 - 1 Ocak 1978 17 ° Başak 30 ' 1 Ocak 1978 - 1 Ocak 1979 29 ° Yay 27 ' 1 Ocak 1979 - 1 Ocak 1980 22 ° Kova 00 ' 1 Ocak 1980 - 1 Ocak 1981 25 ° Yengeç 09 ' 1 Ocak 1981 - 1 Ocak 1982 00 ° Akrep 35 ' 1 Ocak 1982 - 1 Ocak 1983 13 ° Yay 58 ' 1 Ocak 1983 - 1 Ocak 1984 29 ° Oğlak 37 ' 1 Ocak 1984 - 1 Ocak 1985 28 ° Koç 35 ' 1 Ocak 1985 - 1 Ocak 1986 10 ° Terazi 24 ' 1 Ocak 1986 - 1 Ocak 1987 29 ° Akrep 09 ' 1 Ocak 1987 - 1 Ocak 1988 11 ° Oğlak 37 ' 1 Ocak 1988 - 1 Ocak 1989 13 ° Balık 30 ' 1 Ocak 1989 - 1 Ocak 1990 10 ° Başak 33 ' 1 Ocak 1990 - 1 Ocak 1991 13 ° Akrep 51 ' 1 Ocak 1991 - 1 Ocak 1992 25 ° Yay 44 ' 1 Ocak 1992 - 1 Ocak 1993 16 ° Kova 13 ' 1 Ocak 1993 - 1 Ocak 1994 05 ° Yengeç 38 ' 1 Ocak 1994 - 1 Ocak 1995 26 ° Terazi 37 ' 1 Ocak 1995 - 1 Ocak 1996 10 ° Yay 41 ' 1 Ocak 1996 - 1 Ocak 1997 25 ° Oğlak 10 ' 1 Ocak 1997 - 1 Ocak 1998 14 ° Koç 40 ' 1 Ocak 1998 - 1 Ocak 1999 04 ° Terazi 45 ' Bu listeden yararlanarak da bulabilirsiniz. Konu Perius tarafından (10 Ağustos 2010 Saat 03:26 ) değiştirilmiştir. | |
| ![]() |
![]() | #2 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Pluto - İç Karanlığımız PLUTO - İç Karanlığımız Isabel Hickey Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. Dünya üzerindeki suların yöneticisi olan ve bir diğer ismiyle Neptün diye adlandırılan Poseidon Olimpiya'da yaşayan bir diğer tanrıydı. Su gurubunu oluşturan burçlar; Ay tarafından yönetilen Yengeç, Pluto tarafından yönetilen Akrep ve Neptün tarafından yönetilen Balık burcudur. İnancımıza göre Pluto'nun üst görüntüsünü oluşturan Minerva ile Neptün arasında çok güçlü bir ilişki vardır. Pluto'nun üst sembolü olan Minerva *Chalıce'in üzerinde yükselen ruhu simgelemektedir ve Ay dünyadaki varoluşu simgeleyen haçın üzerinde durmaktadır. Pluto ayrılmış benliğin özünü simgeler. Minerva bizi dünyadaki her çocuğa miras olarak kalan "erdeme" götüren yeniden doğuş ve dirilişi temsil etmektedir. Olimpiya tanrılarının kardeşlerinden biri olan Pluto'ya yeraltının yönetimi verilmişti -yeraltına gömülen herşey! Pluto kişiliğin ölümü ve ruhun yeniden doğuşunu temsil eden Akrep burcunu yönetmektedir. Her tohum kabuğunu kırıp ışığa ulaşmadan önce toprağa gömülmek zorundadır. Büyüme yaşantısına karanlıkta başlamak zorundadır. Her tohum -insan tohumu bile- ışığa ulaşmadan önce karanlığa ihtiyaç duyar. İşte Pluto bu karanlıktaki hayatı temsil etmektedir. Minerva ise tohumun içinde bulunan hayat gücünün kabuğunu kırdığında ve toprağı itip ışığa doğru büyümeye başladığında eriştiği "ışığı" temsil eder. Pluto karanlık bir gezegendir ve alt güneş sisteminin bir parçasıdır. Dünyanın titreşimi gittikçe artmaktadır ve dünyanın titreşimsel ana notasını yükseltmek için onu bombardımana tutan yükseltilmiş titreşimleri kaldıramayanlar da olacaktır. Uzun süreden beri altta gizli kalmış kötülükler onlarla yüzleşip temizlememiz için yüzeye çıkartılmaktadırlar. Kaosun ve gezegeni süpürüp götüren karışıklığın ardında iş gören enerji Pluto enerjisidir. Eski yanlışlar ve kötülükler temizlenmelidir. Şafak karanlıktan sonra söker. Eğer kişi buna izin verirse Pluto'nun dışsal görüntüsü kendini açığa çıkaracaktır. Bizi yönlendiren her enerjinin çekim gücü olarak ortaya çıkan iki ucu vardır. Birer birey olarak karşı konulmaz iki çekimin de merkezinde "dengeleyici kuvvet" olarak var olan üçüncü gücü bulana kadar her iki uç tarafından da çekilmekteyiz. Pluto bilincin karanlık dünyasını temsil etmektedir. İçimizde bilinmeyen yerlerde gömülü bulunan içgüdüsel güçleri yöneten olağanüstü kuvvetli bir güçtür. Pluto görünmezliği temsil eden bir kasket giymektedir. Aynı şekilde Minerva da başında kasketle tasvir edilmektedir ve tamamiyle bir yetişkin olarak Zeus'un başından fırlamıştır (Jupiter ya da Zeus süper bilinçli benliğin sembolüdür). Pluto'da çok olumsuz bir yön de söz konusudur. Üst görüntüsü ne kadar yukarıdaysa alt görüntüsü (olumsuz yönü) de o kadar aşağıdadır. Bilinç seviyesi düşük insanların kanunu hakimiyeti ele geçirdiği zaman bu enerjinin olumsuz tarafı kişinin -herhangi bir kimsenin kendi kendine ortaya çıkarabileceğinden daha fazla- hırçınlaşmasına yol açar. Günümüzde "Cehennem Melekleri" ve mafya Pluto'nun bahsetmiş olduğumuz olumsuz -alt- görüntüsünün temsilcileridir. Bilincimizdeki en yüksek titreşimi bulup ortaya çıkardığımızda benliğimizin en alt ve derininde buna eşdeğer ve karşıt bir titreşimi de ortaya çıkarmış oluruz. Alttaki canavar harekete geçer ve değiştirilmek üzere yüzeye doğru yönelir. Bu Pluto'nun düşük Akrep görüntüsüdür ve düşük düzeyli duyguların bulanık sularının "arıtılması" gerektiğini gösterir. Bu da spiritüel bir sığınma ve üst düzey bir spiritüel deneyim sonrasında, neden "aşağı" vadiye inip dünyasal işlere dalarak içimizdeki çamur ve pislikle yüzleşmemiz gerektiğini açıklamaktadır; böylece Minerva'nın ışığı -kazandığımız içgörü- tüm bunları kurutup temizleyebilecektir. Bu olay eski ahitteki Musa hikayesinde çok iyi aktarıılmıştır. Musa dağın tepesinde Tanrı'yla birlikteydi. (Dağlar her zaman spiritüel bilincin en üst noktasını ve zirvesini temsil ederler.) Ona o anda bulunduğu yerin üzerinde çalışması ve edindiği ışığı ortaya çıkarması gereken yer olduğu söylenmişti. Yalnızca iş gördüğümüz yerde edinmiş olduğumuz ışığı kullanarak daha büyük fırsatlara ve daha büyük şeyler ortaya çıkarmaya doğru yönelebiliriz. Astrologlar en eski zamanlardan beri Pluto'nun varlığının bilincindeydiler. En eski çağların "Rahip Astrologları" Pluto'ya (Hades) ölüm diyarının ve dünya yüzeyinin altında bulunan tüm zenginliklerin yönetimini vermişlerdi. Astrologlar Pluto'nun varlığından -bulunuşunun anonsu yapılmadan önce- öylesine emindiler ki fiziksel özelliklerinin araştırılması ve sistemdeki yerinin belirlenmesi dışında yapılacak çok az şey kalmıştı. Pluto gezegeninin araştırılmasına astronomlar Neptün'ün yörüngesinin karmaşıklığını tespit ettikleri zaman başlandı. (Neptün'ün araştırılmasına da Uranüs'ün yörüngesindeki olağandışılığın farkedilmesi yol açmıştı.) Pluto gezegeninin keşfedildiği anonsu 12 Mart 1930 da Arizona Flagstaff'da bulunan Lowell Gözetleme Merkezi'nden yapıldı. Neptün gezegeni ile olan benzerliği baştan beri ortadaydı. Gezegenin keşfi Dr. Percıval Lowell tarafından 1905'te başlatılan araştırmaların bir sonucuydu. Pluto ilk olarak fotoğrafik bir araştırma sırasında (Ocak 1930) farkedildi. O andan itibaren rotası sayısız fotoğraf camında izlendi ve Lowell Gözlem merkezinde çalışan ekibin bir üyesi olan Clyde Tombaugh tarafından keşfin anonsu yapıldı. Pluto'nun istatistiklerinin bilimsel çevrelerde birçok soruyu cevaplayacağı sanılırken, cevapladığı sorulardan çok daha fazlasını da beraberinde getirmişti- tam bir Akrep özelliği! Pluto güneş sistemimizdeki en uzak gezegen (Dünyadan 3.6 milyon mil uzakta) ve şu ana kadar bilinenler arasında güneş sistemimize aktarılan en son gezegendir. En donanımlı teleskopların yardımıyla bile bir fotoğraf camının üzerinde sadece küçük bir nokta olarak belirmektedir. Özde, yalnızca Neptün ve onun spiritüel ışınlarına karşılık verebilenler Pluto'nun Minerva görüntüsünü doğru şekilde anlamayı ve karşılık vermeyi umabilirler. Pluto daha önce var olan matematiksel oranlardaki benzerliği yıkmıştır. Mars hariç (Mars Pluto'nun düşük oktavıdır) Güneş'ten Jüpiter'e kadar olan gezegenleri hacmen orantılı bir şekilde büyütmüş, Jüpiter'den Neptün'e kadar olanları da hacmen orantılı bir şekilde küçültmüştür. Pluto'nun büyüklüğü (yaklaşık olarak dünyamızın yarısı kadar) eski formülde ona verilen yeri doldurmak için çok küçük kalıyordu. Pluto sisteme dahil olana kadar diğer gezegenlerin Güneş'e olan uzaklığı neredeyse mükemmel denebilecek matematiksel gelişimleri de beraberinde getirmişti. Diğer gezegenlerin yörüngeleri neredeyse birbirine paralel bir biçimde ilerliyorlardı. Diğer yandan Pluto çok daha elliptik bir yörüngeye sahipti ve bu da dünyanın yörüngesi hakkında ortaya konulan en doğru dereceleri bile alt üst etmişti. Pluto diğer bir gezegenin yörüngesinden geçen tek gezegendir. Pluto gün berisinde olduğunda Güneş'e, Neptün'ün gün ötesinde olduğundan daha yakındır. Pluto diğer planetler gibi kendi yörüngesini izliyor gibi görünmemektedir. Bu da Pluto'nun güneş sistemimizin kanunlarına uymayan özelliklerinden bir diğeridir. Yukarıda belirtilen bilimsel gerçekler hem bilimadamlarının hem de astrologların, Pluto'nun güneş sistemimizde bulunan doğal bir gezegen olmadığı yönünde fikir yürütmelerine yol açmaktadır. Böyle düşünmekte de haklıdırlar. Satürn ötesi gezegenler bize, dünyamızın evriminin hızlandırılması için verilmiştirler. Ayrıca Pluto hakkındaki bazı tartışmalarda kullanılan "tutsak" veya "esir gezegen" terimleri de doğru olabilir. Sözcüğün gerçek anlamıyla Pluto "karanlık" bir gezegendir. Bilim ötesi araştırmalar Pluto'nun çok eski devirlerden beri evrimleşmeyi reddedenlerin hapisanesi olduğunu göstermektedir. Pluto gün berisinde olduğu zaman (döngüsünde Güneş'e en yakın olduğu nokta) Güneş'e Neptün'ün gün ötesinde olduğundan (Güneş'e en uzak olduğu nokta) daha yakındır. Eğer şefkat ve empati (Neptün'ün özü) kişiden olabildiğince uzaksa yeni bir yapılanma (Pluto) gereklidir. Pluto'nun - Minerva'nın (erdemin tanrıçası) anlamını da içeren- en yüksek anlamı "evrensel bilinçlilik" tir. Aşağıya karanlıklar vadisine inip onu bulması gereken kişiler vardır. Dante'nin İlahi Komedya'sında cehenneme iniş (Hades) bölümü Pluto'nun anlamı hakkında bazı ipuçları vermektedir. Yükselmemizden önce her zaman içimizdeki karanlıklara iniş söz konusudur. Dante İlahi Komedya'sının başında kederli bir şekilde kendini karanlık bir ormanda bulur. Daha sonra güneş tarafından aydınlatılmış bir tepe görür ve (kitabında insan sebebinin sembolü olan) Virgilius ile karşılaşır. Dante tepeyi aşmak için hazırlanır fakat içindeki bilinçsiz karanlığı temsil eden şeytanlar yolu tıkamıştır. Tepenin etrafını dolaşmadan önce cehenneme doğru -kendi alt bilincinin derinliklerine doğru- bir hac yolculuğu yapmak zorundadır. Dünya Pluto'nun keşfine denk gelen dönemlerde dünya savaşları, suikastler yaşamış, şiddet ve zorbalık tekrar canlanmış ve insanın emekle ortaya çıkardığı şeyleri parazit gibi kemiren çete tipi organizasyonlar türemiştir. Pluto enerjisinin bu olumsuz kullanımını gözlemleyip onu karanlık, yıkıcı ve zararlı olarak tanımlayan birçok kişi vardı. Bu ancak bir noktaya kadar doğru olabilir, çünkü ortada olan bir gerçek varsa, o da aynı enerjinin olumlu kullanımının da söz konusu olduğudur. Eğer kişi Pluto enerjisinin düşük görüntüsünü kullanmayı tercih ederse bu ona yıkım ve sefalet getirecektir. Bu çok güçlü ışınlar erdem ve akılla kullanıldığında Pluto'nun Minerva görüntüsü harekete geçecek ve sonuç da insan oğlunun geleceği için atılan büyük bir adım olacaktır. Ünlü "Lındberg bebek kaçırılması" olayı Pluto'nun keşfiyle aynı döneme rastlamıştı. Pluto'ya "kaçırılma"nın yöneticiliği de verilmişti. Ancak yalnızca kendini spiritüel olarak geliştirmiş kişiler Minerva görüntüsünü iş başında görebilirler. O zamana kadar kaçırılma olaylarını federal polislerin yönetmesini öngören bir yasa yoktu. Ancak bu kaçırılma olayıyla birlikte yasa yapıcılar kaçırılmaya karşı tüm çocukları koruyan bir yasa teklifini meclisten geçirebilmişlerdi. Dr. Sigmund Freud'un ve daha sonraları onun öğrencisi olan Carl G. Jung'un çalışmaları, araştırılmak üzere bilinçsiz dünyamıza bir kapı açmıştır. Pluto'nun keşfi insanoğlunun düşünme ve hissetme yöntemleri için yeni bir günü müjdelemiştir. Korkularımızın kendi bilinçsizliğimizin yansıması olduğunun belirlenmesi, insanları hızlı bir şekilde kendi bilinçsizlikleriyle yüzleşmeye itmiştir. Pluto tarafından yönetilen Akrep burcu hem bir aziz hem de bir şeytan olabilir. Pluto'nun negatif görüntüsünde duygusal karışıklık ve gizli bir yıkıcılık yatar. Ayrıca çıkmaza girme -düğümlenme- ve içgüdüsel olarak kendi kendine zarar verme de söz konusudur. Pluto'nun negatif ışınları, şu ana kadar insanoğlu tarafından bilinen gezegenler arasında, en şiddetlisidir. Büyüme acı dolu deneyimler sonucunda gerçekleşir. Pluto'nun pozitif görüntüsü Minerva -erdemin tanrıçası- ile tasvir edilir. Minerva baş ile kalbi birbirine bağlar. Pluto'nun yüksek görüntüsü aydınlanma ve kozmik bilinci oluşturur. Çeviren: Mehmet Arap |
| ![]() |
