IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası

IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası (https://www.ircforumlari.net/)
-   IF Günlük (https://www.ircforumlari.net/if-gunluk/)
-   -   (h)İçim.. (https://www.ircforumlari.net/if-gunluk/445769-hicim.html)

Envy 22 Ocak 2012 14:21

(h)İçim..
 
Merhaba... Bu zamana kadar yazmaktan hep korktum galiba. Yazdıkça yaraların daha çok kanadığını hissettim hep, belki de ne denli öfke dolu olduğumu anlamayın diye yazmadım hiç. Ama kıskançlık naparsın kıskandım buradaki güzel günlükleri. :)

Alıntı:

”Anıların son kullanma tarihi var mıdır ? Hatıralar kutulansaydı onlarında son kullanma tarihi olur muydu? Eğer öyleyse asırlar boyu bozulmamalarını isterdim.”

Bazen aşk ‘ta çok talihsiziz. Ben böyle olduğumda koşarım .Koştuğun zaman vücudun su kaybeder.Geriye göz yaşları için su kalmaz .

Chung Hing Sam Lam / Chungking Express
Şimdi çıksak dışarı olabildiğince hızlı bir şekilde yürümeye başlasak, koşsak ardından kimseyi umursamadan. Kulaklarda aynı ezgi savrulsak bir taraftan diğerine. İnsan bazen koşar adımlarla uzaklaşmak istiyor olduğu yerden ama ne çare? Ne kadar koşsam da gider gibi yaptığımı hep sonradan anlıyorum, acıyorum, acı geçer diyorum.

Envy 23 Ocak 2012 15:43

Cevap: (h)İçim..
 
Yeni bir gün... Bugün güneşi görünce dışarı nasıl saldırdığımı bilemedim ama hava bozdu tabiki. Sahilde güzel bir yürüyüş, deniz kokusuyla karışan cigaram ve yürüyüş boyunca dinlediğim şarkım.

Bugünlerde dostlarımdan ne kadar uzaklaştığımı fark ettim. Dikkat ediyorum da yürüyüşlerimi artık tek başıma yapıyorum ve sinemaya bile tek gider oldum. Bi yerde bi hata olmalı diyorum da kendi kendime ama kimde bu hata hala çözemedim. Belki onlardadır beni aramadıkları için ve belki de bendedir değerlerinin üstünde değer verdiğim için.

Ve hatta şöyle ki;

Alıntı:

Bak oğlum eşyalara fiyat, insanlara değer biçilir. Fiyatı olmayan eşyaya çöp, değeri olmayan insana giderken kapıyı ört denir.

Gemide (1999)


Bu ara kapıyı örtüp gitmesi gereken insanın haddinden fazla olduğunu hissediyorum...

Bir de dünden beri dinlediğim şarkı olmasaydı çok iyi olacaktı. Uykumu da mahvetti günümü de. Zakkum tek başına yetmiyormuş gibi bir de Yeni Türkü ile söylemiş "Anason" şarkısını ve sevgili adaşım böyle cız cız ettiriyor insanın içini.

Ellerimi de geçtim de burnum ne zaman ısınacak ki?




Düş 23 Ocak 2012 16:57

Cevap: (h)İçim..
 
Canım benim senin duygularını yerim ben,ben de kıskandım bak şimdi.Ne güzel yazmışsın öyle duygu yüklü.
Tatlım yalnız değilsin ki sen,bu aralar sadece sessizlikle dans ediyorsun.Bazen insan kendi kılıfını daha çok ister,bazen gökyüzüne çıkmak bazen ise parkta çocuklarla oynamak ister.
Ne olursa olsun insan aslında yalnız değildir.Bunu unutma meleğim..

Envy 23 Ocak 2012 16:59

Cevap: (h)İçim..
 
