IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Etiketlenen Kullanıcılar

8Beğeni(ler)
  • 5 Post By HerakLes
  • 1 Post By Mara
  • 1 Post By Togepi
  • 1 Post By esekherif

Yeni Makale Ekle Cevapla
 
LinkBack Makale Seçenekleri Stil
  #1  
Alt
Çevrimdışı
HerakLes
HerakLes - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Standart Kurban
Yazan; HerakLes 16 Şubat 2018, 10:49

zaman: (tahmin ettiğin üzere) bir kurban bayramı
mekan: İstanbul
oyuncular: HerakLes ve şürekası.

***

arkadaşımla birkaç gün öncesinden konuştuk. bayramın ilk günü akşama kadar akrabayı ziyaretti, boktu püsürdü bitirilecek, gecesine de buluşulacak. arkadaşım, arkadaşımın takıldığı karı, karının arkadaşı, ben. klasik buluşalım, tanışalım, sevişelim kongresi düzenlenecek yani. kızı görmüşlüğüm de yok ama bi heyecandır sardı, keyfimiz gıcır.

babaanneydi, teyzeydi gidildi görüldü eller öpüldü, sipaliler cebellezi edildi, ziyaret edilecek bir ev kaldı. şimdi orası da, babaannemin kardeşi midir, kuzeni midir tam olarak bilmediğim bi kadının evi, kocasıyla yaşıyor ve pek gelen gideni yok bunların. valide hanım her bayramda abimle beni zorla gönderir burayı ziyarete. mecbur gideceksin. valide çerkes kızı. gebertir valla.

yalnız bu ziyaretler benim açımdan önemli bir problem olarak şekilleniyor. abimle kadını ilk ziyaret ettiğimizde sütlaç ikram etmişti, lan kaşığı ağzıma götürmemle sütün icadına kahretmem bir oldu arkadaş. kadın bildiğin tuzlu yapmış sütlacı. meyhane pilavı mı lan bu? ben sıfatı ekşitince abim de safi merakından bi kaşık aldı, insanlığından diskindi. yalnız karı koca iştahla ve gözler dönmüş vaziyette mideye prekazi ediyor nevaleyi.kadının "hadi çocuklar yesenize" lafına abimin cevaben "ben sütlaç sevmiyorum" diyerek benden daha atik davranmasıyla ihale bize kaldı tabii. e şimdi yemesek ağır ayıp kaçacak. nefesimi tuttum, çabucak bitsin diye kaşık kaşık çiğnemeden yutuyorum malzemeyi. sen misin bunu yapan, o gün bugündür adımız "HerakLes sütlacı sever" kaldı, her bayram teyzem dayıyor babam duzlu sütlacı. herif de diyo ki "HerakLes niye bu kadar sık tuvalete gidiyor". e moturu bozduk sayenizde p*****, meraklı değiliz nuh nebi'den bu yana su yüzü görmemiş leş kokulu kenefine.

kadın hakikaten çok garip ya. hatırlıyorum yıllar evvel bize gelmişlerdi, anneme "sana bi sürprizim var. çok güzel bi sürpriz. yakında ne olduğunu öğrenirsin" demişti. bizim validede hediyeye sürprize tamah etme huyu pek olmadığı için he deyip geçmişti ama ben çocuk aklımla fena kaptırmıştım. envai çeşit hayalle yatıp kalkıyorum, akülü arabadan büyük bi müzik setine her bi bok geçiyo aklımdan. hayır anam nabacaksa akülü arabayla? onu düşünemiyor insan o heyecanla. sonunda kadın harbiden yaptı sürprizini. sen git, meyve bıçağı seti al gel sürpiz diye. dedim dürterler öyle sürprizi. şeytan fısıldıyor kulağıma, "salla zekeriya'yı o yanlı bu yanlı, göster hafize karısına sürpriz nasıl olurmuş".

bizimkisi maddiyata aşkmış kardeşim.

daha anaokuluna giderken, evden çıkmak üzere olan peder "akşam rüştü bey yemeğe davet etti. kayışdağ'a gideceğiz" deyince her yanı silme kayış olan bi dağa gideceğimizi zannetmiştim yeminle. okula gidince çağdaş ve emre adlı iki arkadaşıma "akşam kayışdağ'a gidicez, her yerde kayış varmış, sürüyle toplayacam. isterseniz size de getireyim" demiştim de, beslenme saatinde yanımda oturmak için kavga etmişti bebeler. emre, çağdaş'a göre epey uzundu. çağdaş yavrum tokadı şepeşilleyi sıfata yiyip yere düştükçe kalkıyor, bir zumzuk daha yiyip tekrar düşüyor, kalkıp yeni bir saldırı denemesinde daha bulunuyordu. en az bi beş altı kez tekrarlandı bu travmatik sekans. yalnız hadisenin en dikkate şayan tarafı, çağdaş'ın her yuvarlanışından sonra yerden kalkarken ağzından çıkan sözlerdi: "sen gerçek vuruyon oğlum". e konsept o şekil be kopil.