![]() | #3 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Bir Satürn Yazısı BİR SATÜRN YAZISI Hakan Kırkoğlu D.F. Astrol.S. Yaşamaya DairYaşamak şakaya gelmez, büyük bir ciddiyetle yaşayacaksın bir sincap gibi mesela, yani, yaşamanın dışında ve ötesinde hiçbir şey beklemeden, yani bütün işin gücün yaşamak olacak. Yaşamayı ciddiye alacaksın, yani, o derece, öylesine ki, mesela, kolların bağlı arkadan, sırtın duvarda, yahut, kocaman gözlüklerinde, beyaz gömleğinle bir laboratuvarda insanlar için ölebileceksin, hem de yüzünü bile görmediğin insanlar için, hem de hiç kimse seni buna zorlamamışken, hem de en güzel, en gerçek şeyin yaşamak olduğunu bildiğin halde. Yani, öylesine ciddiye alacaksın ki yaşamayı, Yetmişinde bile, mesela, zeytin dikeceksin, hem de öyle çocuklara falan kalır diye değil, ölmekten korktuğun halde ölüme inanmadığın için, yaşamak, yani ağır bastığından. Nazım Hikmet Hatırlayabildiğim ilk Satürn deneyimi kişisel tarihimde o kadar iz bırakmış olmalı ki bazı anlarını çok net görebiliyorum. Ben ilkokula ilk başlarken ağlayan çocuklardandım. Hem de ne olay ! Aslında bu bir olay değil başarısız bir başkaldırı girişimi gibi bir şeydi. Bizi sıraya sokmaya çalışırlarken hafif bir ürkeklik ve korku duygusunu bastırmaya çalışmış olmalıyım ki son dakikalara kadar pek ses çıkartmadım ama içeri girme sırası bizim sınıfa gelince olan oldu ve ben girmek istemedim. Ardından annemle birlikte diğer velilerin beni bu düşüncemden alıkoyabilecek girişimleri geldi. Direnme daha büyük boyutlara ulaşırken ben hem ağlıyor hem de bir yerlere tutunmaya çalışıyor olmalıydım ki Ayten Teyze ‘bak şimdi Polis’i çağrıyorum’ dediğinde olanca gücümle merdivenin trabzanlarına yapıştım. O gün beni sınıfa sokamadılar tabii. Bir de gelen gazeteciler fotoğrafımı çekince ertesi gün “Hergün” gazetesinin manşetinde ‘ağlayan çocuk” haberi altında annemin yanında ellerim yüzüme kapalı ağlayan çocuk olarak yerimi aldım. Aslına bakarsanız bu olayın nedeni annemden ayrılmak korkusu değil 100’e kadar saymayı bilemiyor olmamdı. (Laf aramızda 3 yaşındaki yeğenim şu sıralar nerdeyse bunu yapabiliyor, şimdiki çocuklar harika!) Çünkü bir önceki gün ağabeyim sınıfa girince öğretmenin gelerek bu soruyu soracağını ve benim de doğal olarak çuvallayacağımı bildiğinden benimle şaka tarzı bir oyun oynadığını sanmıştı ama durum hiç te öyle sonuçlanmadı. Yıllar sonra baktığımda ilkokula başlarken Satürn’ün yükselen burcum üzerinde gezinmiş olduğunu görünce bu olayı hem gülerek hem de daha farklı bir gözle değerlendirmiş oluyorum ama gazeteden eser kalmamıştı çünkü o günkü gazeteyi bir şekilde ortadan kaldırdığımı iyi bir biçimde hatırlıyorum. Satürn hepimize bir şeyler yapmıştır ve yaşamımız devam ettiği sürece de yapmaya devam edecek. Ondan kaçmak imkansız çünkü Satürn büyümenin, olgunlaşmanın tanrısı. Yaşamımızın en önemli köşe taşlarında hep Onu görürüz. Satürnsüz gelişmeye ve başarıya inanmıyorum. Tabii bunlar dile kolay gelen şeyler. Satürn kapıyı çaldığında isterseniz yorganın altına girip sadece burnunuz dışarda titreyebilirsiniz, ya da benim ilkokula başlangıcımdaki gibi isyan ederek bir hafta okula da gitmeyebilirsiniz, ama Satürn orada sizi bekleyecektir. Cesaret kapıyı açıp onu içeri davet etmekte. Korkuyu yenmenin en iyi yolu üzerine gitmek değil midir? Bu yaşlı adamdan korkmamak onun bize söylediklerini çok iyi dinlemek lazım. Satürn’ün Yunan mitolojisindeki ismi Kronos’tur yani Zaman Tanrısı. Kaosa anlam veren zamandır. Zaman öğretir, törpüler, ayarlar ve otoritesini mutlaka ortaya koyar. Zaman değişimin anası olduğuna göre Kronos bir de bakarsınız ki sizi alıp götürmüş yaşamın en anlamlı dönüşümlerine tanıklık ettirmiştir. Kurallar ve kontrol kaosu ortadan kaldırır, Satürn işte yaşamımıza şekil veren kontrol mekanizmasını anlatır. Okulda törpülenen sadece akıllarımız değil tüm sosyal çevreye uyum ve sorumluluk bilincimizin filizlendirilmesidir. Dersini çalışan ve sınavında başarılı olan öğrenci bir üst sınıfa geçer, iş ortamında yeteneklerini ortaya koyan kişiler terfi ettirilirler (Günümüzün yıpranmış ahlaki ortamındaki tepeden inmelerden bahsetmiyorun tabii, onlar olsa olsa bir miktar Pluto ve Jüpiter tozu ile bezenmişler). Bu süreçte kurulu düzene uymayanlar ya elenirler ya da en iyi şansla kendi Satürnlerini bularak farklı alanlara geçerler. Bu bakış açısıyla Satürn kurulu düzenin, organizasyonun ve hiyerarşinin arketipidir. Bir doğum haritasında Satürn bizim ne oranda kontrola, düzene ve kişisel disipline önem verdiğimizi ya da diğer anlamıyla bu disiplin çabasıyla ne oranda boğuştuğumuzu gösterecektir. Bununla birlikte Satürn’ü diğer gezegenlerden ayıran en önemli özellik onun kendi gelişim sürecinde acıyı, katlanmayı ve kendini bir konuya adamayı gerekli kılıyor olmasıdır. Aslına bakarsanız her gezegen kendi tanımı çerçevesinde kendini gerçekleştirmeyi anlatır. Bu yalnız Satürn için değil Merkür ve Venüs için de böyle değil midir? Acaba Venüs’ünüzü ya da Mars’ınızı ne oranda gerçekleştiriyorsunuz? Bunların Ay da olduğu gibi kendiliğinden güdüsel olmadığını (Bu bakımdan Ay Satürn’ün tam karşısında yer alır, hatırlayın Yengeç-Oğlak karşıtlığı) biliyoruz. Halbuki Satürn asla güdüsel ya da sübjektif değildir. Tam tersine Satürn objektif ve kategoriktir. Ruhsal değil maddidir, şiir gibi içten değil 2+2 4 eder cinsindendir. Liz Greene Satürn’ün “içimizde büyüttüğümüz dünya ile dış dünyanın arasında fark” olduğunu söylerken işte bu farkın bize en çok acı çektiren tarafı olduğunu da belirtiyor. Hangimiz hayal kırıklığına uğramıyoruz, hangimiz ayrıldığımız sevgilimiz ardından gözyaşı dökmüyoruz? İşte Satürn oradaki ince çizgide ruhumuzla dış dünyayı ayıran deride yeralıyor. Bizi bir anlamda sınırlıyor, şekle sokuyor ve belirli bir kalıba girmemize neden oluyor. Sınırları, engelleri sevmeyebiliriz ama herkesce paylaşılan dünyada yerimizi alabilmemiz için böyle bir kontrol duygusuna, sorumluluklara sahip olmamız ve hiyerarşi içerisinde yeralmamız gerekir. En Uranüs’ümüz bile kendini gerçekleştirebilmek için böyle bir kılıfa ihtiyaç duyacaktır. Aksi halde boşluk ve anlamsızlık içinde yok olup gitmeye hazırız demektir. Kişisel olarak haritasında Satürn-Uranüs karşıtlığı olan birisi için bu ikilemi güçlü bir biçimde yaşarken karşıtlıkların sentezinden yararlanmak gerektiğini deneyimliyorum. Astroloji çalışmalarımda sayısız Satürn olayı gördüm belki Satürn dönüşüme kadar olan sürede Satürn’ün sadece bir kontrol mekanizması olduğunu düşünsem de bu gelişim çizgisinden sonra kişinin özgürlüğünün ancak ödev sorumluluklarını yerine getirmesi ile mümkün olabileceğini düşünüyorum. Bu belki bazılarınca Satürn yanlısı bir yaklaşım gibi değerlendirilebilir ama eğer bu planetin dediklerini görmezden gelir ve savsaklarsak işte o zaman görün neler olur siz tahmin edin. Astroloji argosuyla Satürn’ün tokadı suratınıza çarptığında yıldızları sayarken Jüpiter ve Uranüs’ün orada karşınızda kıs kıs güldüğünü görürsünüz. Zaman her zaman ağırlığını koyar. Yaşamda çıkışlar kadar inişlerde de nefes almayı, dinlenmeyi bilmek gerekir. Satürn transitleri çok farklı koşullar çok farklı senaryolar içinde karşımıza gelirler. Kimileri hastalanır, kimileri işlerinden olur, kimileri de yeni başlangıçlar yaparlar. Kuşkusuz Satürn’ün haritanızdaki konumu (burç, ev, açı ve midpoint ağacı) önemlidir ama bu arada Satürn’ün yaptığı transit açıyı da yakından tanımamız gerekir. Örneğin Satürn kavuşumları - özellikle Güneş’le- hayatımızda yeni dönemlerin, yeni sayfaların yani başlangıçların açılış dönemleridir. Yine kişisel bir örnek: 1993 Şubat’ında yılında Satürn Güneş’imi ziyaretinde bankacılığa başladım, ilk ciddi iş deneyimlerimi aldım. (yaptığım stajlar dışında) Satürn haritanızda hangi evden geçiyorsa o alanda kendimizi gerçekleştirecek çabalara gireriz. Bu bakımdan Satürn’ün yine 11. Evimden geçerken Grup Prometheus için faaliyetlerimi söyleyebilirim. Satürn neredeyse oraya şekil veriyor sizi göreve çağırıyordur ama kimi zaman bu çağrılara pek içten cevap veremeyebiliriz, “offf bu da nerden çıktı ya da Allahım suçum neydi?” diye isyan edebiliriz. Bu ne kadar doğal olsa bile zamanın şekillendirici sürecinden sıyrılmak ya da kaçmak yerine o alana daha objektif gözlerle bakmak gereği belki de en iyi Satürn deneyimidir. Yeniden transit açılara dönersek örneğin kareler son derece zorlayıcıdır ama getirdiği başarı oranı da bir o kadar yüksek ve verimli olacaktır. Bu bakımdan Satürn bir karma gezegenidir. Siz ondan ne oranda kaçarsanız o da o kadar büyük bir ivme ile karşınıza dikilecektir. Transit kareler kişiyi bir şeyleri ortaya koymaya, materyalize etmeye itecektir. Burada eksiklik duygusu ve korkular karşımızdadır ta ki Satürn’ü içimize alana kadar. Karşıt açılarda ise yavaşlama, bloke olma yaşanırken, reoryantasyon şarttır. Yerinde gitmeyen evlilikler, önü tıkanmış işler ya da nerdeyse her şeyin bize karşı olduğu durumlarda akıntıya karşı kürek çekmek yerine bekleyip elimizdekileri konsolide etmenin gerekleri söz konusu olur. Diğer bir ipucu Satürn’ün transit yaptığı planetin yönettiği evlere bakmaktır. Çoğunlukla bu alanlar Satürn’ün getirdiği sonuçların alanlarını gösterecektir. Yeniden kişisel bir örneğe dönersem ilk iş hayatına başladığımda Güneş’im üzerinden geçen Satürn 3. Evimdeki Aslan burcu ilişkisi ile bana zihinsel disiplin gereğini hatırlatıyordu ve ben o sırada hazırladığım yazı ve raporlarla boğuşuyordum. Mutlu bir Satürn olayı ise 1997 yılındaki transit sekstilinde gerçekleşiyordu. Satürn Güneş’ime sekstil yaparken Faculty sınav sonuçları gelmişti. (3.ev eğitim iletişim) ama bu transitte aynı zamanda Jüpiter de derece ve saniyesi ile yine Güneş’in üzerinde idi. Satürn bir bakıma uzun vadeli bir gelişimi gerçekleştiriyordu. Natal Satürn’ünüze dikkatle bakın. Bulunduğu elementten yola çıkmanız en anlaşılır başlangıç olabilir. Ateş elementinde Satürn kişisel güven, öne çıkmak, hayata güven duymak ve egoya ilişkin enerjilerimizi gerçekleştirebilmemiz için önemli fırsatlar sunacaktır. Evet belki fırsatlar sözü daha çok Jüpiter’i anıştırsa da Satürn fırsatların realizasyonu için gerek koşul değil midir? Jüpiter varolan bir serveti ya da çevresel kolaylıkları sembolize edebilir ve size bir bonus verir ama oyunun sonunda her zaman Jüpiter Satürn’e uymak durumundadır. Toprak elementinde Satürn kişinin gelişim çizgisinde elle tutulur değerlerin, güvenin ve stabilitenin önemini gösterir. Toprakta Satürn maddi dünyanın gerçekleri içerisinde kazanacağımız deneyimlerdir. Hava’da ise zihinsel gelişme, iletişim, kendini ifade ve merak çok daha kontrollu, kuralcı ve sonuçta daha akademik bir yön çizecektir. Su’daki Satürn belki de en zor bölgededir çünkü su elementi Satürn’ün objektif dünyasının dışındadır. Satürn bu elementte endişelerimizi yenmemiz, duygusal olgunluk ve insan ilişkilerinde fedakarlık temasına dayalı senaryolar hazırlar. Şimdi bu yazının sonunda Nazım Hikmet’in bu güzel şiirini neden Satürn ile ilişkilendirdiğimi daha rahat görebilirsiniz. Satürn bizden hiçbir şey beklemeden yaşamı ciddiye almamızı, en zor koşullar karşısında bile egodan sıyrılarak yani Güneş’i aşarak hedeflerimizi ve sorumluluklarımızı hatta geleceği bile düşünmeden bir zeytin ağacı dikmemizi öğütlerken onu daha rahat görebilir, içimizdeki Satürn’ün getirdiği olanakları yani kendi kendimizi gerçekleştirme sürecimizi ötelere taşıyacak gücü bulabiliriz. Kaynakça: Liz Greene, Saturn, A New Look at an Old Devil, Weiser, 1986 Noel Tyl, The Occurrence of Saturn, Counselling in Astrology, Llewellyn 1994 |
| ![]() |