Alıntı:

Düş Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1041006891)
Canım benim senin duygularını yerim ben,ben de kıskandım bak şimdi.Ne güzel yazmışsın öyle duygu yüklü.
Tatlım yalnız değilsin ki sen,bu aralar sadece sessizlikle dans ediyorsun.Bazen insan kendi kılıfını daha çok ister,bazen gökyüzüne çıkmak bazen ise parkta çocuklarla oynamak ister.
Ne olursa olsun insan aslında yalnız değildir.Bunu unutma meleğim..

Bir bakıma iyi de oluyor hani kafamı dinliyorum canım. İçten içe yalnız olmadığımı da biliyorum. Meleğim yazaan ellerini de yerim ayrıca.
;s9


Envy 25 Ocak 2012 14:21

Cevap: (h)İçim..
 
Ben her gün bir şarkıyı takıntılı bir biçimde defalarca dinlemek zorunda mıyım? Hayır nedir yani anlamıyorum. ♫ L'Aura - Today


Bu sabah canım acayip derecede patates kızartması çekti, iyi güzel kızarttım önüme de mayonezi aldım tam patatesimi mayoneze batırıyordum ki aman tanrım kilo aldığımı fark ettim, bu gerçekten çok acımasız bir andı. Ama ben naptım? O patatesi yedim, oh mis. Bir de bu aralar salepe taktım, böyle insanın içini ısıtıyor mis gibi kokuyor üstüne de tarçın serpince.

Mutlu olmayı becerebilmek diye bir şey var mıdır cidden? Ya da ne bileyim insanlar hiçbir şey yapmadan da öylece mutlu olabilirler mi? Bilemedim bak gene ama galiba mutlu olmayı becermek diye bir şey var ve ben inanın mutlu olmayı beceremeyenlerdenim galiba, üşengeçlikten midir yılgınlıktan mıdır bilmiyorum. Amaa iyiyim ya böyle, valla iyiyim.

Bir de tabi şöyle bir durum var ki;

Alıntı:

Ben de küçük şeylerden mutlu olabilirim ama bu kadar b*kun arasından o küçük şeyleri bulup çıkarmaya üşeniyorum.

C. Bukowski


Düş 26 Ocak 2012 16:50

Cevap: (h)İçim..
 
Ben olmayınca bu güller, bu serviler yok.
Kızıl dudaklar, mis kokulu şaraplar yok.
Sabahlar, akşamlar, sevinçler tasalar yok.
Ben düşündükçe var dünya, ben yok o da yok.

* Ömer Hayyam

Envy 26 Ocak 2012 23:56

Cevap: (h)İçim..
 
Bugün fazlasıyla yorgunum aslında,şu yazdıklarımı bile perişan halde yazıyorum. Bu yorgunluk çok gezmemden mi yoksa hatıraların kafamı zonklatmasından mı kaynaklanıyor bilmiyorum. Ama gene de güzel hatıraları anımsamak...

Alıntı:

”Anıların son kullanma tarihi var mıdır ? Hatıralar kutulansaydı onlarında son kullanma tarihi olur muydu? Eğer öyleyse asırlar boyu bozulmamalarını isterdim.”

Bazen aşk ‘ta çok talihsiziz. Ben böyle olduğumda koşarım .Koştuğun zaman vücudun su kaybeder.Geriye göz yaşları için su kalmaz .

Chung Hing Sam Lam / Chungking Express

Güzel olabilirdi aslında hatıraların kutulanıp bozulmamalarını sağlamak ama şu bir gerçek ki hayatta acı hissettiren hatıralar da var. İnsanın nefesini kesen, böyle içinde bir yerleri boğum boğum hissettiren...

Koşmak lazımmış böyle durumlarda. ♫♫♫ Eternal Tears of Sorrow*The River Flows Frozen, kulağımda bu şarkıyla kilometrelerce koşabilirim...

(Nedense tempolu şarkılarda koşamıyorum ben, ille cız ettiricek içimi.)

