IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 29 Kasım 2010, 09:25   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (1)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Hiçbir Şey Bana Altın Tepside Sunulmadı





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Banu Duran-Vatan Gazetesi
Sinem Kobal, Kaybolan Çocuk Yıldızlarından Olmamayı Başardığını Söyledi.
Star TV’ye transfer olan “Küçük Sırlar” dizisinde canlandırdığı Su karakteri ile beğeni toplayan Sinem Kobal, 9 yıldır ekranlarda. “Kaybolan çocuk yıldızlardan olmamayı başardım” diyen Kobal; “Ailemden ve sevdiklerimden hiçbir şey saklamam. Çünkü sırlar olursa samimiyet yok olur. Ama onun dışında herkese ve her şeye karşı sırlarla doluyum” diyor.
Deneme çekimlerinde kendisinden çok daha güzel kızlar gördüğünü belirten ünlü oyuncu: “Ben o kızların yanında normal biriyim. Beni
seçmezler diye düşünüyorum sonra bir anda projeye kabul ediliyorum” diyerek önemli olanın yetenek olduğunu vurguluyor.
* Diziniz Küçük Sırlar ne kadar vaktinizi alıyor? Siz de pek çok oyuncunun belirttiği gibi sadece “sinema” yapmak ister misiniz?
Haftanın en az 5 günü sabah 08.00’den itibaren setteyim, eve dönüş saatim değişiyor. Dizi gerçekten genel olarak zor bir sektör ve çok emek istiyor. Bu, bugüne kadar her rol aldığım dizi için geçerli olan bir durum. Bu yüzden hayatımın büyük kısmını kaplıyor. Ama aslında en büyük emek, kamera arkasında çalışan ekibin. Onların özverisi sayesinde devam ediyor işler. Onlar gizli kahramanlar... Bu şartlar bir oyuncu için tabii ki zor, zaten duygularınla sürekli savaş halinde oluyorsun çalışırken, bir de bedenen yorulunca ruhun da etkileniyor, ciddi savaş vermek gerekiyor. Reyting kaygısı da olunca sadece sanata değil aynı zamanda popüler kültüre hizmet eden bir sektör. Ama bir diğer yandan sinema ayrı bir keyif hatta tutku... Kendimi beyazperdede izlediğimde 16 yaşındaydım; ‘’Okul’’ filmini çekmiştik.
Bendeki sinema rüyasi işte orada başladı ve bendeki yeri çok ayrı. Çok heyecan verici.
* Dizinizin en eleştirildiği konulardan biri de genç kızların mini etek giymesi ve erkeklerin lüks arabalar kullanması. “Böyle okul olmaz” deniyor. Gerçek hayatla diziyi karşılaştırmak doğru mu?
Biz böyle bir sorun yaşamadık ama bu biraz basının ilgiyi yönlendirmesi ve farklı algılatması oldu. TV dizileri izleyicilerin keyifli vakit geçirmeleri üzerine kurgulu işlerdir. Dizimiz iddialı bir dizi, her türlü karakteri ve tarzı içinde barındırıyor. Mesela kısa etek giyen Ayşegül’ün grubu karşısında normal etek giyen Su, diz altında etek giyen Arzu da var. Dizilerle gerçek hayatı ayırmak lazım.
Su’yla ortak yanım çok; ikimiz de inatçıyız
* Su ile Sinem’in en benzeştiği ve en zıt olduğu noktalar neler?
Su karakterinin inatçılığı, doğrularından ödün vermeden yaşama arzusu, yanlışların ve yalanların karşısında teslim olmayıp mücadele etmesi, o ortamlardan kaçmaya çalışması, merhameti... Bunlar bende de olan özellikler. Su karakteriyle yolculuğum benim için çok keyifli ve değişik bir tecrübe oldu. Su değişiyor, her büyümekte ve olgunlaşmakta olan genç kız gibi değişime uğrayabilecek bir karakter. Bu yüzden sürprizlerle dolu.
* Su zorlu bir süreç geçiriyor. Babaannesiyle yaşadığı gerginlik onu hep yanlış şeyler yapmasına sebep oluyor. Sizce Su’yun eve dönmesi hata mıydı?
Bu kadar yalanın, çıkarcı ve tanımadığı tarz ilişkilerin içinde o da öyle olmaktan korktu ve kaçtı, ama başaramadı. Dönüşü onun için büyük bir hayal kırıklığı, çok gücüne gidiyor. Çünkü Su fazla gururlu bir kız ama fark etti ki hayatta her şeyle yüzleşmek ve baş etmek zorunda. Bu da onu daha güçlü yapmaya başlıyor. Artık çok daha güçlü biri olan Su başkalarının da hayatında başka izler bırakmaya başlıyor.