![]() | #4 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Juno ve Kadersel Eş Juno Evlerde Juno 1. evde 1. ev basitçe “siz”sinizdir. Burası dünyaya yaklaşımınızı ifade eder. 1. evde konumlanmış bir juno, partnerinizin hayatınızın merkezi olduğunu gösterir. Juno ilk evde aynı zamanda yeni doğmuş bir çocuk saflığı verir. Bu özellikle juno yükselenle 10 derece içinde kavuşum halinde ve aynı burçtaysa doğruluk taşır. Juno 2. evde 2. ev para, mal mülk ve sahip olunan servetin evidir. Bu konumda muhtemelen evlilikle servetin büyümesi sözkonusudur. Kişiler genellikle eş seçimini bu amaç yolunda yapacaklardır ama tabi ki bu herkes için geçerli değildir. Ama genel olarak şunu söyleyebiliriz ki, bu kişiler çoğunlukla doğru eş seçimi yapmazlar. Evlilikleri kötü gidiyor olsa bile boşanmaktan yana eğilim göstermezler çünkü bu şekilde mahvolacaklarına dair korkuları vardır. Diğer tarafta gerçekten de servet evliliği yapabilirler, bu şekilde zamanlarının çoğunu daha çok birikim yapmak için harcarlar. Juno 3. evde Bu evde anahtar sözcük iletişimdir. Burada ilişkiler ya da evlilikler iletişim yeteneğini geliştirmek üzerine olacaktır. Özellikle ***tile ve trine gibi olumlu açılar olduğunda bu ihtimal daha da artar. Ama sert açılar bunun tam tersini gösterir. İletişim azalacaktır. Juno 4. evde Burada Juno oldukça evcimen ve aile ortamına ve fikrine bağlı bir eş ihtiyacını gösterir. Diğer bir ihtimal ise sizin evlendikten sonra daha evcimen tavırlar içersine girebileceğinizdir. Juno 5. evde Evlilik burada yaratıcığı geliştirme yönünde eğilim gösterir. Partner de aynı şekilde yaratıcı özellikler sergileyen, çocuklar, sporlarla, oyunlarla arası iyi çeşitli hobileri olan biridir. Henüz kaygılanmadıysanız devam edin, bu kişiler çok çocukça tavırlar içinde, çalışmak yerine sürekli oynamak ve keyif yapmak da isteyebilirler. Juno 6. evde Bu insanlar genelde işleriyle evlenmiş izlenimi verirler zaten büyük çoğunlukla iş arkadaşlarıyla evlenirler. Bu doğaldır çünkü bu evde juno beraber çalışılabilecek bir partner ihtiyacını gösterir. Eğer sert açılar varsa ilişkileri ve iş uyumlu olmaz. Çünkü biri diğerine hükmetme eğilimine girecektir. Eğer eşinizden ayrılmak istemiyorsanız, eşitlik için çaba göstermeniz gerekmektedir. Juno 7. evde Juno bu evde tamamen evlilik ya da ortaklık isteğine yoğunlaşır ve bu istek hayatınızın köşe taşı konumuna gelir. Juno 8. evde Sizin bir partnerdeki ihtiyacınız *** odaklıdır. Ve 8. evde sert açılar almış Juno bu kişinin sahiplenici olduğuna işaret eder. Evlilik ya da ortaklık sayesinde kendinizi yenileyebilir, dönüştürebilirsiniz. Bu istediğiniz ya da istemediğiniz şekillerde gerçekleşebilir. Juno 9. evde Sizin partner olarak ihtiyaç duyduğunuz kişi, beraber uzun yolculuklara çıkabileceğiniz, felsefik konular hakkında tartışabileceğiniz biridir. Bu evdeki Juno aynı zamanda bu kişinin sizden çok uzaklarda doğduğuna ya da farklı kültürden biri olduğuna işaret edebilir. Juno 10. evde Bu evde juno kariyerinizde ve sosyal statünüzde eşiniz ya da ortağınız yardımını alacağını gösterir. Eğer sert açılar varsa bu yardım durumu sizin isteğiniz dışında da gelişebilir. Eşinizden hoşnut değilseniz bile boşanamazsınız çünkü en büyük kaygınız sosyal statünüz ve kariyerinizde bir kayıp yaşamaktır. Juno 11. evde Juno bu evdeyken ilişki sosyal aktivitelere açık bir yapıdadır. Ya arkadaşınızla evlenir ya da evlilik sonrasında ilişkiniz arkadaşlık boyutuna taşınır. Juno 12. evde Juno 12. evde düşmanınız olabilecek bir partnere işaret eder (evlilik yada iş) Büyük olasılıkla, yanlış kişilerin etkisinde kaldığınız için suçlayabileceğiniz tek kişi yine sizsinizdir. Bu durum özellikle Juno ya da 7. evin yöneticisi sert açılar aldığında daha fazla dikkat çeker. Partneriniz iyi bir insan olsa bile kendini bir çok durumda kıstırılmış hissedecek ve sürekli olarak sizden yardım talep edecektir. |
| ![]() |
![]() | #5 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Juno ve Kadersel Eş Juno Terazi’de ise, Gereksinim duyduğunuz eş , çekici, sosyal ve sanatsal duygusu olan biridir. Eşin hayattan zevk alan ve yaşamınıza gelişiyle beraber önemli kişisel değişimler geçirmenize sebep olabilecek özelliklerde olduğunu gösteren Juno-Terazi birleşimi , sevgi ilişkilerinde her şeyden ve sizi herkesten çok daha fazla sevebilecek bir eş getirirken , eşinizin toplumsal anlamda hatırı sayılır bir gücü olabileceğini de ifade edebilir . |
| ![]() |
![]() | #6 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: Juno ve Kadersel Eş Yağmurcuğum senin haritaya baktım. Juno akrepte ve 9. evde görünüyor. Juno Akrep’te Partner gizemli ve herkese çekici gelen bir kişilik sergiler. Cazibe hat safhadadır. Cinsel olarak uyum zorunlu bir beklentidir. Eşiniz muhtemelen gizemli , aynı zamanda maddi olarak güçlü ve cinsel olarak doyumsuz bir kişilik olacaktır. Bu gezegensel döngü zaman zaman obsesif kıskanç bir eşi gösterirken, eşiniz ile aranızda bitmemiş bir karma bağlantısı olduğu anlamına da gelebilir. Juno 9. evde Sizin partner olarak ihtiyaç duyduğunuz kişi, beraber uzun yolculuklara çıkabileceğiniz, felsefik konular hakkında tartışabileceğiniz biridir. Bu evdeki Juno aynı zamanda bu kişinin sizden çok uzaklarda doğduğuna ya da farklı kültürden biri olduğuna işaret edebilir. ***** Juno yorumların bu şekilde Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. ) Yolculuklara filan çık karşılaşabilirsin yane Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. |
| ![]() |
![]() | #7 |
Çevrimdışı ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Şans Noktası - Past Fortune (TEMEL ASTROLOJİ - GEZEGENLER başlığına taşınacaktır) Şans noktası[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Astroloji ile ilgilenenler şans noktasını duymuşlardır ancak konuyla ilgili kaynaklar dilimizde oldukça sınırlı. Gerçek anlamıyla bu nokta, formülünden de anlaşılacağı gibi, haritamızda Güneş, Ay ve yükselen burç derecesinin oluşturduğu ortak bir noktadır. Bir bakıma bu üç önemli faktörün bileşimini, optimum sonucunu gösterir gibidir. Çoğunluğun sandığı gibi piyangodan çıkan para değil, kişinin hayatında hangi alanlarda kazançlı çıkabileceğini anlatır. Ancak bu kazanç sadece parasal ya da maddi olmak zorunda da değildir. Helenistik astrolojide şans noktası yanında ruh noktası da tanımlanmıştır, hatta pek çok konuda farklı noktaların olduğunu söylemeliyiz. Daha sonraki yüzyıllarda Arap astrologların bu noktalarla aşırı ilgilenmesinden dolayısıyla şans noktası ve benzerlerinin adı günümüze “Arap noktaları” olarak kalmıştır. Astrolojik haritamızda bu noktayı daha çok kısmet ve kazanç olanakları olarak görebiliriz. Şans noktasının bulunduğu burca ait konular kişinin kazançlarında gündeme gelir. Örneğin Bill Gates’in şans noktası teknolojiyi ve geleceğe ait konuları anlatan Kova burcunda iken Jacqueline Kennedy Onassis’in haritasında bu nokta yöneticileri, güçlü kişileri anlatan Aslan burcundadır. Genel olarak şans noktasının Venüs’ün ve Jüpiter’in yönettiği Boğa, Terazi, Yay ve Balık burcunda yer alması daha bereketli, keyifli ve maddi açıdan destekleyici görülür. Yengeç’te ve Aslan’da da güçlü görülebilir. Mars burçlarına düşen (Koç ve Akrep) şans noktası olsa olsa liderlik ve cesaret getirirler ancak maddi birikim olanağı sunmakta zorlanırlar. Örneğin W.A. Mozart’ın şans noktasının Akrep’te yer alıyor olması dikkat çekicidir. Şans noktasının düştüğü ev de önemli bilgiler verir. Muhammed Ali’nin haritasında şans noktası Aslan burcunda ve bedeni anlatan 1. evdedir. O’nun kısmetini kendi bedeni ile ilgili konulardan (ayrıca Aslan güçlü olmak) kazandığını söyleyebiliriz. Yükselen burçtaki şans noktası kişinin kazancının, başka bir deyişle rızkının kişisel yetilerden, kişilikten ve kendi varoluşundan geldiğini gösterdiği için, kişinin şansını kendi üzerinde taşıdığını anlatır. Şans noktasının sırasıyla 10., 7. ve 4. evlerde yani diğer köşe evlerde olması daha kolay elde edilebilen kazançlara işaret eder. Düşük sayılan 3.,6,9. ve 12.evlerdeki şans noktası çok fazla maddi imkan sunmaz. Ancak belki başka tür imkanlara, ruhsal kazançlara işaret edebilir. Kişi belki zekasını ve düşüncelerini kazanca çevirebilir. Nasıl hesaplayabiliriz ? Haritanızda bu noktayı bulmak için internetteki değişik harita çıkarma sayfalarından yararlanabilirsiniz. Şans noktası (Part of Fortune) haritanızın gündüz mü, gece haritası mı olmasına göre iki formülle hesap edilir. Gündüz doğanların haritasında (Güneş ufuk çizgisinin üstünde olduğu) Ay’ın bulunduğu dereceden Güneş’in bulunduğu dereceye kadar ilerleyin ve aradaki derece farkını yükselen burç derecesine ekleyiniz. Ulaştığınız yer şans noktasının yeri olacaktır. Gece haritalarında da bu kez Güneş’in bulunduğu dereceden Ay’ın bulunduğu dereceye kadar ilerleyin ve aradaki farkı yine yükselen burcunuzun derecesine ekleyin. Ulaşılan yer şans noktasını gösterecektir. Kuşkusuz bu nokta ve benzerleri astrolojik açıdan enine boyuna incelenebilir. Belki daha fazla ilgilenenler bu ve benzeri konuları incelediğim Göklerin Bilgeliği kitabına da göz atabilirler. Şansınız açık olsun. Hakan Kırkoğlu - Milliyet Konu shera_hanif tarafından (30 Mayıs 2025 Saat 16:00 ) değiştirilmiştir. |
| ![]() |
![]() | #8 |
Çevrimiçi ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | TEMEL ASTROLOJİ - GEZEGENLER Bir doğum haritasında güneş sistemindeki planetleri görürsünüz. bu planetlerin yerleşim yerleri çok önemlidir astrolojinin birincil olarak ilgilendiği planet ve semboller şunlardır güneş ay merkür venüs mars jüpiter satürn uranüs pluton şiron lilith KAD/GAD Şans noktası doğum haritanızı çıkardığınızda bu işaretlemelerin yanında hangi burçta, hangi evde ve kaç derecede bulunduğunu gösteren tablo göreceksiniz. aslında bu sizin DNA diziliminiz gibidir. bu başlık altında ileride detaylı bilgi verilecektir doğum haritanıza aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Konu shera_hanif tarafından (10 Şubat 2025 Saat 19:17 ) değiştirilmiştir. |
| ![]() |
![]() | #9 |
Çevrimiçi ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: TEMEL ASTROLOJİ - PLANETLER/İŞARETLER GÜNEŞ Güneş 1.evde ise; Güneş 1. evdeyse aynı zamanda yükselenin de içinde olabilir. Güneş 1. evde vücudun güçlü olacağını gösterir. Ayrıca sağlıklarından pek şikayet etmezler. Liderlik arzusu bulunmaktadır. Belki de bilinçaltına yerleşmiş olan bu isteğin farkında olunmayabilir fakat zamanla durum fark edilir. Çok derin dini inançları da bulunabilir. İyi bir yöneticiye özgü niteliklere sahiptirler. Güneşin güçlü konumundan iyice yararlanabilmek için yıldız haritanın 1. burcunu yani yükselen burcu iyice incelemek gerekir. Bu burcun verdiği yetenekler ve iş alanları başarı bakımından son derece önemlidir. Bazen güneş 1. evde ve ikinci burcun ilk bölümünde olabilir. Natal Harita (Doğum Haritası) Kendine güvenen, insanları rahatlıkla etkileyebilen, çekici birisiniz. Bencil ve egoistçe davranışlarınız bazen insanlarla aranızda sorunlar yaşamanıza neden olabilir ki sizde insanların sizin hakkınızda ne düşündüğüne önem verirsiniz. Gururlusunuz, istediklerinizi elde etmek için insanlardan yardım istemezsiniz. Liderlik yetenekleriniz oldukça gelişmiştir. Güneş 1.evde: Mütecaviz bir ilgi düşkünü Yeteneklerini olduğundan fazla sanan, kendi kendini öven, can sıkıcı bir ben-merkezcidir. Sürekli ilgi ister, bunu da saygısızca kopartmaya, ya da dolaylı yollarla elde etmeye çalışır. Hileli yollardan ilgi çeker. Çapraşık, kafa ütüleyen bir insan olarak veya hastalıklarını ve diğer dertlerini kullanarak ilgi odağı olmaya çalışır. Eleştiriye çok duyarlıdır, kendini hiç eleştiremez, ama başkalarını eleştirmekte çok başarılıdır. Narsist, anlayışsız, naif, ilgi budalası, palavracı ve despottur. Güneş Birinci Evde Güneş’in doğuşundan hemen önce gerçekleşen doğumla oluşan konumdur. Güneş ufukta yükselmeye doğru hareket ettiğinde, günü aydınlatır, yeni bir gün başlar, insanlar yataklarından kalkarlar. Güneş’i bu konumda doğan insan, sıcaklığı ve enerjisiyle çevresindekileri etkilemek, başkalarının dikkatini üzerlerine çekmek ister. Dışarıdan kolayca fark edilirler. Hayata şevkle ve enerjiyle sarılır, kendilerine meşgaleler yaratırlar. Aileden ya da atalarından kalan mirası sürdürmek yerine, kendisi farklı bir şeyler keşfetmek, yaratmak, kendi kimliğini bulmak ister. Kendi doğal otoritesini oluşturduğu bir pozisyonda olmak, tanınma arzusunu tatmin etmek ister. Eğer Güneş iyi açılar alıyorsa, hayatın ilk dönemlerinde kişinin bireyselliğinin gelişmesi için destekleyici faktörler kendiliğinden oluşur. Olumsuz konumda, kendine aşırı güvenli, fazla gururlu, ben merkezcil bir kişilik oluşabilir. Kendisini yeterince geliştirmediği takdirde sert bir tavırla otorite oluşturmaya çalışabilir. İnsanların sorgusuz sualsiz kendi isteklerini yerine getirmediğini görünce, önce insanların takdirini kazanması gerektiğini öğrenir. 1. Evde: Bu evde Güneş rahattır. Çünkü yeni doğmak üzeredir ve kendini gösterir.Yükseleni Oğlak ise (=Oğlak 1. Evde ise) yöneticilik potansiyeli verir.Oğlak kostümü giymiş bir güneş 1. Evin sahnesindedir. Ayrıca Güneş 1. Ev de güçlü bir bünye verir. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:50 -->-> Daha önceki mesaj 16:49 -- NATAL GÜNEŞ 2. EV Kişi paraya önem verebilir. Zihin projeksiyonunu maddi olarak sahip olmak istediği şeylere yöneltmiş olabilir. Kişi yöneticilik (organizasyon işleri) yaparak para kazanabilir. Para kıtlığı dönemlerinde özgüveni azalabilir. Güneşin açılarına göre çevresinde cömert, cimri, zengin veya yoksul gibi parayla ilişkili özelliklerle tanınabilir. Maddi veya fiziksel kaynaklarıyla –sahip olduklarıyla- gurur duymak ister. Güneş 2.evde: Fanatik bir Güvence Düşkünü İçsel güvensizliğini uygun olmayan yollarla gizler. Gereğinden fazla biriktirir. Açgözlü ve pintidir ya da gösteriş düşkünüdür. Hava atmayı, büyük paralar harcamayı sever. Her şeyi çarçur eder, har vurup harman savurur. Güneş ikinci evde olduğunda, haritanın bu alanı güçlenir, hayat bulur. Kişisel özellikleri, değerleri ve kaynakları geliştirmek, bu hayatta ”yaşam bulmak” için önemli bir ihtiyaç haline gelir. Güvenliği nerede sağlayabileceğini bulmak ister. Başka insanlara bağımlı kalmak istemez, kendine ait kazancı, kaynakları, yatırımları bulunmalıdır. Maddi kaynakları organize edebilme gücü ve kendi kazancını elde ediyor olmak, kendi değerini bilmesi, kendine güvenmesi için çok önemlidir. Mevki sahibi olmayı önemseyenler de olur. Kimliğini kaynakları yoluyla belirlemek isteyenler olur. Para konusunda oldukça cömert davranır, bu özelliğiyle tanınmak ister. Güneş nerede ise, kişisel ego orada tanınmak ister. 2. Evde: Kişinin sahip olma hissi çok kuvvetli olur.