Envy 29 Ocak 2012 17:03

Cevap: (h)İçim..
 
Bu aralar fazlaca dağıttım galiba toparlanmak lazım acilen. Bütün bunlar olup biterken kendi derdime düşüp ailemi de ihmal etmişim bu zaman içinde neyseki aldım gönüllerini ... ;s7

Uzun uzun sohbet ettim annemle. Bana neden bu aralar böyle olduğumu sorduğumda bilmiyorum dedim. Gerçekten de bilmiyordum. Belki de kendimdende mi saklıyordum ne inanın net bir şekilde ne hissettiğimi, ne yaşadığımı anlatamıyorum. Tek bildiğim şu; eski kırıkların kaburgalarınıza batmasından daha iğrenç bir şey yokmuş, en azından daha iğrencini yaşayana kadar en iğrenci bu şimdilik. Pek de fazla konuşmak istemedim sultanım üzülmesin diye..

Ama şöyle ki;

Alıntı:

Anne gözlerinden su akıyor anne. Anne, ben hisleri anlayamıyorum diye insanları duymuyorum sanıyorlar ama anlayabiliyorum çünkü ne olduğunu biliyorum.Küçükken hep böyle yapardım hatırlıyormusun? Yaşları gözüne geri sokmaya çalışırdım.Senin üzülmeni istemediğim için. iyiyim anne insanlar hep ”iyiyim” der ya.

Ben X

Bu arada galiba hasta olacağım, resmen nefes alamıyorum.
Bir de her zaman olduğu gibi gene taktım bir şarkıya daha doğrusu Göksel'in yeni çıkan -----üne taktım, sabah akşam dinliyorum hadi hayırlısı.

Bir de unutmadan; dünyanın gailesi bitmiyor arkadaş.


Envy 29 Ocak 2012 23:52

Cevap: (h)İçim..
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

*Birhan Keskin

Envy 30 Ocak 2012 17:05

Cevap: (h)İçim..
 
Uzun zamandır hiçbir sabah böyle güzel uyanmamıştım, pamuk gibi kar yağıyordu... Çocuk gibi balkona koştum hemen. Ama sevincim çok kısa sürdü, bir süre sonra kar yağışı da bitti, sevincim de...Keşke yeniden yağsa pamuk gibi...

Hala uyku problemi çekiyorum. O ne kötü bir şeydir öyle ya, herkes uyurken gözlerinin hala açık olması berbat bir şey. Bir de benim gibi takıntılı bir insan uyuyamıyorsa hemen diyaloglar hazırdır: "Diğer insanlar uyurken ben neden uyuyamıyorum, neden ben!"

Aslında bir bakıma güzel de herkes uyurken uyumamak. Uyurken en suçlu adam bile öyle masum görünüyor ki size. Başının altından yastığını çekmek isterken birden onun üstünü örterken buluyosunuz kendinizi bir anne şefkatiyle.

Bir de şu var ki bu aralar beni anlatıyor;

Alıntı:

Benim hiçbir şeyim yok Salih. Uykum bile.

Emrah Serbes


Bir gün herkes gidicek ve ben p*ç yalnızlığımla başbaşa kalıcam biliyorum.

Envy 31 Ocak 2012 00:50

Cevap: (h)İçim..
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Şarkılara saplantılı olmak geçmişte aldığınız yaralardan daha çok acıtıyor.

Envy 01 Şubat 2012 02:16

Cevap: (h)İçim..
 
Gece gece yapılacak iş değildi benimkisi, gece gece olmazdı böyle bir şarkıya takılıp sürüklenmek...

♫♫♫ Angus & Julia Stone - For You

Alıntı:

“Daha ne acının dibine vuruldu,
ne de aşk anlaşıldı,

ve ölümün silip geçtiği işte bu”

Rilke


Envy 07 Mart 2012 19:38

Cevap: (h)İçim..
 
