Merhaba,

Hacker'ın gerçek anlamı zaman içinde kaymaya uğramış. Aslında çok üst düzey programcılara (örneğin Richard Stallman vs.) uygun bir ünvanken, zamanla güvenlik duvarlarını aşan, sistemlere zarar veren kimseler için bu ünvanı kullanmaya başlamışlar. Hacker'lık iyi ve güzel bir şey değildir, insanların evine kapıyı zorlayıp girmek ne kadar güzel bir davranışsa, hacker'lık için de aynı şeyler geçerli.

Bugün bir arkadaşımın sitesi 'hack'lendi. Üstelik sitenin hiçbir özelliği de yoktu; ne çok ziyaretçi alıyor, ne de enteresan bir yönü vardı. Kendi köyüne dair bir kaynak-buluşma ortamı olsun demiş ve böyle bir site açmış. Sitenin tek özelliği konfigürasyonla ilgili bir noktaya dikkat edilmemesiydi. Dolayısıyla bu açık bir hedef yapmıştı siteyi.

Hani bazıları vardır, en kolay yerden köşeyi dönmeye çalışır; zengin olma hayalleriyle yatar kalkar. İşte aynı mantıkla bazılarında da bu hacker'lık sevdası var. Çırak olmadan usta olma sevdası ve bunu yaparken kime ne zararım olur diye düşünmemek acınası bir durum... Bir şey yıkmak dünyada en basit işlerden bir tanesi ama onu oluşturmak-yapmak zaman zaman o kadar güç olabiliyor ki...

Bugün hack'lenen arkadaşımın sitesi için 1 saat uğraştım. Başım da felaket ağrıyordu; bu da üstüne tuz biber ekti. Peki bunu yapanın eline ne geçti? Bir çeşit kendini tatmin etme duygusu mu? Yıkmanın bu kadar kolay olduğu bir dünyada, biraz yapmaya çalışsak daha güzel olmaz mıydı?

Bana bazen heyecanlı gençlerden mail geliyor: "Abi nasıl hacker olurum, bilmem ne sitesi var benim için hackler misin?" falan filan... Ben bunlardan zaten anlamam. Fakat gençlerin taleplerine üzülüyorum. Yahu bir şey mi ispat etmek istiyorsun, iki satır bir konu araştır, bir iki cümle kurup yazı yaz. Hem kendine hem çevrene bir yararın dokunsun. Milletin sitesini kırmışsın-kırmamışsın eline ne geçecek; kime neyi ispatlayacaksın?

Arkadaşlar, genç arkadaşlarım sizlerden rica ediyorum; yıkmayın, yıktırmayın, yıkana saygı duymayın.

Çağatay abi..