* Dizinin izleyicisi Demir ve Su ilişkisini çok sevdi. Bu ikiliyi yeniden bir arada görebilecek miyiz?
Demir ve Su’nun aşkı saf, gerçek ve tutkulu bir aşk ama ikisi de o kadar alıngan ve gururlu ki bir türlü birbirlerini anlayamıyorlar. Su her şeye rağmen Demir için mücadele ediyor ama artık aşkı ona çok acı çektiriyor ve Demir’in onu istemediğini düşünmeye başlıyor. Dengeleri biraz bozacak sürpriz gelişmeler olacak ama sonunda tekrar bir araya gelirler mi bunu ilerleyen bölümlerde göreceğiz.
* Sizin de küçük ya da büyük sırlarınız var mıdır; yoksa her şeyini ailesi ve arkadaşlarıyla paylaşan biri misiniz?
Ben ailemden ve sevdiklerimden hiçbir seyi saklamam, sırlar olursa samimiyet yok olur. Ama onun dışında herkese ve her şeye karşı sırlarla doluyum. Benim kim olduğum bana ve sevdiklerime kalmalı.
* Dizide çok şık ve trend kıyafetlerle görüyoruz sizi; gerçek hayatta da modayı yakından takip eder misiniz?
Ben neyle iyi hissediyorsam onu seçerim. Mesela, moda diye asla leopar giymem ama modayla haşır neşirim.
Özel hayatımda çok sadeyim
“Aslında süslüyümdür ama o kadar doyuyorum ki... Özel hayatımda çok sadeyim; makyaj yapmam ve kuaföre gitmem. Saçlarım dalgalı; yıkayıp çıkıyorum. Ama özel bir şey ya da yer olduğunda en bakımlı, en iyi şekilde giyinmiş olmayı severim.”
Dışarısı neden bu kadar acımasız anlamıyorum
* Çocuk yıldızların zamanla yok olduğunu biliyoruz. Sizin bu şekilde yükselişiniz ve iyi işlerle karşımızda olmanızın sebebi nedir?
Gerçekten de bu meslekte tutunmak çok zor çünkü başarı istesen de, istemesen de şöhreti getiriyor. Çocuk yıldızların neden kaybolduğunu, yıprandığını çok iyi anlayabiliyorum. Benim için de hiç kolay değil, en sancılı ergenlik döneminde bile birçok kriz, iftira veya başarısızlıkla karşılaşabiliyorsun. Yalan haberler, kaybolma korkusu bir yandan, çalışmak bir yandan... Hayat mücadelesi gerçekten zor. Oysa ki dışarısı neden bu kadar acımasız? Hayatta doğru seçimler kişileri bir yere getirir ve ben doğru seçimler yaptığımı düşünüyorum. Ama en önemlisi çalışmak ve emek vermek; ben gerçekten çok çalıştım. Şans da önemli ama şans kapıyı çalar ve gider, gerisi sana kalmış. 9 senedir bu işi yapıyorum. Yaşıma ve de bu sektöre göre başarıyı tattığımı düşünüyorum. Ama daha öğreneceğim çok şey var. Kaybolan çocuk yıldızlardan olmamayı başardım ama oyunculuk ölene kadar yapmak istediğim bir iş.
* Kendinizi şanslı görüyor musunuz?
Hiçbir şey altın tepside sunulmadı bana. Yaşıtlarım gezerken benim hayatım sırf çalışmaktı. Söylediğim gibi bence ben şanslı biriyim ama hiçbir şeyin sadece şans eseri olmadığının da farkındayım.
* Bulunduğunuz konumda güzelliğinizin mi oyun gücünüzün mü rolü daha büyük?
Güzellik göreceli bi kavram, herkese göre değişir. Bu yüzden güzellik belki 1 belki 2 sene avantaj olabilir, sonra kaybolursun. Artık birçok güzel oyuncu var, mesela ben her rolü almak için girdiğim deneme çekimlerinde benden çok daha güzel kızlar görüyorum. Ben onların yanında normal biriyim, beni seçmezler diye düşünüyorum sonra bir anda projeye kabul ediliyorum. O yüzden bu meslekte yetenekle kalıcı olunuyor. Tabii ki görsel bir iş yapıyoruz, güzelliğin önemi de inkar edilemez ama yalnız başına bir şey ifade etmiyor.

 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
 

Etiketler
bana, hicbir, sunulmadı, tepside


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Tepside Profiterol oneofgirl Tatlılar 0 23 Temmuz 2013 17:11
Hiçbir Pul Hiçbir Zarfa Yakışmıyor-Edip Cansever Afrodit Şiir, Hikaye ve Güzel Sözler 0 22 Ağustos 2010 23:24