Belki kısa olan ama bana çok uzun bir vakit geçmiş gibi gelen zaman, uzun bir zamanın boşluğu, özlenen insanlar ...

Bu zaman içerisinde ders çalışacak ve oturup bolca düşünecek çokça vaktim oldu.

Ölçtüm, tarttım, biçtim.
Hamdım, piştim, yandım.


Ama öyle bir gece var ki unutamadıklarım arasında... Anlatması çok zor, anlaşılması imkansız. Tuhaf bir iç sancısı. Geçeceğini biliyorsun ama can çekişip hayatta kalıyorsun ölüme inat edermişçesine.

Alıntı:

Her şey çok uzaklardadır, her şey suretin suretinin sureti…
Dünyayla arana öyle bir mesafe sokar ki, ne sen bir şeye dokunabilirsin, ne de bir şey sana.


Envy 09 Mart 2012 17:02

Cevap: (h)İçim..
 
Alıntı:

İnsan yanlış yerden hayata başlamışsa, neyi tutsa elinde kalıyordu.


İnci Aral

Bu yüzden miydi hayattaki kopuklar? Sırf bu yüzden miydi iki ipi birbirine bağlayamamam.

Envy 11 Mart 2012 12:50

Cevap: (h)İçim..
 
Hep durup durup düşünecek bolca zamanım olmuştur benim olmamasını yeğlediğim. Neden her şeye geç kalır ki insan...

Anneannem en zoru derdi yalnızlık için, en içler acısıydı yalnızlık. İnsan hep bir yakınını kaybettiğinde anlıyor yalnızlığın sancısını. Koca yeryüzünde tek başınalık hissi veriyor sana uzunca bir vakit.

Pazar şarkımı seçtim... ♫♫♫ Diane Birch * A strange kind of love
Bu şarkıyla yürüsem mi boş boş yoksa sadece dinlesem mi bilemedim.


Bir de şu var ki platonik aşklar bana hoş geliyor bu aralar. Düşünsenize bir insan sadece o insanla yanyana gelebilmenin hayalini kuruyor, elini tutmanın ya da bunun gibi şeylerin değil sadece yanyana olabilmenin... Yağmuru izlemek kadar saf ve romantik geliyor bu bazen bana ya da neyse saçmalıyorum.

Alıntı:

Ben zaten o ilk acıyla ölmediğimde çok gücenmiştim hayata…

-Birhan Keskin

Bazen insan ilk acısıyla hayattan kopabiliyor, bazen erken kaybediyor insan...

Envy 13 Mart 2012 01:28

Cevap: (h)İçim..
 
Bazen insan sadece varlığından haberdar olduğu bir insandan da etkilenebiliyor aslında, biliyorum fazlasıyla saçma geliyor kulağa belki çocukça ama böyle işte.

Bugünlerde kendime sıklıkla söylediğim cümlem: Kendine gel kızım !
.. ve kendi kendime söylediğim şarkım..

Geçmezdi aklımdan
Yalnızım en budalasından
Sıkıldım doğrularımdan, kadınlığımdan, dışımdan
Gidip dinlenmeliyim, artık içki içmeliyim
Özlüyorum birini o hiç görmediğim hiç


Bazen bir şeyleri geçsin diye beklemek çok faydasız. Akışına bırakmak en doğrusu belki de, elbette yapabilene. Bir de Birhan Keskin gibi biri hiç işi gücü yokken tutup böyle bir şiir yazınca her şey çok daha zor ve faydasız.

Alıntı:

Günler öylece kendi kendine geçsin diye
Bir camın arkasında durdum
Bana dokunmasın hiçbir şey
Hiçbir şey yarama merhem olmasın
İyileşecekse, hiçbir şeysiz iyileşsin diye
Bir camın arkasında durup
Akan hayata ve zamana baktım.

Bilirdim, biliyordum, biliyorum,
Bittiğinde, geçtiğinde,
O saman tadıyla karıştığında,
Her şey daha acı olacak.

