IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
 
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 29 Şubat 2012, 22:33   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Ömer Dinçer'den Altan'a manşet tepkisi




Bakan o manşet için Ahmet Altan'ı aradı: ÇOK RENCİDE OLDUM..


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.







Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Taraf gazetesinin dünkü manşeti sonrası Milli eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in gazetenin Genel Yayın Yönetmeni Ahmet Altan'ı aradığı ortaya çıktı. Altan, o görüşmeyi bugünkü köşesinde anlattı.
Yeni eğitim sistemi tasarısıyla ilgili düzenlemenin Dinçer'in MGK'ya katılmasının ardından değişmesine işaret eden gazete 'BUNUN ADI DA '27 ŞUBAT ' OLSUN' manşetini atmıştı.
Bu manşet sonrası Altan'ı telefonla arayan Dinçer, "Manşetinizden çok rencide oldum'' diyerek söze başlamış.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


İşte Altan'ın bugünkü o yazısı
Sabah, Milli eğitim Bakanı ömer dinçer aradı.
"Manşetinizden çok rencide oldum" dedi, "sizi temin ederim ki Milli Güvenlik Kurulu'nda bu yeni eğitim sistemiyle ilgili tek kelime konuşulmadı."
NEDEN ÜYESİ OLMADIĞINIZ MGK'YA KATILDINIZ

"Ne konuşuldu peki, niye üyesi olmadığınız Milli Güvenlik Kurulu'na katıldınız?"
"Güneydoğu'da asayiş sorunlarının eğitimi aksatmaması konusu konuşuldu... Güneydoğu konusunun konuşulması da daha önceden kararlaştırılmıştı."
Tabii, herkesin aklına gelecek olan soru benim de aklıma geldi.
TASARI NEDEN MGK SONRASI DEĞİŞTİ

"Peki, neden tam da Milli Güvenlik Kurulu'nun toplandığı ve sizin de toplantıya katıldığınız gün sistemde değişiklik yapma kararınızı Meclis'e bildirdiniz? Bu iki olayın birarada gerçekleşmesinin nasıl görüneceğini düşünmemiş olamazsınız."
"Aynı güne rastladı çünkü Başbakanımız sağlık nedenleriyle epeydir Ankara'dan uzaktı, kendisiyle bu konuyu yüz yüze konuşma imkânımız olmamıştı, Başbakanımızla ancak Milli Güvenlik Kurulu'nun toplandığı gün yüz yüze konuşabildik bu konuyu."
Bakan Dinçer'in bu sözleri, "değişikliğin" Başbakan'la Bakan arasındaki görüşmede belirlendiğini ortaya koyuyordu.
Başbakanla Bakan'dan biri, diğerini bu "değişikliğin" gerekli olduğuna ikna etmişti.
BEN BAŞBAKAN'I İKNA ETTİM

"Hanginiz hanginizi değiştirme konusunda ikna etti, başbakan mı sizi, siz mi Başbakan'ı?"
"Ben Başbakan'ı," dedi Dinçer kısa bir duraklamadan sonra.
Hemen arkasından da "bu yeni sistem önerisinin nasıl geliştiğini" anlattı.
"Biliyorsunuz bu bir tasarı, AKP'nin Meclis grubu tarafından önerildi, ben milletvekili arkadaşlarla görüşmeleri için uzmanlarımı gönderdim ama bir yanlış anlaşılma olmuş onlar görüşürlerken, onun için o yanlışlığın düzeltilmesi gerekiyordu."
YÖNLENDİRME VE MESLEKİ TERCİH HATASI

"Yanlışlığın" ne olduğunu da teknik terimlerle anlattı, "Arkadaşlar mesleki tercihle, yönlendirme kavramları konusunda bir hata yapmışlar".
Doğrusu ya "mesleki tercihle, yönlendirme" arasındaki farkı sormaya cesaretim yetmedi, hiç anlamadığım teknik bir konunun içinde yolumu kaybetmekten korktum.
Onun yerine başka bir soru sordum.
TASARI NEDEN OLGUNLAŞTIRILMADI

"Peki, Meclis'teki arkadaşlarınızın acelesi neydi de bu tasarıyı bütün yanlışlıklardan arındıracak şekilde olgunlaştırmadan Meclis'e sundular."
Gene kısa bir duraklama oldu.
"Tabii onu o arkadaşlarımıza sormanız gerekir."
Sonra bu yeni sistemi savundu Bakan.
KIZ ÖĞRENCİLERDEN VAZGEÇMEYİZ

