IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 07 Ekim 2011, 15:21   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
En Mahir Fakat En Beceriksiz




Binlerce yıldır harika bir şekilde ördükleri ağlar üzerinde hayat süren ve avlanan Örümceklerin çeşitli ağ tipleri hasıl etmekte gösterdikleri eşsiz maharetleri bu sahada araştırma yapan biologları hayretler içinde bırakmaktadır.

Hemen hepimiz örümcekleri tanır, hatta bir çoğumuz onlardan korkarız. Fakat pek azımız onların gerçek hayatlarını yakından tanırız. Bazı örümcekler ağızlarındaki sivri aletlerle insan derisinde delik açabilirler. Bununla beraber çok az örümcek bir insanı veya büyük bir hayvanı zehirleyebilir. En çok korkulan, örümceklerin en büyüğü Lycosa tarentula bile nisbeten zararsızdır. Bununla beraber Latrodectus mactans örümceğinin ısırması oldukça acı verir ve ayrıca mide bulantısı, nefes alamama, kas spazmı gibi hadiselere de sebeb olabilir. Yetişkinler çok defa bu durumlardan kurtulsalar bile, küçükler için Latrodectus örümcekleri öldürücü olabilir. ABD'de yaşayan kahverenkli Loxosceles recluses örümceği ve Brezilyada kurt örümceği (Lycosa rapteria) yavaş iyileşen yaralara sebebiyet verir. İpek İpliğin Sırrı: Örümcekler hakkındaki en enteresan ve mühim husus karınlarındaki salgı bezleri sayesinde ipek üretme kabiliyetleridir. Bu kabiliyet, karnın arkasında iki veya üç (nâdiren dört) eğirici içinde gizlidir. Her eğirici birkaç yüz minik eğirici tüpten müteşekkildir. Bezlerde üretilen sıvı haldeki ipek bir veya daha fazla eğiriciden geçerken koyulaşarak tekbir iplik haline getirilir. Hava ile temastan önce belli bir şekil ve hareketle dışarı çıkarılan ipek havada derhal katılaşır. Fonksiyonuna göre örümcek ipeği çok çeşitli hususiyetler gösterebilir. İpeğin bu vasıfları, kuru ve sert olmaması veya yapışkan ve esnek olması şeklindedir. Çapları 0,005 mm. ? 0,03 mm. arasında değişebilen bu iplikler ince bir şerit halinde olabilir. Örümcekler yaptıkları bu ipek ipler üzerinde gezindikleri yerlerde birçok ağlar, yumurta keseleri ve çeşitli iplik yollar meydana getirirler. Yapışkan ipek iplikler ise, bilhassa av için kurulan tuzak ağlarında kullanılırlar. Günümüze kadar örümceklerde değişik çeşitlerde ipek hâsıl eden yedi ayrı ipek bezi olduğu tesbit edilmiştir. Her örümcekte takriben dört veya beş ipek bezi bulunmaktadır. Örümceğin arka ayağı çeşitli kıvrım ve tırnaklarla hususi surette donatılmıştır. Bunlar eğiricilerden gelen katılaşmış ipliğe kılavuzluk eder ve onu gergin tutarak başka ipliklerle bağlantısını temin eder veya sadece destek vazifesi görürler. Eğer ipek yapışkan ise örümcek gövdesini yaklaştırmaktan kaçınır ve onu kendisinden büyük bir ustalıkla uzak tutar. Tamamen ilâhî bir sevk tarafından yapılan bu hareketlerin mükemmelliği karşısında ilim çevreleri hayretini gizleyememektedir. İnsanoğlu dikiş nakış kursu görmeden bu işleri başaramazken, bu örümceğin böyle bir işi başarabilmesi oldukça düşündürücüdür. İpek Çeşitleri: Tarama ağlan, ağ uzantıları, yumurta keseleri, birbirine bağlı daire halinde ağlar, sarma ağlar, sarma ince tabaka halinde ağlar, bütün bunlar örümcek ipeğinin dış dünyada aldığı çeşitli dokuma şekilleridir. Hepimiz ev tavanlarında, ağaç dallarında ve çok yerlerde öıümcekleri ince bir ip üzerinde gezinirken