İçtiğim su, çay, kahve.. Hepsi daha acı, her şey daha acı.

Envy 13 Mart 2012 21:46

Cevap: (h)İçim..
 
Bir an, sadece bir an hayata dair hiçbir umut kalmamış gibi hissettim. İlk kez titredi parmaklarım sigara içerken. İlk kez ölür gibi hissettim, ölmedim.

Bazen bir insanı hayal kırıklığına uğrattırdığını hissettiğin an alkolün dibine, sigaranın dumanına, o insanın hayallerine sarılmak istiyorsun. Seni asla kırmak ya da üzmek istemedim ben. Anlamsız bir şekilde içimi açtım sana. Babam mıydın, abim mi yoksa dostum mu bilemedim.

Bazen hayattan hiçbir şey istemediğinde bile hayat sana en ufak bir şeyi vermekte bile cimri kalıyor. Ben hiçbir şey isteyenlerdendim, hiçbir şey.


Alıntı:

Bir iç kanama gibi sessiz ve derin olmayı seviyorum.

İ. Tenekeci




[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

esekherif 13 Mart 2012 21:50

Cevap: (h)İçim..
 
Hiç gereği yokken hayatına giren insanlar..
Hiç gereği yokken karşına çıkarlar..
Hiç gereği yokken gününü haftanı ayını belkide yıllarını alırlar..
Hiç gereği yokken gece-gündüz aklından geçen her düşünceye bulaşırlar..
Hiç gereği yokken seni istemediğin kadar mutlu ederler..
Sonra Hiç gereği yokken hayatından çıkıp giderler...

Mevlâna Celâleddin-i Selçûkî

Envy 14 Mart 2012 22:26

Cevap: (h)İçim..
 
Öyle yorgun hisseder ki insan bazen, kendi kurduğu cümleler bile büyük yüktür kamburuna. Dinlenirsin geçmez, uyursun geçmez, yemek filan yersin gene geçmez. Geçmez işte bazı yorgunluklar.



Alıntı:

Diyebilirsin ki, bir insanı, fotoğraflarından ve hakkındaki haberlerden ne kadar tanıyabilirsin? Haklısın. Belki de çok az… O zaman şöyle demeliyim: Seni az tanıyorum… Az… Sen de fark ettin mi; Az, dediğin, küçücük bir kelime. Sadece A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış on binlerce kelime ve yüz binlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yaratılmışlar. Yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi…

Bu yüzden belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorum, demek, seni kendimden çok biliyorum, demektir. Belki de az, her şey demektir. Ve belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir…

Hakan Günday




Belki gözünün ucu değer diye yazılır tüm yazılar ve belki kulağına benden kalan bir ezgi olur diye söylenir tüm şarkılar.

Envy 15 Mart 2012 22:52

Cevap: (h)İçim..
 
Bütün yalnızlığımı, mutsuzluğumu, yorgunluğumu sıfırla çarpabilme yeteneğim olsaydı keşke. Keşke her şey matematikteki kurallar gibi olsaydı, ne de olsa "0" çarpma işleminin yutan elemanıydı.

Hani diyorum bir an, belki bir dakika, belki de birkaç saniye sadece... Birdenbire unutmaya ihtiyacımız vardı hepimizin. Kırgın mısın diye soruyordu herkes oysa bilmiyorlardı paramparçaydım.


Alıntı:

Mutsuz olduğunda insanlar yok olurmuş bazı dakikalar.

Didem Madak

Belki de tek ihtiyacımız buydu, yok olma zamanıydı şimdi. Kulaklarda aynı şarkı ve dilde hep o ekşimsi tat.



Bir de şu var ki, ve bunu şimdi düşündüm. Ne hoş olurdu hoş geldin demek sana.

Alıntı:

♫♫♫

Bugün günlerden güzellik, sefa geldin, hoş geldin
Ah bu yağmur yalnızlığımmış, dindim efendim.