Şahsiyetini, sahip olarak ifade eder.Fakat çaba harcaması lazım, çünkü karanlıkta. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:50 -->-> Daha önceki mesaj 16:50 -- NATAL GÜNEŞ 3. EV Güneş 3.evde: Fazla Entelektüel Entelektüel bir ukaladır. Sebepsiz yere kendini diğerlerinden üstün görür ve kendi fikirlerini zorla kabul ettirmeye çalışır. Lütfedici, geveze ve her şeyi bilir tavırlarındadır. Aksi ve inatçıdır. Çevresi ile fikir alışverişi yapmaktan ve çevresinden etkilenmekten öte, bu yerleşime sahip kişiler kendi fikirlerini, görüşlerini, bakış açılarını geliştirmeli ve bunu belirtmekten kaçınmamalıdır. Kişisel değer ve güç, bilgi birikimleri ve iletişim yeteneklerinden gelir. Yeni bir şeyler öğrendikçe, bu bilgiyi başkalarıyla paylaştıkça ve insanları fikirleriyle etkiledikleri sürece yaşamdan zevk alırlar. Kendilerini dinletmeyi ve çevrelerinde hemen fark edilmeyi isterler. Kardeşleriyle aralarında bir çeşit rekabet olabilir. Kardeşleri üzerinde otorite kurmaya çalışabilirler. Zor açılarla ilk öğrenimde problemler yaşayabilirler. İletişim ve ilköğrenim evinde güneş pozitif etki eder. Yani iletişimi kuvvetli olur kişinin. Akrabalık, arkadaşlık ilişkileri iyi olur. Öğrenim yönünden de pozitif etki eder güneş bu eve. Güneş 3. Evin sahnesinde bir şeyler öğrenerek ve yakin kişilerle iletişim kurarak kendini gösterir. İyi bir bilimci, ekonomist, sanatkar olabilirler. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:51 -->-> Daha önceki mesaj 16:50 -- NATAL GÜNEŞ 4. EV Anaç, evi çekip çeviren, hassas, sezgileri güçlü. Güneş 4.evde: Evin Zorbası Ailesinden ve evinden ayrılmayı beceremez veya bunu yapmakta çok zorlanır. Anne-babasının evinde kalır veya hemen kendi ailesini kurar. Can sıkıcı pederşahi havalar takınır ve çevresinde kendi --genellikle—dar kafalı fikirlerini empoze eder. Korkak, aşırı duygulu, çekingen, egoist, zorba, başkalarına bağımlı, depresiftir. Her şeyi kendisiyle ilgiliymiş gibi görür. Kendilerini bulmak için derinlere inerek araştırma ihtiyacındadırlar. Dış dünyada kendilerini ne kadar gösterebildikleri değil, içsel gelişimi ne kadar iyi sağlayabildikleri önemlidir. Kendilerini ev, aile ortamında daha mutlu hissederler. Bireysel kimliklerini belirleme ihtiyacındadırlar. Bu kimlik aile geçmişinden farklı olabilir, fakat hiç bir zaman ailelerinin geçmişlerini inkar etmez, gurur duyarlar. Güneş’in bulunduğu burç ve açılar kişinin bunu ne kadar doğru biçimde gerçekleştirebildiğini gösterir. Bireysel farklılıklarını gördüklerinde, aile yapılarından kopmayacak şekilde kendilerini olabilecek en doğru biçimde ifade etmeliler. Aksi durumda kendilerinden ya da aile yapılarından nefret ediyor durumda olabilirler. Aile geleneğini sürdürüyor olsalar da bunu kendilerine göre biçimlendirmek, farklı bir tarz yaratmak onları daha mutlu eder. Dördüncü ev babayı simgeler. Babadan gelen tecrübeler kişiliğe yansır. Baba çok güçlü ve otoriter olabilir, çocuğun kendi kimliğini oluşturmasında baskın rol oynayabilir. Eğer baba hayatta değilse, kişi yaşamı boyunca babası yerine koyabileceği birini arar. Kendi içinde baba nitelikleri oluşturmak ister. Kendilerine ait bir evde yaşamak, ev ortamında otoriteyi ellerinde tutmak isterler. IC nin başlangıcı ve gece yarısıdır... bilinçaltı, çocukluk, yuva…Güneş burda ise , kişi için yuvaları önemlidir. Kişi kendini en iyi evinde, yuvasında hisseder ve ancak o şekilde kendini gösterebilir. Yuvada da bilinçaltına inebilirse kendini o şekilde de gösterebilir. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:52 -->-> Daha önceki mesaj 16:51 -- NATAL GÜNEŞ 5. EV 5. Evin konuları olan mutluluk, çocuklar ve yaratıcılık kadar aşk ve etkileşimler ana konu. 5.evde konumlu burc balık ise ve güneş de burda olursa asc akrep olur harita konumu bu sekilde olsun Güneş 5.evden asc ye Ücgen açı yapsın bu kişinin ASC burcu akrep atak, gözüpek, domine edebilen, aşk ve sevgiye düşkün bir karakter oluşturur en basta ama;Güneş balık burcunda 5.evden yumusak açı üçgen gönderiyor demiştik o halde sessiz,sempatik,yine aşk sarhoşu ama ihtiyatlı yaklasımlarda bulunan, agırbaslı, centilmen, felsefi ve dini inançları kuvvetli, romantizm yüklü, eski anılara baglı bir pasif takılan ama içi dolu dolu kaynayan bir kimlik gösterir ASC akrep artık durgundur ama kare alsaydı güneş o zaman tam tersi bizim basta ki asc akrep gürlerdi kimlik sergilenirken umarım anlatabıldım. 5.evden ASC ye alınan bir yumusak gezegen açısı herseyi degıstırır kare hareket ve zorlama getirirken, ücgen bosvermıslık, "nede olsa olur salla başı al maaşı" tarzı bir davranıs getırır. Yaratıcılığa ve yüksek özgüvene işaret eder. Romantiksinizdir, kolayca aşık olursunuz. İlgi odağı olmak sizi yeniler. Güneş 5.evde: Seyirciye Bağımlılık Sürekli başkaları, özellikle karşı cinsten olanlar, üzerinde ki etkisini sınamak zorundadır. Alkışa bağımlıdır. Derinlerdeki aşağılık duygusunu örtmek için onaylanmaya ve tanınmaya ihtiyacı vardır. Beşinci ev Güneş’in doğal evidir ve Güneş burada güçlüdür. Bu yerleşime sahip kişiler, kalben bağlı oldukları aktivitelerle uğraşarak kendilerini iyi hissederler. Yaşamak için bir nedenleri olmalıdır. Bu hayatta bir şeyler üretmek, geliştirmek, çabalamak isterler. Böyle bir nedenleri yoksa fiziksel ve ruhsal olarak kendilerini bezgin hissederler. Aksine çok fazla kendilerini kaptırırlarsa yine hasta olabilirler. Uğraştıkları alanda ne kadar yaratıcı ve başarılı olabilecekleri Güneş’in kapasitesine bağlıdır. Ne kadar başarılı olup olmadıkları çok önemli değildir, yaptıkları işten memnuniyet duyacaklardır. Bazı artistik yetenekleri olabilir. Ya da herhangi bir şekilde içlerindeki duyguları, hisleri, ruhlarını yansıtma, kendi içlerinden yaratma kabiliyetleri vardır. Belirli hobileri, spor aktiviteleri, tiyatro, sanat galerileri gezileri yaşam biçimleridir. Aşk, yaşamlarını süsleyen, özel olduklarını hissettiren bir duygudur. Çocuk sahibi olmak çok önemlidir. Aşk yaşamlarında ve çocuklarının üzerinde otorite kurmaya çalışabilirler. Kendi egolarını tatmin etme dürtüleri ön plana çıkabilir. İlgiyi üzerlerine çekmek isterler ve eğer odak noktası değillerse bu durumu dengeleyemeyebilirler. Kendi burcunu yönettiği için çok parlaktır bu evde.Kişi bu gösteri ve mutluluk evinde aslan kostümü giyer, yani çok gösterişli olmak ister. Eğlence, gençlik,mutluluk dolu olurlar.Kendini nasıl mutlu edeceğini bilir.Yaratıcılık ona keyif verir.Çocuklar da yaratıcılığın eseridir ve ona keyif verir --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:53 -->-> Daha önceki mesaj 16:52 -- NATAL GÜNEŞ 6. EV Ana konu günlük işler ve 6. Evin konusu sağlık. Sağlık konularında Solar 7’ye bak. Güneş 6.evde: Saygınlığa Aç İnsan Daima kendi saygınlığı ve etkinliği ile meşguldür. İyi sonuçlar almak için kendisine ve yanında çalışanlara baskı yapar. Başarısızlıktan ve aşağılık kompleksine kapılmaktan çok korkar. Bu nedenle körü körüne boyun eğen ve korkunç derecede normal bir insan olur. Abartılı bir hastalık korkusu taşıdığı için kendisini aşırı gözetim altında tutar. Altıncı evdeki Güneş, işte başarıya ulaşma arzusu olan ve özellikle sağlık hizmetleri ve başkalarına yardım ile ilgili işlerde bunu başarmak için yeterli enerjiye sahip insanlar yaratır. Kararlı ve özverili çalışanlar yaratır. Bu pozisyon genellikle yönetimde veya belirli uzmanlık veya beceriler gerektiren mesleklerde başarıya yol açar. Bu insanlar fiziksel sağlık ve sağlıkla ilgilenirler ve genellikle bu alanlarla ilgili mesleklerde iş bulurlar. İş yaşamında, günlük rutinde ve sağlıkları konusunda sağlam bir yapı oluşturma ihtiyacındadırlar. Gereksiz takıntıları olmadığı sürece kendilerini çok iyi geliştirebilirler. Fiziksel ve psikolojik rahatsızlıklar ve kusurlar çok fazla önemsenir ve gerekli düzeltmeler yapılır. Fiziksel vücutlarıyla barışık olmalıdırlar. Bu yerleşime sahip bazı kişiler bir hastalık iyice ilerleyene kadar vücutlarına iyi bakmanın önemini fark edemezler. Böyle bir durumda iyileşme süreci, başkalarından daha uzun bir zaman alır. İnsanları sağlık konusunda aydınlatma yetenekleri vardır. İş ortamında yeteneklerini, becerilerini göstermek isterler. Kendilerini başkalarına iyi hizmet edebildikleri ölçüde mutlu hissederler. Günlük programlarını en etkili bir şekilde organize etmek isterler. Bütün günü oturarak geçiremezler. Günlük yaşamları hareketlidir. Sınırları ve rutini kabullenmek onlara mükemmel yaşama sanatını öğretir. Kendini hizmet sektöründe parlatmak, göstermek ister.Dernekler,kamu yararına hizmetlerde bulunmak, bunların aktivitelerine katılmak ister.Sistem geliştirici olur,çünkü parlaması için böyle sistem geliştirici bir ortama ihtiyacı vardır.Sağlık konusunda da,bitkisel ve doğasal ilaçlar konusunda doğal bir bilgiye sahip olur. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:54 -->-> Daha önceki mesaj 16:53 -- NATAL GÜNEŞ 7. EV Doğum anında 7. evde bulunan Güneş, tatlı açılar da yapması koşuluyla evlilikte mutluluğa işaret eder. Evleneceğiniz kişi iyi niyetli, mert, cömert, dürüst, sevgi dolu biri olabilir.Size yaşamdan hemen hemen her istediğiniz şeyi de verebilir.Yalnız 7. evdeki Güneş aynı zamanda güçlü,otoriter bir eşe de işaret eder.Çalışan ve göz önünde olan bir insansanız meslek ve toplum yaşamındaki durumunuz yüzünden zaman zaman evde tartışmalar olabilir.Eşiniz sizinle gururlanabilir ama aynı zamanda sizi biraz da kıskanabilir. Eşinizin sizi anlamasını sağlamalısınız. Sizinle ilgili her şeyi öğrenmeye de hakkı vardır. Böylece anlamsız kuşkulardan da sıyrılacak ve size her bakımdan inanmaya başlayacaktır. Birlikte kararlar vereceksiniz. Evi birlikte dayayıp döşeyeceksiniz Bu güzel ev birlikte mutluluğu bulacağınız yer olacaktır. Fakat Güneş 7. evde sevmediği bir burçta olabilir. Ayrıca Mars, Satürn vb.yle sert açı yapabilir. Bu durumda mutlu olabilmeniz güçtür. Eşiniz her isteğinin yerine getirilmesini bekleyen, aşırı otoriter, tutucu bir de olabilir. Ancak her harita bir bütündür ve Güneşin tatlı açıları durumu epey değiştirecektir. Güneş’in haritadaki konumu, kişinin kimliğini nerede ifade ettiğini, nerede parladığını, gücünü nerede gösterdiğini ve egosunu hangi alanda tatmin ettiğini gösterir. Doğum haritasında 7.eve düşen bir Güneş, kişinin kendini ilişkileri vasıtasıyla tanımladığını gösterecektir. Haritasında bu konuma sahip kişi ilişkilerine çok önem verir. Böyle biri için karşı taraf aşırı önemlidir. Böyle biri kendini ifade etmek için başkalarına, herkesten daha fazla ihtiyaç duyar. Başkaları onun için gerçek bir ayna görevi görür. Kendi kimliğini yakın ilişkiler içinde bulunduğu kişiler sayesinde deneyimler ve tanımlayabilir. Güneş’in bulunduğu burca ve açılarına da bağlı olarak, kendinden vazgeçerek karşısındaki kişi için yaşamayı bile seçebilir. Güneş bizim yaşam enerjimizdir. 7. ev ‘sen’i gösterirken, kişinin yaşam enerjisi tamamen eşine odaklanacaktır. 7.ev kendimizde kabul edemediğimiz yönümüzdür, bu sebeple bu konuma sahip kişi kendi kimliğini tek başına kabullenmekte zorlanır. Bunun için bir eşe ihtiyaç duyar. Güneş’i 7.evde olan biri “Ben nasıl biriyim?” sorusunun cevabını eşi sayesinde bulup ortaya çıkarabilir. Aynı zamanda bu yerleşime sahip kişi, ilişkileri vasıtasıyla kendi gücünü kazanabilmeyi öğrenecektir. Özellikle Güneş güçlü konumdaysa, kişi güçlü karakterli, egosu yüksek kişilere çekim duyacaktır. Bunun kötü tarafı, kişinin eşinin gölgesinde yaşamayı tercih etmesi olacaktır. Daha önce de bahsettiğimiz gibi Güneş’in 7.evde oluşu, kişinin egosunu sahiplenmek istememesine ve çoğu zaman başkaları için, özellikle de eşi için yaşamayı tercih etmesine neden olabilir. Egosu güçlü ve kontrol etmeyi seven biri için Güneş’i 7.evde olan kişi ideal eş olur, çünkü hem ona hayrandır hem de kendini ona teslim etmiş durumdadır. Bu konumun en belirgin tanımında Aslan Burcu bir eş gelir. Aslan’ın yönetici gezegeni Güneş’tir ve doğal olarak Güneş’i 7.evdeki kişi, Aslan Burcu birine çekim duyacaktır. Tabii bu her Güneş’i 7.evde olan kişinin Aslan Burcu biriyle evleneceği anlamına gelmez, fakat diğer etkileri bir tarafa bırakacak olursak, egosunu ilişkileri sayesinde besleyen ve kendini kabul etmekte zorlanan biri, güçlü karakterli ve kendisiyle ilgilenmekten zevk alan bir kişiye hayran kalacaktır. Bir kadının haritasında Güneş, kendisi için ideal olan erkek figürünü sembolize eder. Dolayısıyla Güneş’i 7.evde olan bir kadının haritasına baktığımızda onun nasıl bir eşi olacağını açık açık görebiliriz. Bu yorumlamayı yaparken Güneş’in burcu kadar hangi gezegenlerle açı yaptığı da önemlidir. Güneş, doğum haritasında aynı zamanda babayı da sembolize eder. Bu sebeple bu konum, babanın kişinin hayatında çok önemli bir yerde olduğunu vurgular. Kişi bilinçli ya da bilinçsiz, ilişkilerde ya baba rolü oynar ya da ona babası rolünü oynayacak kişilere yönelebilir. Güneş 7.evde: Özgürlük Aşığı Bir ilişkiye kendini adamak isteğine rağmen, özgürlüğünden de vazgeçemez. Bu durum, ilişkilerinde dengesiz olmasına veya kendisi için tek yönlü ayrıcalıklar veya özel haklar istemesine yol açar. Bununla birlikte, yalnız kalmaktan da korkar. Düşüncesizdir. Uzak görüşlülükten yoksundur ve bağlanma arzusu kaypaktır. İlişkiler aracılığı ile kişiliklerini oluşturur, yaşam biçimlerini şekillendirirler. Ortaklıklara katılmak kendi kimliklerini daha iyi tanımlamalarına yardımcı olur. İlişkilerdeki iniş çıkışlar, karşılıklı dürüstçe yapılan anlaşmalar kişiliklerini güçlendirir. Bu yerleşime sahip bazı kişiler, kendilerinden güçlü, onlara ne yapması gerektiğini söyleyecek kişileri eş olarak seçerler. Ya da güçlü bir eş onları prestij sahibi yapabilir. Kadının ya da erkeğin haritasında yedinci evdeki Güneş babaya benzeyen bir eş olarak görülebilir. Böyle başlayan ilişkiler uzun sürmez. Yedinci ev aynı zamanda toplum içindeki davranışlarımızı da gösterir. Güneş’i yedinci evde olan kişiler insanlarla iç içe olmak isterler. Güneş kendini, kendisinin dışındakilerle olan ilişkilerde parlatır,gösterir.Eşiyle,partneriyle veya ortağıyla kendini parlatır.1. evde cok güçlüydü, çünkü yeni doğuyordu. Ben vardı o evde.Fakat 7. Evde battığı için kendi dışındakilerle,”Sen” le ilgileniyor.