IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 06 Ekim 2008, 02:51   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Mehmet Ali Erbil'in gözünü korkuttu




ÇAPKINLIK YAPARSA bırakır giderim.

Her yaştaki insanın hafızasında yeri başka Mehmet Ali Erbil'in. Oğlum için komik adam, annem için Küheylanoyunundaki başarılı tiyatrocu, pek çok kadın için çapkın, benim içinse kendi ruhunun derinliklerine kaçmaktan korkup, başkalarını eğlendirmeye koşan adam. Bunlardan hangisi gerçek Mehmet Ali Erbil? Yoksa hepsi birden mi? Erbil'lerle geçirdiğim iki saat boyunca ünlü komedyenin sorularıma tepkileri, bir kaleydoskopu her çevirişinizde değişen renkler gibiydi. Eşi Tuğba Erbil'in bu kaleydoskopun parçaları arasında gönüllü olarak kaybolmaktan hoşlandığını düşündüm. İlginçtir ki aralarında 21 yaş fark olmasına rağmen, yaşama sevincini Tuğba Erbil'e veren, eşi Mehmet Ali. "TV'de sesini duyduğum anda neşem yerine geliyor," diyen genç kadına "Ya bir gün çapkınlık yaparsa yine?.." diye soruyorum. "Hoşgöremem. Mehmet Ali çapkınlık yaparsa, onu bırakır, giderim," diyor.

TUĞBA ERBİL
Beni gerçekten sevdiğine inandım, çok da düşünmedim geçmişini...

Ne kadar modern bir aileden gelmiş olsam da, evlilik olmadan birlikte yaşayacak türde biri de değildim. Bence sevdiğin insanla evlenirsin!

Babam çok üzüldü, gazetelerde fotoğraşarımızı görünce. Kim ister ki birinin sevgilisi olarak gazete kupürlerinde yer almayı.

Boşandığı zaman, Mehmet Ali'yle aramızda henüz duygusal bir şey yokken "Boşan bir daha evlenme, evlilik sana göre değil," diyordum.

Hayatta böyle inatçılık görmedim. Mesela Gülben Ergen'in programına inadından çıkmadı. O zaman yalvardım ona. "Gitmiyorum," dedi. Annesi bizdeydi, ısrar etti, ona rağmen gitmedi. O inadı çok kötü.

MEHMET ALİ ERBİL
İlk evliliğimi yaptığımda Tuğba daha yeni doğmuş! 51 yaşımdayım. Aramızda 21 yaş fark var!

Görür görmez Tuğba bana değişik geldi. O güne kadar yaşadığım ilişkilerin, arkadaşlıkların ya da aşkların çok dışında geldi. Hayatımın son evliliği olduğunu hissettim...

Boşanma acayip bir travma. Zaten ölümden sonraki ikinci travmaymı.
insan hayatında. Bu travmayı üç kez yaşadım.

Kadınları tanımak mümkün değil. Zaten kadını çözmediğiniz sürece ilişki daha güzel.

Erkeklerin yüzde 99'u çapkın. Bir tek üvey babam çapkın değildi. Neler var... İkisiyle yaşıyor, bir de Rus sevgili buluyor falan. Biz onların yanında hiçbir şeyiz.

- 'Çapkın showman' Mehmet Ali Erbil dördüncü evlilikte artık durulmuş gibi... Ne yaptınız ona?
- T.E: Aksi durumda zaten beraberliğimizin anlamı olmazdı ki.

- Erbil pek çok ilişkisini kamuoyu önünde yaşadı. 25 yaşında okulunu yeni bitirmiş, Ankaralı memur bir ailenin kızı olarak, 'Ya beni de üzerse...' demediniz mi hiç?
- T.E: Beni o konuda ikna etti.

- Nasıl?
- T.E: Sevgisiyle belki. Beni gerçekten sevdiğine inandım, çok da düşünmedim geçmişini.
- M.A.E: Tuğba ile aramızda yaş farkı olmasına rağmen ilişkimizde hâlâ bir sorun yok...

- Yaş farkınız ne kadar?
- M.A.E: 19.
- T.E: Hayır, 21 yaş daha büyüksün benden.
- M.A.E: Ne diyorsun?
- T.E: Evet. 29 yaşımdayım.
- M.A.E: Ben ilk evliliğimi yaptığımda o daha yeni doğmuş... Ben 51 yaşımdayım.

- Kuşak çatışması yaşamıyor musunuz?
- T.E: Ortak zevklerimiz fazla olduğu için fazla çatışma yaşamıyoruz. Hayat zaten yüzde 100 beklentilerin karşılandığı bir şey değil.

- Çocuğu planlamış mıydınız?
- T.E: Hiçbir şeyimizi planlamadık. Evliliğimiz de planlı değildi. Çocuk da öyle... Çocuk sahibi olayım, anne olayım özleminde değildim açıkçası. Ama iyi ki doğmuş.
- M.A.E: Bir de benim olgunluk dönemime denk geldi bu evlilik.

