IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
1Beğeni(ler)
  • 1 Post By Sevda

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 07 Nisan 2013, 02:26   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Nietzsche Ağladığında - Irvin D. Yalom -IRCForumları-Kitap Tanıtımları(Kitapın Özeti)





Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Nietzsche Ağladığında

Yazarı: Irvin D. Yalom
Orijinal ismi: When Nietzsche Wept
Çevirmen: Aysun Babacan
Ülke: Amerika Birleşik Devletleri Amerika Birleşik Devletleri
Özgün dili: İngilizce
Dili: Türkçe
Konu(lar): Ümitsizlik
Türü: Düşünce romanı
Yayınevi: Ayrıntı Yayınları
Türkçe: basım tarihi 1996
Anadilinde:basım tarihi 1992
Sayfa sayısı 384
Boyut ve ağırlık 13x20 cm
ISBN 9879755391465

Nietzsche Ağladığında (özgün adı: When Nietzsche Wept) Irvin D. Yalom tarafından yazılmış bir romandır. Ümitsizliği konu alan bir düşünce romanıdır.

Nietzsche'nin hayatını ve düşüncesini, psikanaliz ile harmanlayarak anlatan bir romandır. Romanın ortamı psikanalizin doğumu öncesinde olan 19.yüzyıl Viyana’sıdır. Dönemin ünlü şahısları Josef Breuer, Sigmund Freud, Lou Salome kitabın yan karakterlerini oluşturur, roman bu gerçek kişilerin bilimsel, felsefi, sosyal görüşlerini Nietzsche ile kurgulanmış olay örgüsü içinde kimi zaman gerçek kimi zaman sadece kurgusal bir şekilde iletir. Büyük bir başarı yakalayan eser birçok dile çevrilmiştir. Eser Ayrıntı Yayınları tarafından basılmış ve Türkçe çevirisi Aysun Babacan tarafından yapılmıştır.



[Üye Olmadan Linkleri Göremezsiniz. Üye Olmak için TIKLAYIN...]



KAHRAMANLARI:


#NİETZSCHE:Henüz iki kitabı yayımlanmış,kimsenin tanımadığı bir filozof.Yalnızlığı seçmiş.Acılarıyla barışmış.İhanete uğramış.Tek sahip olduğu şey,valizi ve kafasında tasarladığı kitaplar.Evli değil.Tanrıyı öldürmüş.'Ümit kötülüklerin en kötüsüdür,çünkü işkenceyi uzatır' diyerek bir ümitsizlik çukurunda olduğunu belirtiyor.

#BREUER:Efsanevi bir teşhis dehası.Ümitsizlerin kapısını çaldığı doktor.Psikanalizin ilk kurucularından.Kırkında,bütün Avrupalı sanatçı ve düşünürlerin doktoru olmayı başarmış.Güzel bir karısı ve beş çocuğu var.Zengin.Saygın.

#FREUD:Breuer'in arkadaşı.Henüz genç.Geleceği parlak.Şimdi yoksul.

#SALOME:Erkeklerin başını döndüren kadın.Çekici.Özgür.Evliliğe inanmıyor.Bazen aynı anda birçok erkekle beraber oluyor.Sanatçı ve düşünürleri tercih ediyor.


KİTABIN ÖZETİ:

Bir gün erkeklerin başını döndüren kadın,Salome,Nietzsche'den habersiz Breuer'e gelir.Ümitsizlik içinde olan Nietzsche'ye yardım etmesini ister.Doktor da kadının çekiciliğine kapılıp bu isteği kabul eder.Çünkü doktor da o sırada yasak bir ilişkiden yeni çıkmıştır.Hastasına tedavi sırasında aşık olmuş ve kendini ona iyice bağlamıştır.O da bunun farkındadır fakat hislerinin önüne geçemez.Bu ilişki hastasının ondan hamile olduğu yalanını uydurmasıyla son bulur.Breuer onu başka bir doktora nakleder.İşte bu ilişkiyi tam unutmuşken karşısına Salome çıkar.Salome Nietzsche'yi ikna edip Breuer'e gönderir.Fakat Nietzsche çok gururlu,hiç kimseyle konuşmayan,derdini kimseyle paylaşmayan birisidir.Ruhsal sorunu olduğunu da kabul etmez.Bunun yüzünden de Dr. Breuer onun fizikselhastalıklarını tedavi ediyormuş gibi görünerek psikolojisini anlamaya çalışır.(fiziksel hastalık olarak da stresten kaynaklanan migreni vardır.)Dr.Breuer tedavileri sırasında onun özel yaşamı hakkında bilgi almaya çalıştıysa da Nietzsche tek bir kelime bile etmez.Doktor en sonunda ondan hiç bir ücret talep etmeden onu bir sanatoryuma yatırmayı,migreni için üzerinde ilaçlar denemek istediğini ve bu gözlemler için de gözünün önünde olmasını uygun gördüğünü söyler.FakatNietzsche bunu kabul etmez ve doktordan tedaviyi bitirmesini ister.Doktor bu duruma çok üzülür.Hem arkadaşı hem de öğrencisi olan Freud'la hep onun hakkında konuşur, uyguladığı tedaviyi arkadaşına anlatıp onun da fikrini alır.bu konuşma gününün gecesinde Dr.Breuer uyuyacakken kapı çalınır ve kendisini Herr Schlegel olarak tanıtan bir adam evinde kalmakta olan bir hastadan söz eder vedoktora bir kart uzatır.Kartın üstünde Prof. Friedrich Nietzsche Filoloji Profesörü yazıyordur.Doktor bunu okuyunca hemen Herr Schlegel'le birlikte Nietzsche'nin kaldığı yere doğru yola koyulur.Yolda Nietzsche hakkında bazı bilgiler edinmeye çalışır.Nietzsche'nin kaldığı yere geldiklerinde Dr. Breuer çok şaşırır.Nietzsche odanın bir köşesinde duran ufak bir yatakta koma halinde uyuyordur.Morarmış bir yüz,çökmüş gözler,her yanı buz kesilmiş solgun bir vücut.Dr.Breuer Nietzsche'nin başına masaj uygulamaya başlar.30-35dk.sonra Nietzsche kendine gelmeye başlar ve doktordan yardım etmesini ister.Doktor bunu duyduğunda çok şaşırır.Çünkü Nietzsche'yi kimseye muhtaç olmayan biri olarak tanımıştır.Breuer sabaha doğru Nietzsche'yi yalnız bırakarak diğer hastalarını kontrol etmeye gider.Geri döndüğünde Nietzsche kendine gelmiştir.Dr.Breuer'e minnetlerini sunduktan sonra borcunu nasıl ödeyeceğini sorar.Doktorda bunun üzerine daha uzun bir süre tedavi altında tutulması gerektiğini ve bir ilaç tedavisi uygulayacağını söyleyerek klniğe yatmak zorunda olduğunu yineler.Fakat Nietzsche o gün oradan ayrılmak zorundadır.Breuer'de bunu engellemek için bir öneri hazırlar ve bu öneriyi ertesi gün muayenehanede Nietzsche'ye sunar.Önerisi ise kendisinin Nietzsche'nin fiziksel semptomlarını tedavi eden beden doktoru olacağını,Nietzsche'nin de bunun karşılığında Breuer'in ruh ve zihin doktoru olmasıdır.Nietzsche ilk başta bunu kabul etmediyse de doktora borçlu olduğu için bunu borcunu ödeme şekli olarak kabul eder.Artık sanatoryuma yatar ve doktorla birbirlerine tedavi uygulamaya başlarlar.Bu tedaviler sırasında doktor kendi sorunlarını biraz abartarak anlatır ki Nietzsche itiraf sürecine girmekte çabuk davransın.Fakat Nietzsche direnmekte kararlıdır.Dr.Breuer'de onun direncini kırmayarak ona yardım etme çabalarını biraz yavaşlatmaya başlar.Bu arada tedaviler sırasında gittikçe iyi arkadaş olurlar ve birbirlerine isimleriyle hitap etmeye başlarlar.Tedavi sonucunda Nietzsche'ninmigreni iyice kaybolmuştur fakat ruh durumu olduğu gibi duruyordur.Tedavi sona erdiğinde ise Nietzsche o ülkeden ayrılmaya karar verir.Doktor da onu engellemek için çok çaba gösterir.Çünkü seanslar sayesinde çok iyi iki dost olmuşlardır.Breuer Nietzsche'ye kendi evinde kalmasını teklif etse de o bunu kabul etmez ve ülkeden ayrılarak ılık güneş ve yağmursuz bir havası olan italya'ya gider.