"Bakın ben 12 yıllık bir zorunlu eğitim getiriyorum, 12 yıllık zorunlu eğitimi bir esnekliği olmadan, kesintisiz uygulayan hiçbir ülke yok. Eğer 12 yılı kesintisiz okutursanız, böyle bir katılık benimserseniz, çocuk bu 12 yıllık eğitimin hiçbir döneminde fikir değiştiremez, branşını değiştiremez. Başta verdiği karara sonuna kadar mahkûm kalır. Ama bu 4+4+4 sisteminde çocuk istediğinde branşını değiştirebilecek. Dünyada da uygulamalar böyledir zaten. Ayrıca kız öğrencilerin okula devamı için hep uğraştık, bundan sonra da bundan vazgeçmeyiz."
İMAM HATİPLERİN ORTA KISIMLARI AÇILMIŞ OLUYOR

"İmam-hatiplerin orta kısmının açılması da bu yeni sistemle mümkün oluyor değil mi?"
"Tabii o da mümkün oluyor."
Sonra biraz daha eğitimden, yeryüzündeki gelişmelerden, "esnek bir eğitim" sisteminin gerekliliğinden konuştuk, kapatmadan önce Bakan bir kez daha "O manşetinizden çok rencide oldum" dedi.
Ben de, "Onu düzeltiriz, ben bu söylediklerinizi aynen yazarım" dedim.
Hem yazdım, hem de manşete "değişikliği Dinçer'in yaptığını" koyduk.
Bakan'ın söylediklerinden, bu değişikliğin generallerin emirleriyle olmadığı anlaşılıyor.
Ama başka şeyler de anlaşılıyor.
DEVREYE BAŞBAKAN GİRİNCE DİRENÇ ÇÖZÜLMÜŞ

Meclis grubu, "bir yanlış anlaşılma" sonucu da olsa "ilk dört yılın sonunda öğrencilerin açık öğretimle devam etmesi" konusunda direnmiş, bu direnç ancak Başbakan'ın devreye girmesiyle aşılmış.
Niye direndiklerini Bakan'a sormadım çünkü onlar adına bir cevap veremeyecekti.
Ama "o grubun" istediği "imam-hatiplerin orta kısmının açılmasıysa" bu, yeni değişiklikle de gerçekleşiyor.
Açık öğretimin ilk dört yıldan sonra başlamasıyla "imam-hatipler" arasında bir bağ yok, bu amaçla direnmeleri anlamsız, geriye bir tek "kız öğrenciler" iddiası kalıyor.
KIZ ÖĞRENCİLER KONUSUNDAKİ ENDİŞE HAKLI

Sanırım, İbrahim Betil'den Halil Berktay'a, Berktay'dan Üstün Ergüder'e kadar bu konuda beni pataklayanlar da, TÜSİAD da, Güler Sabancı da "kız öğrenciler" endişesinde haklılar.
Anlayabildiğim kadarıyla AKP'nin içinde "eğitim" deyince sadece "imam-hatipleri ve kız öğrencileri" düşünen, kafası bin yıl öncede kalmış, bugünkü nesillerin gelecek yıllarda dünyadaki diğer gençlerle nasıl rekabet edeceğini hiç düşünmeyen birileri var.
Ama ortadaki bütün bu gerçeğe rağmen ben eğitimin artık "kız öğrenciler" parantezinden kurtarılarak tartışılmasından yanayım, bir grup "takıntılı" parlamenterin Ortaçağ'da gezinen zihniyetine esir olarak eğitim gündemini belirlememeliyiz, bu ülkede eğitim sisteminin değişmesi gerekiyor, bunu da cesaretle gerçekleştirmeliyiz.
BAKAN'IN SAMİMİYETİNE İNANDIM

Ben, Bakan Dinçer'in "çağdaş ve özgür" çocuklar yetiştirmek konusundaki samimiyetine inandım, MGK'nın toplandığı bir günde adını lekelemek pahasına çırpınması da bence iyi niyetinin açık bir kanıtı, başbakanın da böyle bir çabaya hemen destek vermesi çok olumlu.
Bu eğitim sistemi değişmeli.
Değişim isteyen herkes nasıl bir eğitim istediğini ortaya koysun.
"İdeolojileri" çarpıştırmadan çocukları geleceğe taşıyacak bir yol bulalım.

__________________
Küçükken bir yerim ağrıdığında - Öpeyim de geçsin. derdin. Yüreğim ağrıyor ANNE. Öpte geçsin.
 

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Alt 29 Şubat 2012, 22:37   #2
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Cevap: Ömer Dinçer'den Altan'a manşet tepkisi




DevLet Hastanesinde BiLe Böyle Muhamele Yapılmaz yahu !

 

 

Etiketler
dincerden, uçuşlarda, yasaklar, yurtici


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Yurtiçi Uçuşlarda Yeni Yasaklar Yarın Başlıyor Liaaa Havacılık Haberleri 0 29 Şubat 2012 12:45