- Tuğba Erbil'in hedefleri, tutkuları nedir? Anne ve babanız da TRT'den emekliymiş.
- T.E: Bir ablam var. Ne mankenim, ne bu dünyadan geliyorum, ne bu dünyada olma isteğim vardı. Benim için piyango, Mehmet Ali'yle tanışmam. İlişkimiz arkadaş olarak başladı.

- Nerede tanıştınız?
- T.E: Falcıda tanıştık.
- M.A.E: Aslında Tuğba'nın ablasını tanıyordum. O bir falcıya gitmişti, beni de götürdü. Orada Tuğba'yı görür görmez âşık oldum. Bana çok değişik geldi.

- Nasıl?
- M.A.E: Daha kiloluydu. Tuğba demiyordum o zamanlar, 'Duba' derdim. (Gülüyor)
- T.E: Fazla da değildim yani.

- Görür görmez aşk... Ne giydiğini hatırlıyor musunuz?
- M.A.E: Hiç hatırlamıyorum, ben onu üstsüz düşündüm. Şaka yapıyorum!
- T.E: Ben baktırmadım bile.

- O zaman evliydiniz?
- M.A.E: Evet, evliydim. Tuğba'nın da erkek arkadaşı vardı zaten.
- T.E: Hafta sonu için gelmiştim İstanbul'a. Hacettepe Üniversitesi'nde son sınıftaydım.
EVLİLİK KOLAY DEĞİL, AMA ÇOK AŞIK OLDUM
- Bir evliliği bitirme düşüncesi kolay değildir. Yeni biriyle, yeniden evlenmeye nasıl hemen cesaret ediyorsunuz?
- M.A.E: Hemen olmadı ki zaten...
- T.E: Evlilik bir kalıp, insanı büyük sorumluluklar altına sokan bir boyunduruk gibi değil ki. Ben de evlilik meraklısı değildim. Ama evlilik olmadan birlikte yaşayacak türde biri de değildim; ne kadar modern bir aileden gelmiş olsam dahi.
- Hiç tereddütsüz, Mehmet Ali Erbil'e 'Evet,' dediniz...
- T.E: Tereddütlerim oldu tabii, ama onu kendi jenerasyonumdaki bir erkekle de yaşayabilirdim. Ankaralı orta halli bir ailenin kızıyım. Babam benim ve ablamın eğitimine önem verdi. Yurtdışında dil eğitimine gönderdi bizi.
- Anneniz, M. Ali Erbil'den dokuz yaş büyük. "Kızım, arada çok yaş farkı var. Biraz tanı önce," gibi şeyler söylemedi mi?
- T.E: Evlenmeden önce babam birinin sevgilisi olarak beni gazetede görünce çok üzüldü. "Başarılı bir işin olur öyle gazeteye çıkarsın," dedi. Hak etmediğim şeylerle karşılaştım. Ama önce annemi ikna ettim. Anneme Mehmet Ali'nin geçmişte birçok şey yaşamış olabileceğini ancak bugün çok farklı bir insan olduğunu söyledim. Zaten onunla tanışınca sevdiler. Babam şu an televizyonu bir tek Mehmet Ali için izliyor.
- Evlilik kararını nasıl alıyorsunuz?
- M.A.E: Bu evliliğin, artık hayatımın son evliliği olduğunu hissettim.
- Boşanmak mı zor evlenmek mi?
- M.A.E: Boşanmak daha zor valla.
- T.E: Mehmet Ali'ye boşandığı zaman, daha aramızda duygusal bir şey yokken, arkadaşça "Boşan, bir daha evlenme, evlilik sana göre değil," diyordum.
- M.A.E: En cesur olduğum konu bu galiba, evliliklerim. Evlilik kararını çok cesurca alıyorum.
- Sık boşanmış biri olarak bunun yarattığı duyguyu nasıl tarif edersiniz?
- M.A.E: Boşanma acayip bir travma. Zaten ölümden sonraki ikinci travmaymış insan hayatında. Evlilik de kolay bir şey değil... Ama çok âşık olduğumu hissettim.
BİZ KADINLAR, ERKEKLERİ ARSIZ YAPIYORUZ
- Kadınları tanıdığınızı düşünüyor musunuz artık?
- M.A.E: Yok, asla düşünmüyorum. Kadınları çözemediğiniz sürece daha güzel zaten. Benim için en güzel tarafı, Tuğba'nın kişiliğinin çok güçlü olması. Bunu söylerken, diğerleri güçsüzdü demiyorum ama, ayakları yere sağlam basan, karakterli... Bunlar aşkta, ilişkide önemli. Her zaman değişiktir Tuğba.
- Sizi şaşırtan yönleri ne?
- M.A.E: Küçük bir kaçamağım bile olsa, taviz vermez!
- Ne yapar? Bırakır gider mi?
- M.A.E: Tabii, hemen.
- T.E: Beni aldatırsa Mehmet Ali'yi bırakırım.
