IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 23 Eylül 2011, 01:38   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Zihnin Metafiziği




Nebuchadnezzar'ın diğer tayfalarıyla birlikte oturduğu masada Mouse "Makineler Tahıl Ezme'sinin tadının neye benzediğini nereden biliyorlar?" diye sorar. Tahıl Ezmesi elbette çok dengeli sanal bir kahvaltının önemli bir parçasıdır. Mouse'un sorusu makinelerin zihinleri olduğunu varsayar. Soru bilgiye sahip olup olmamaları değil ' Matrix'in insanların deneyimlediği şeyin neye benzediğini bilip bilmemesi ile ilgilidir. Biz buna öteki zihinler sorunu diyoruz. Aynı şekilde ~Neo için Tahıl Ezmesi'ni tatmanın nasıl bir şey olduğunu kendinin bilip bilmediğini de sorabilirdi. Maddeciliği reddetmek için sebeplerden biri de Tahıl Ezmesi'nin tadı gibi ham deneyimlerin kişiden kişiye hiçbir şekilde değişmediği fıkridir. Ham deneyimler beyin tarafından dış dünyadan veya Matrix'ten aldığı bir girdiye tepki olarak üretilirler fakat sebepsel olarak atıldırlar bu durumda bilinç tuhaf bir biçimde askıdadır. Sanırım bilinç bir fark yaratıyor. Tuhaf askıda kalmalar tuhaftır. Kuşkuludur. Eğer hiç kırmızı görmemiş olsaydım kırmızı : görmenin nasıl bir şey olduğunu bilemezdim. Fakat bu kırmızı deneyimlerinin beyin durumları olmadığını göstermez. Bu sadece daha ' önce hiç böyle bir beyin durumu yaşamadığım anlamına gelir. Brainstorm (Beyin Fırtınası) Filmini seyretmiş miydiniz? İyi fılmdir. Başka ; insanların deneyimlerini kaydeden ve sizin bunları edinmenize izin ;' veren bir makine üzerinedir. Cool değil mi? Eğer Matris üreticiler bir ' beyin fırtınası makinesi yapmak isteselerdi veya insanlârın algılama ' sistemlerini değiştirmek isteselerdi öyle görünüyor ki bunu kolayca yapabilirlerdi. Bir beyin fırtınası makinesiyle bırakın gerçek dünyayı ; Matrix'i bile deneyimleyebilirlerdi. Neden olmasın? Unutmayın Matrix makine üretimi bir tindir. Maddeciliği reddetmek için en büyük sebep daha önce de bahsettiğimiz gibi zihinsel durumların çok katlı farkındalığıdır. Eğer si(i-'A kon bir ağrıverici hem olağan bir acı gibi iş görür hem de silikon durumlar taı-afından değil belki ama belirli beyin durumları tarafından farkına varılan acı gibi hissedilebiliyorsa o zaman acı bu beyin durumuyla özdeş tutulamaz.
Fakat ben izin verirseniz farklı bir görüş öne süreceğim. Tıpkı Morpheus gibi. Yapay kalpler de olağan kalpler gibi iş görüyor ve hatta bir yapay kalbiniz olduğu zaman aynı şekilde hissetmeye devam ediyorsunuz. Mesela protez bir bacağın tıpkı gerçek bir bacak gibi iş görmesi beklenir. Yoksa bir protez olmaz. Elbette ba- zı protezler diğerlerinden iyidir. Mükemmel bir protez daha iyi değil- se bile tıpkı olağan bir bacak gibi hissedilir. Aynı şekilde mükemmel bir ağrıverici de gerçeği gibi hissettirir. Gerçekten de eğer işlev mükemmel bir biçimde yerine getirilirse aynı duyguyu yaratır. Bu anolojileri niçin veriyoruz. Sebebi basit. Suni kalpler kalp protez bacaklar bacak değildirler. Bunlar doğal şeylerin sentetik versiyonlarıdır. Analoji kurarsak ağrıverici tıpkı gerçek gibi hissedilir. Fakat doğal değildir. Bu yüzden de acının kendisi değildir. Yapay bir acıdır. Ağrıvericinin verdiği acı acının kendisi değil yalnızca bir acıdır belki bu acı diğerleri arasında tek bir fıziksel sinirsel acı durumudur. Başka bir deyişle yapay zihin durumlarının geleceği ister doğal zihinlerde olsun ister kendi başlarına zihin ve beynin doğal kimliklerini dışarıda bırakmaz.