[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Trenler gibi geçip gidiyorsun içimden. Ne bir selam vermeye ne de hoş kal demeye zamanım olmayacak biliyorum. Bir el sallamalık vaktim olucak hep.

(Bir de saçma bir sorunum var gecenin şu saatinde. Pizza olsa da yesek)

Envy 17 Mart 2012 01:07

Cevap: (h)İçim..
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Bazen arkanı dönmek istersin her şeye. Harflere, kelimelere, cümlelere, filmlere, şarkılara her şeye.

Arkanı dönüp unutmak ölesiye.

Envy 17 Mart 2012 23:56

Cevap: (h)İçim..
 
Bazen öyle tuhaf şeyler hissedersin ki bunu anlatabileceğin kelimeler seninle saklambaç oynar, bulup da anlatamazsın bir türlü.
Ne tuhaf değil mi anlatmaya çalışmak hem de tanımıyorken...

Bir de şöyle bir şey var ki son günlerde yapmayı en çok istediğim şey...
Havalar iyice ısınınca eşek kadar oluşuma bakmadan gidip binicem :)
Belki hatırlarım çocukluğumu, geri dönerim o hallerime...

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Envy 18 Mart 2012 19:57

Cevap: (h)İçim..
 
Bugün dışarı çıkmamama rağmen öyle güzel geçti ki günüm. Müzik dinledim, film izledim, kitap okudum. Mutlu olabilmem için yeterli şeylerdi bunlar, geçiciydi bu tür mutluluklar ama olsun.

Çok güzel bir film izledim bugün. Aslında uzun zamandır izlemek istiyordum sürekli aklımdaydı ama nasip bugüneymiş demek ki.

"Big Fish"

Bazı filmlerin masal olduğunu bilirsiniz ve keşke gerçek olmasını istersiniz ya bu film işte tam da bunun gibiydi. Forrest Gump tadında masalsı bir film ve gerçekten izlenmeye değer, tavsiyedir.

Öyle bir sahnesi vardı ki film boyunca o yüzü asla unutmadım.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Kaybettiğini mi sanıyorsunuz ? Eveet fazlasıyla dayak yedi, ağzı burnu dağıldı herifin.

Yüzündeki o şapşal ifade ise sevdiği kadının kalbini kazandığı için :)

Envy 19 Mart 2012 23:13

Cevap: (h)İçim..
 
Ve bir gün daha öylesine geçip gidiyor, konuşmadan, bekleyerek.
Ne tuhaf değil mi? Kimine göre saçma benimkisi, kimine göreyse bir delilik.


Alıntı:

Bilmediğim bir neden beni alıp götürdüğünde o yerlere
Keder ve budalalıktan başka yaşamın bir anlamı var mıydı ...

Bugün tüm şarkıları senin için söylüyorum ve bütün sigaralar senin için yakılıyor.
Kim bilir belki de son.

Bir de şey var son olarak söylemek istediğim.
Salıncak olsa da sallansak.

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Envy 20 Mart 2012 20:38

Cevap: (h)İçim..
 
Kendime sormadan duramıyorum...
Neden, neden, neden, neden, neden ?
Nerede, nerede, nerede, nerede, nerede ?

Sonra içinden kendi kendine diyorsun ki- ki zaten mecbursundur kendi kendine demeye- buralarda ol yeter diyorum, anlamıyor musun...

Geçenlerde platonik olmakla ilgili bir şeyler yazmıştım aman ne cici ne masum ne hoş diye.
Tavsiyedir, sakın bulaşmayın.

Alıntı:

Belki de kırmam gerek bu çemberi
Bilmem gerek değer misin sevgime

ehah ne tatlı şarkısın sen ya.


İnsanın iç sesiyle olan diyaloğundan daha iğrenç bir diyalog yoktur herhalde.