Çok zorlayıcıdır,çünkü “ben”in dışındadır.Ama sonuç olarak Güneşin de =Ben in de başkalarıyla etkileşimlere ihtiyacı var.Başkaları tarafından “varsın” denilmesine ihtiyacı var. O yüzden ilişkilere ihtiyacı var. Kendinden daha zeki bir ile birlikte yasamak ya da evlenmek ister.kendisinin dışındakilerle olan ilişkilerde parlatır, gösterir. Eşiyle, partneriyle veya ortağıyla kendini parlatır.”Sen” le ilgileniyor.Çok zorlayıcıdır,çünkü “ben”in dışındadır. Ama sonuç olarak Güneşin de Başkaları tarafından “varsın” denilmesine ihtiyacı var .O yüzden ilişkilere ihtiyacı var.İlişkiler aracılığı ile kişiliklerini oluşturur, yaşam biçimlerini şekillendirirler. Ortaklıklara katılmak kendi kimliklerini daha iyi tanımlamalarına yardımcı olur. İlişkilerdeki iniş çıkışlar, karşılıklı dürüstçe yapılan anlaşmalar kişiliklerini güçlendirir.Bu yerleşime sahip bazı kişiler, kendilerinden güçlü, onlara ne yapması gerektiğini söyleyecek kişileri eş olarak seçerler. Ya da güçlü bir eş onları prestij sahibi yapabilir. Kadının ya da erkeğin haritasında yedinci evdeki Güneş babaya benzeyen bir eş olarak görülebilir. Böyle başlayan ilişkiler uzun sürmez.Güneş’i yedinci evde olan kişiler insanlarla iç içe olmak isterler.evlilik ortağı nda diğerlerinin hayran kalacağı özellikleri önemser..herkesin hayran kalacağı bir eş veya ortak arar..adalet eşitlik ve adillik arar. sanat ve güzellikle ilgilenir güzel insanları tercih eder --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:54 -->-> Daha önceki mesaj 16:54 -- NATAL GÜNEŞ 8. EV Güneş 8.evde: Prensipsiz İnsan veya Bay Temiz Kuşkulu alışverişlerden vicdanı sızlamadan para kazanan bir tabu yıkıcıdır. Kriz dönemlerinde başkalarının kayıplarından kendine kar sağlayan, soğukkanlı bir çıkarcıdır. Küçük veya büyük bir mafyacı (Mafioso), suç ve fuhuş alanlarından para kazanan bir vurguncu, uyuşturucu tüccarı ve başkalarının parasını veya tehlikeli bağımlılıklarını kötüye kullanan karanlık bir tiptir. Ama aynı zamanda, karanlık yönünü büyük bir korkuyla bastıran, sonra da bunu bilinçsizce en kötü şekliyle dışarıya yansıtan bir insan olabilir. İnatçı fikirler ve inançlar peşinde koşar. Güneş 8.Evde 8. ev, ortaklaşa kazançlar, miras, eşimizin ya da ortağımızın değer yargıları, cinsel yaşam ve ölüm konularını içerir. Bu konuların birbiriyle ortak noktası, kendimize ait olanı, bir başkasınınki ile bir araya getirerek farklı tek bir vücut haline getirmektir. Buradaki ölüm, “kendinden vazgeçmek” anlamındadır. Dolayısıyla kadersel temalar içerir. Güneş egoyu ve kişisel yaşam enerjisini temsil ettiği için bu evde zayıf düşer. Sekizinci ev, genel olarak zayıf bir evdir. Güneş 8. eve geldiğinde, kendi özünden daha yüce bir tema ile bütünleşir. Güneş’i sekizinci evde olan kişiler kendilerini geliştirmek, kişisel sınırlarını aşmak, kendi bireyselliklerinden uzaklaşmak ve başka insanlarla birlikte değişime uğramak isterler. Bunu çeşitli yollarla ve farklı derecelerde gerçekleştirirler. İlişki içinde olduğu kişilerle değer yargılarının ortak yönlerini keşfetmeye çalışırlar. Başka insanların kişisel değer yargılarını değiştirmeye çalışabilirler. Eşin ya da ortağın parasını yönetiyor ya da finansal işlerle uğraşıyor olabilirler. Her konuda paylaşımlar çok önemlidir. Kendilerini, başkalarıyla bir şeyler paylaştıkları sürece mutlu ve yaşam dolu hissederler. Bu kişiler tek başlarına kaldıklarında kendilerini sınırlandırılmış hissederler ve yaşam enerjileri iyice düşer. 8. ev mistik konularla da ilgilidir. Mistik konulara eğilip, gizemli olanı keşfettikçe mutlu olurlar. Bu ev, maddi görünür şeylerin saklandığı yerdir.Güneşin bu evde parlayabilmesi için,başkalarının sahip olduklarına ihtiyacı var.Güneş burada gözükmeyen şeyleri ortaya çıkartır.Yeraltı kaynaklarını, madenleri, defineleri ortaya çıkartır.Miras gibi birilerinin kazancını ortaya çıkartır ve kullanır.Borsa gibi hissedilen,var olan ama gözükmeyen şeyleri ortaya çıkartır.4. evde psikolojik çalışmalar; 8. Evde daha somut ve katı şeylerle ugraşmayı sever.Güneş bu konularda çalışmalar yaptığında parlar. Finansal problemleri evlendikten sonra azalir.Bu ev, maddi görünür şeylerin saklandığı yerdir.başkalarının sahip olduklarına ihtiyacı var. Güneş burada gözükmeyen şeyleri ortaya çıkartır.kendi özünden daha yüce bir tema ile bütünleşir. Güneş’i sekizinci evde olan kişiler kendilerini geliştirmek, kişisel sınırlarını aşmak, kendi bireyselliklerinden uzaklaşmak ve başka insanlarla birlikte değişime uğramak isterler. Bunu çeşitli yollarla ve farklı derecelerde gerçekleştirirler. İlişki içinde olduğu kişilerle değer yargılarının ortak yönlerini keşfetmeye çalışırlar. Başka insanların kişisel değer yargılarını değiştirmeye çalışabilirler. Eşin ya da ortağın parasını yönetiyor ya da finansal işlerle uğraşıyor olabilirler. Her konuda paylaşımlar çok önemlidir. Kendilerini, başkalarıyla bir şeyler paylaştıkları sürece mutlu ve yaşam dolu hissederler. Bu kişiler tek başlarına kaldıklarında kendilerini sınırlandırılmış hissederler ve yaşam enerjileri iyice düşer. Mistik konulara eğilip, gizemli olanı keşfettikçe mutlu olurlar seksi olmayı sever. diğer insanların yaşamlarının derin ve gizli meseleleriyle ilgilenebilir. Ortaklardan miras ve para konularıyla işi olur. başkalarının parasını değerlendirmekte beceriklidir. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:55 -->-> Daha önceki mesaj 16:54 -- NATAL GÜNEŞ 9. EV Güneş 9.evde: Bağnaz Hizipçi Din megalomandır, günahkar ve cahil insanları hor görür. İkiyüzlü bir dindardır. Kendi katı ahlak değerlerini başkalarına zorla kabul ettirmek ister. Bu yerleşime sahip kişiler hayata bakış açılarını geliştirmelidirler. Bunu hem gezerek, hem okuyarak yapabilirler. Felsefi düşünce biçimleri güçlüdür, her şeyin nedenini ve nerede olduğunu bilmek, görmek isterler. Derin anlamları sezme kabiliyetleri vardır. Güneş’in dokuzuncu evde bulunması, kişiye Yay burcunun özelliklerini de verir. Bu yerleşime sahip kişiler hayatı bir yolculuk gibi görürler. Farklı dini konuları, farklı felsefe ve inanış biçimlerini öğrenerek, kendilerini geliştirir, kendi doğrularını oluştururlar. Fikirsel paylaşımlar büyük önem taşır, böylece kendilerini keşfederler. Hayata genel bir çerçeveden baktıkları için, günlük yaşantıdan kopma riski vardır. Çok fazla uçlarda yaşayarak hayatın gerçeklerinden kopabilirler. Bir başka deyişle normal yaşantının gereklerini yerine getirmeyebilirler. Yoğun bir şekilde gelecek planları yapar, sürekli geleceği düşünüp hayal ettiklerinden günü yaşamayı, günün tadına varmayı unuturlar. Başkalarına verecek çok iyi tavsiyeleri olur, fakat kendi zor durumlarıyla ilgilenemezler. İnsanlara yeni bir şeyler öğretirler. Onların kendi gelişimlerini sağlamaları doğrultusunda heveslendirirler. İyi yönetici, organizatör olabilirler. Çok iyi yönlendirebildikleri için, hiç gitmedikleri yerleri çok iyi pazarlayan turizmci olabilirler. Güneş,8. Evde yeraltını incelerken ,bu evde ise yeryüzünü inceler.Yabancı kültürler,yabancı lisanlar, insanları araştırır.Yaşam biçimi öğrenmeye dayalı olur.Rahip,din adamı,araştırmacı,gezgin,elçi olabilir. İçeriye yolculuk yaparsa filozof, psikolog olabilir. Uzun bilimsel arastirmalar yapar. Yüksek idealleri vardir. Yabanci dil ögrenmeye yetenegi vardir ve yabanci ülkelerde yasamak ona ilginç gelir. Profesyonel olarak da yurt disinda basari yakalayabilir.Yabancı kültürler,yabancı lisanlar, insanları araştırır.Yaşam biçimi öğrenmeye dayalı olur.Rahip,din adamı,araştırmacı,gezgin,elçi olabilir.psikolog olabilir.Bu yerleşime sahip kişiler hayatı bir yolculuk gibi görürler. Farklı dini konuları, farklı felsefe ve inanış biçimlerini öğrenerek, kendilerini geliştirir, kendi doğrularını oluştururlar. Fikirsel paylaşımlar büyük önem taşır, böylece kendilerini keşfederler. Hayata genel bir çerçeveden baktıkları için, günlük yaşantıdan kopma riski vardır. Çok fazla uçlarda yaşayarak hayatın gerçeklerinden kopabilirler. Bir başka deyişle normal yaşantının gereklerini yerine getirmeyebilirler. Yoğun bir şekilde gelecek planları yapar, sürekli geleceği düşünüp hayal ettiklerinden günü yaşamayı, günün tadına varmayı unuturlar. Başkalarına verecek çok iyi tavsiyeleri olur, fakat kendi zor durumlarıyla ilgilenemezler. İnsanlara yeni bir şeyler öğretirler. Onların kendi gelişimlerini sağlamaları doğrultusunda heveslendirirler. eğlenceli bir yanı espirili bir hali vardır.açısızsa; etrafınızdaki okumuş tabir edilen adamlardan daha akıllı olduğunuzu bilfiil görüp yaşadığınız halde yüksek öğrenim fırsatını kaçırmış olmaktan dolayı tuhaf duygulara gark olursunuz. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:57 -->-> Daha önceki mesaj 16:55 -- NATAL GÜNEŞ 10. EV Güneş 10.evde: Alkış Bağımlısı Şan ve şöhretinin tadını çıkartmaktan ve yeteneklerini gerçekte olduklarından daha fazla görür. Otoriter, kibirli, kırılgan ve kendini beğenmiştir. Sevimsiz bir küçük diktatördür. Vicdansızcı başkalarını hiç düşünmeden iktidar peşinde koşar. Işıklar olarak Güneş veya Ay'ın 10. evde yerleşmiş olmaları, özellikle de kötücül bir etki almamışlarsa ve asaletli iseler (5 temel asaletten en az birine sahipseler) harita sahibinin toplumsal başarı kazanma olasılığının yüksek olduğunu gösterirler. İş ve kariyer hayatında başarı getirirler. Onuncu evde güneş, güneşin, doğumun zamanında onuncu evde olduğudur. Güneş burada şereflendirir, başarı, ve yaşamda prestij getirir. Kişi hayata, gururlu, güçlü bir kişi olarak görünür. Kişi bireyliğini, alenen kendine açıkça gösterme ihtiyacı ister ve tatmin edici fiziksel ve ahlaki bir kalıtımla yaşama gelmiştir, yaşam boyunca kendi çıkışında ona yardım etmesi için birçok gücün, birçok kişinin olumlu eğilimini elde edecektir. Sorumluluklarında çok fazla kendine güven,abartılı bir gurur,kibir gibi eğilimler yaratabilir. güneş yengeçte 10.evde 1.gezegene bakalım.güneş-- egosu ,kendini ifade şekli,iradesi,canlılık,yaşam güdüsü,kişinin yapabilirliği. 2.gezegen burçta nasıl yönlenebilir.güneş yengeçte anaç vatanseverlik,ailesi için vatanı için bir şeyler yapma ve koruma isteği içindeolan ,duygulu,duyarlı,her ayrıntıyı kabul etmek tengecin konularıdır. 3.güneş yengeçte olumlu yanları kusursuz duyarlı ve empati yeteneği gelişmiş ,şefkatli ,ilgili zengin bir iç dünyaya sahiptir. 4.güneş yengeçte olumsuz yanları büyümesi için kabuğundan çıkmalı kendine ve başkalarına güvenmeyi öğrenmelidir. 5.eve bakıyoruz.güneş yengeçte ve 10.evde.kişinin yaşam hedefi ailesi sevdikleri vatanı için toplumda halkın dikkatini çekecek işler yapma dürtüsü verebilir.şeref ün ve mevki gibi konulara önem verir.toplum içindeki yeri göz önünde şerefli bir hayat sürerken bunu sevdikleriyle paylaşma arzusunu taşır.ailesine kendini kanıtlama hedefi olabilir.güneş aynı zamanda baba demektir,babanız yüksek mevkide kişi olabilir.işkolik olabilirsiniz. Güneş boğada 10.evde Gezegene bakalım .güneş doğum haritamızın kalbi,yaşam gücümüz bilinçli davranışlarımız ve hayat hakkında kendiliğinden sahip olduklarımız egomuz tavırlarımız,irademiz,yaratıcı enerjimiz,görülme ve kendini ifade ihtiyacıdır. 2.gezegen nasıl biçim kazanmış.güneş boğada,sabırlı,dayanıklı,üretken,maddeci,ağır kanlı,sahip olmak isteyen,rahatına düşkün.huzur bulmak isteyen huzuru maddesel edinimlerde bulan inatçı bir karaktere sahip kişilik . 3.bu bileşimin olumlu yanları nelerdir.ne istediğini bilen sosyal ,kendine hakim,sabırlı,kendi fikirlerine aşık bir kişilik yapısında olabilir. 