neyse, akşam gittik kadınla adamın evine, allah'tan kadın yoktu sütlaçtan yırttık. herif tek başına yemek yiyo. garibim eve yeni taşındıkları için kaşığın çatalın yerini bulamamış, tabağın birine doldurmuş et suyunu ve haşlama eti, bildiğin kepçeyle yiyo. şekerlerin de yerini bulamamış, iki tane ezik büzük şekeri koymuş çay tabağına, kusura bakmayın bu kadar oldu ancak diyo. "yaa" dedim, "kazım amca bırak, bırak şekeri zekeri, seni kimler kurtarsın? kepçeyle kaburga yiyen ilk insansın". sıkıntıdan patlıyorum, asabım çabuk bozulur zaten, bir yandan "gece güzel olacak, gece yanlış işler olacak, sabret koçero, yarım saat sonra kızın emrindesin" diyerek kendimi teskin ediyorum. kazım emmi'nin tekel 2001 ile koyun etinin amansız kokusundan müteşekkil esansını içime çekerek elin öpüp aynen kaçağa yazılıyorum.

buluştuk çocuklarla, hemen kıza bakıyorum, hmm fena değil. fakat muhabbet ilerledikçe işler boka sarıyor zira kızın tavırlarında kadınlığa dair zerre emare yok. bildiğin herif. lanlı lunlu konuşmalar, onu dövecem bunu dürtücem muhabbetleri. artık iyiden iyiye keyfim kaçmış vaziyette muhabbete terso yapıyorum ki kız geceye salça olmasın. arkadaşıma bakıyorum, gece sevişme edecek olmanın keyfiyle bar bar gülüyor it. bi de mekanda mısır da beleş ki, benim sayabildiğim on yedi sepedi tek başına yedi yuttu eşşoğlusu. makinenin patlatmadığı cin mısırları ağzında patlatıyo resmen, ağzından uçura döke yiyo gavur.

bi kadın, bi yemek. erkeğin bütün olayı bu. adam kepçeyle et yedi diyorum sana ya. bir hatunla çıktığı ilk yemekte kıymalı pide söyleyebilmiş bir adet abim var benim. ulan kıymalı pide be. kız bi de böyle boş zamanlarında arkadaşlarıyla toplanıp ingiliz mitolojisine dair kitaplar okuyan bir garip kültür gönüllüsü. ingiliz mitolojisi nereee, kıymalı pide nere. hani bi de hasbelkader osurduğunu düşünsene pideyi yuttuktan sonra:

- albert camus'nün...
- fısssss. (off bu fena oldu aga. yaman kokacak bu)
- ... düşüş'te değindiği gibi... ııı albert camus'nün, ıııı... ya sen bi pide daha mı söyledin?
- ya ben osurmadım ya!
- ne?
- ya valla, nereye gidiyon ya? ne diyodun albert camus mü diyodun? kamü ne ? fısssss. ya bi gel geçti geçti, kokmuyo artık bak valla geçti. öfff hakkat içimde eşşek ölmüş bee.

her neyse, gece böyle dalgayla goygoyla geçerken arkadaşımın telefonu çaldı:

- alo? utku, napıyon lan? iyidir abi, içiyoruz, HerakLes var arkadaş, hande var hilal var. buraya mı gelicen?(benden onay bekliyor bu noktada herif gelsin mi diye. kızdan kaçmak için en kestirme yol utku. gel tabii kardeşim bi de soruyo musun ya, heheh). tamam gel gel daha burdayız, hadi eyvallah. utku geliyo abi bizim okuldan, kafa heriftir, ne diyon?
- yaa gelsin booğlum.

