Çevrimdışı

Sazan gibi atlamak. Hani her lafa atlayan, anlayıp dinlemeden söze giren, her şeye kanan kişi için deriz çoğunluk sazan bu sazan diye.

National Geographic Wild kanalında izledim. Amerika’daki nehirleri istila eden sazanların belgeseli vardı. İnanır mısınız ilk defa sazanların suyun üstünde bu kadar yükseğe atladıklarını gördüm. Balıkçılar suya elektro şok veriyorlar ve binlerce sazan başlıyor atlamaya. 2-3 metre yükseğe atlayanları var. Hatta kepçelere bile gerek kalmıyor zaman zaman kendiliğinden teknelere düşüyorlar. Daha sonra balıkçılar toplu olarak sazan avına çıkıyorlar. Binlerce sazan yakalanıyor ancak yemek için değil biliyor musunuz ne için? Çok şaşıracaksınız ama diğer balık türlerinin sazanlar yüzünden tükenmesini engellemek için. Çünkü pek çoğu tehlike altında sazanlar yüzünden. Sazanlar aslında vahşi hayvanlar sayılır. Kendilerini korumak adına hızla ve acımasızca çoğalıyorlar ve diğer balık türlerine yaşam alanı bırakmıyorlar. Amerika’nın güneyinden başlayıp Kanada’ya kadar hızla yayılmışlar. 1970 yılında başlıyor macera. Adamın biri taaa Asya’dan Japonya veya Çin’den tam bilemiyorum oralardan birkaç sazan alıp ülkesine getiriyor. Ne yapacaksa? Sonra da onları tutup bir araştırma laboratuarına veriyor. Araştırma laboratuarı bunları nehir ve okyanuslara açılan kanalizasyon borularının ağızlarında oluşan yosunları temizlenmesinde deney hayvanı olarak kullanmak üzere alıyor. Sonra bu sazanlar tam deneyin ortasında bir yolunu bulup kaçıyorlar. Ya hiçte aptal değiller yani ve intikam için başlıyorlar hızla çoğalmaya. Yılda diğer balıklara göre 2- 3 kat fazla yumurtluyorlar. Tabi bütün nehir kollarını zapdetmeye başlıyorlar. Amerikalılar bakıyorlar ki iş kötü onlarda başlıyorlar sazanları avlayıp avlayıp imha etmeye. Onlar imha ettikçe sazanlar daha da çoğalıyor. – Aslında sazan lezzetli bir balık gidip Amerika’da nehir kenarında sazan lokantası mı açsak? Köşe oluruz valla. ; ))

Şimdi sonuç olarak ben bunu gece izledim. Ertesi sabah kahvaltıda başladım anlatmaya,

-Biliyor musunuz sazan gibi atlamak deyimi doğruymuş demeye. Böyle, böyle… demeye başlayınca bizim ukala evlatlar demesinler mi;

-Aaaa anne sen bilmiyor muydun sazanların çok yukarılara atladığını? Kocaman bir Ohoooo çektiler acımasızca. Ben mosmor olmuş bir şekilde sadece;

-Nasıl yani? Diyebildim.

Meğer hepsi biliyormuş. Hatta belgeseli daha önce de izleyen varmış içlerinde. İşte şimdi ben gerçek bir sazan olmuştum bu durumda. Yaktın beni Nat. Geo. Wild. yaktın. Karizma sıfır, en büyük sazan benmişim meğer haberim yokmuş…

__________________
Eğer "dokuz" CanLı oLsaydın biLe En fazLa "sekiz" kez kaçabiLirdin öLümden..
BiLki "yedi" düveLe suLtan oLsan dahi Yerin "aLtı" mekan oLacak sana
En fazLa "beş" metre kumaş götürebileceksin Kapatacaksın "dört" açsanda gözünü..
Bu dünya "üç" günLük dünya , AzraiLin yanında "iki" kat oLup yaLvarsanda nafiLe
ELbet "bir" gün öLeceksin İşte o gün herşey "sıfır"dan başLayacak..!