4.bu bileşimin olumsuz tarafları nelerdir?değişime pek açık olmayabilir.inatçılığı ve kendi görüşlerini pek beğenmesi ve mala mülke fazlaca değer vermesi itici yanlarını oluşturabilir. 5.gezegenin bulunduğu eve bakalım.10.evde güneş kendini topluma kanıtlama ihtiyacında olmasına,göz önünde bulunmak istemesinin yaşamının varlığı haline gelmesine sebep olacaktır.bu kişiye gerçekten bir ün ve itibar verebilir. diktatörlük ve halkı yönetme isteği verebilir.arzu ettiği şey kesinlikle saygınlık güç ve otorite olacaktır. politika ve liderlik gerektiren işler için iyi bir yerleşim olacak.ama boğa etkisi onun sanki güzel sanatlara daha yatkın olmasını gerektirebilir.yani hem göz önünde olacak hem sanata yakın ve bu yolla toplumda kendine bir yer ve itibar edinecek. Güneşi 10.Evde bulunan birisi genellikle kendisini kanıtlama ve önemli görme eğilimi içinde olur. Böyle bir insan genellikle kendi kendisinin patronu olmak isteği içindedir Onuncu ev, toplumun bizi nasıl tanıdığını gösterir. Güneş onuncu evde olduğunda kimlik, kariyer ve profesyonel yaşamda hayat bulur. Güneş, bulunduğu burç özelliklerini göstererek toplum içinde otoritesini, gücünü göstermek isteyecektir. Örneğin, Güneş İkizler burcunda ve onuncu evde ise, zekasını göstererek toplumda kabul görmek ister. Hayatta belirli bir amaçları olmalıdır, bunu gerçekleştirdiklerinde mutlu olurlar. Bu yerleşime sahip bazı kadınlar, kendileri kariyer sahibi olmak istemeyebilir. Bu durumda onuncu evdeki Güneş prestij sahibi bir eşi gösteriyor olabilir. Yaşamları boyunca toplumun gözü önünde olduklarından kendi özel hayatlarında kısıtlanabilirler. Kendi kimlikleri ve değerleri, toplum önündeki kimliklerine dayanır. Onuncu ev, anneyi temsil ettiğinden, buradaki Güneş anneyi çok önemli kılar. Annenin hayattan beklentisi çocuğa yansır ve çocuğun kendi kimliğini oluşturmasında anne büyük etkendir. Anne, çocuğun kendisini örnek almasını isteyebilir. Bu yerleşime sahip çocuk, annenin isteklerini ne kadar gerçekleştirirse, annesinin sevgisini o derece kazanacağını düşünür. Güneş kendini zirvede hisseder.Makam sahibi olmak isterler,güneşi bu evde olanlar... Politikacılar. Güneş en tepede ve en sevdiği yerdedir.Birisinin altında çalışamaz. Ufak bir işte de olsa, patron olmak ister. Güneş burada kendini nasıl iyi hissedeceğini bilir.Kendini tatmin edecek bilgilere sahip olacaksın ki,kendini tatmin edebilesin. Güneş 10.evde ve aslan burcunda;Güneş 10.evde olduğu için kendini kanıtlama,bir şeyleri başarma isteği olabilir,hayatına kolay yön verebilirsin .Başkalarını kolay etki altına alabilirsin,enerjik yapın seçtiğin meslekte başarılı olmanı sağlayabilir,sosyal hayatta ve iş hayatında başarılı olma isteğin vardır.Ayrıca maddi hırs,prestij ve güç ihtiyacıda vardır ve bu konular önemlidir.Kariyer odaklı,kişisel itibar,yetki odaklı olabilirsin.Evlilik yoluyla güçlü ve saygın sosyal statü elde edebilirsin,kariyerle birlikte anneliği de başarılı şekilde yürütebilirsin,ayrıca ebevynlerden birinin yapmak istediği fakat yapamadığı bir meslekte çalışıp onları memnun etmeye çalışabilirsin.10.ev yöneticisi olan güneş yine 10.evde yer alıyor.Kendini kanıtlamaya çalışablirsin,Kariyerinde önemli yeri olan kişilerden biri de anne yada baban olabilir yada ailenin işinde çalışabilirsin. Güneş: Bu, gelecek için hedeflere ulaşmak ve ortamı ele almakla ilgilidir, natal MC'nizdir ve geleceğinize olan yaklaşımınızı gösterir.Güneşin içinde bulunduğu ev, kariyerinizin genel temasını ve kariyerinizin çoğunlukla çalıştığı alanı gösterebilir. Çok basarili bir kariyeri olacagi kesindir ancak bazi durumlarda bu gecikebilir.Güneş kendini zirvede hisseder.Makam sahibi olmak isterler,güneşi bu evde olanlar... Politikacılar.Güneş en tepede ve en sevdiği yerdedir.Birisinin altında çalışamaz. Ufak bir işte de olsa, patron olmak ister.Hayatta belirli bir amaçları olmalıdır, bunu gerçekleştirdiklerinde mutlu olurlar. Bu yerleşime sahip bazı kadınlar, kendileri kariyer sahibi olmak istemeyebilir. Bu durumda onuncu evdeki Güneş prestij sahibi bir eşi gösteriyor olabilir. Yaşamları boyunca toplumun gözü önünde olduklarından kendi özel hayatlarında kısıtlanabilirler. Kendi kimlikleri ve değerleri, toplum önündeki kimliklerine dayanır.Onuncu ev, anneyi temsil ettiğinden, buradaki Güneş anneyi çok önemli kılar. Annenin hayattan beklentisi çocuğa yansır ve çocuğun kendi kimliğini oluşturmasında anne büyük etkendir. Anne, çocuğun kendisini örnek almasını isteyebilir. Bu yerleşime sahip çocuk, annenin isteklerini ne kadar gerçekleştirirse, annesinin sevgisini o derece kazanacağını düşünür.toplumun ona hayran kalmasını ister..İkizler burcunda ise, zekasını göstererek toplumda kabul görmek ister Kariyeriniz, itibarınız ve toplumdaki imajınız sizin için çok önemlidir. Etkili olmak veya dünyaya iz bırakmak için güçlü bir arzunuz var. Yalnızca kişisel alan sizi tatmin etmez; emelleriniz arasında büyük bir katkı yapmak ve benzersiz çabanız ve hediyeleriniz için geniş çapta tanınmak yer alıyor. Hayatın kişisel veya içsel tarafını hafife alabilirsiniz. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 16:58 -->-> Daha önceki mesaj 16:57 -- NATAL GÜNEŞ 11. EV Güneş:Sosyal, takım ruhu taşıyan,iletişim gücü yüksek,gözlemci,doğuştan lider Güneş, sadık, güçlü, mevkii sahibi arkadaşları gösterir. Güneş 11.evde: Tecrit Politikası Arkadaşlıktan beklentileri çok yüksek ve bazen zorbaca olduğu için hayal kırıklıklarına uğrar ve sonunda arkadaşlıkları bozulur. Başka insanların onu sevmesine aşırı önem verir, bu bakımdan bağımlıdır. Dostluklarında fazlasıyla seçicidir. Giderek artan yalnızlığıyla gururlu bir inzivaya çekilir. Gruplara bağlı olmak, toplumla iç içe olmak, Güneş 11.evin getireceği en belirgin özelliktir. Toplum için çalışan politikacılar bu yerleşime sahip olabilir. Gruplar içinde gösterilen tutum, toplumla kurulan ilişkiler, ne tür gruplara bağlı olunduğu, bu gruplarda hangi rolü oynadığı, Güneş'inbulunduğu burç ve açılarına göre şekillenir. Kişisel kimliğin oluşumunda, arkadaşlıklar büyük önem taşır. Bu yerleşime sahip kişiler, kendilerine söylenilenle kendilerinin nasıl düşündüğünü ayırt edebildiklerinden emin olmalıdırlar. Kendi kişiliklerini korumayı bilmelidirler. Aksi durumda, kalabalık gruplar içinde kaybolma riski vardır. On birinci ev, hayattan beklentilerimizi, umutlarımızı gösterir. Güneş on birinci evde ise, yaşam nedenini belirlemek ve bunun sadece bir hayal olmadığını bilmek, kişinin kendini iyileştirmesi için önemli bir aşamadır. Öğrendiklerini halka aktarabilmek için evrensel bir şekilde çalışırsa, kendini parlatır güneş.İnsanları mutlu edebilmek için uğraş verirse mutlu olur.Onun için de bu tür bilgileri bilmek ve tatmin olmuş olmak gerekir. Bu amaçla büyük organizasyonlar yapar.Aynı zamanda yıkıcı da olabilir.Yapımın içinde yıkım da vardır. Büyük kitlelere ulaşmak ister... Evrensellik.Öğrenilen bilgiler paylaşılmalıdır.Din,dil,ırk,mezhep ayırtetmeksizin evrenin yararına yapılan büyük organizasyonlarda yer almak ister.Böyle bir örgütte çalışırsa parlar ve kendini gösterir.(Bu örgütte lider değildir,sadece bir çalışanı,elemanı olsa ona yeter.) İnsanları mutlu edebilmek için uğraş verirse mutlu olur.Onun için de bu tür bilgileri bilmek ve tatmin olmuş olmak gerekir.Bu amaçla büyük organizasyonlar yapar.Aynı zamanda yıkıcı da olabilir.Büyük kitlelere ulaşmak ister... Evrensellik.Öğrenilen bilgiler paylaşılmalıdır.Din,dil,ırk,mezhep ayırtetmeksizin evrenin yararına yapılan büyük organizasyonlarda yer almak ister.Böyle bir örgütte çalışırsa parlar ve kendini gösterir.(Bu örgütte lider değildir,sadece bir çalışanı,elemanı olsa ona yeter.)Kişisel kimliğin oluşumunda,arkadaşlıklar büyük önem taşır. Bu yerleşime sahip kişiler, kendilerine söylenilenle kendilerinin nasıl düşündüğünü ayırt edebildiklerinden emin olmalıdırlar. Kendi kişiliklerini korumayı bilmelidirler. Aksi durumda, kalabalık gruplar içinde kaybolma riski vardır. On birinci ev, hayattan beklentilerimizi, umutlarımızı gösterir. Güneş on birinci evde ise, yaşam nedenini belirlemek ve bunun sadece bir hayal olmadığını bilmek, kişinin kendini iyileştirmesi için önemli bir aşamadır. kişi eşitlik, adillik ve insanlıkla ilgili meselelerle ilgilenerek diğerlerini kendine hayran bırakmak ister.. kişinin arkadaşları ve aynı hedefe yönelen arkadaşları ailesinden bile önemlidir --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 17:00 -->-> Daha önceki mesaj 16:58 -- NATAL GÜNEŞ 12. EV 12. Evin gösterdiği konularda endişeler artar, düşük hayatiyet, yavaşlık getirir. Güneş : Bir rüyayı kucaklamak. GÜNEŞ "Eğer sahnenin ortasına çıkarsam, bir daha asla bırakamam. " 12. evimizdeki Güneş Özellikle aşağılanmaktan, açığa çıkmaktan ve öz değerini kaybetmekten korkar. 12.evde ki Güneş bilinçli aklının isteklerini ve kendi iradesini bırakmayı öğreneceği deneyimlerle karşı karşıyadır. Kişinin inzivada veya meditasyonda bulduğu şey kimlik duygusu ve kendisi için asıl önemli olanın ne olduğudur. Güneş’in 12. evde bulunması insanın kendi kimliğini, kendi özünü bulmakta ve ifade etmekte zorluk çektiğini gösterir. Bu konum egoyu ve kendini ifadeyi gizler, kapatır. Kişide güven eksikliği vardır. Kitlelere liderlik etmektense perde arkasında daha başarılı olur. Yalnızlığı sever, ama çok fazla yalnız kalabilir. Kökleri derinlerde bulunan duygusal blokajların kaynağı babasıyla ilişkisi olabilir. Eğer güneş rahatsız konumdaysa, kişide her şeyi kişiselleştirme, sorunları kendi üzerine alma eğilimi olabilir. Kişi 12. evin kapsadığı alanlarda faaliyet gösterecek ve ego problemleri ile bu alanda yüzleşecektir. 12. ev temaları arasında insanlara yardım etmeye, yol göstermeye, iyileştirmeye,kendisini onlar için kurban etmeye gelmiş kurtarıcı modeline sıklıkla rastlanır. Güneş’i buna dâhil ettiğimizde yaşam yönünü bu konulara yönelten bir kişilik öngörülebileceği gibi başkalarına yardımda veya fedakârlık konularında üstün olma veya önemli olma isteği de söz konusudur. Kişi yaptığı fedakârlıklarla ve kendi acıma duygusu ile övünebilir. Bu evde Güneş’i olan kişi benliğinin sınırlarını fark edemeyebilir. Ya hiç sınır koyamaz, ya da katı suni sınırlar içine kendisini hapsedebilir. Kendi gizli zayıflıklarına karşı son derece duyarlıdır. Bu konumda gizli gururdan bahsedilebilir. Kendisini açığa çıkartırsa gururunu, özsaygısını incitecek bir takım deneyimler yaşayabilme korkusu nedeniyle, kendisini dışarı çıkartamaz. Gizli bir önemsenme ve fark edilme duygusuna sahiptir. Kendi kendine ve kendisinden hoşnut bir şekilde yaşayıp, dışarıda hiçbir yaratıcı faaliyet göstermeyen, kendisini bu anlamda gerçekleştiremeyen bir tutum sergileyebilir. 12. ev bilincimizden en fazla gizlenmiş malzemeyi gösteren yerdir ve burada konumlanan ego (Güneş) ciddi boyutta bilinçdışının denetiminde olup, savunma mekanizmaları ya da ego kompleksleri kişinin kendisini mahvetmesine neden olabilir. Fakat aynı zamanda egonun sağlıklı gelişimi için bu ev alanında farkındalık geliştirmek zorunludur. Ve Güneş burada kendi bilinçdışı zihninin imgelerini aydınlığa kavuşturma, kendi içindeki ışıkla karmaşada yolunu bulabilme özelliği ve içinde bulunulan ana odaklanarak yaşama yeteneği getirebilir. Kişinin benliğini dışarıda yaratıcı projelerle ifade etmesi ve hayatla birleşmesi gerekir. Güneş 12.evde: Tutuklu Kendisini dışlanmış hisseder. Tutsak olma duygusuna isyan eder, karşı koyar ama etkisiz kalır. Gürültücü bir özgürlük vaizidir. Bukalemun gibidir. Komplekslerle dolu, ürkek, duygusal açıdan hastalıklı, çok yalnız, kendine zarar veren ve aşırı durumlarda kafası çok karışık ve asosyaldir. Ebedi kurbandır. Gerçeklerden kaçar. Bağımlılık sorunları vardır. mükemmellik arzusunu gösterir. Bu insanlar genellikle yetenekleri ve çabaları için tam olarak tanınmazlar, ancak umursamazlar. Yalnızlık içindeki basit, sessiz yaşamlarından memnunlar. Yönetici olurlarsa işlerini dikkat çekmeden ve tevazu ile yapacaklardır. Diğer insanlara hizmetleri, tanınma ve memnuniyet elde etme olasılıklarının yüksek olduğu bir alandır. Bu insanlar genellikle psikoloji ve psikolojik fenomenlerin araştırılmasıyla ilgilenirler. Başkalarıyla etkileşime geçme ihtiyacı hissetseler bile, genellikle sosyal bir olayın ortasında bile yabancılaşmış hissederler. Onlara gözlem yapma, bir şeyleri anlamlandırma ve anlama fırsatı verir. Şöhret ve sosyal statü için endişelenmemelidirler. Güneş 12.evde ; içe dönük bir kimlik.. yalnız kaldığında özgüven duygusunu daha güçlü hisseder.. tevâzuya işaret eder.. 12.ev gizli gururu ifade eder.. sahne arkasından yönetme potansiyeli sözkonusudur.. Bu evde güneş kendini saklamaktan, gizlemekten hoşlanır.Bütün bu öğrendiklerini kendince analiz eder ve sonrada yeni bir başlangıç yapar.Saklanılan şeylere de merak duyar.Cerrahlar için iyi bir potansiyel verir.