Envy 20 Mart 2012 21:38

Cevap: (h)İçim..
 
Biliyorum kırılacağım ve elbette biliyorum tamiri zor.

Kırılmaya yüz tutmuş bir cam gibiyim.
Sizinse sevginiz güçlü evet gözlerimin önünde seviyordunuz birbirinizi.
Sudan çıkmış balık gibi boşa çırpınışlar, bekleyişler boşa.
Hepsi bu.
Bu.

Envy 21 Mart 2012 23:17

Cevap: (h)İçim..
 
Ne kadar yoruyormuş insanı hayaller...

Alıntı:

Artık herhangi bir hayale
kucak açamayacak kadar
y o r g u n u m.


Envy 22 Mart 2012 23:27

Cevap: (h)İçim..
 
Sen bilmiyorsun ben her gün kırık bulutlarla yürüyorum.
Bilmiyorsun her gün vazgeçip vazgeçip yeniden başlıyorum.
Bilmiyorsun her gün senin için saat kuruyorum.
Her gün senin için sigara yakıyorum, kahve içiyorum, şarkıları bile senin için dinliyorum ama bilmiyorsun, sen bilmiyorsun.


♫♫♫ Jale * Sevdam Acıyor...

Envy 25 Mart 2012 01:49

Cevap: (h)İçim..
 
Konuşmaktan, içimdekileri haykırmaktan öyle korkuyorum ki.
40 kere tekrarladım içimden " susmalıyım".

Envy 26 Mart 2012 00:13

Cevap: (h)İçim..
 
Böylesi daha da acı veriyormuş aslında insana anladım.
Öyle bir sabır demlemişim ki kendime dilimin ucuna kadar gelen cümleleri gerisin geri yutuyorum her defasında.

Alıntı:

Öyle bir dem ki ruhum
Hiç olayım derken meğer hep olmuşum
Kelam edip dertleşip nağmelerle
Sana da sebep olmuşum


Envy 27 Mart 2012 22:21

Cevap: (h)İçim..
 
Artık cümle kurmak, seni anlatmak öyle zor ki.
Söyleyebileceğim şeyler öyle kısıtlı ki artık, konuşamıyorum, yapamıyorum. Eğer söylersem boğulup gidicem bunu da biliyorum.

En iyisi diyorum unutmak seni, demlene demlene gitmek senden.
Ben nasılsa seni her çayımın deminde göreceğim, nasılsa her kahve yudumumda içeceğim.
Sen nasılsa her sigaramın dumanında gülümseyeceksin bana.
Ben nasılsa seni konuşmak isteyip söyleyemediklerimle haykıracağım.

Demlene demlene gitmek senden...
Demlene demlene gitmek...
Demlene demlene...

Envy 29 Mart 2012 00:07

Cevap: (h)İçim..
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Ah!

Envy 29 Mart 2012 23:25

Cevap: (h)İçim..
 
İhtimaller üzerine kuruluydu bu dünya.
Hayatta herkes denk gelirdi de ihtimallere bir ben denk gelemezdim seninle olan ihtimallere, biliyordum.

Gene de belki bir gün diyorum, belki bir gün bir yerlerde bir çay içeriz seninle.
Belki bir gün karışır gözlerin deminde.
Belki diyorum, belki bir gün...



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Düş 30 Mart 2012 18:24

Cevap: (h)İçim..
 
''İnsanlar seni yanlış anladığında dert etme ,duydukları senin sesin, Fakat aklından geçirdikleri kendi düşünceleridir.''

Envy 31 Mart 2012 01:04

Cevap: (h)İçim..
 
Bazen sayfalar dolusu şey söylemek istersin ama susmak zorundasındır.
Bazen de bir şeyler söylemen gerekir ama o düğüm çoktan oturmuştur boğazına, nefes bile aldırmaz bırak konuşmayı.

