IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 11 Aralık 2012, 03:16   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Nöro Linguistik Programlama NLP Nedir? - NLP Eğitimi




Nöro Linguistik Programlama NLP Nedir? - NLP Eğitimi.



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


NLP (NÖRO LİNGUİSTİK PROGRAMLAMA) Nedir?

Nöro: Yaşamdaki deneyimlerimizin beş duyumuz aracılığı ile algılanması ve işlenmesi.

Linguistik: Sözlü ve sözsüz iletişim ve davranışlarımız aracılığı ile düşüncelerimizi yansıtma tarzımız.

Programlama: Zihnimizin iç programlarını kullanarak düşüncelerimizi ve iletişimimizi belirlediğimiz ve arzuladığımız hedeflere ulaşacak şekilde düzenlemek.Yepyeni bir olasılıklar, gelişim ve düşünce süreçleri dünyasına açılacak harika bir seyahate çıkmak üzeresiniz. Üstelik bu seyahat sadece sizi etkilemeyecek! Çünkü kendi içimizde gerçekleştirdiğimiz değişiklikler özel ve meslek yaşantılarımızda ilişkiye girdiğimiz bütün insanları da etkiler.

Alacağınız öğrenim bugüne kadar binlerce insanın kendi seçtiği yaşamı yaratmasına yardımcı olmuştur. Pek çok insan için bu diplomalı kurs, kendi yaşamlarında yeni alanları keşfetmelerine yol açacak seyahatin sadece ilk adımıdır. Kendi yolunu zaten seçmiş olanlar içinse, eskiden kendilerini engellemiş olan bazı konuların çözümlenmesine yardımcı olacaktır.
Burada unutulmaması gereken nokta şudur: NLP kursunda öğrenme ve keşif her bireyin kendisine özeldir. Hepimiz birer birey olduğumuz için bütün olasılıkları araştırmaktan ve soru sormaktan lütfen çekinmeyin. Zaten NLP’nin temeli de basit bir sorudur: ’Nasıl yapılır?’
Bu kurs aşağıdaki alanlarda yararlı olacak bir dizi becerileri keşfedeceğiniz pratik bir programdır:
Dünyada nasıl işlerlik gösterdiğinizi keşfetmek
İsteklerinizi elde etme yönünde hedefler koymak
İletişim becerilerinizi geliştirmek
Diğer insanları kibarca etkilemeyi öğrenmek
Olumlu değişiklikler yapmak
Kullanılan materyaller NLP adı verilen geniş kapsamlı malzeme, araç ve teknikler arasından seçilmiştir..
İyi yolculuklar dileriz.

NLP’NİN TARİHÇESİ
NLP 1970’li yılların başında dilbilimci John Grinder ile matematikçi Richard Bandler’in belirli becerilere sahip insanlar ile bu becerilerde mükemmelleşmiş insanlar arasındaki farklılıkları ortaya koyma çalışmalarıyla Kaliforniya’da doğmuştur. Dikkatli ve detaylı bir gözlem sayesinde üç olağanüstü terapistin davranışlarını modellediler. Virginia Satir, Fritz Perls ve dünyaca ünlü hipnoterapist Milton Erickson. Çalışmaları sırasında bu bireylerin çok farklı tarzları olmasına karşın şaşırtıcı benzerlikte kalıplar kullandıklarını keşfettiler.
Grinder ve Bandler bu ilk çalışmanın ardından mükemmel performansa sahip başka insanların modellerini çıkardıktan sonra insanların performansını geliştirmek, mükemmel iletişimci haline gelmelerini sağlamak ve olumlu kişisel değişikliklerden geçmelerini mümkün kılmak yönünde başkaları tarafından da kullanılabilecek yararlı bir model hazırladılar.
Modelleme NLP’nin geliştirilmesinde merkez niteliğini hep korumuştur. Örneğin sağlık sektöründe en başarılı ve müşterileri ile en iyi diyalog kurabilen doktorların modellemesi yapılmış ve becerileri başkalarına aktarılmıştır.
NLP’nin gelişiminde başka inanların da katkıları olmuştur. İlk çalışmalar davranışsal yaklaşım olarak tanımlanırken, son zamanlarda vurgulama davranışların ardında yatan kimlik, inançlar ve değerlere kaymıştır. Bilinçli ve bilinçsiz zihinler arasındaki ilişki ve dengenin anlaşılması son dönemlerdeki NLP eğitiminin merkezini oluşturmaktadır.

