IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

1Beğeni(ler)
  • 1 Post By Sevda

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 27 Ağustos 2011, 17:49   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
İzzet Baysal Kimdir? (Biyografi) Eserleri, Ödülleri, İlkeleri + Öğütleri..





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

İzzet Baysal

İzzet Baysal Kimdir? (Biyografi)
Eserleri, Ödülleri, İlkeleri + Öğütleri..

M. İzzet Baysal, 1907 yılında Bolu'nun Karaçayır Mahallesi'nde dünyaya gelmiştir. Babası Rüştiye Mektebi mezunu Memur Ahmet Canip Efendi, annesi de Bolu'nun Alpagutbey Köyü'nden Hafız Behiye Hanım'dır. İkisi erkek, ikisi kız dört çocuklu ailenin en küçük çocuğu M. İzzet Baysal'dır.

M. İzzet Baysal, ilk ve orta öğrenimini Bolu'da yapmıştır. 1926 yılında İstanbul'da Mekteb-i Sultan-i Nefise'ye (bugünkü ismi ile Mimar Sinan Üniversitesi) Mimarlık Bölümü'ne kaydolur ve 1931 yılında Mimar olarak mezun olur. Dar gelirli bir ailenin çocuğu olan İzzet Baysal, 1927 yılında babasını da kaybetmiştir.

MEMURİYET DÖNEMİ
Memuriyet hayatına Bolu Nafia (Bayındırlık) Müdürlüğü Fen İşleri'nde Mimar olarak başladı. İlk kazancı 25 liraydı. 1932 yılında Gerede'nin imar planının çıkarılması ihalesi, kabına sığamayan bu genç mimarında ilgisini çekti. Memur olması ihaleyi almasına engel oluyordu ancak o İstanbul'dan bir mimar arkadaşının adına ihaleye katılarak bu işi aldı. Güzel Sanatlar Akademisi'nden iki öğrenciyle anlaştı. Onlara Gerede'den ev tuttu, hafta sonlarını kendisi de Gerede'de geçirdi ve o sezon planı tamamlayarak Ankara'da Nafıa Vekaletine onaylatıp, Belediyeye teslim etti. Bu işten kazancı 5500 liraydı ve bu kazanç onun aynı zamanda ilk özel teşebbüs kazancı da oldu.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

İzzet Baysal - Caddesi / Bolu

SANAYİCİLİK DÖNEMİ
1936 yılında Ankara'da serbest olarak çalışmaya başlar. 1939 yılında tek evlatları olan Esin dünyaya gelir. Ankara'da Azerbaycan temsilcisi Sadri Maksudi Aral'ın ve Medine Muhafızı Fahrettin Paşa'nın köşk projelerini
İzzet Baysal yapmıştır. 1939 yılında vatani görevini yapmak üzere Afyon'a gitmiştir ve 1942 yılında tekrar Ankara'ya dönmüştür.

1942 yılında eşi Refika Hanım vefat edince, elindeki mevcut işlerini tamamlayıp, 1943 yılında İstanbul'a gider ve Karaköy'de Perşembe Pazarı'nda sıhhi tesisat ve hırdavat üzerine çalışan bir mağazayı satın alır ve çalışmaya başlar. Aynı zamanda kapı kilitleri imali için küçük bir atölye kurmuştur. Ama bu O'na yetmemiş,dükkanında sattığı "boru ekleme parçaları"nın neden yerli üretimle üretilemediğine kafa yormaya başlamıştır. 1950 yılında özel teşebbüsün ilk Mekanize Döküm Fabrikası'nı kurdu.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

En büyük yardımcısı 1953 yılında yanına aldığı yeğeni Ahmet Baysal'dır.
Hayatta en fazla değer verdiği kişi ise, kızı Esin'dir. 1939 yılında dünyaya gelen Esin, İstanbul Boğaziçi Koleji mezunudur. 1964 yılında aynı kolej mezunu Ankara'nın köklü ailelerinden Avundukların oğlu Cahit Avunduk'la evlenmiştir. Esin Avunduk, babasını hiçbir zaman yalnız bırakmamış,
varlığı ile zor zamanlarda babasına hep destek olmuştur. Vakfın kurucuları arasında olup, aynı zamanda Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmaktadır.