15 dakika sonra ince, uzun, sapsarı, çipil bi çocuk geldi. benim kafa güzel olunca, bi de herifi tutunacak dal gibi gördüğümden normalde hiç adetim olmadığı üzere herifle bir samimi olduk ki yarım saatte, o kadar olur. en son o bana ismim olan HerakLes'in patates çağrışımları üzerinden espriler yaparken (5 yaşımdan beri düzdünüz hayatımı eşşoğlueşşekler), ben de arkasına geçip fortlar gibi yaparak "belediyenin bana verdiği utku'ya dayanarak... akıakıakı" gibi boktan espriler yapıyordum. iyice muhabbeti sardırdıktan sonra utku "olm bize gelin, evde devam ederiz içmeye" dedi, muhtemelen gece yüksek dozda alkolden ereksiyon problemi yaşayacak olan diğer arkadaş yine de sevişme ihtimalini göz önünde bulundurarak bize net bir hastır çekti, ben o kadının olmadığı herhangi bir yere razı olduğumdan ve utku'yla harbiden bir anda samimi olmanın getirisiyle kabul ettim. utku lan, gecenin adamı.

herkes evine bırakıldı, utku'nun evindeyiz, benim sabahki heyecandan keyiften eser kalmamış tabii. bira içip film izleyelim dedik, herif bir harici hard disk çıkardı birader, hayvan gibi bir şey, 1 terabyte'lıkmış, o zaman ilk kez görüyoruz tabii. yolda görsem nakliye kamyonu zannederim. bi de böyle arada bi kendi kendine hareket falan ediyo, yerimden zıplamışım yeminle korkudan. utku diyo ki "hehe arada yapar o öyle". aaa herifteki rahatlığa bak, sanki bana evin kedisi. lan cansız ruhsuz malzeme kendi kendine oynadı diyorum lan, sağ sol yaptı diyorum oğlum.

o kafayla bir şişe daha bira tüketirken, keloğlan karaprens'e karşı'dan sonra izlediğim (kız arkadaş zoruyla izledik lan) en haybeci film olan shoot 'em up'ı izleyip yattık.

kafamda "ulan sabah ne ümitlerle çıktık hale bak. elin herifinin yatağında horozu kaşıyoz. in midir cin midir, hırlı mıdır hırsız mıdır, utku kim" düşünceleri dönerken, odada bir akarsu sesi duydum. hani, bildiğin ırmak akıyor odada. sonra yavaş yavaş kuş sesleri gelmeye başladı, sonra kuş sesleri yavaş yavaş korkunçlaşmaya başladı, bir yandan ırmak akıyor, bir yandan kuş sesleri, g***den akan terler, mahmut hoca tadında kalp spazmları... ulan noluyo? sesler aynen şöyle:

gukguk. gukguk. guggurugukguk. guk guk.
hevhevhevhevhevhev. hevhevhevhevhev.
hevhevhevhevhevhev. hevhevhevhevhev.
gukguk. guggurugugguk.
şarııııll. şırşırşırşır (altıma işemiyorum lan, ırmağın sesi bu).

altıma sçmak üzereyim. otuz saniye kadar bu sesleri dinledikten sonra aynı yerde bir ses yükseldi. ahretlik bir ses yükseldi, ne kadar günahım ne kadar itliğim varsa geçti gözümün önünden yemin ediyorum. o ses de şöyle:

allahuekber allahuekber!
allahuekber allahuekber!

elin herifinin evinde, zifiri karanlığın ortasında bin çeşit ses, ezan falan, nereye geldik ulan? biraz sakinleştikten sonra mevzuyu çakozladım: ezan okuyan saat...

ya arkadaş, o nasıl bir cennet uyarlaması allah aşkına? hani şu sesleri duyanın cennete gideceği varsa da kendini eroine alkole hırsızlığa şirke verir de gitmez be. bi de benim anlamadığım o müezzindeki nasıl bir meslek aşkıymış da, cennete gidince bile ezan okuyor. lan öldün gittin cennete, daha kimi ne namazına çağrıyon? kime neyi ispat etmeye çalışıyon yani ben onu anlamadım. kime bu yancılık?

tabii bu hadise olurken sese uyanan utku'nun odaya bir girişi vardı, aklın durur. resmen fışkırdı herif odaya. hacdan gelme ezan okuyan saatiyle dalga geçecek olmamdan mı korktu naptıysa, yeminle saati dövdü herif gözümün önünde. tokatlayarak susturdu. saatin içinde müezzin besliyorsa da bilmem. yanlış. şiddetle eğitemen.

ula bu nasıl ev? hard disk huysuzlanır, televizyon parmak çıtlatır, saat ezan okur. yeminle sandalyeler de arkada barbut atıyodu.