İSİMLENDİRME!
Grinder ve Bandler 36 saatlik bir çalışmayla ilk kitaplarını tamamladıktan sonra bir şişe Kaliforniya şarabı açıp şu soruyu sordular: ’Buna ne isim vereceğiz?’
Neuro - çünkü keşfettikleri kalıplar nörolojik düşünme süreçlerimiz düzeyinde idi.
Linguistic - çünkü dili kullanma şeklimiz nörolojimizi yansıtır.
Programlama - çünkü eğer istersek programlandığımız şekilden kurtulup düşünce ve eylemlerimizi istediğimiz gibi düzenlemeyi seçebiliriz.
Nöro Linguistik Programlama’ya Hoş geldiniz.

NLP’NİN DÖRT İLKESİ
Kısa bir süre önce okuduklarıma göre NASA tarafından yürütülen 1969 ay seferinde seyahatin yüzde doksanı boyunca asıl rotadan sapılmış olduğunu öğrendiğimde çok şaşırmıştım. Bu olay çok etkili bir şekilde dikkatlerimizi NLP’nin temel ilkeleri veya ’etaplarına’ çekmektedir. Bu ilkeler şunlardır:
1) Önce ne istediğinizi bilmelisiniz. Her durumda elde etmek istediğiniz sonucu açıkça belirleyin.
2) Farkında ve uyanık olun. Hedefe yaklaştığınızı veya uzaklaştığınızı anlamak için kendiniz ve başkalarına karşı yeterli duyusal keskinliğe sahip olun.
3) Yeterli esneklik gösterin. Sonucu elde edinceye kadar davranışınızı değiştirebilmek için gereklidir.
4) Eyleme geçin. Unutmayın eğer yola çıkmazsanız asla hedefe varamazsınız!

NLP ÖNERMELERİ
1. Diğer insanların dünya modeline saygı gösterin
2. İletişimin anlamı, alacağınız tepkidir
3. Zihin ve beden birbirlerini etkiler ve bir ’sistem’ oluşturur. Zihinsel durumumuzu değiştirmekle fiziksel durumumuzu etkileriz. Öte yandan fiziksel durumumuzu değiştirmekle de zihinsel durumumuzu etkileriz.
4. Kullandığımız sözcükler, temsil ettikleri olay veya madde DEĞİLDİR. İnsanlar gerçekliğe değil, kendi öznel deneyimlerine göre tepki verirler. Mönüye baktıktan sonra gelen yemeğin gerçekliğine şaşırdığınız durumlar olmadı mı?
5. Kişi hakkında en önemli bilgi davranışıdır.
6. Kişinin belirli bir durumdaki davranışı kendisi için o anda – bazan da bilinçsiz bir düzeyde - en iyi seçimdir.
7. Kişilerin davranışları kim olduklarını ortaya koymaz.
8. Kişiler başarı için bütün kaynaklara sahiptir veya onları yaratabilir.
9. Zihniniz ve dolayısıyla da sonuçlar size bağlıdır.
10. En esnek insan başarı yönünde en büyük fırsata sahiptir.
11. Başarısızlık yoktur, sadece geri besleme vardır.
12. Müşteri direnci, uyum eksikliğinin bir işaretidir.
13. Bütün prosedürler seçeneği artırma yönünde olmalıdır. Seçenekler ne kadar çok olursa, başarı olasılığı da o kadar yüksek olur.
14. Eğer yaptığınız şey başarı getirmiyorsa, FARKLI BİR ŞEY YAPIN!
15. İletişimde başarısızlık mümkün değildir.

