Çevrimdışı

Oyuncular Çağatay Ulusoy ve Gizem Karaca ile şarkıcı Cenk Eren'in de aralarında bulunduğu 34 sanığın, "uyuşturucu temin etmek", "suç örgütü kurmak" ve "suç örgütü üyesi olmak" gibi suçlardan yargılanmasına başlandı.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Terörle Mücadele Kanunu'nun (TMK) 10. maddesiyle görevli İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başlayan duruşmaya, 11 tutuklu sanık ile aralarında oyuncular Çağatay Ulusoy ile Gizem Karaca'nın da bulunduğu 12 tutuksuz sanık katıldı. Turnede olduğu gerekçesiyle mazeret bildirdiği belirtilen şarkıcı Cenk Eren ile hakkında yakalama kararı çıkarılan menajer Ayşe Selin Boronkay ise duruşmaya gelmedi.

Duruşmada kimlik tespiti yapılan sanıklardan Çağatay Ulusoy, Gizem Karaca, Kağan Turgut ve Yusuf Hasan Akgün, mesleklerinin sorulması üzerine oyuncu olduklarını belirtirken, sanık Niyazi Canbaz da yardımcı yönetmen olduğunu ifade etti. Bu arada, kimlik tespiti yapılan sanıklardan birinin babasının isminin Nazım, annesinin isminin ise Hikmet olması, duruşma salonunda gülüşmelere neden oldu.

Daha sonra, savunması alınan tutuklu sanıklardan Şeref Deniz, suç örgütü lideri olduğu iddialarını ve suçlamaları kabul etmediğini belirterek,
sanıklardan sadece ikisini tanıdığını, uyuşturucu satmayıp kullandığını ve evinde bulunan terazinin hassas olmayan normal bir terazi olduğunu söyledi.

Beyanları sorulan sanıklardan Nejat Fidan, Emrah Akman, Erol Tutsak ve Şenol Bayramoğlu da uyuşturucu temin ettikleri yönündeki suçlamaları reddederek, uyuşturucu kullandıklarını ancak satmadıklarını öne sürdü.

"Cenk Eren ile içki içerdik"

Sanık savunmaları sırasında Mahkeme Heyeti Başkanı Mehmet Ekinci, sanıklara "Kimse 'ben suçluyum' demek zorunda değil. Eğer bildiğiniz bir şey varsa, bildirirseniz, etkin pişmanlıktan faydalanırsınız. Ne kadar doğru söylerseniz, o kadar yararınıza. Yanlış bilgi verirseniz, aleyhinize olur. Takdir sizin, keyfiniz bilir" şeklinde uyarıda bulundu.

Savunma yapan ve suçlamaları kabul etmediğini belirten sanıklardan Alp Parlar ise Erol Tutsak ve Cenk Eren'i tanıdığını anlattı.

Sosyal medya aracılığıyla tanıştığı Eren'in çalıştığı gece kulübüne geldiğini söyleyen sanık Parlar, "Uyuşturucu için hiç görüşmedik. Onunla farklı
bir ilişkimiz vardı. Benden kokain istemedi. Bazen iş çıkışında beni arıyordu, oturup içki içiyorduk. Kulüp çıkışında Erol Tutsak'tan aldığım içkileri bazen Cenk Eren'e götürürdüm, birlikte içerdik" ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti, ifadelerin ardından duruşmaya bir süre ara verdi.

Davanın geçmişi

TMK 10. maddesiyle görevli İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği tarafından hazırlanan iddianamede, uyuşturucu çetesinin liderinin sanık Şeref
Deniz olduğu belirtilerek, asıl adı Yüksel Venedik olan Cenk Eren'in, sanıklardan Tolga Disanlı, Alp Parlar ve Cengiz Esmer'den temin ettiği kokaini evinde kullandığı ve uyuşturucu maddeyi getiren şahısların da evine teslim ettiği anlatılıyor.

Cenk Eren'in soruşturma kapsamında bahsedilen suç örgütleriyle herhangi bir hiyerarşik, organik bağı olmadığı kaydedilen iddianamede, Eren'in savunmasında hiçbir uyuşturucu kullanmadığını iddia ettiği ancak alınan biyolojik örneklerinden yapılan tahlilde kokain maddesini kullandığının tespit edildiği bilgisi veriliyor.

İddianamede, sanıklardan Ayşe Selin Boronkay'ın, Nuri Kösem'den Cengiz Esmer'in telefon numarasını aldıktan sonra, kokain temin etmek için Esmer'i aradığı, kokaini Çağatay Ulusoy'a vermek üzere temin ettiği, aynı zamanda kendisinin de esrar ve kokain kullandığı, Mehmet Çakır'a da kokain temin ettiği ve Cengiz Esmer ile sosyal medya üzerinden haberleştiği de bildiriliyor.

Sanık Çağatay Ulusoy'un, sanıklardan Onur Tezer'den esrar temin ettiği, esrarı Hüseyin Orçun Benli'nin evine götürerek burada kullandıkları
savunulan iddianamede, Ulusoy'un sanık Ergun Taş'tan da kendisi ve Gizem Karaca'nın kullanması için esrar temin ederek bazen kendi evinde bazen de Gizem Karaca'nın evinde beraber kullandıklarının tespit edildiği aktarılıyor.

Sanıklar Cenk Eren, Çağatay Ulusoy, Gizem Karaca, Yusuf Hasan Akgün ve Ayşe Selin Boronkay hakkında "uyuşturucu temin etmek" suçundan 5 yıldan 15 yıla kadar hapis cezası talep edilen iddianamede, diğer 29 sanığın ise "örgüt kurmak ve yönetmek'', ''örgüt üyesi olmak'', ''uyuşturucu kullanmak ve kullanmak için yer temin etmek'', ''uyuşturucu maddesi satın almak ve bulundurmak'' gibi suçlardan değişen hapis cezalarına çarptırılmaları isteniyor.

İddianameyi kabul eden İstanbul 16. Ağır Ceza Mahkemesi, "uyuşturucu temin etmek" suçundan, aralarında menajer Ayşe Selin Boronkay'ın da bulunduğu 17 kişi hakkında yakalama emri çıkartılmasına karar vermişti. Heyet, oyuncular Çağatay Ulusoy ve Gizem Karaca ile şarkıcı Cenk Eren'in de yer aldığı 13 kişiye yurt dışına çıkış yasağı koyarken, bu kişilerin ilk duruşmaya zorla getirilmesine de hükmetmişti.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekiplerinin 25 Ocak'ta Beşiktaş, Şişli, Etiler ve Ulus bölgesinde düzenlediği operasyonda, aralarında Gizem Karaca, Cenk Eren, Çağatay Ulusoy, Yusuf Hasan Akgün ve Ayşe Selin Boronkay'ın da bulunduğu 38 kişi gözaltına alınmış, operasyonda, 20 kilogram esrar, 500 gram kokain, bir miktar eroin ve bir miktar bonzai maddesi ele geçirilmişti.

Sabah

 

Çevrimdışı

Keşler son mahkemesine çıktı.Savcı mütâlasını daha okumadı ama işleri çok zor çok büyük cezalar yolda.

__________________
Kahpeliğin bahanesi, İhanetin telafisi olmaz.