Sınav

Sevgili edinmek nedir la öyle. çok kötü bişey değil mi yani bu. günlük hayatta kullanılan bişeyde değil aslında. ben sevgili edindim falan demiyorsun ki sen kimseye. sevgili yaptım diyorsun. o da aptalca. aynen aynen. aptalca. aynenize tüküreyim arkadaşlar. aynen komasına girdim bu aralar. evetden, tamamdan daha çok kullanılıyor bu ara.

-aynen ya
+lan bi sus.
-ben sevgili edindim
+nerden edindin lan
- irc forumlarından
+olum neden baştan söylemiyorsun lan. bana söylemeden neden edindin gerizekalı.
-çok spontane gelişti tavlamasam gidecek gibiydi.

edinmek. yok öyle bişey ya. krediyle girin sevgiliye, enpara ile girin, düşük faizli dosya masrafsız girin.

evet edinmekle alakalı derdimi bitirdikten sonra konuya dönecek olursak ; ben bu sisteme karşıyım. biriyle sevgili olmak için ekstra şeyler yapma zorunluluğuna karşıyım. ben neyden hoşlanıyorsam onunda aynı şeyden hoşlanması, bizim ortak paydada buluşmamız ve ordan hareket edip sevgili olmamız lazım. kızlar halı sahı maçı yapmayı, pes oynamayı sevmiyor. ben ne yapayım şimdi. yoksa bizde bilirdik tango kursuna yazılıp kızlara totom totom yanaşmayı. (sevgilisizlikden denemediğim bi bu kalmıştı zamanında)

ama olmadı. olmadı olum sonrada bıraktım ben bu işin peşini. olmayınca olmuyor, kaderimizde yokmuş diyerek bırakmadım bak, olmayacağını gördüm olaya bilimsel yaklaştım. istatistikler bize bunu gösterdi, olmayacak. sonra ne oldu biliyor musunuz ? şimdi ibretlik hikayeden yola çıkacağımı ve size umut aşılayacağımı düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. çünkü bu sefer anladım ki ben böyle bişey istemiyorum,sende istemeyeceksin.

diyelim ki belirli bi yaşa kadar geldin ve hiç sevgilin olmadı. sen ne yaptın bu zamana kadar? pes oynadın. şimdi kız ne kadar pes oynamayı biliyorsa sende o kadar sevgililik olayını biliyorsun. sen ne kadar sevgililik olayını biliyorsan kızda o kadar pes oynamayı biliyor. karşı karşıya bıraksak geriye pas atarsın. yapamayacaksın. yapıyorum sanacaksın ama meğer ki karşı taraf kolu bırakmış senle dalga geçiyor. sen gol atda oyuna zevk gelsin istiyor. sen adam çalımlıyorum sanıyorsun ama o adamları önünden çekiyor. kadın milleti olum bu.

pes üzerinden ilişki anlattım lan. pes'i küçümsüyorlar birde. 22 adam bi tane topun peşinde koşuyomuşda ne saçmaymış bu. bir tane adam bir tane kızın peşinden koşturuyorda ne oluyor sanki. o yüzden koşmayın arkadaşlar. temel prensip bu. bekleyin, alan savunması yapın. daha sonra R2+kare. baktın geçip gidiyor koş arkasından. ama intikam için. olay yeniden başlasın diye değil. çünkü giden kadını durdurup iki sohbet edip derdini anlatmak mümkün değil. sinsice iyice yaklaştığın anda yuvarlağa bas indir kızı yere. yuvarlansın gitsin. sonuçta buda kız düşürme taktiği bi şekilde.

konumuza dönelim. inanın yukardakileri neden anlattım bilmiyorum. içim dolmuş. size kustum.

geçen gün abim ve yengemi sınava götürdüm. çünkü ösym sağolsun iki tane koskoca insan sınava kendi başlarına gidip dönemiyorlar. birini bir okula bıraktım, diğerini başka okula. dönüş içinde yer belirttim sizi şurdan alırım kıpırdamayın diye. tamam dediler. arabayı park edicem bi baktım abimin oturduğu koltukda 500ml pet su şişesi. etiketide çıkarılmış. tam bir dram sahnesi. abim akşamdan hazırladığı etiketi çıkarılmış pet şişeyi arabada unutmuş. bunlar benim başörtüsüz abimi susuz bıraktılar. suyu ben içtim tabii. hangi su olduğunuda bilmiyorum. suyun tadından markasını çıkarmaya çalışıyorum içip içip. işte bunlar hep can sıkıntısı.

neyse sınav bitti abimi "seni şurdan alırım" dediğim yere geldim. bakıyorum adam yok. yüzlerce insan var, zaten arabayla duramıyorum. hiç park edecek yer yok olsada ani bi manevra ile o arabayı park edecek adam değilim ben. devam ettim bende. bir yerden döndüm tekrar geçtim okulun önünden. yine göremedim. abiyi feda edip yengeye koştum. evde bebek bekliyo çünkü. çocuk babasız büyür ama anasız olmaz dedim. yenge olması gerektiği yerdeydi. yalnız sırılsıklam olmuştu. şurda bekle dedim tam orda beklemiş yazık. lan biraz kapalı bi yere geçseydinde demedim. arabaya bindi şok içinde "abin nerde?" dedi. yutkundum. abimden bana hatıra kalan etiketsiz sudan bir yudum aldım. maalesef dedim. yapma dedi. valla dedim. eee nolacak dedi. valla sonuçta senin eşinse benimde abim bende üzgünüm dedim. ya dalga geçmesene nolacak dedi.

nolacak yürüsün gelsin serefsiz. neyse yengeyi eve bıraktıkdan sonra annemin,babamın ve yengemin yoğun isteiği üzerine tekrar abimi aramaya çıktım. okulun önüne doğru gittim adam yine yok. biraz daha ilerledim bir kadınla bir adam muhabbet ede ede yürüyor. bir baktım bizim ki. korna çaldım. kadınla birlikte arabaya bindiler. nerdesin ulan sen diye beni azarlıyor. ulan sen nerdesin asıl lale. tanımadık insan var diye çok uzatmadık. kadınla yarım saat önce tanışmış, bak diyor bu Neslihan, buda benim kardeşim. eee ? neslihan'ı eve bırakalım. niye bırakalım Neslihan'ı eve ? çünkü Neslihan ile tanışmış o. yenge bilse abini bulduğun yerde bırak derdi. hatta daha uzak bi yere bırakda gelmesin derdi. Neslihan'da oturmuş arkaya yol tarif ediyor bana. şurdan sağ, bi sonraki ışıklardan sol falan diyo. peki hanımefendi sahil yolu şu an sıkışıktır ben sizi aralardan götüreyim falan diyorum bende. kız bizi otobana çıkarıp 100 km sakarya'ya doğru götürse sesi çıkmıycak abimin. sorun yok onun için yani.

ösym yüzünden sabah 8'den öğlen 1'e kadar taksicilik yaptım bedavaya. oda ypılacak iş değilmiş zaten. hayvan gibi mazot gitti hiç parada gelmedi. pazar günü 7.30 da kalktım birde. komple zarardayım.


NOT : if'de sevgili edinmedim. kimse gaza gelmesin. çok teklif eden oldu. aynı üniversite gibi burası. kızlar teklif ediyor burdada. kabul etmedim işte. kan benim,damar benim.

__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.