NLP’NİN İLETİŞİM MODELİ


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


GERÇEKLİK HARİTALARI

Dünyayı araştırmak için duyularımızı (görme, duyma, dokunma, tat ve koku) kullanırız. Ama bize sunulan her şeyi algılamamız imkansızdır. Bu nedenle, içeri alacağımız veya dışarıda bırakacağımız şeyleri süzen algılama filtrelerimiz vardır.
Bu filtreler bireyseldir ve kendi deneyimlerimiz, kültürümüz, yetişme tarzımız, inançlarımız, değerlerimiz ve varsayımlarımıza dayalıdırlar. Gerçekliği araştırırken algılamamız içeriden gelir. Gerçekliği algıladığımızı düşünebiliriz ama aslında yaptığımız şey, diğer insanlardan farklı olabilecek kendi kişisel gerçekliğimizi yaratmaktır.
Bu süreci düşünmenin yararlı bir yolu, onu harita yapımıyla karşılaştırmaktır. Ortada bir toprak parçası vardır ve haritalar bunu anlamamıza yardımcı olur. Ama haritalar seçicidir ve içerdikleri bilgi tipleri kullanım amaçlarına göre değişir. Örneğin bir TEM yolu, yürüyüş yolundan çok farklı olabilir.
Şunu aklınızdan çıkarmayın: harita bölgenin kendisi değildir.
Filtrelerimizi değiştirerek kişisel haritamızın hazırlanışı üzerinde denetim kurabiliriz. Dar ve içi boş inançlar kuru ve kısıtlı haritalara yol açar. Algılama filtrelerimizi değiştirirsek, dünya daha zengin ve heyecan verici bir hale gelebilir.

İnsanların çok farklı dünya haritalarına sahip olabileceklerini unutmamalıyız. Bir grup insana karşı ’güzellik’ sözcüğünü kullandığınız zaman gruptaki insanlardan birisi çok uzaklardaki dağları, bir başkası güneşli bir kumsalı ve bir diğeri sevgilisinin yüzünü görebilir veya şarkı söylediğini işitebilir. Yine bir başkası da içinde harika bir duygu hissedebilir.
Deneyimlerimizi kendimize ve başkalarına açıklamak için haritalar kullanırız. Etkili bir iletişim kurmak için başka insanların dünya haritalarını anlamak ve takdir etmek zorundayız.
Filtrelerimizi değiştirerek kişisel haritamızın hazırlanışı üzerinde denetim kurabiliriz. Dar ve içi boş inançlar kuru ve kısıtlı haritalara yol açar. Algılama filtrelerimizi değiştirirsek, dünya daha zengin ve heyecan verici bir hale gelebilir.
İnsanların çok farklı dünya haritalarına sahip olabileceklerini unutmamalıyız. Bir grup insana karşı ’güzellik’ sözcüğünü kullandığınız zaman gruptaki insanlardan birisi çok uzaklardaki dağları, bir başkası güneşli bir kumsalı ve bir diğeri sevgilisinin yüzünü görebilir veya şarkı söylediğini işitebilir. Yine bir başkası da içinde harika bir duygu hissedebilir.
Deneyimlerimizi kendimize ve başkalarına açıklamak için haritalar kullanırız. Etkili bir iletişim kurmak için başka insanların dünya haritalarını anlamak ve takdir etmek zorundayız.