Gelir Vergisi'nde altın madalya ile ödüllendirilmiş, İstanbul'da Kurumlar Vergisi verenlerin ön sıralarında yer almıştır. 1986 yılında ikinci eşi Nafize Hanım'ı kaybetmiştir.

5 mart 2000'de hayata veda etmiştir.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

İLKELERİ
Tasarruf dostu, israf baş düşmanıdır. Planlı ve Programlıdır... Hiç bir işe alt yapısını hazırlamadan başlamaz. Doğuştan müteşebbis bir ruha sahiptir. Başladığı işi netice almadan bıraktığı görülmemiştir; ancak her başarıdan sonra mutlaka başarılacak yeni bir şeyler arar ve bulur. İnandığı konularda risk almaktan kaçınmaz; aklına koyduğunu yapma cüreti sınırsızdır.

Hayret edilecek derecede sabırlıdır; netice almak için beklemek gerekirse bekler. Başkalarının hakkına saygılıdır. Kimsenin hakkını yemez; ancak kimseye de hakkını yedirmez. Bu konuda son derece mücadelecidir; büyük kayıplar pahasına da olsa hakkını kazanıncaya kadar savunur.
Az fakat öz konuşur. Sanki "İki dinle bir konuş" la yetinmez; üç dinler bir konuşur. Ve konuşunca da dinlenir. "Devlet hakkı yetim hakkı gibidir!" dediğini duymadık, fakat davranışlarından hep bunu çıkardık. Devlet hakkı olan vergisini daima son derece, sanki yetim hakkı imiş gibi, titizlikle hesaplamış ve kıvançla ödemiştir. (Ticari ve Sanayi faaliyeti döneminde İstanbul'da her sene en yüksek vergi ödeyen on kişi arasında yer almıştır.)



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Bu nedenle kurduğu vakfa aktardığı varlıklar tamamen vergisi ödenmiş helal kazançlardır ve vakfın bu varlıkların geliriyle yaptığı "hayırlar" bu nedenle helal yatırımlardır. İnanılmayacak derece de tevazu sahibidir: Övünülecek çok büyük işler yaptığını artık neredeyse bütün millet biliyor da, bunlardan övündüğünü gören bir kişi var mı? diye araştırsanız bulamazsınız. Zamana karşı son derece saygılıdır. Randevularında zamanında değil, zamanından önce bulunur. Bu onun demin bahsedilen "başkalarının hakkına saygısının" güzel bir göstergesidir...

Ülkemizin çalışma ve iş hayatında bir çok konuda ibret ve örnek alınması gereken önderlikleri vardır: Kurduğu vakıf da, ülkemizde "vakıflık" vasfının artık neredeyse kaybolduğu bir dönemde "gerçek bir vakfın" örneğini oluşturmuştur:
Bilindiği gibi vakıfla, imkanı olana değil, olmayana yani muhtaç olana herhangi bir karşılık beklemeden, yardım ve hizmet getiren kurumlar olmalıdır. Oysa günümüzde bilhassa eğitim ve sağlık alanında faaliyet gösteren bir çok vakıf bu hizmetleri ne yazık ki sadece karşılığını ödeyebilene verebilmektedir. İzzet Baysal Vakfı böyle bir vakıf anlayışını reddetmiştir.

Sanırım ki İzzet Baysal Vakfı bu nedenle Vakıflar Genel Müdürlüğü'nce 1992 ve 1998'de Yılın Vakfı seçilmiştir. Vakıf faaliyetine başladığı 1987 yılından bu yana geçen 12 yıl içinde Devletine armağan ettiği 105 eğitim ve sağlık tesisi için (rayiç değerleri 17 trilyona yaklaşmıştır) ne Devletinden ne de halkımızdan tek kuruş talep etmiş değildir.

ÖDÜLLERİ

TÜRKİYE CUMHURİYETİ
Sayın İzzet Baysal'a, şehri ve ülkesi için yaptığı hizmetlerden dolayı 2933 sayılı Madalya ve Nişanlar Kanunu'nun 2 maddesinin c bendi uyarınca Bakanlar Kurulu'nun 04.10.1994 tarih, 94/6109 sayılı kararı ile "T.C. Devlet Üstün Hizmet Madalyası" verilmesi kararlaştırılmış ve bu madalya Cumhurbaşkanı sayın Süleyman Demirel tarafından takdim edilmiştir.

