Çevrimdışı

Doğarken masum olan bizler yalan söylerek masumiyetimizi kaybettik. Masum olan bizler anlamsız ihtirasların esiri olarak birbirimize kıydık. Birbirimize ettiğimiz kötülükler yetmezmiş gibi bize ev sahipliği yapan dünyamızı kirlettik. Kendi kirliliğimizi doğaya neşrettik.

Masumiyetten kötülüğe giden yolda esas zulmü başkalarına değil kendimize yaptık. Vicdanımızı hançerledik. Yol arkadaşlarımızı sattık. Uğruna savaştığımız insanların bir süre sonra efendisi olduk vaat ettiklerimizin yerine isyan etmemize sebep olan uygulamaların, kendi versiyonumuzu geliştirdik.

Yanımızda savaşan insanları karşısında savaştığımız azınlıkların oyuncağı haline getirdik. Gerçeklere sırtımızı dönerken şakşakçılara kulak verdik. Gören göz, duyan kulak yerini görmez ve duymaz ulaşılmaza terk etti.

Dünyevi hırsların körelttiği iyilik, yerini doyumsuz ve sonu olmaz hırslara bıraktı. Mutluluğun şifreleri yanlış yerlerde aranırken, ortalık karanlığın sesine kulak veren efendi görünümlü kölelere kaldı.

Bir ağaca kıyarken buna duyarsız kalan insanı, bir cana kıyanlara bile duyarsız hale getirdiler. Masum ve saftık. Zaman bize daha iyi olmayı değil, daha kötü olmayı öğretti. Toplumsal dinamikler bize biz olmayı değil ben olmayı öğretti. Gücü elinde tutan iktidarlar bizleri birey değil rakam olarak gördüler. Tüm bunlara karşı biz ne mi yaptık sustuk sindik ve duyarsızlaştık.

O duyarsızlık bugün haksızlıklara karşı susan, ölümlere karşı gülen, haksızlıklara karşı görmez bir birey ve bu bireyleri oluşturan toplumlar yaratıldı.

Kirlenen onurumuzu temizlemenin yolu önce vicdanına kulak vermekten sonra onun sesine uygun hareket etmekten geçer. Vicdanların egemen olduğu toplumlarda kokuşmuşluk olamaz. Bilinçlenmenin olduğu toplumlarda manipülasyonlarla yönlendirilen ruhsuz insanlar olmaz.

İyi, bilinçli ve sürü psikolojisi ile hareket etmeyen, soru sormasını bilen, içinde yaşadığı toplum ve doğaya saygılı bireyler toplumun ve geleceğimizin kurtuluşu ise, tam tersi sindirilmiş, uyuşturulmuş, ve sorgusuz biat eden bireylerde geleceğimizin karanlığıdır.

İyi bireylere destek vermek masumiyetimizi kazanmamız için atmamız gereken ilk adımdır.


-alıntı-