görmüşüzdür. Örümcek esrarlı ağıyla birlikte asansörünü de imâl etmektedir. İnsanlığın çağımızda ancak kullanabildiği asansörü o, asırlardan beri lüzumlu olduğu anlarda büyük bir mahâretle kullanıp aşağıya sarkmakta ve anında geldiği yere geri döne bilmektedir. Bu asansör geri çekilme veya sarkma gibi vazifelerin yanında onun için bir köprü de olmaktadır. Bu sayede bir esintinin, onu bulunduğu yerden alıp başka bir yere nakletmesi temin edilmektedir. Ufak bir esinti ile başlayan uçuş sonunda ilk çarptığı noktada hemen ipliği bağlar ve burada bir ağ kümesi oluşturuverir. Tabii bu arada uçuşa geçtiği yerle, kendisi arasında narin bir köprü de kurulmuştur. Küçük örümcekler ise bazen balon adını verebileceğimiz yukarıya doğru uzanan iplikçikler de salgılayabilirler. Oldukça basit görülen bu uçma aracı, küçük örümceğin ağırlığına dayanabilecek kadar güçlüdür. Hatta bir paraşüt gibi onu birkaç kilometre de taşıyabilir. Ya bir tabak gibi yapışkan ipeği ile özene bezene dokuduğu ağa ne demeli? Bu birbirine paralel iplerin kendine Kurdukları tuzak ağlarıyla avlarını yakalamak ve düşmanlarından korunmada eşine az rastlanan bir örümcek has bir dokunuşla daire şeklinde bir araya toplanmasıyla meydana getirilmiş avlanmak için bir tuzaktır. Bir sineğin ya da böceğin ağlara takılıp kalması için yapılmış bir tuzak... Bu ağa takılmak şüphesiz böcek veya sinek için bir son demektir. Kurtulmak için gösterdiği gayretler onun ağa daha fazla sarılmasına sebeb olur. Örümcekler kendi neslinin idamesi için yaptığı yumurta keseciklerinde ayrı bir ipek çeşidi kullanmaktadır. Sadece dişi örümcekler tarafından üretilebilen bu ipek, yumurtanın gelişmesine müsait vasıfta, kuru ve çeşitli renklerdedir. Örümcek ipeği fibrion adını verdiğimiz bir proteindir. Kimyevî yapı itibariyle ipekböceğinin ürettiği ipeğin özüne benzer; fark sadece bu öz maddeyi çevreleyen kılıfın eksikliğidir. Örümcek ipeğinin kalitesi, örümceğin cinsine ve kendine has salgı bezlerinin üretimine bağlıdır. Dayanıklı ve esnek örümcek ipeği de diğer ipek gibi dokuma sanayiinde kullanılabilir. Fakat şu hakikat ortadadır ki ticarî bakımdan örümcek ipeği çok pahalıya malolan bir ipektir. Pahalı üretimi sebebiyle bu ipeğin kullanılması sadece optik aletlerde olmuştur (merceklerde bulunan çapraz çizgilerin meydana getirilmesi gibi). Gerçi bunun da yerini bugün kesme cam ve platin telcikler almıştır. Örümcekler, hayat sürdürdükleri ağ ile avlandıkları ağları ayrı ayrı inşa etmektedirler. Esas olarak yaşamak için kurdukları ağlara üreme fonksiyonları haricinde pek uğramazlar. Daha ziyade evlerinin etrafında kurdukları ağ tuzakları ile avlanmakla uzun zaman meşgul olurlar. Tuzak ağları, bulunduğu yere göre simetrik veya simetrik olmayan şekiller olmak üzere iki kısımdır. Simetrik olmayan tuzak ağları iplikçiklerin rastgele dokunmasından müteşekkildir. Bu tür ağlar gerçekte bir kumaştan ayırt edilemeyecek kadar kalın olurlar. Bunlar daha ziyade evlerin, kilerlerin köşe teşkil eden yerlerinde gördüğümüz üçgene benzer Tegenaria ağları ve çalı yahut çimenlikler boyunca beyaz renkli ipek bir kumaş gibi serilen Agelena ağlarıdır. Simetrik olarak inşa edilen ağlar ise, yapılış itibari ile daha ince hesaplama ve daha hassas bir gayret icab ettirir. Bilhassa dişi örümcek, önce eğirdiği nârin