Çünkü görunmeyen bir seyi ortaya cikarma potansiyeli veriyor kisiye..Aynı zamanda mistiktir.Sahne arkasinda olmayı sever. Bir sahnede ışık ya da ses düzenini yapan ve kimselere gözukmeyen, tanınmayan bir yonetici, ya da senaryo yazarı, gözukmez ama herkes onu bilir...Dedektiflik bürosunu yoneten bir kişi...gizli saklı seyleri ortaya cikaran bir calışma grubunun başı, MİT yöneticisi mesela.... 12. ev ile Güneş'in özellikleri arasında büyük farklar vardır. Güneş'in görevi bütünleştirmek, daha açık ve net hale getirmek, kişisel kimliği oluşturmaktır. 12. ev ise, bireysel egonun sınırlarını ayrıştıran, çözen, bölen, dağıtandır. Bu yerleşime sahip kişiler, bireysel ego ile kolektif tema, bilinç ve bilinç dışı, kişisel ve evrensel arasındaki sınırları nasıl dengeleyeceklerini öğrenmelidirler. Bu mücadelede, kişisel egonun oldukça esnek olması gerekir. Kendilerine zaman ayırmaya, kendileriyle baş başa kalmaya ihtiyaç duyarlar. İnzivaya çekilir, kendilerini yenilerler. İnsanlara faydalı çalışmalarda bulunurlar. Güneş'in bulunduğu burç ve açıları, hangi yönden fayda sağlayacaklarını gösterir. Hastaneler, hapishaneler, müzeler, kütüphaneler çalışma ortamları olabilir. Bazıları, geçmiş yaşamlarını çözmek için çok fazla enerji harcarlar. Enerjilerini bu yönde harcamak yerine, bu hayatta başka insanlara faydalı olabilecekleri bir alan bulmalı, başkalarının otoritesi altında olmaya alışmalıdırlar. Baba ya da yaşamdaki başka erkeklerle ilgili bir problem olabilir. Bu kişiler nedeniyle kendilerini kurban ediyor olabilirler. Güneş 12. Evde : Acı ve Baba Güneş, gökyüzünde parıldayarak bize gücünü hatırlatır. Güneşin olmadığı yerde yaşam da yoktur. Astrolojik haritamızda Güneş, bizim asıl kimliğimizi, kişiliğimizi ve dışa doğru uzanan görünüşümüzü temsil eder. Bilinçaltı düzeyinde ise Güneş, yaşamımızdaki ''baba'' figürünü temsil edendir. Baba figürümüz, yaşamımızdaki güçlü insandır ve herbirimiz için kayda değer bir şekilde ''iyi'' ya da ''kötü'' anlamda etki sahibidir. Maalesef, Güneş'in 12. evdeki yerleşiminde baba figürüne ender rastlanacak bir acı ile bağ söz konusudur. Öncelikle, 12. evin doğasının, haritamızdaki en manevi evlerden biri olduğunu anlamaya ihtiyaç duyarız. Bu ev tinsellikle ilgili meseleleri temsil eder, sırları, karmayı, merhameti, hapsedilmeyi, hapishaneleri, acıyı, kozmik idrakı, meditasyonu, gerçeklerden kaçışı ve insanlığa hizmeti... Ana kimliğimiz bu eve yerleştiğinde, kişiliğimiz genellikle ''sezgisel ve içgüdüsel'' bir hal alır. Bizi diğer kişilerin hislerine ve duygularına karşı aşırı hassas bir tip haline getirir. Buradaki yerleşime sahip bireyler; şefkatli, düşünceli ve fedakardır. Kendileri ve diğerleri adına sınırı kaybetmeleri söz konusudur. Güneş, haritamızda nereye yerleştiyse; orada Tanrı ile birliğimizi aramaya ve gerçekten kim olduğumuzu bulmaya yönelik bir mecburiyet vardır. Bu, oldukça erken büyüme çağımızda, genellikle dünyevi baba figürümüz ile kurduğumuz bağ sonucu başlar. Gözlemlerime göre burada üç anahtar vak'adan bahsedilebilir. İlkinde, her zaman baba figüründen ayrılmış olmanın hissiyatıdır. Bu hissiyatın temeli birçok nedene dayanabilir fakat en alışılmış sebep, baba figürünün erken yaşlardaki kaybıdır. Baba figürlerinin ani ölümü ya da kaybı sebebiyle, onlarla yetersiz bağlar kurmuş kişilerdir.Size danışanlarımdan kaçının ''babam beş yaşımdayken öldü'', ''babam on yaşımdayken öldü'' ya da ''babamı hiç tanımadım'' dediklerini anlatamam. Bu ifadeler sürekli karşılaştığım açıklamalar, ne zaman Güneş 12. evde gözükse... İkinci tezahür, baba figürünün uyuşturucu ya da alkol probleminin olmasıdır ki, bu da çocuk ile bağda babanın aciz olduğunu gösterendir. Bu kişiler, babalarına karşı uzaklık hissederek ve babadan bağımsızolarak büyüyen kişilerdir. Son anahtar vak'a ise; benim ''eksik ya da kayıp baba figürü'' olarak tanımladığımdır. Baba figürü fiziksel olarak bu kişilerin hayatlarında vardır fakat bu kişilerin babaları ile ne ilişkileri vardır, ne de bağları. Belki de baba çok fazla çalışan birisi olabilir, ya da çok fazla seyahat eden ya da bu kişilerin yetişme – büyüme dönemlerinde çevrelerinde olmalarına karşın, iletişimleri olmayabilir. Bundan dolayı; bu üç örnekte de babanın varolduğuna ilişkin hissiyat yoktur. Derin kişilikte bu insanlar için yalnızlık doğurabilir; çünkü onlar her zaman ''baba'' enerjisini arıyor hissederler. Bu yerleşime sahip bazı kadınlar, belki de bunu ilişkide oldukları erkeklerde arayanlardır. Bu sıklıkla daha fazla acı veren problemlere sebebiyet verendir. Onlar her defasında partnerlerini hayatlarının odak noktası haline getirmeye başlayabilirler. Bu ders belki de pek çok defa alınan olabilir, ta ki kendilerine ne yaptıklarını fark edene dek. Bu yerleşimdeki erkekler ise; diğer erkekler ile aynı ortamda bulunmaktan rahatsızlık duyabilirler. Belki de sadece kadın arkadaşlıklar arayabilirler. Erkek arkadaşlarıyla alakalı her potansiyelden kendilerini izole edebilirler çünkü doğuştan açıklanamayan bir korkunun sahibidirler onlar. Diğer erkekler ile nasıl iletişim kuracaklarını tam olarak bilemezler çünkü babaları ile kayıp bir bağları vardır. Bu yaşananlar, bu yerleşim sahiplerine olabildiğince normaldir. Bu yerleşimden birçok acı gelir, fakat kayda değer olan büyümek ve buna keza ruhsal gelişimdir. Her insan, fiziksel sevgiden daha ötede varolan sevgiyi arama noktasına gelmelidir. Bu yerleşimdeki kişi, Tanrı ile birliği bulacaktır ya da yaratıcı gücü; diğerlerine hizmet ederek ve bir başkasının yaşamına bu ilk'i yerleştirerek... Bu kişiler kelimelerin ötesinde yaratıcı güç ile bağ kurduğu zaman, kendilerini tamamen kabul görmüş ve sevilmiş hissederler. Ki bu, bu yerleşime sahip ruhların katlanmayı seçtiği ilk derstir. Onlar bunu yaptıktan sonra, başka bir kişiyle bağ kurmanın onuruna sahip olabilirler. Bu hissiyat yüzünü göstermeyecektir ta ki, buevin ana dersine hakim olmalarına dek. Bu insanlar, Tanrı'yı ya da yaratıcı gücü aramak için acıyı, kalp ağrısını, depresyonu ya da yalnızlık duygusunu tecrübe etmek zorundadır. Bu duygular onların gerçek maksatlarına dikkat çekmek için varolurlar. Tanrı'yla birliği ve insanlığı keşfetmek onların esas amacıdır. İnsanlıkla birliği hissetmeyi amaçlamak, yıldıran bir vazifeye atılmış adımın niteliğini taşıyan olabilir; fakat bu bireyler bunu takipte diğer kişilere nazaran daha donanımlıdır, bununla başa çıkabilirler ve bunu başarabilirler. Sahip oldukları ''baba figürü'' koşulu onların yaşamlarında daha fazla bir lanet olarak yaşamaz, bu kendiiçinde saklanmış bir duayı sağlayabilir. Güneş'in bu evdeki yerleşimi gerçekten de onlar ile birlikte yaşamaları için adeta bir duadır. Her ne kadar ilk bakışta, bir adaletsizlik timsali olarak gözüküyor olsa da. Ben, bu yerleşimin tecrübelerini yaşamış kişilere yalnız olmadıklarını ve orada manevi bir sebep olduğunu anlamaları için teşvik ederim. Onların kendilerini kurbanlar olarak tanımlamamalarını ya da evrenin, babaları ile ilişkiden onları mahrum bırakarak dolandırmamakta olduğunu anlamaları için de... En önemli şey; bu evrenin bir planı olduğunu ve bu planın yoğun birliğe ve manevi yaratıcımız adına duyduğumuz sevgiye yönelik olduğunu hatırlamaktır. Bu hissiyat, çoğunlukla kelimelerin ötesindedir. Yalniz basina yapacagi islerde basariya ulasir. Labratuarlar, bilimsel arastirmalar, bilgi servisleri, hastaneler onun çalisabilecegi konulardir. öğrendiklerini kendince analiz eder ve sonrada yeni bir başlangıç yapar.Saklanılan şeylere de merak duyar.Cerrahlar için iyi bir potansiyel verir.Kendilerine zaman ayırmaya, kendileriyle baş başa kalmaya ihtiyaç duyarlar. İnzivaya çekilir, kendilerini yenilerler.İnsanlara faydalı çalışmalarda bulunurlar. Bazıları, geçmiş yaşamlarını çözmek için çok fazla enerji harcarlar. Enerjilerini bu yönde harcamak yerine, bu hayatta başka insanlara faydalı olabilecekleri bir alan bulmalı, başkalarının otoritesi altında olmaya alışmalıdırlar.kendinden daha yüksek bir gücün hizmetindedir..bilinçdışı zihni vardır.ön planda göz önünde olmak ona göre değildir.
__________________ Hanif kalmak cesaret ister... |
| ![]() |
![]() | #10 |
Çevrimiçi ![]() IF Ticaret Sayısı: (0) | Cevap: TEMEL ASTROLOJİ - PLANETLER/İŞARETLER MERKÜR Kişinin zihninin nasıl çalıştığını, iletişimi kurma şeklini, dili kullanma ve dil öğrenme becerisini anlatır. Bireyin algısının nasıl çalıştığını, bilgiyi alma, aldığı bilgiyi işleme şekli ve bunu başkalarına nasıl aktardığını gösterir. Zihinsel faaliyetler, eğitim hayatı, kardeşler Merkür’le gösterilir. Ayrıca kişinin ikna kabiliyeti ve pazarlık yeteneğini anlatır. Kısa yolculukları nereye nasıl neden yaptığını ve ticari faaliyetlerini gösterir. Merkür’ü mitolojide Hermes anlatır. Vücutta sinir sistemini, akciğerler ve bütün solunum sistemini, eller, kollar ve hatta kişiyi bir yerden bir yere götüren bacakları anlatır. Merkür’ün bulunduğu burç, ev ve açıları zihnin çalışma prensibi, becerikli ve pratik olup olmadığı hakkında bilgiler verir.Merkür İkizler ve Başak’ta yönetir, Başak’ta ayrıca yücelir, Yay ve Balık’ta zararlıdır. Merkür astrolojide ne anlama gelir? Astrolojide Merkür düşünce ve iletişim yolu olarak görülür. Bu bir bilgi gezegeni ve bu yaşamda aklımızın en çok gittiği yerdir. Bir kişinin haritasında vurgulandığında, genellikle bir kardeşle, bir erkek kardeşle özel bir ilişkiden bahseder. Çünkü İkizler burcunun kuralı her zaman kardeşçe sevginin hikayesine ve onun zorluklarına vurgu yapar. Merkür, toprak elementi burçlardan birinde ise, somut fikirlerin, daha önceden yapılmış güvenilir, somut bir işe, projeye inanır.Somut fikirler ortaya koymak ister. Denenmiş işlerin peşinden gider. Hayali ve fantezi, sonucundan emin olmadığı denenmemiş işlere adım atmaz. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 01:58 -->-> Daha önceki mesaj 01:56 -- Koç'taki Merkür: Hızlı düşünür. Yeni düşüncelere açıktır. Sözlerini esirgemeden konuşabilir. Tehlikeli durumları sezerek hemen reaksiyon verebilir. Bir politikayı inandırıcı biçimde ortaya koyabilir. Hız gerektiren işlerde başarılıdır. Sabır ve aşırı dikkat gerektiren işler ona göre değildir. Konuşma ve davranışlarında açık ve doğrudan bir insandır. Düşünceleri özgün(orijinal) ve büyük enerji ile heves doludur. Tartışmacı tip sayılır. Subjektif ve kavgacı bir düşünme tarzı vardır. Tartışmaya can atar. Görüşleri ani, açık, dürüst, direkt, kararlı ve alaycı bir ifade tarzına sahiptir. Düşünme sürecinde kendi istekleri ön plandadır. Bir düşüncesini açıklarken heyecanlı ve maceraperesttir. Karar vermesi çabuk ve hızlıdır. Bunu istiyorum ve onu istemiyorum karşıtlıkları yaşar. Problemli alanlarına gelince; keyfi düşünme göze çarpar. Sabırsız bir düşünürdür. Kavgacı ve ön yargılı olmaya yatkındır. Olayları abartır ve vurucu sözler sarfetmekten hoşlanır. Kararlarında çabuk fakat ihtiyatsızdır.Gürültücü bir tartışma biçimi vardır. Daima önce kendini düşünür. İletişim kurarken, direkt, uzun uzun planlamadan, özgür bir yaklaşımı tercih edersiniz. Kendi fikirlerinizin doğruluğuna duyduğunuz inanç, pek çok kere iletişimde tartışmalar yaşamanıza, karşınızdaki insanı ikna etmek adına mücadele etmeyi göze alabileceğinize işaret eder. İletişimde, tartışmalarda, entellektüel boyutlu bağlantılarda gecikmeler, yavaşlık ve terslikler sabrınızın kolayca taşmasına neden olabilir. Düşünce prosesiniz oldukça hızlıdır. Çok çabuk düşünür, orijinal fikirler üretebilirsiniz. Ancak hızınız, sonraki adımları planlamadaki isteksizliğiniz ve sabırsızlığınız, düşüncelerinizin uygulanabilirliği konusunda tereddütlerin doğmasına nedendir. Merkür Koç Burcu' nda; başarılı yöneticilik, yüksek oranda asabilik, ileri zekalık, çıkan sorunlara pratik çözümler bulabilme, yazı,avukatlık ve buluş alanında yetenek, iyi konuşmacılık, insanları iyi analiz edebilen ve her kişinin durumuna göre davranan bir karakter yapısı verir. Merkür'ün sert etkisi ise, aşırı tutuculuk, baskıcı bir yapı, kendini beğenmek ve övmek, önerileri ve prensipleri benimsenmezse tartışmacı ve kavgacı bir kişilik gösterir. Ay; Merkür ile zararlı bir görünümde ise hata yapmaya ve sinirsel rahatsızlıklara müsait bir yapı oluşur Merkür Koç Tartışmacı dil, dobra konuşma Çok zeki insanlardır. Her şeyi kolay bir şekilde kavrarlar. Konuşmaları son derece akıcıdır. Hal ve hareketleri, konuşmaları açık ve nettir. Hızlı bir şekilde karar verirler ve tartışmaya heveslidirler. Önyargılı davranmaya yatkındırlar. Hızlı davranılması gereken işlerde başarılıdır. Ancak detay ve sabır gerektiren işler onlara göre değildir. Başkalarının ihtiyaçları yerine kendi önceliklerini düşünmeye yatkındırlar. Dobra insanlardır. Doğru bildiklerini açık açık söylerler. Hatta bazen patavatsızlık yapabilirler. Sivri dilli ve alaycı bir üslupları vardır. Yeni düşüncelere açıktırlar ve orijinal buluşları vardır. İyi bir pazarlamacı da olabilirler. Eğlenceli ve komik bir üsluba da sahiptirler. Parlak fikirlere sahipler. Ancak fikirlerinizi hayata geçirme konusunda başarısız olabilirler. Çünkü sabırsız ve aceleci doğaları iyi bir planlama yapmalarına engel olur. Çabuk öfkelenirsiniz. Ayrıca bir konuda aniden bir karara varabilirsiniz. Karşısındaki insanın ne hissettiğini önemsemeden sert ve kışkırtıcı bir şekilde konuşabilirler. Fikirlerini karşısındakilere kabul ettirebilmek için güç savaşlarına girebilir. Hızlı bir şekilde düşünür. Kendisi kadar hızlı düşünemeyen insanlara tahammülü ve hoşgörüsü yoktur. Toplumsal alanda konuşmak ve ön plana çıkmak isterler. Kendilerini ifade etmek onlar için önemlidir. Fikirlerini kolayca hayata geçirmelerini sağladığı için öğrenmeye öne verirler. Konuşmada akıcılık ve kolaylık verir. Süslü püslü konuşmasıyla basit şeyleri bile cazip hale getirerek insanları etkiler. Son derece zekidir, her şeyi kolay kavrar. Parlak buluşları vardır. İyi bir satıcıdır. Kendini çok över. Başkaları adına konuşmak, toplumları veya kişileri temsil etmek ister. Konuşma ve davranışlarında açık ve doğrudan bir insandır. Düşünceleri özgün(orijinal) ve büyük enerji ile heves doludur. Tartışmacı tip sayılır. Subjektif ve kavgacı bir düşünme tarzı vardır. Tartışmaya can atar. Görüşleri ani, açık, dürüst, direkt, kararlı ve alaycı bir ifade tarzına sahiptir. Düşünme sürecinde kendi istekleri ön plandadır. Bir düşüncesini açıklarken heyecanlı ve maceraperesttir. Karar vermesi çabuk ve hızlıdır. Bunu istiyorum ve onu istemiyorum karşıtlıkları yaşar.Problemli alanlarına gelince; keyfi düşünme göze çarpar. Sabırsız bir düşünürdür. Kavgacı ve ön yargılı olmaya yatkındır. Olayları abartır ve vurucu sözler sarfetmekten hoşlanır. Kararlarında çabuk fakat ihtiyatsızdır.Gürültücü bir tartışma biçimi vardır. Daima önce kendini düşünür.