- M.A.E: Evlenmeden önceki süreçte denedim, nasıl bir tepki verecek diye. Öncekiler Tuğba'ya göre daha hoşgörülüydüler.
- T.E: Böyle bir hoşgörüden ötürü erkekleri arsız yapan kadınlar! Kadınlar bu kadar esnek olmasa, erkekler biraz daha kendilerine çekidüzen verirler. Sevdiğim erkek böyle bir yola başvurursa, onu sevdiğim için terk ederim. Demek ki kadınlar sevmiyor ki, terk etmiyorlar.
- M.A.E: Ekonomik açıdan kadın güçsüzse tahammül ediyor ya da sosyal açıdan belki o statüyü kaybetmek istemiyor.
-Mehmet Ali Erbil'in eşi olmanın zorlukları neler?
- T.E: Türkiye'de tatile gidemiyoruz mesela. Nefes aldırmıyor insanlar.
- M.A.E: Seviliyor olmak güzel. Etrafımda hakiki, çok farklı bir sevgi var. Bunu hastalığımda daha iyi yaşadım. Sabahın 7.00'sinde havalimanında, beni hiç tanımayan biri arkamdan enseme vurup "N'aber Mehmet Ali?" diyebiliyor. Sevgisinden yaptığını biliyorum ama...
EVLİLİK SÖZLEŞMESİ YAPMADIK
- Kızlarıyla yakın mısınız?
- T.E: Tabii, çok sık görüşüyoruz.
- Aslında siz, sık görüştüğünüz için eski eşler, kızlar, Ali Sadi, hepinizi aynı karede çekelim istedim...
- T.E: Aynı fotoğraf karesinde olamazdık. Biz şöyle bir aileyiz; Mehmet Ali, ben, Yasmin. Nergis veya Muhsine o ailenin içinde olmuyor. Çocuklar söz konusu olduğu zaman tabii ki hep beraberiz. Bazen kızı Mehmet Ali'yle konuşmaz. Ben Muhsine'yi (İlk eşi) arar konuşurum.
- M. Ali Erbil'le aynı evde yaşarken sizi şaşırtan ne var?
- T.E: Evin içinde rahatım. Evin dışında gözlenmek duygusu, attığınız her adımın takip ediliyor olması gibi, insanların gözü önünde olmak... Normal hayatımı yaşıyorum ama o gözlenme durumu kötü. Çünkü piyangodan çıkan bir ünlü olma durumum var. Böyle bir hayatın içine girmek travmatik bir şey. Bu travmayı sosyal sorumluluk projeleriyle atlatmayı tercih ettim.
Çalıştığım bir dernek var, bir şey olursa orada kullanırım. Bunun artısı olsun diye...
- Şimdi ne yapıyorsunuz?
- T.E: Ali Sadi büyümeye başladı. Bir televizyon programı projesi var. Anne-çocuk programı.
AŞK BİTİNCE EVLİLİK DE BİTİYOR
- Sizi ayrılığa götüren şey ne oluyor?
- M.A.E: Çok mutsuz olacaksam ayrılıyorum. Aşk bitti mi evlilik de bitiyor.
Yeni eşime beş yıldır aşkım hiç bitmedi.
- Çapkın bir erkeksiniz. Sizce diğer erkekler de çapkın mı?
- M.A.E: Çapkın olmayan erkek mi var? Erkeklerin yüzde 99'u çapkın. Bir tek üvey babam çapkın değildi. Neler var; iki tanesiyle yaşıyor, bir de Rus sevgili buluyor falan. Biz onların yanında hiçbir şeyiz.
- Benim kocam da çapkın mı yani?
- M.A.E: Evet. Ruhun duymaz Tuluhan. Bu erkekler ne yılandır...
- Bu aşkın bir çapkınlıktan zarar görmemesi için ne yapıyorsunuz?
- M.A.E: Kendine iyi bakıyor. Çocuktan sonra salmadı kendini.
- T.E: Spora başladım. Beslenmeme, giyimime, kuşamıma özenirim. Eşiminkine de dikkat ederim.
- "Mehmet Ali ile evlendikten sonra onda şunu değiştirdim," dediğiniz ne var?
- T.E: Objektif olmaya çalışırım. Birçok filmde söyledim mesela, "Bu filmde oynama, rezalet," diye. Bunu onun eşi olarak değil, dostu olarak söylüyorum. Bazen çok konuşmamasını, susmasının daha iyi olabileceğini söylüyorum. Onun dışında hayatındaki negatif insanları uzaklaştırdım.
- M.A.E: Oyun zevkim vardır mesela, hiçbir zaman ona müdahale etmemiştir.

 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
 

Etiketler
ali, erbilin, gözünü, korkuttu, mehmet


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Mehmet Ali Erbil'e Van tokadı PassioN Haber Arşivi 0 25 Aralık 2011 13:01