Çevrimdışı

4’üncü nesil Apple TV, tanıtılalı ve piyasaya sürüleli hatırı sayılır bir zaman geçti. Apple’ın ‘televizyonun geleceği’ sloganı ile lanse ettiği cihazı, bu iddianın ne kadar arkasında durabiliyor?

Apple’ın ‘televizyonun geleceği’ sloganı ile tanıttığı yeni nesil Apple TV (4’üncü nesil), kuşkusuz 2015’in merakla beklenen cihazlarından biriydi.
Peki, geçtiğimiz yılın Eylül ayında görücüye çıkan Apple TV aradan geçen bu süre zarfında söz konusu iddiasını kanıtlayabildi mi? İşte Apple TV’nin artı ve eksileri…
Yaklaşık 4 yıldır iPhone ve iPad kullanıcılarının hayatında olan Siri’yi, Apple TV’ye adapte eden Apple, bu sayede içerik aramayı hatırı sayılır düzeyde kolaylaştırmış. Apple TV, iTunes, Netflix, Hulu, HBO, Showtime'da Siri ile arama yapılabiliyor. Ancak, bu özelliklerin ülkemizde kullanılamadığını belirtmekte fayda var.
Ara yüzü yenilenen Apple TV'de, kullanıcılar ses komutları vererek, online Apple mağazasında detaylı arama yapabiliyor. Bu özellik kullanım açısından oldukça kayda deger bir yenilik. Buna ilaveten Apple TV'nin kumandasında Siri butonu yer alıyor.
Lightning girişi bulunan Apple TV Remote, bir önceki modelin aksine gücünü pillerden değil şarjdan alıyor.
Lightning girişi bulunan Apple TV Remote, bir önceki modelin aksine gücünü pillerden değil şarjdan alıyor.
Siri’ye izlediğiniz film hakkında komutlar verebiliyor, film ile ilgili bilgiler edinebiliyorsunuz. Ancak Apple’ın akıllı asistanı Siri’nin, Apple TV üzerinden Türkçe kullanılamaması ürünün en büyük eksiklerinden biri olarak dikkat çekiyor.
APPLE TV, PLAYSTATION VEYA XBOX’A RAKİP OLABİLİR Mİ?
Bir önceki nesil Apple TV’ye kıyasla dokunmatik bir kumandaya (Apple TV Remote) sahip olan 4’üncü nesil Apple TV, bu sayede oyun severlere göz kırpıyor. Ancak App Store’daki oyun sayısı oldukça az ve bu oyunlar PlayStation ve Xbox’un sunduğu oyunlar ile rekabet edebilecek kalitede değil. Bu nedenle Apple TV’nin Playstation veya X-Box ile rekabete girmesi pek olası gözükmüyor.
Kumanda hareketleri ile oyun oynanmasına da imkan sağlayan cihazın kısa vadede (oyun seçeneklerinin çeşitlendirilmesi halinde) Nintendo Wii’ye benzeyen bir kullanım sunması oldukça olası.

Daha önceki modellerde de olduğu gibi, Airplay sayesinde iPhone’ iPad veya Macbook’lar üzerinden müzik ve videoları Apple TV üzerinden dinlemek ve izlemek mümkün. Ancak özellikle videolar cihaza yansıtıldığında yaşanan aksaklıklar, bu özelliği kimi zaman kullanışsız hale getiriyor.
Apple TV’yi kutusundan çıkardığınızda, Apple TV ve kumandanın haricinde, cihazı ve kumandayı şarj etmek için lightning (USB kablo) ve güç kablosu ile karşılaşıyorsunuz. Kutuda HDMI kablonun bulunmaması her ne kadar ufak bir detay olsa da eksiler hanesine yazılabilir.
Uzun lafın kısası, takdire şayan bir multimedya deneyimi sunan Apple TV’nin, piyasadaki muadillerine oranla bir adım önde olduğu söylenebilir. Ancak, eksiklerini gidermediği müddetçe Apple TV’nin ‘televizyonun geleceği’ mertebesine ulaşması zor görünüyor.

__________________

kar havası gibisin dışarda, içimde elmanın dişlenişi.