ETKİLİ İLETİŞİM
’İletişim’ diğer insanlarla - tesadüfi konuşma, ikna, öğretme, görüşme - her türlü etkileşimi tanımlamada kullanılabilecek bir sözcüktür ve minimum iki insanı gerektiren dinamik bir süreçtir.
İletişim sırasında neler olur? Bir insan dikkatini bir başkasına verdiği zaman karşısındakinin söylediği ve yaptığı şeyi sistemine alır. İnsan kendi içsel düşünce ve duygularıyla temas kurar ve kendi bireysel tarzıyla tepki verir. Karşıdaki insan da dikkatini ona verir ve böylece iletişim devresi oluşur.
İletişim söylediğimiz sözcüklerden çok daha fazlasını içerir. Hiçbir şey söylememek bile bir iletişim yöntemidir. Bir grup insanla iletişim sırasında asıl etkinin %55 oranında vücut dili - duruş, el hareketleri, göz teması, vs., %38 oranında ses tonu ve sadece %7 oranında söylenen sözcüklerden geldiğini kanıtlayan araştırmalar yapılmıştır. Bu yüzdeler elbette bazı durumlarda değişiklik gösterebilir. Ama öyle görünüyor ki mesajınızı karşı tarafa ulaştırırken önemli olan ne söylediğiniz değil, nasıl söylediğinizdir.
Basit bir cümle düşünün - ’Annemin baklavasını seviyorum’. Vurgulamayı farklı sözcükler üzerine koyarak bu cümleyi bir kaç kez söyleyin. Sesinizin ton, yükseklik ve tınısını değiştirmenin anlamı nasıl değiştirebileceğini göreceksiniz. Sonra el hareketleri ekleyin, aşağı veya yukarı bakın, hareketli veya hareketsiz olun, hızlı veya yavaş nefes alın. Mesajı aldınız mı? İletişiminizi değiştirmek için vücut dilini, el ve ayak hareketlerini, sesinizin ton, vurgu ve yüksekliği ile kullandığınız sözcükleri düşünün.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



ETKİLİ İLETİŞİME YÖNELİK ÜÇ ADIM

1. HEDEFİNİZİ BİLİN
Bir kişi veya bir grupla iletişimde bulunurken, eğer ne elde etmek istediğinizi önceden bilirseniz daha etkili olabilirsiniz. Çıktınızı olumlu, spesifik ve karşıdaki insanla aynı yönde yaparsanız faydalı olur.

2. DUYULARINIZI AÇIN

Amaçladığınız mesajı aktarıp aktaramadığınızı anlamanın tek yolu karşıdaki insan tarafından nasıl algılandığının farkına varmaktır. O insanın içsel düşünme ve duyguları dış davranışlarına yansır. İnsanların nasıl tepki verdiğini anlamak istiyorsanız vücut duruşlarına, nefes alış verişlerine, deri rengine, göz hareketlerine, el ve ayak hareketlerine, yüz ifadelerine ve seslerinin ton ve kalitesindeki değişikliklere dikkat edin.

3. ESNEK OLUN
Etkili bir iletişimci olmak istiyorsanız her zaman için şu ilkeye göre hareket edin: iletişimin anlamı, aldığınız tepkidir. İletişim bir devredir. Yaptığınız şeyler karşıdakini etkiler ve onun yaptığı şeyler de sizi etkiler. İnsanların tepkilerini izlerken aslında amaçladığınızdan farklı bir mesaj aktarmış olduğunuzu görürseniz, bunu faydalı bir geri besleme olarak kabul edin ve istediğiniz tepkiyi alıncaya kadar iletişim şeklinizi değiştirin.