KİTABIN İSMİ::

Bir gün kadınlar hakkında konuşurlarken Nietzsche sandalyeye oturup birdenbire ağlamaya başlıyor.Breuer ağlamasının sebebini sorunca da duygularını biriyle paylaşmış olmasının onu duygulandırdığını söylüyor.Kitabın adı da bu sebepten dolayı 'NİETZSCHE AĞLADIĞINDA' konuluyor.Çünkü Nietzsche kitapta nerdeyse hiç ağlamayan,gülmeyen,katı biri olarak tasvir ediliyor.Fakat insanın duygularını bir yere kadar saklayabildiğinden en nihayetinde gözyaşlarını tutamıyor.


KİTAPTAN ALINTILAR:

"Yaşlanma, sevdiklerinizi kaybetme ve dostlarınızdan uzun yaşamanın asıl acı yanı, sizi inceleyen gözlerin bulunmamasıdır. Hiç kimsenin dikkat etmediği bir yaşamdan duyulan dehşet..."

"Derin yalnızlığımda sık sık kendi kendime konuşurum, ama fazla yüksek sesle değil, kendi sesimin boş boş yankılanacağından korkarım."

"Bir insanın kendine karşı en büyük ödevi, hakikati keşfetmektir."
Breuer ölümü aklindan kovmaya çalisti. O çok sevdigi sihirli cümleyi, Lucretius’un o deyisini tekrarladi: “Ölüm varken, ben yokum. Ben varken, ölüm yok. O halde üzülecek ne var? Ama bu da ise yaramadi."

“Biriyle tam bir ilişki kurabilmen için önce kendinle ilişki kurabilmelisin. Eğer kendi yalnızlığımızı kucaklayamazsak, inzivaya karşı kalkan olarak başka birini kullanırız. Yalnızca bir kartal gibi yaşayabilen insan-kimsenin seni seyretmesine ihtiyaç duymadan-başka birine sevgisini verebilir; yalnızca o zaman o insan bir başkasının büyümesi ve gelişmesiyle ilgilenebilir. Eğer, insan evliliğini bitiremiyorsa, o evlilik zaten bitmiş demektir.

"Ümit mi? Ümit en son kötülüktür!
..Pandora'nın kutusu açılıp, Zeus'un içinde sakladığı bütün kötülükler dünyaya saçıldığı zaman, orada son bir kötülük kaldığından kimsenin haberi olmamıştı: Ümit. O zamandan beri, insanlar yanlışlıkla kutuyu ve içindeki ümidi iyi şans olarak yorumladı. Fakat Zeus'un arzusunun, insanların, kendilerini işkenceye teslim etmeleri olduğunu unuttuk. Ümit kötülüklerin en kötüsüdür, çünkü işkenceyi uzatır."



 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
İskender PALA -Od Kitap Özeti –Bir Yunus EMRE Romanı -IRCForumları -Kitap Tanıtımları Sevda Kitap Tanıtımları 3 21 Temmuz 2014 03:04
Ruh Adam - Hüseyin Nihal Atsız - IRCForumları - Kitap Tanıtımları (Roman - Özeti) Sevda Kitap Tanıtımları 4 29 Haziran 2014 23:25
Hasret – Canan Tan - IRCForumları - Kitap Tanıtımları Sevda Kitap Tanıtımları 1 21 Mayıs 2014 02:41
Aşram - Ram Ören - IRCForumları - Kitap Tanıtımları Sevda Kitap Tanıtımları 0 21 Ağustos 2012 18:41
Korkuyu Beklerken (Oğuz Atay) Konu özeti-IRCForumları - Kitap Tanıtımları Ne Okuyalım Sevda Ne Okumalıyım? 0 03 Aralık 2011 19:14