çok neşeli ve coşkuludur.espirili olabileceği gibi malesef düşüncesizce konuşup sevimsizde olabilir.karşısındaki kişinin o an ne hissedeceğini düşünmeden konuşma eylemi fazla tahrik edici konuşurlar.pek başkalarının fikirleri ve kararları onları ilgilendirmez.ilgili gibi görünmelerine aldanmayın.makara buradaki merkür plutoyla sert bir açı almışsa hele çok sivri dilli olabilecektir Hızlı düşünür. Yeni düşüncelere açıktır. Sözlerini esirgemeden konuşabilir. Tehlikeli durumları sezerek hemen reaksiyon verebilir. Bir politikayı inandırıcı biçimde ortaya koyabilir. Hız gerektiren işlerde başarılıdır. Sabır ve aşırı dikkat gerektiren işler ona göre değildir.İletişim kurarken, direkt, uzun uzun planlamadan, özgür bir yaklaşımı tercih edersiniz. Kendi fikirlerinizin doğruluğuna duyduğunuz inanç, pek çok kere iletişimde tartışmalar yaşamanıza, karşınızdaki insanı ikna etmek adına mücadele etmeyi göze alabileceğinize işaret eder. İletişimde, tartışmalarda, entellektüel boyutlu bağlantılarda gecikmeler, yavaşlık ve terslikler sabrınızın kolayca taşmasına neden olabilir.Düşünce prosesiniz oldukça hızlıdır. Çok çabuk düşünür, orijinal fikirler üretebilirsiniz. Ancak hızınız, sonraki adımları planlamadaki isteksizliğiniz ve sabırsızlığınız, düşüncelerinizin uygulanabilirliği konusunda tereddütlerin doğmasına nedendir.Anında karar verme yeteneğiniz var. Kendinizi ifade etmede arzulusunuz. Sürüncemeli tartışmalardan ve konulardan kaçınırsınız. Fikirler ve fikirlerin ifadesi; kurnazlık ve incelikten yoksundur bu nedenle patavatsız olabilirsiniz. Fikirlerinizin iyi kullanılamamasında organizasyon yokluğu çekersiniz. Keskin duygulara sahipsiniz. Çabuk kızan bir yapınız var. Öğrenmek sizin için önemlidir çünkü böylelikle çabukluk ve pratikliğiniz öne çıkar. Hızlı ve daima ileri, Koç’taki Merkür modaliteleridir. Buradaki enerji doğrudan ve verimli, canlı ve sabırsız. Bu yerleşime sahip kişiler sözlü tartışmaya girmekten çekinmezler. Kavga etmekte çabuk olsalar da, aynı derecede çabuk affederler, lütuf ve incelikte eksiklerini, coşku ve duyarlılıkla telafi etmekten daha fazlasını yaparlar. Rasyonel planlardan ziyade içgüdülerinize güveniyorsunuz. Çoğu zaman bu sizin için işe yarıyor. Ne de olsa servet cesurlardan yanadır. Merkür burcunuz, yayıncılık veya edebiyat dünyasında harika işler yapacağınız anlamına gelir. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 01:59 -->-> Daha önceki mesaj 01:58 -- Boğa'daki Merkür: Yavaş ama sindirerek öğrenir. Öğrendiklerini bir daha unutmaz. Pratik düşüncelere sahiptir. Maliyet bilinci vardır.Vadeli işlerde son derece başarılıdır. Yeniliklere pek açık değildir. Merkür Boğa Burcu' nda; kişiye çekici bir görünüş ve sempatik bir mizaç verir ve kişi üzerinde talihli bir etki oluşturur. Çevresindeki insanlar tarafından beğenilir ve mutlu, şanslı bir evlilik veya parasal bir konuda verimli bir anlaşma yapmak fırsatını verir. Ayrıca maddesel konularda mantık ve üstün zeka ile başarılı kişilik, pratik ve düşünceleri benimsenen yapı, gözlemci, sabırlı, olumlu ve yapıcı karakter yapısı oluşturur. Çoğunlukla çağına damgasını vurmuş ünlü kişiler bu konumdadır. kişiye kendi düşüncelerine dirençle bağlılık, verdikleri kararı sonuna kadar uygulamada kararlılık, para kazanmada şans, varlık edinmede kabiliyet, başarıyı şansa bırakmayan araştırmacı ve çalışkan yapı, sanat yapıtlarına düşkünlük verir. Politikada sağlam temeller kuran, kişileri kendi görüşüne çeken kişiler yine Merkür'ü Boğa' da olan kişilerdir.. Merkür sert etki almışsa; yalnızca para ve güç için yaşamak, isteklerini yaptırımda sertleşmek, iyi değerlere ne pahasına olursa olsun sahip olmak isteği verir. Merkür Boğa İnatçı fikirler, resim çizme Kararlarını iyice düşünüp taşındıktan sonra verir. Acele etmek ona göre değildir. Ancak kararını verdikten sonra bu karardan kolay kolay vazgeçmez. Sabit fikirli insanlardır. Hızlı bir şekilde karar vermeleri gerektiğinde başarıyı yakalayamazlar. Edindiği bilgileri yavaşça ve sindirerek öğrenir ve tekrar unutmaz. Düşünce sürecinde maddi konular ve nasıl para kazanacağı ile ilgili konular önemlidir. Bu insanlar sanat konusunda da başarıyı yakalayabilirler. Kaynakların nasıl paraya dönüştüreceklerini iyi bilirler. Bilgi birikimlerini ve öğrendiklerini uygulamaya koymakta iyidirler. Pratik insanlardır. Yeniliklere açık değildirler. Onların tutucu bir yapıları vardır. Pratik öğrenme şeklini uygulayarak, deneyerek öğrenerek verimli bir şekilde bilgi sahibi olurlar. Denenmiş yöntemleri, teknikleri uygulamayı tercih ederler. Yavaş ve güzel bir şekilde konuşur. Sakinleştirici bir ses tonuna sahiptirler. Nasıl ve nereden para kazanacaklarını iyi bilirler. İnatçı ve kararlı insanlardır. Güvenliklerini sağlamak için fikirler üretebilirler. Ağır kanlı, ağır canlıdır!. Çabuk düşünüp karar veremez. İyice ve çok düşünerek eyleme geçer. Kararından, düşüncelerinden caymaz. Ayrıntılı düşündüğü için genellikle hata yapmaz. Acele karar verilmesi gerektiğinde başarılı olamaz. Sanat dallarında da başarı verir. Politikada sağlam temeller kurabilirler, kişileri kendi görüşlerine çekebilirler. Düşünceleri çoğunlukla maddesel kazançlara yöneliktir. Yavaş ama sindirerek öğrenir. Öğrendiklerini bir daha unutmaz. Pratik düşüncelere sahiptir. Maliyet bilinci vardır. Vadeli işlerde son derece başarılıdır. Yeniliklere pek açık değildir.Kolay kolay fikirlerinizden ve kararlarınızdan vazgeçmezsiniz. Düşünce tarzınız bir yapı, bir plan içinde ve tutucudur. Fikirleriniz pratik olduğu kadar yapıcıdır. Pratik uygulamalar sizin için en verimli öğrenme şeklidir. Fiziksellik de ve zihinsellik de daima en pratik yolu seçmek istersiniz. Boğa burcundaki Merkür Yavaş ve çoklu duyusallık, Boğa’daki Merkür’ün ayırt edici özellikleridir. Sözcüklerini seçerken zaman ve özen gösterdikleri için insanlar onlara dikkat ediyor. Düşük düzeyde, alaycılığa başvururlar ve gereksiz yere göz devirerek konuşmaları noktalarlar. Boğa gortlak bölgesini yönettiğinden, bu yerleşime sahip olanlar melodik konuşma seslerine sahip olma eğilimindedir. Bu ses, ölçülü sözcükleriyle birleştiğinde, sessizce komuta eden bir iletişim tarzı yaratır. Konuyla ilgili örnekler: Her ikisi de Boğa’da Merkür olan ünlü İngiliz aktör Malcolm McDowell’ın durgun dilbilimi ve aktör Morgan Freeman’ın gerçek sesi. --IRCForumlari.NET ; Flood Engellendi -->-> Yeni yazılan mesaj 02:00 -->-> Daha önceki mesaj 01:59 -- İkizler'de Merkür: Son derece kıvrak, cıva gibidir. Öğrenmeye açıktır. Çok hızlı konuşabilir ve hareket edebilir. Yeni şeylere adapte olmakta ustadır. Düzgün konuşma, yabancı dil ve taklit yeteneği de vardır. Huzursuz ve maymun iştahlı da olabilir. Merkür' ün bu konumu' da genellikle zihni faaliyetler yönünden iyidir. Çünkü Merkür burada doğal evindedir ve burada büyük bir güç sağlar. Eğer konum 10.cu evde oluyorsa yaşamda başarının göstergesidir. Merkür burada kişiye her sorunu mantığı ile çözecek bir yetenek verir ve kişi kelimeleri çok rahatlıkla ve büyük bir ustalıkla kullanır. Yazarlık ve gazetecilikte başarılı olacak bir yapı verir. Gezmek, yeni yerler ve kişiler tanımak, araştırmacılık, el işlerinde ve pratik konularda başarılı bir kişilik oluşur. Merkür sert etki almışsa, çok çalışmaktan ve kuruntulardan dolayı ruhsal sıkıntı içinde olan ve yaratıcılık gücünü kullanma yerine taklitçi olmayı tercih eden bir yapı oluşur. Merkür İkizler’de, nüktedan, becerikli, uyanık ve hilekâr anlamına gelir. Kişiye analitik zihin gücü, ayırt edebilen eril düşünce, arabuluculuk, nüktedanlık, kurnazlık, uyanıklık, çok yönlülük verir. Merkür İkizler Pratik zeka, çok meraklı Merkür burada güçlü konumdadır. Çünkü İkizler burcunun yöneticisidir. İkizler burcu kıvrak bir zekaya sahiptir. Hızlı ve analitik bir zekaları vardır. Güçlü bir iletişime ve hafızaya sahiptir. Kullandığı kelimeleri ustaca kullanır ve kelime oyunlarında çok iyidir. Kişi kurnaz, çok yönlü ve yeteneklidir. Öğrenmek, bilgi sahibi olmak ve zihinsel doyum sağlamak onlar için çok önemlidir. Edebiyat, basın yayın, medya alanlarında başarıyı yakalayabilirler. Bu insanlardan iyi yazarlar da çıkabilir. Yabancı dil öğrenme konusunda başarılıdırlar. Ayrıca taklit yetenekleri de gelişmiştir. Kısa seyahatler yapmaktan ve sosyalleşmekten zevk alır. Konuşurken ellerini sık kullanır. Fiziksel olarak da çok hareketlidir. Ellerini kullanma konusunda becerikli insanlardır. El ustalığı gerektiren resim çizme, müzik aleti çalma yada hobiler gibi alanlarda başarılı olabilirler. Çeşitli ilgi alanları vardır. Bir çok şey ile aynı anda ilgilenebilirler. İki farklı işte aynı anda çalışabilirler. Yakın çevreleriyle, arkadaşlarıyla ve kardeşleriyle olan iletişimleri güçlüdür. Çok hızlı ve düzgün bir şekilde konuşabilirler. Esprili, hoş sohbet ve sosyal insanlardır. Bu insanlar erken konuşmaya ve yürümeye başlar. Öğrenmeye ve öğretmeye isteklidirler. Bu yüzden iyi birer öğretmen olabilirler. Zihinleri hep hareket halindedir. Bu yüzden sinirsel sorunlar ve uykusuzluk yaşayabilirler. Bu insanlar dedikodu yapabilirler ve çok sık karar değiştirebilirler. Dilini, kelimeleri çok rahatlıkla ve büyük bir ustalıkla kullanır. Kelime oyunlarına yetişmek mümkün değildir. Espirili, alaycıdır. Asla köşeye sıkışmaz. Bilim, edebiyat gibi konulara çok ilgi duyar. Ellerini ustalıkla kullanır, maharetli ve yaratıcıdır. Zeka ve el becerisi birleşince ortaya dahiler çıkabilir. Bir konuda bilgili olmak yerine her konuda araştırıcı olmak ister. Gezmek yeni yerler ve kişilerle tanışmaktan zevk alır. Esprili, becerikli, uyanık ve hilekâr anlamına gelir. Kişiye analitik zihin gücü, ayırt edebilen eril düşünce, arabuluculuk, nüktedanlık, kurnazlık, uyanıklık, çok yönlülük verir.Son derece kıvrak, cıva gibidir. Öğrenmeye açıktır. Çok hızlı konuşabilir ve hareket edebilir. Yeni şeylere adapte olmakta ustadır. Düzgün konuşma, yabancı dil ve taklit yeteneği de vardır. Huzursuz ve maymun iştahlı da olabilir. Merkür, burcun gezegen yöneticisi olduğu için İkizler’de tam evindedir. Bu yerleşime sahip olanlar doğal sohbetçilerdir. Esprili, meraklı ve eğlenceli, dille ve insanlarla oynamayı severler. Kolayca sıkılırlar ve en iyi şekilde, sağlıklı bir uyarım dozuna sahip olan öğretmenlerden ve ortamlardan öğrenirler. İlgi alanları geniş kapsamlıdır. Bu nedenle iletişim tarzları hızlı ateş ve dokunmatik saçılma olarak algılanabilir. O kadar geniş bir ilgi alanınız var ki, bazen bilginiz sadece yüzeyde kalıyor, ama o kadar iyi bir blöfçüsünüz ki kimse bu küçük sırrı bilmiyor. Konuşmayı seviyorsun ve o kadar ilginçsin ki başkaları dinlemeyi seviyor. Birçok gazeteci, görüşmeci ve talk show sunucusunun Merkür’ü İkizler’de.
__________________ Hanif kalmak cesaret ister... |
| ![]() |
![]() |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
![]() | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Hamilelikte İşaretler ve Chlamydia Belirtileri | Lykia | Kadın Sağlığı | 0 | 06 Eylül 2014 22:39 |
Almanca İşaretler | Amelia | Almanca | 0 | 18 Mayıs 2014 11:26 |
Evlenmek İstemediğini Gösteren İşaretler | Liaaa | Aile Evlilik ve Çocuklar | 1 | 08 Nisan 2012 18:08 |