çocuk kendini rahatsız hissetmesin diye uyuyor numarası yaptım, bir süre sonra role kendimi fazlasıyla kaptırmış olacağım harbiden de uyumuşum. sabah bir telefonla bir araba dayak yemiş gibi uyandım:

- alo? HerakLes nerdesin oğlum?
- baba? hımmghm, arkadaştayım yaa ne var ne arıyon sabahın körü?
- kurbanı kestirecez lan ne arkadaşı, etleri kim taşıyacak?
- ya siz dün halletmediniz mi o işi?
- ilk gün kalabalık oluyo eşşoğlueşşek. hadi kalk da gel çabuk.
- iyi de niye sövüyon? alo?

kalktım, giyindim. baktım utku anasının 36 numara terliğini giymiş, mutfakta bulaşık yıkıyo. bana döndü, "günaydın abi. kekle çay içiyon mu?" diye sordu. tipe bak, herif resmen karım. "yok baba, acil çıkmam lazım, kurban işini bize yıktılar" deyip çıktım evden.

kurban kesildi, et kesim ve paylaşım işi yapılırken "ulan sevişicez diye çıktık evden, geldiğim son noktaya bak. ben böyle talihin de yetmiş yedi kabilesini dürteyim" diye düşünürken, bir genco elinde bi et parçasıyla bana doğru yaklaştı:

- bunu alıyonuz mu abi?
- ha? ağzıma sokaydın bari. ne o?
- billur abi.
- ney?
- billur abi billur. hayvanın t*****ı.
- ver kardeşim onu da ver. t**** da ver, yadigarını da atma, onu da ver.
- abi orası yenmiyo ki?
- yahu kardeşim ben 24 senedir yiyorum onu yaa, getir sen.

Not : @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] ve @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] bayramda ne kesiyoz ? karı kız ?
__________________
Sırf başlayıp bitirebildiğim bir hikayem olsun diye, bıktım ardımda yarım kalmış hikayeler taşımaktan. Yazmanın eziyeti öğretecek bana; Hayat sahip olduklarımızın dışında kalanlarmış meğer.

Konu Mara tarafından (16 Şubat 2018 Saat 10:58 ) değiştirilmiştir. Sebep: sansür*
Alıntı ile Cevapla
Görüntüleme 468 Yorumlar 3
Toplam Yorum 3

Yorumlar

Alt 16 Şubat 2018, 10:59   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kurban




Hayaller/hayatlar ikilemi olmuş, üzücü @[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]
Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

__________________
Ey iki adımlık yerküre; senin tüm arka bahçelerini gördüm ben.
 
Alıntı ile Cevapla

Alt 16 Şubat 2018, 11:09   #3
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kurban




En sevdiğim yer şurası ;

Alıntı:
utku anasının 36 numara terliğini giymiş, mutfakta bulaşık yıkıyo. bana döndü, "günaydın abi. kekle çay içiyon mu?" diye sordu. tipe bak, herif resmen karım.

dflgkdkkajhhahahhaha

yok yok vazgeçtim burası ;


Alıntı:
- alo? HerakLes nerdesin oğlum?
- baba? hımmghm, arkadaştayım yaa ne var ne arıyon sabahın körü?
- kurbanı kestirecez lan ne arkadaşı, etleri kim taşıyacak?
- ya siz dün halletmediniz mi o işi?
- ilk gün kalabalık oluyo eşşoğlueşşek. hadi kalk da gel çabuk.
- iyi de niye sövüyon? alo?

bu ne yaa yoksa burası mı? dgjdf

Alıntı:
resmen fışkırdı herif odaya.


 
Alıntı ile Cevapla

Alt 16 Şubat 2018, 11:26   #4
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Kurban




hepimizin alnında aynı elma
hepimiz bekliyoruz eros'un o okunu
kiminin kalbine , kiminin k.ına
bez bebekleri iğneyle delik deşik ediyor tombul kızlar
kaçın!!!!!!

 
Alıntı ile Cevapla

Cevapla

Etiketler
bayram, billur, utku


Şu anda bu makaleyi okuyan kişi sayısı: 1 (0 üye ve 1 ziyaretçi)
 
Makale Seçenekleri
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Makaleler
Article Author Forum Cevaplar Son Mesaj
Geleneksel kurban bayramı yemeklerinden olan -Kurban Kavurması- Et Kavurması(Resimli) Sevda Et Yemekleri 0 06 Kasım 2011 11:56
Kurban Ve Kurban Bayramı PopSy Genel İslami Konular 11 15 Ağustos 2008 04:57
Kurban ve Kurban Bayramı Hakkında Genel bilgi VaLerKa Genel Paylaşım 0 08 Aralık 2007 10:19