iplikle, seçtiği, beğendiği yere nârin bir köprü kurar. Daha sonra bu köprünün merkez noktasını kendince tayin eder ve bu merkez noktadan yere doğru bir iplikçik uzatır. Bu merkezî nokta simetrik ağın da merkezini teşkil edecektir. Biz insanlar bile binalarımızı zor zahmet kurduğumuz inşaat iskeleleri ile inşa etmekteyken; örümcek, aynı merkez noktadan aşağıya doğru uzayan iplikçikleri salmaya devam ederek kendisine spiral bir inşaat iskelesi meydana getirir. Çünkü, bu sayede maharetini gösterebileceği ona öğretilmiştir. Daha sonra ağın merkezi ile kenarı arasında gidip gelmeler başlar ve neticeye varılmak Üzereyken artık inşaat iskelesini bırakır. İş muvaffakiyetle bitirilmiştir... Şimdi sıra kendisini yerleştirmeye gelir. Örümcek, kurduğu tuzağın tam merkezine temkinli bir şekilde yerleşir. Her an harekete hazır bir vaziyette beklemeye başlar. Zaten ağın keyfiyeti en ufak bir sarsıntıyı bile hissettirecek şekildedir. Dikkatle çevresinde olup bitenleri takib eder. Öyle ki yapraklardaki kıpırtılar dahi onun için bir haberci olabilir. Bazı büyük ağların inşaatı yahut tamiri için örümcekler takriben ayda 1?3,5 km. kadar iplik harcarlar. Diğer çeşit ağlar ise örümcekleri menfi durumlardan kurtarmak için veya neslin idamesi için kurulan ağlardır. Bu mevzuda Filistata ve Segestria örümcekleri misal verilebilir. Büyük örümceklerin çoğu kendi kazdığı toprak içindeki oyuklara yerleşirken yuvanın girişini de oldukça muhafazalı yaparlar. Mükemmel bir plan dâhilinde örülmüş örümcek ağının değişik görünüşü Örümceklerin bazıları ise, insanların yaşadığı yerlerde yaşamaktadırlar. Bunlar Dictyna ve Tegenaria cinsleridir. Kır örümcekleri olan Agelena'lar ve kendi renklerine uygun yeşil renkli otlarda seçilemeyen Dictyna Örümcekleri, bilhassa çayırlar arasındaki oyukları, çukurlukları tercih ederler. Clubiona'lar ise ağaç kovuklarına kurdukları yuvalarda kendilerine has yaşayışlarını sürdürürler. Kurduğu ağıyla, ağına kendisini yerleştirmesiyle, av yakalama tekniğiyle, en hassas korunma ölçüleriyle sistemli bir intizamın içinde yasayan bu hayvancık da, arılar, karıncalar ve bütün hayvanlar gibi binlerce senedir yaratıldıkları andan bu yana, halen ve devam ederek kendilerine sunulan tabiat ötesi ilhamla çok hassas ölçüler sergileyerek yaşamaktadırlar. Elbette bu meharet Yüce Yaratıcı'nın sonsuz kudretinin bir şaheseridir. The World of Science'den

__________________

English Preparatory Department
School of Foreign Languages
Assistant English Teacher
Ankara Baskent University
2017-18

“Benim, senden öncem ve senden sonram yok, yalnızca sen varsın...”
C.A - 31.12.2010 - ∞

English Language and Literature
Faculty of Humanities and Letters
Ankara Bilkent University
2010-15
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları sohbet odaları Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
beceriksiz, en, fakat, mahir


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Beceriksiz* Sihir Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 01 Nisan 2011 21:08
Beceriksiz Hesna Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 22 Nisan 2010 12:19
Kadınlar Aşkta Beceriksiz Heidi Ah Kadınlar 0 16 Temmuz 2008 17:22
Beceriksiz Bir Çocuktum Ben Asimavi Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 1 01 Temmuz 2008 23:53