UYUM
Daha önce de bahsettiğimiz gibi iletişim sözcüklerden başka şeyleri de içerir. İletişimde asıl etkinin aşağıdaki oranlarda olduğundan söz etmiştik:
55% - vücut dili
38% - ses
7% - asıl içerik
Bu araştırma sunumlara dayandırılmıştır ve duruma göre değişebilir. Bununla birlikte pek çok iletişimde vücudun duruşu, ifadeler, göz teması ve ses tonu kullandığımız sözcüklerden çok daha önemlidir.
Etkili bir iletişim kurabilmek için uyum yeteneğine sahip olmak gerekir. Karşıdaki insanla aynı görüşte olmanız gerekmese de ona tepki vermeniz ve anlaşıldığı duygusunu vermeniz gerekiyor.
Karşımızdaki insanın vücut dili ve ses tonu açısından uyum ve aynalama yöntemini kullanarak ve deyim yerindeyse ’onun dansına katılarak’ uyum yaratabiliriz. Böylece kendi dünyamız ile onun dünyası arasında bir köprü kurulur ve etkili iletişimin temeli olan güven oluşur.
Kendinizi karşıdaki insanın deneyimine göre ayarlama anlamına gelen bu işleme ahenk kurma diyoruz. İletişim sanatı, ayak uydurmak ve sonra yavaş yavaş amaçladığınız noktaya doğru yönlendirmek demektir.

TEMSİL SİSTEMLERİ
Deneyimleri duyular aracılığıyla algılarız. Bu duyusal deneyimleri zihinde yeniden yaratmak için düşünme süreçlerini kullanma açısından inanılmaz bir yeteneğe sahibiz. Örneğin hoş bir deneyimi hatırlamak bizi gülümsetebilir, hoş olmayan bir deneyim üzüntüye yol açabilir ve en sevdiğimiz yemek veya içeceği düşünmek acıktırabilir veya susatabilir.
Deneyimlerimizi kendimize karşı temsil ederken duyularımızı kullanırız. Beş duyu sistemimizi tanımlamak için temsil sistemleri adını verdiğimiz NLP terimini kullanıyoruz.
Sistemlerin içinde alt-bölümler vardır. İşitsel hem seslerin hayali düzeyde işitilmesini hem de insanın kendi kendisine konuşmasını içerir. Dokunsal ise bedensel duyguları, dokunmayı ve duyguları içerir. En çok kullanılan sistemler G, İ ve D’dir.

Her temsil sistemi bir ağın parçasıdır:
1. Girdi - içsel ve dışsal olarak bilgi toplama
2. Düşünme/İşleme - harita çıkarma, öğrenme, karar verme, motivasyon stratejisi, bilginin depolanması, hafıza, geleceğin göz önüne getirilmesi.
3. Çıktı - kendimizi başkalarına nasıl ifade ettiğimizdir - dil, ses ve ----oloji. Bireyler olarak hepimizin farklı temsil sistemleri vardır. İnsanlara tatilin nasıl geçtiğini sorduğunuzda birisi otelin harika manzarası ile muhteşem gün batımını (G) anlatabilir. Bir diğeri çok farklı kuş seslerinden ve seyahat arkadaşlarının anlattığı öykülerden (İ) bahsedebilir. Üçüncü bir kişi ise tenine değen güneş ile ayak parmakları arasına giren kumların nasıl bir duygu verdiğinden (D) söz edebilir.
Kendimizin ve başka insanların temsil sistemlerini nasıl kullandıklarını anlamak insanın kendini tanıması için iyi bir anahtardır ve gelişim yönünde başlangıç noktasıdır. Güçlü ve zayıf yanlarımızı tanımamıza yardımcı olur. Güçlü yanlarımız muhtemelen temsil sistemini en çok kullandığımız alanlardır ve zayıf yanlarımız da muhtemelen daha az gelişmiş bir temsil sistemi kullanmak zorunda kaldığımız alanlardır.



Kaynak: Alıntılar


Konu Sevda tarafından (11 Aralık 2012 Saat 15:31 ) değiştirilmiştir.
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Rüyanın nöro----olojisi Lady Rüya Tabirleri 0 15 Ekim 2012 18:50
Nöro Oftalmoloji Hakkında Zen Sağlık Köşesi 0 21 Şubat 2012 20:37
Spor ve Beden Eğitimi - Beden Eğitimi Nedir? Sevda Spor Haberleri 0 16 Ocak 2012 00:56
Ruby [ Programlama Dili ] Nedir ? Ocean Programlama 0 27 Ekim 2009 17:20