Bazen uzaklaşmak zorundasındır, tehlikelidir o, tehlikeli değilse bile öyle zannedersin. Tehlike büyüktür, aşktır.
Bazen de yakın durman gerek, inadına inadına.

Bazen, bazen bilmiyorum ne yapmam gerek.
Susmalı mıyım, konuşmalı mıyım, durup öylece bakmalı mıyım bilmiyorum.


♫♫♫ Şebnem Ferah * Sil baştan

Envy 01 Nisan 2012 01:57

Cevap: (h)İçim..
 
Benimkisi sadece bir hayalden ibaretti.
Kısa ama güzel, olması imkansız. Ben imkansızı sevenlerdendim.

Şöyle bi bakıyorumda sen çoktan gitmiş gibisin aslında.
Gitmen sorun değilde ya geri gelmezsen? Anlıyor musun?

Nasılsın diyenlere tek bir cevabım var bu gece.
-Taş taşımış bir karınca misali yorgunum.
Öyle lanet öyle huysuzum!



♫♫♫ Barış Manço * Hayır



Envy 01 Nisan 2012 19:08

Cevap: (h)İçim..
 
[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]


Benim kaderim onun ellerine düşmekti.

Envy 02 Nisan 2012 18:24

Cevap: (h)İçim..
 


İstediğim tek şey vardı "kal".
Bunu bile istemek senden saçmaydı, farkındaydım.
Artık istediğim tek şey var "mutlu ol".
Gözlerine siyah giydirmiş adam

Zamanla düzelir diyip geçiyorum.

♫♫♫Sarah Blasko * All I want

Kalemzede 03 Nisan 2012 13:28

Cevap: (h)İçim..
 

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bazen bir günlük tutsam diyorum. Ama sonra ‘‘Sıkıldım, canım sıkılıyor, çok sıkıcı, sıkıntıdan çatlıyorum, canım sıkkın...’’ ve türevlerini üç bin kere yazmak zorunda kalacağım için ve tekrar okuduğumda gerçekten ‘‘Çok sıkılacağım...’’ için vazgeçiyorum. Birikmesini beklemek ve edebi kusmak daha mantıklı bir hareket gibi geliyor. Can sıkıntısını toprağa eksek meyvesi ölüm olurdu. İnsan ruhuna ekildiğinde ölüme meyilli depresyon oluyor meyvesi. Bir de, bana profillerinizin ardından destek oluyorsunuz ya, gerçekten tanışsak kaçınız destek olurdunuz?

Hiçiniz.



Envy 03 Nisan 2012 13:37

Cevap: (h)İçim..
 
Alıntı:

Kalemzede Nickli Üyeden Alıntı (Mesaj 1041080548)

[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]

Bazen bir günlük tutsam diyorum. Ama sonra ‘‘Sıkıldım, canım sıkılıyor, çok sıkıcı, sıkıntıdan çatlıyorum, canım sıkkın...’’ ve türevlerini üç bin kere yazmak zorunda kalacağım için ve tekrar okuduğumda gerçekten ‘‘Çok sıkılacağım...’’ için vazgeçiyorum. Birikmesini beklemek ve edebi kusmak daha mantıklı bir hareket gibi geliyor. Can sıkıntısını toprağa eksek meyvesi ölüm olurdu. İnsan ruhuna ekildiğinde ölüme meyilli depresyon oluyor meyvesi. Bir de, bana profillerinizin ardından destek oluyorsunuz ya, gerçekten tanışsak kaçınız destek olurdunuz?

Hiçiniz.



Bence tekrar okuduğunda sıkılmazsın aksine "ne çok sıkılmışım zamanın birinde" dersin.
Can sıkıntısını toprağa eksek meyve bile vermez öyle lanet bişey, kalır toprak altında.
Profillerin ardından destek olan insanları gerçekten tanımadan ve tanışmaya çalışmadan bunu asla bilemezsin.

Hepimiz.


Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 10:03.

Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk