21 Temmuz 2012, 04:13 | #1 | |||||||||||||||||||||||||
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0) | Allâh'ın ÜSTÜN YARATIŞI VE YÜCELİĞİ! (ZİKİR) “Ey iman edenler, Allâh’ı çokça zikredin.” (Ahzab Suresi, 41) ayetiyle Yüce Allâh Kur-ân'ı Kerim'de müminlerin yaşamlarının her anında Zatı’nı zikretmelerini emreder. Zikir müminler için şifa ve en büyük ibadettir. Bu nedenle müminler hayatları boyunca bu şuurda hareket ederler. Müminler baktıkları her yerde Allâh’ın benzersiz yaratışını görürler. Evrendeki canlı cansız tüm varlıklar, Allâh’ın üstün yaratma gücünü, sanatını, ilmini derin bir şekilde tefekkür etmemiz için, hepsi bir amaçla yaratılmışlardır. Evrenin her yeri Allâh’ın yaratış mucizeleriyle doludur. Müminler bitkilerde, hayvanlarda, denizlerde, gökyüzünde, uzayda, toprakta ve çevrelerindeki her detayda Allâh’ın tecellilerini görürler. Yüce Allâh’ın tüm bunları çok üstün bir yaratılışla yarattığını düşünürler. “Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allâh’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. “Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek yücesin, bizi ateşin azabından koru.”” (Al-i İmran Suresi, 191) ayetinde de bildirildiği gibi iman edenler bu gerçeğin farkındadırlar. Tüm bunlar üzerinde düşünüp Allâh’ın üstün yaratışını ve Yüceliğini durmaksızın tesbih ederler.
ALLÂH'IN EN BÜYÜK GÜÇ SAHİBİ, HER TÜRLÜ EKSİK VE KUSURDAN MÜNEZZEH OLDUĞUNU ZİKRETMEK! “İşte Rabbiniz olan Allâh budur. O’ndan başka İlah yoktur. Her şeyin Yaratıcısıdır, öyleyse O’na kulluk edin. O, her şeyin üstünde bir vekildir.” (En’am Suresi, 102) ayetinde haber verildiği gibi Allâh, her şeyin Yaratıcısıdır. Bu nedenle müminler Allâh’ın aklını, ilmini, gücünü ve büyüklüğünü övüp yücelterek tesbih ederler. Allâh sonsuz hikmet ve ilim sahibidir. İnsanın Allâh’ın kendisine öğrettiği dışında hiçbir bilgisi ve müstakil bir gücü yoktur. Bir kimsenin sahip olduğu hiçbir şey kendisinden değildir. İnsan Allâh’ın kaderinde lütfettiği nimetlerle bir varlık haline gelir. Bu nedenle insanın Allâh’ın huzurundaki aczini O’nu anarak, O’nu yücelterek ve bütün eksikliklerden münezzeh olduğunu zikrederek dile getirmesi büyük önem taşır. Bir ayette şöyle bildirilmiştir: “Rabbini, sabah akşam, yüksek olmayan bir sesle, kendi kendine, ürpertiyle, yalvara yalvara ve için için zikret. Gaflete kapılanlardan olma.” (A’raf Suresi, 205)
ALLÂH'IN YARATTIĞI NİMETLERİ DÜŞÜNEREK ZİKRETMEK! İnsan, Allâh’ın yoktan var ettiği, aciz bir varlıktır. İnsanın güç yetirebildiği her şey AllÂh’ın kendisine ihsanda bulunmasıyla ve kuvvet vermesiyle gerçekleşmektedir. İnsan varlığının her anını Allâh’ın kendisine sunduğu nimetlerle sürdürebilir ve tüm hayatı bu nimetler içinde geçer. Hayatı, sağlığı, aklı, şuuru, beş duyusu, nefes aldığı hava ve bunlara benzer nimetler kendisine her an kesintisiz bir şekilde sunulmaktadır. Bu nimetlerin her biri ayrı ayrı şükretmeyi gerektirir. Allâh’ı anmada ve derin düşünmede, bu nimetlerin değerini düşünerek Allâh’ı zikretmek müminlerin Allâh’a olan aşklarını, derin sevgilerini ve Zatı’na olan yakınlığını arttırır: “Öyleyse Allâh’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden helal (ve) temiz olanlarını yiyin; eğer O’na kulluk ediyorsanız Allâh’ın nimetine şükredin.” (Nahl Suresi, 114)
ALLÂH'I, AFFEDİCİLİĞİNE SIĞINARAK ZİKRETMEK! “Hemen Rabbini hamd ile tesbih et ve O’ndan mağfiret dile. Çünkü O, tevbeleri çok kabul edendir.” (Nasr Suresi, 3) Allâh’tan bağışlanma dilemek, tevbe etmek salih bir mümin özelliğidir. Bu davranışlar müminin Allâh karşısında ne kadar aciz ve zayıf olduğunun farkında olduğunun da bir ifadesidir. Çünkü iman edenler hataları ve eksiklikleri olduğunu ve dünya hayatı boyunca da hata yapabileceklerini bilmekte, bundan dolayı Allâh’ın rahmetini dilemektedirler. Mümin, imanı arttıkça kendi hatalarını daha iyi fark etmeye başlar. İçinde bulunduğu durumu daha net kavradığı, Allâh korkusu çok arttığı için, bir yandan hatalarını düzeltmeye, tekrarlamamaya çalışırken bir yandan da hataları için sürekli olarak bağışlanma diler. Şuurlu bir müminin göstermesi gereken davranış budur.
“Bunlar, iman edenler ve kalpleri Allâh’ın zikriyle mutmain olanlardır. Haberiniz olsun; kalbler yalnızca Allâh’ın zikriyle mutmain olur.” (Ra’d Suresi, 28) ayetinde haber verildiği gibi Allâh’ı zikretmek müminin kalbine ve ruhuna ferahlık veren, Allâh’ın razı olduğu güzel ahlaka kavuşmasını sağlayacak olan anahtardır:
Müminler hayatlarının her anında Allâh’ın rızasını gözetir ve daima Allâh’ı düşünürler. Allâh’ın kendilerini her an işittiğinin, gördüğünün, kalplerinden geçenleri dahi bildiğinin şuurunda oldukları için hep O’nu hoşnut etmeye çalışırlar. Her an aralarında Allâh ile bir bağlantı vardır. Allâh’ı en güzel isimleri ile zikretmek müminlerin Allâh’la olan bağlantısını arttıran en güzel vesilelerden biridir. Kur'ân-ı Kerim'de Allâh’ı zikretmenin en büyük ibadet olduğu bildirilmiştir: “Sana Kitap’tan vahyedileni oku ve namazı dosdoğru kıl. Gerçekten namaz, çirkin utanmazlıklar (Fahşa)dan ve kötülüklerden alıkoyar. Allâh’ı zikretmek ise muhakkak en büyük (ibadet)tür. Allâh, yaptıklarınızı bilir.” (Ankebut Suresi, 45) Kuran'da Allâh'ın Tesbih Edilmesini Emreden Ayetlerden Bazıları: Yedi gök, yer ve bunların içindekiler O’nu tesbih eder; O’nu övgü ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur, ancak siz onların tesbihlerini kavramıyorsunuz. Şüphesiz O, halim olandır, bağışlayandır. (İsra Suresi, 44) Şu halde onların söylediklerine karşı sabırlı ol, güneşin doğuşundan ve batışından önce Rabbini hamd ile tesbih et (yücelt). Gecenin bir bölümünde ve gündüzün uçlarında da tesbihte bulun ki hoşnut olabilesin. (Taha Suresi, 130) Gece ve gündüz, hiç durmaksızın tesbih ederler. (Enbiya Suresi, 20) Sen, asla ölmeyen ve daima diri olan (Allâh)'a tevekkül et ve O’nu hamd ile tesbih et. Kullarının günahlarından O’nun haberdar olması yeter. (Furkan Suresi, 58) Öyleyse akşama girdiğiniz vakit de, sabaha erdiğiniz vakit de Allâh’ı tesbih edip (yüceltin). (Rum Suresi, 17) Ve O’nu sabah ve akşam tesbih edin. (Ahzab Suresi, 42) Eğer (Allâh’ı çokça) tesbih edenlerden olmasaydı, (Saffat Suresi,143) “Biziz, o tesbih edenler de, gerçekten biziz.” (Saffat Suresi, 166) Şu halde sen sabret. Gerçekten Allâh’ın va’di haktır. Günahın için mağfiret dile; akşam ve sabah Rabbini hamd ile tesbih et. (Mü’min Suresi, 55) Şâyet onlar büyüklenecek olurlarsa, Rabbinin Katında bulunanlar, O’nu gece ve gündüz tesbih ederler ve (bundan) bıkkınlık duymazlar. (Fussilet Suresi, 38) Öyleyse sen, onların dediklerine karşılık sabret ve Rabbini güneşin doğuşundan önce ve batışından önce hamd ile tesbih et. (Kaf Suresi, 39) Gecenin bir bölümünde ve secdelerin arkasından da O’nu tesbih et. (Kaf Suresi, 40) Gecenin bir bölümünde ve yıldızların batışının ardında da O’nu tesbih et. (Tur Suresi, 49) Şu hâlde büyük Rabbini ismiyle tesbih et. (Vakıa Suresi, 74) Öyleyse büyük Rabbini ismiyle tesbih et. (Vakıa Suresi, 96) Göklerde ve yerde olanların tümü Allâh’ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü (Aziz) olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. (Hadid Suresi, 1) Göklerde ve yerde olanların tümü Allâh’ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir. (Haşr Suresi, 1) Allâh ki, yaratandır, (En güzel bir biçimde...) kusursuzca var edendir, şekil ve suret verendir. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanların tümü O’nu tesbih etmektedir. O, Aziz, Hâkimdir. (Haşr Suresi, 24) Göklerde ve yerde olanların tümü Allâh’ı tesbih etmiştir. O, üstün ve güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir. (Saff Suresi, 1) Göklerde ve yerde olanların tümü, Melik; Kuddüs; Aziz; Hâkim olan Allâh’ı tesbih eder. (Cum’a Suresi, 1) Göklerde ve yerde olanların tümü Allâh’ı tesbih eder. Mülk O’nundur, hamd (Övgü) de O’nundur. O, her şeye güç yetirendir. (Teğabün Suresi, 1) Öyleyse, büyük Rabbini ismiyle tesbih et. (Hakka Suresi, 52) Gecenin bir bölümünde O’na secde et ve geceleyin uzun uzadıya O’nu tesbih et. (İnsan Suresi, 26) Rabbinin yüce ismini tesbih et, (A’la Suresi, 1)
İslâm Bilgileri | |||||||||||||||||||||||||
|
Etiketler |
allahın, yaratişi, üstün, yüceliği, zikir |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Çocuğunuz üstün zekalı ya da üstün yetenekli olabilir | Dilara | Aile Evlilik ve Çocuklar | 0 | 08 Ekim 2010 06:21 |