BOLU BELEDİYESİ
Bolu Belediye Meclisi tarafından 07.10.1987 tarih ve 146 sayılı karar ile Bolu'nun en işlek caddesine "İzzet Baysal Caddesi" adı verilmiş ve isminin daima yaşatılması sağlanmıştır.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Kuruluşunu gerçekleştirdiği Abant İzzet Baysal Üniversitesi Senatosu tarafından İzzet Baysal'a 11.05.1993 tarihinde "Eğitimde Onursal Doktora Payesi" verilmiştir. Aynı ödül 28.05.1996 tarihinde Ortadoğu Teknik Üniversitesi Senatosu tarafından da verilmiştir.
60 yıl önce Güzel Sanatlar Akademisi'nden mezun olduğu Mimar Sinan Üniversitesi senatosu'da 03.03.1997 tarihinde kendisine "Onursal Doktorluk" payesi vermiştir. Aynı paye, 03.11.1997 tarihinde Hacettepe Üniversitesi Senatosu ve 28.08.1998 tarihinde Anadolu Üniversitesi Senatosu tarafından da verilmiştir.

İZZET BABA'YA GÖRE KENDİSİNE VERİLEN EN ANLAMLI ÖDÜL
Bolu halkı tarafından "Bolu'nun Babası" ilan edilen ve "İzzet Baba" diye hitap edilen Sayın İzzet Baysal'a, almış olduğu ödüller içerisinde hangisinin daha değerli olduğu sorulduğunda verdiği cevap çok anlamlıdır.
"HALKIMIZIN VE GENÇLERİMİZİN BAKIŞLARINDA HİSSETTİĞİM SEVGİ BUNLARIN HEPSİNE BEDELDİR."


DİĞER ÖDÜLLER
Bolu'ya duyduğu derin bağlılık ve sevgisi ile ilimizin kalkınmasına yaptığı büyük katkılardan dolayı bazı tesislerin önüne büstü yapılmış ve İzzet Baysal Köşeleri tanzim edilmiştir.

Rotary International'dan "Paul Harris Fellow, PHF" ödülü. (27.06.1997)
Dünya Kardeşlik Vakfı tarafından "Beyaz Yaşam" ödülü.
(1.11.1997)
Bornova Anadolu Lisesi Vakfı tarafından "Topluma Hizmet" ödülü. (20.12.1997)
Türkiye - Azerbaycan Dostluk Derneği tarafından "Şükran" ödülü. (06.06.1998)



ON ALTIN ÖĞÜT
  • Düşünmeye vakit ayır, düşünce güç için kaynaktır.
  • Eğlenmeye vakit ayır, eğlence gençliğin sırrıdır.
  • Okumaya vakit ayır, okuma bilginin pınarıdır.
  • Duaya vakit ayır, dua güç anlarda direnmenin desteğidir.
  • Sevmeye vakit ayır, sevme yaşamı tatlı kılan şeydir.
  • Anlaşmaya vakit ayır, anlaşma yaşama güzel bir tat verir.
  • Gülmeye vakit ayır, gülme ruhun güzelliğidir.
  • Vermeye vakit ayır, verme günün aydınlığıdır.
  • İşini iyi yapmaya vakit ayır, iyi işi kişiyi saygın yapar.
  • Teşekküre vakit ayır, teşekkür yaşam pastasının kremasıdır.
Kaynak: [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
biyografi, eserleri, kimdir, ödülleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Nurettin İzzet Çelenk Biyografisi Eserleri AftieL Ressamlar 0 13 Mayıs 2014 19:27
Biyografi nedir?.. (Who's Who? (Kim Kimdir?) Sevda Biyografiler 0 21 Kasım 2011 02:56
Kimdir? Melissa Panarello - Biyografi Sevda Şairler / Yazarlar 0 12 Kasım 2011 11:57
Peyami Safa Kimdir? (Biyografi) Hayatı + Eserleri.. Sevda Edebi Şahsiyetler 0 18 Haziran 2011 01:41