30 Mayıs 2014, 01:03 | #1 | |
Guest
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
| Notanın Doğuşu Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir. PİSAGOR Müzikte önemli bir yeri olan nota yazısı, 9. Yüzyılın başlarında kullanılmıyordu. Eserler kulak yoluyla kuşaktan kuşağa aktarılıyordu. Bu sırada değişimlere uğruyor ve zaman içinde unutuluyordu. Müzikteki notasal düzeni keşfederek yazıya dökmenin ilk temelini Pisagor (pythagoras, M.Ö 530-450) atmıştır. Pisagor, uzun ve yorucu deneyler sonunda, tellerin uzunluklarıyla, çıkardıkları sesler arasında bir oran olduğunu ve bu oranların değerlerini keşfetti. Telin boyu yarısına indirildiğinde sesin oktavına ulaştığını, tel 2/3 üne indirildiğinde sesin beşlisine ulaştığını gözledi. Pisagor’un müziğin içindeki matematiği bir demirci dükkânın önünden geçerken keşfettiği rivayet edilir. Demir ustasının demir döverken kullandığı aletlere göre değişik sesler çıkarması Pisagor’un ilgisini çeker, dükkânı kapatarak ustaya çeşitli aletler kullandırır. Çıkan sesleri inceleyip kayıda alır. GUİDA Pisagor’dan sonra Guida d’Arezzo (990-1050), notalama sisteminde seslerin yüksekliğini kesin olarak kabul etti. 1030 yıllarında, klisede çocuklarla koro çalıştığı sırada, duaları ezberletmek için bir yöntem buldu. Her sesin bir öncekinden daha yüksek başladığı bir halk şarkısı öğretti. Sonra bunu Latince ve dinsel içerikli bir metne çevirdi. Elinin parmaklarındaki girinti ve çıkıntılara metnin ilk hecelerini yazdı. Böylece bir gam dizisinin sekiz notası birden sergilenmiş oldu. Arrezzo bu notaları Aziz Johannes Battista ilahisindeki mısraların birinci hecelerinden alarak takmıştır. Yedinci notanın adı uzun zaman B olarak kalmış 13. Yüzyılda Sanete Johannes kelimelerinin baş harflerinden meydana gelen Si adını almıştır. İşte o ilahi ve notaların doğuşu: Ut queant laxis (sonradan Do olacaktır) Re sonare fibris Mi ra gestorum Fa muli tourum Sol ve polluti La bıi reatum Sa nctre joannes (sonradan Si olacaktır.) Bu yöntem tarihte Guido’nun eli olarak anılır. Guido, seslerin birbirine orantısal incelik ve kalınlıklarını göstermek için, her biri ayrı renkte (dizek) porte çizgileri kullanmıştır. Önceki nota benzeri simgeleri, neumaları derleyip belirli bir dizgiye yerleştiren böylece nota ve porte kavramını müzik tarihine getiren kişidir. | |
|
Etiketler |
doğuşu, notanın |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Cevaplar | Son Mesaj |
Gezegenin doğuşu! | KarakıZ | Bilim Dünyasından Son Haberler | 0 | 20 Ekim 2011 19:54 |
Aklın Doğuşu | Kalemzede | Felsefe | 0 | 19 Eylül 2011 01:27 |
Oryantalizmin Doğuşu | Kalemzede | Felsefe | 0 | 10 Ağustos 2011 14:53 |
Civcivin Doğuşu | aLdiana | Merak Ettikleriniz | 3 | 11 Mart 2010 18:07 |