Çevrimdışı

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa Kamalak, "Tarihin en şanlı milletinin torunları Batı kapılarında 55, 56 yıldır 'hazır ol'da bekletiliyor adeta uşak gibi" dedi.


Kamalak, partisinin Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, Türkiye'nin ve İslam coğrafyasının tarihte eşine rastlanmamış biçimde kuşatma altında, adeta ateş çemberi içinde bulunduğunu savundu.
Küresel emperyalizmin, bundan bir asır önce İslam coğrafyasını böldüğünü ve şimdi bunu yeniden parçalamanın mücadelesini verdiğini belirten Kamalak, Irak, Libya, Suriye ve Sudan'ın ardından son olarak Yemen'in de parçalanmanın eşiğine geldiğini ifade etti.
Bütün İslam dünyasında aynı tehlikeli oyunun oynandığını, her türlü etnik ve mezhebi kışkırtmanın sürdüğünü kaydeden Kamalak, "Acaba İslam alemine öncülük etmesi icap eden Türkiyemiz ne yapıyor. Yazık ki Türkiye'de yöneticiler hala çelik çomak oynamakla meşgul. Hala Avrupa Birliğinden medet umuluyor ve Türkiye'yi gerçekten bölüp parçalamak isteyen hakiki aktörlerin Avrupa olduğu, Batılılar olduğu hala fark edilmiyor" diye konuştu.
Yunanistan'da genel seçimler sonucunda Avrupa Birliğine "Hayır" diyen, gerekirse Avrupa para sisteminden, Avro Bölgesi'nden çıkacağını belirten bir partinin iktidara geldiğine işaret eden Kamalak, Türk hükümetinin ise Avrupa Birliğinin kapısında el pençe divan durduğunu öne sürdü.
Dünyada Avrupa Birliği Bakanlığı bulunan tek ülkenin Türkiye olduğunu belirten Kamalak, "Bu millet, bu zillete müstahak değildir. Tarihin en şanlı milletinin torunları Batı kapılarında 55, 56 yıldır 'hazır ol'da bekletiliyor adeta bir Uşak gibi. Aziz milletimiz bu zillete müstahak değildir. Zulüm yerine adaleti hakim kılmaya mecburuz" ifadelerini kullandı.
Kamalak, adalet tesis edilmeden insanların onurlu hayata kavuşturulmasının mümkün olmadığını vurgulayarak, "Artık Avrupa kapılarında oyalanmak yerine öze dönmek, kendimize gelmek ve İslam Birliğini kurmak mecburiyetindeyiz. Ya imkanlarımızı birleştireceğiz ya da bir bütün halinde yok olacağız" diye konuştu.
Türkiye'de gelir dağılımının eşit olmadığını savunan Kamalak, taşeron işçi sayısıyla vatandaşın bankalara borcu, icra dosyaları, işsizlik oranları, devletin dış borçlanması gibi ekonomik verilere değindi. Kamalak, "Ankara'nın gündemi başka Anadolu'nun, milletin gündemi başkadır. Ankara bir takım yolsuzlukların, pisliklerin üstünü örtmeye çalışırken, Anadolu işsizlikle, yoksullukla uğraşmaktadır" dedi.
-"İktidara geldiğimizde adil düzeni kuracağız"
İktidara geldiklerinde adil düzen kuracaklarını, gelir dağılımını düzelteceklerini, tüm isteyenlere iş imkanı sağlayacaklarını anlatan Kamalak, iktidara geldikleri ilk gün işçi, memur ve emekliye bir maaş ikramiye sözü verdi. Yine ilk günden itibaren asgari ücretten vergiyi kaldıracaklarını dile getiren Kamalak, bunun da asgari ücretlinin maaşında yüzde 50 artış anlamına geldiğini kaydetti.
Kamalak, ülke çapında üretim seferberliği başlatacaklarını, çiftçinin üretimde kullandığı mazottan vergi almayacaklarını, çiftçi ve esnafın kamu bankalarına olan faiz borçlarını sileceklerini, esnafa üretimi artırmak için teşvik kredileri ve faizsiz krediler vereceklerini bildirdi.
Türkiye'de 6 milyon kişinin işsiz olduğunu ifade eden Kamalak, şu görüşleri savundu:
"Bu kadar işsize iş taahhüt ediyorsunuz, 'kaynak ne' diye soracaklar. Bütün bunların hesabı, planı, projesi yapılmıştır. Yapılan araştırmalara göre, emek yoğun alanlarda bir işçinin istihdamı için ortalama 250 bin liraya ihtiyaç var. Yine yapılan araştırmalara göre Ak Saray'ın maliyeti 10 milyar lira. O sarayı yaptıracağımıza iş alanına yönelmiş olsak demek ki sadece o binanın maliyetiyle tam 40 bin gencimize iş imkanı sağlamış olacaktık. Bunlar bir tercih meselesidir. Asıl olan sağlıklı, iktisadi karar verebilmektir, rasyonel kararlar verebilmektir."
İktidar olduklarında anayasayı değiştirerek Meclis'in itibarını yükselteceklerini belirten Kamalak, Meclis soruşturmalarını kura yoluyla belirlenen yüksek hakimlerden oluşan kurulun yapmasını sağlayacaklarını, Yüce Divan kararını ise yine TBMM Genel Kurulu'nun vereceğini dile getirdi.

milliyet