Şimdi bir an için zihin durumlarının beyin durumları olduğunu varsayalım. Neo'nun baş ağrısı örneğin Trinity'nin baş ağrısıyla aynı tip beyin durumu tarafından üretilsin. Matris üreticilerin bilinci eğer üzerine düşünürseniz örneğin hayal gücünüze kolaylık olsun Terminator fılmindeki Schwarzenegger'in bilincine benzer bir biçimde fakat yapay olarak silikon beyinde üretilmiştir. Bu acaba zihin beden probleminin çözümü mü? Biraz. Zihnin gerçekte ne olduğuna dair epey bir bilgimiz var fakat hâlâ önemli bir kavramsal boşluk söz konusu. Beynin bilinç üreten hangi özellikleri niçin ve nasıl bilinç üretiyor? Beyni ve zihni özdeş kılsak bile bunu nasıl anlamlı kılacağız? Nasıl açıklayacak nasıl anlaşılır kılacağız?
Bu çok zor bir problem. Daha doğrusu tek zor problem. Bilinç ile bilince sebep olan sinirsel faaliyetler arasındaki boşluğu doldurmamız gerekiyor ve bunun için de ara kavramlara ihtiyacımız var. Bu biraz kurgusal olmak zorunda. 0 halde izin verin olayım. . Şöyle ki: Maddi nesneler farklı açılardan farklı görünürler. Çeşitli perspektiflere sahiptirler. Örneğin belirli bir perspektiften bir binanın gerçekte dört yüzü olsa da sadece iki yüzünü görebilirim. Yaşayan canlıların da bir perspektifı vardır'fakat çevresel uyaranlara tepkilerinde de bir perspektif sergilerler. Böylece bilinçli bir varlık kendi hakkında ve çevresindeki dünya hakkında bir perspektife sahiptir. Bilinçli bir özne için o bilinçli özne olmanın bir anlamı vardır. Bu durumda "bir perspektife sahip olma" özne için bir anlama sahip olmadır. Öneğin "bir bina hakkındaki sahip olduğum perspektif' beni "bu benim ofısimin binası ve bugün gitmesem iyi olur" diye düşünmeye sevk eder. Farkında olma düşünceyi getirir ve bu açıdan bir anlama sahiptir. Beyin böyle bir anlamı nasıl yaratıyor? Belki kendi kendini tarayarak. Belki de başka bir şekilde. Fakat bu sorunun cevabı ne olursa olsun artık bizim için beyin-zihin özdeşliği anlamlıdır. Bilinç beynin yarattığı bir perspektiftir.
Bu kadar atıp tutma yeter. Yorulduk be! Tamam anlaşıldı. Şimdi elimizde ne var? Ha evet maddecilik. Güzel. Çok zor bir probleme çok kurgusal bir çözümün çok kaba hatlarını çizdik. Bu da güzel. Üstelik yapay zekâların mümkün olduğuna inanmak için sebeplerimiz var. Matrix varsayımı açıkça tasavvur edilebilir ve bütün yanlarıyla tutarlıdır. Çok büyük bir ihtimal yok o yüzden kaygılanmaya gerek yok. Fakat mümkün. Bu iddia çok küçük bir iddia gibi görünebilir ve belki de öyledir. Yalnızca bir olasılık olan şeyler felsefecileri heyecanlandırıyor. Fakat çok kesin bir şekilde ihmal edilen bazı alanlarda sadece küçük bir olasılık için akıl yürütmek utanılacak bir şey değildir. Ayrıca unutmayın ki ben 0 değilim ve gün doğumlarına uçamam hatta bunlar sanal olsa bile.
Matrix ve Felsefe
Zihin ve Beden Problemi
Türkçesi: Murat Sağlam
Güncel Yayıncılık-2003

 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
metafiziği, zihnin


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Zihnin Metafiziği Kalemzede Felsefe 0 10 Ağustos 2011 11:58
aŞkIn meTafiZiği konTes Felsefe 0 13 Nisan 2009 21:35