IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
1Beğeni(ler)
  • 1 Post By Kalemzede

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 26 Ağustos 2012, 16:52   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Franz KAFKA'nın ölümü ve Milena Jesenskâ





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


1920 yılında, Franz Kafka verem (Tüberküloz) hastalığı sebebiyle Meran’da dinleniyor, Milena Jesenskâ ise Viyana’da çalışıyordu. Milena Jesenskâ, anadili Almanca olan ve Almanca yazan Franz Kafka’nın yazılarını Çekçeye çevirmeye başlaması sonucunda tanıştılar. Birbirlerini görmeden mektuplaşmaya başladılar; dostça başlayan mektuplaşmalar kısa bir süre sonra -yalnız- mektuplarda kalan tutkulu bir aşka dönüştü. Üç yıl süren mektuplaşmalar sırasında ancak iki ya da üç kez buluşabildiler. Milena Jesenskâ o zaman evli, Franz Kafka ise nişanlıydı (Franz Kafka bir kızla iki kez olmak üzere üç kez nişanlanmıştır.) ve çeşitli iç çatışmalar, bunalımlar içindeydi. Her buluşmadan sonrasında pişmanlık duyar, kendisini suçlu olarak görür; yaptığından tiksinir, üzülür ama yine de Milena Jesenskâ'yı özlerdi. Milena Jesenskâ soylu bir Çek ana babadan geliyordu. Ülkesi için dövüşen büyükbabasını Almanlar kurşuna dizmişti. Kocasıyla mutlu değildi. Ancak yıllar sonra kocasından ayrıldı. Hitler zamanında Yahudi dostu olmak suçuyla toplama kampına alınarak. 17 Mayıs 1944′te özgürlüğe kavuşamadan yaşamını yitirdi. Franz Kafka’nın son günleri Milena Jesenskâ gibi yalnız geçmedi; çok hastaydı, ama gözünün içine bakan karısı Dora X vardı yanında, bir de arkadaşı Dr. Klopstock. Acıları dayanılmaz duruma gelince, doktoruna, kendisine verdiği sözü anımsatarak: Acı çekiyorum acı. Beni öldürmezsen eğer KATİL sayılırsın.” Diyen Franz Kafka 3 Haziran 1924’de Kierling’de öldü.

Franz Kafka'nın ölümünün hemen ardından Milena Jesenskâ;

Alıntı:
Franz Kafka

Viyana banliyösü Klostcrncuburg yakınındaki KierJing Sanatoryumu’nda önceki gün, Prag’da yaşamakta oları Alman yazar Dr. Franz Kafka öldü. Kimseye benzemeyen biri olduğundan burada onu çok az kişi tanırdı, son derece bilge ve yaşamdan ürken bir insandı; yıllardan beri ciğerlerinden hastaydı, hastalığı tedavi ettiriyordu, ama bir yandan da onu bilerek besliyor ve düşünsel olarak destekliyordu.
“Ruh ve yürek, yükü taşıyamaz olunca hiç değilse eşit bölünmesi için ağırlığın yarısını ciğer üstlenir.” diye yazmıştı bir mektubunda, işte onun hastalığı aynen böyle gelişmişti. Ve ona neredeyse olağanüstü bir incelik, ürkütücü biçimde ödün vermeyen düşünsel bir titizlik vermişti; insan olarak yaşam karşısında duyduğu entelektüel korkuyu hastalığın sırtına yüklemişti. Çekingen, ürkek, yumuşak ve iyi idi, ama acımasız ve acıtan kitaplar yazdı. Dünyayı, korumasız insanı yok eden ve parçalayan, gözle görünmez bir yığın kötü ruhla dolu olarak görüyordu. Yaşamı sürdürebilmek için fazla önsezili, fazla bilgeydi, soylu ve güzel insanların zaaflarıyla savaşabilmek için fazla zayıftı; anlaşılmamaktan, sevgisizlikten ve düşünsel yalanlardan ürktükleri için değil, başından beri güçsüz olduklarını, yenik düştüklerinde kazanan kişiyi utandıracaklarını bildikleri için kavgadan kaçınanlardandı. İnsanları ancak büyük duyarlığa sahip birinin tanıyabileceği biçimde tanıyordu, yalnızdı ve karşısındakini, yüzünde gördüğü tek bir belirtiden, neredeyse bir insan sarrafı gibi kavrıyordu. Dünyayı alışılmamış ve derin bir biçimde tanıyordu, kendisi de alışılmamış ve derin bir dünya idi. Genç Alman yazınının en önemli yapıtlarından sayılarak kitaplar yazdı; bu kitaplar hiç de büyük laflara başvurmadan bugünkü kuşağın kavgasını anlatır, öylesine gerçek, çıplak ve acı vericidirler ki, simge olarak kullanıldıklarında bile doğal bir etki yaparlar. Dünyayı tüm çıplaklığı ile görmüş, bu yüzden de ona dayanamamış ve ölmek zorunda kalmış bir insanın kuru alayları ve hassas şaşırmalarıyla doludur, geriye çekilmek istememiş ve başkaları gibi, öznel olarak namuslu da olsa, bilinçaltı düşünsel hatalarla kendisini kurtarmaya kalkmamıştır. Dr. Franz Kafka Ateşçi fragmanını, bir kuşak çalışmasını ifade eden Hüküm’ü, çağdaş Alman edebiyatının en güçlü yapıtı olan Değişim'i, Ceza Sömürgesi'ni, Bir Taşra Doktoru’nı ve Gözlem adlı öyküleri yazmıştır. Son romanı Mahkemede manüskri hâlindedir, uzun yıllardan bu yana yayma hazırlanmıştı. Okunduğunda, tamamen kavranılmış bir dünyanın izlerini veren kitaplardandır, insan artık ona ekleyecek bir tek sözcüğe bile gereksinme duymaz. Kitaplarının hepsi insanlar arasındaki gizli yanlış anlaşılmaların dehşetini ve işlenmemiş suçları anlatır. Olağanüstü ince bir ruh yapısına sahip olan bir insan ve sanatçı idi, öyle ki, onun kadar hassas olmayan başkalarının, kendilerini sağlam hissettikleri yerde bile o, bir şeyler hissediyordu.

Milena Jesenskâ

Milena Jesenskâ'nın yakın bir arkadaşından;

Wi Uy Hass, Milena Jesenskâ'yı şöyle anlatıyor: “M.H.B Stendhal'ın eski İtalyan kroniklerinden alıp romanlarına aktardığı tiplere benzerdi Milena Jesenskâ. Tutkulu, gözü pek, akıllı ve kararlarında çok soğukkanlıydı. Arkadaş olarak bulunmaz bir kadındı: Yardımı seven, kendini yüzde yüz vermesini bilen, ama öylesine de almasını isteyen bir kadındı. Tutkuları için her şeyi göze alır, düşüncesiz davranırdı. Varını yoğunu cömertçe harcamış bir insandı: Yaşamını, parasını, duygularını…”


Milena Jesenskâ, yazarın ölümünden sonra yayınlanan Dava adlı romanının yalnız “Mahkemede” adlı bolünü biliyordu.


 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
ölümü


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Milena Jesenskâ. Kalemzede Dünya Edebiyatları 1 19 Nisan 2012 19:21
“Dear Milena” * Franz Kafka Hesna Felsefe 14 22 Ocak 2012 23:27
Franz Kafka. Sihir Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 28 Kasım 2011 09:31
Akbaba - Franz Kafka Afrodit Felsefe 0 24 Şubat 2011 22:30