The world is yours* Nerede bir sevda görsem gidip kulaklarından çekerim, sana benzediği için .. Uzaklaş derim sevene sevdiğin gidecektir bilmediğin bir menzile gidince o başka bir sevgiliye için için ağlayacaksın O'nu gördüğün düşlerde |
-The world is yours* Eriyen bir çığlık. Ağzımdan süzülen Kaynayan bir aşk tarifi Bazen akıp giden Tabağın ortasında kırıntılı bir yalnızlık Tuzla karışık Kargalara yem. Çevir bardağını sıcak mıyım hala? Örtsen de üstümü titrerim Tepeden tırnağa Soğuktur bütün pencere dipleri Hastalıklara yem. İyileştirsen de kaybederim Sağlığımı dünden kalma Yaşlanmış kalbimi Değirmende ağartılmamış saçlarım Hala sıcak mıyım? Yasaksa söyle çıplak ayakla kaçıp gitmek Kucağına. Korkarım geceleri! Öcüler yer ister istemez Anahtar şıngırtıları duyarım, ürkerim. Gecenin bir saati. İlüzyonlu bir masal mı bu yaşadıklarım? Var olup olmam neyi değiştirir? Yok etsen de geri gelirim! Söyle ben yalan mıyım? Sıcak kalmış olabilir miyim hala? Dilinin ucundaki cümlelerin tadında. Gırtlağında düğümlenen düğmeler.. Hepsi birer gerçek benden bir parça. Çevir yaşamını kalmış mı tarifsiz duygular Ardında? Bazen onlar akıp giden bir aşk tarifidir aslında. Ben, tarifte unutulan mıyım ben? Ben.. Sıcak mıyım hala? |
The world is yours* Şurada burada güçlü adımlarla dolaşmaktansa, doğru yolda sekerek yürümek daha iyidir ;cool |
The world is yours* Güçlenmek istiyorsan önce köklerini hiçliğin derinliklerine gömmeli ve en yalnız yalnızlığınla yüz yüze gelmeyi öğrenmelisin... |
Cevap: The world is yours* Durup düşünmeye zamanın olur mu? Yitirmeden anlamaz insan.. Sevdiklerin yolun sonunda.. Sarıl her fırsatında o insana, Arkasından ağlayan olma.. Geri getirmez çok ağlasan da.. Durur, durur belki başucunda.. Annen baban kendi çapında.. Abin bile kırk yedi yaşında.. Ömür, ömür sanki bi kara kutuymuş Günü gelince herkesin açılmış Ama sorarsan hep geç kalınmış.. |
Cevap: The world is yours* Aşkın bu karanlık gecesinde Bülbül yine vahşi müterennim Mecnûn'u terk etti mi Leylâ? Vahşî sesi firkat sesi sandım. Aşkın bu karanlık gecesinde, Hicrânımı duydum, seni andım, Firkatzede bülbül gibi yandım. |
Cevap: The world is yours* Basit biri değilim Herkes kadar dertli Bazılarından fakir cogundan zenginim Küfemde taşıdıgım hayallerim Söylenecek şarkılarım Paylaşılacak dostluklarım var Bilmeyene sevgiyi ögretecek kadar büyük bir kalbim Gidene beddua e-d-e-m-e-y-e-n bir dilim var Yüregimi korkak büyütmedim Kaybettiklerim ... Dağıttıklarım ... Servetimdir. |
Cevap: The world is yours* [Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...] Bir gün hiç beklemediğim bir anda sahip olacağım sana.Ellerin ellerime değecek.Ben ağladığımda gözümden düşen her yaş seninde yüreğine değecek.O günlerden birinde bir gece vakti belki de birlikte uyuyacağız.Ya el ele ya da ellerin belimdeyken.Bir şekilde birlikte sabahlayacağız o gece.Sabahın köründe seni o çok sevdiğin uykunla sessizce baş başa bırakıp gideceğim.Uyandığında bir not bulacaksın yanında ‘seni çok seviyorum’ diye. O günlerden birinde biz el ele yürürken küçük bir çocuk görüp seveceğiz belki de.Bir gün ikimizden bir parçada düşer mi bu dünyaya diye düşüneceğiz.Muhteşem inanacağız mesela birbirimize.Ben gözlerini başka bir kadının gözlerine değdirmeden yürüdüğünü bileceğim.Ya da sen benim hiçbir şekilde senden başkasına ‘canım’ bile demediğime emin olacaksın. Gene o günlerden birinde,hiç aklımızda yokken ayrılacağız belki de.Gidişin kazınacak gözlerime,ömrüme,kulaklarıma hatta tüm sözcüklerime.Sonuçta ‘sen’ gideceksin bir gün beni de yanında götürdüğünü bilmeden. Belkiler ile yaşansaydı hayat gerçekten o günlerden birini yaşardık birlikte.Olmadı yapamadık,ben ve sen aynı cümle içinde kullanılırken ya ‘belki’ydik ya da ‘keşke’. |
The world is yours* -Daha kaç kez ıskalayacağız hayatı Olric? -Oklarımız bitene kadar efendimiz . Oğuz Atay / Tutunamayanlar . |
Cevap: The world is yours* Yıldızların ülkesi var mıdır? Dicle aktığı toprakları seçer mi? Kasrik boğazı'ndan esen kanlı zemheri Yalnız Kasrik'te mi üşütür insanı? Herkes türküsünü elbet kendi sesiyle söyler İnsanın dili boynuna kement olur mu? Öldürmeğe ekinlerden başlayan adamlar Eşiklere nasıl bir zulümle gelirler? Kimsenin kalmadığı darmadağın köylerde 'Önce Vatan' yazısı bir hüzün değil midir? |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 09:04. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.8 Beta 3
Copyright ©2000 - 2024, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2024 IRCForumlari.Net