IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

 Kayıt ol  Topluluk
Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Konuyu Değerlendir Stil
Alt 03 Eylül 2016, 11:27   #1
Çevrimiçi
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (0)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
YÖRÜK ADETLERİ – DOĞUM ÖLÜM ASKERLİK




YÖRÜKLERDE DOĞUM ADETLERİ

-Yörükler, erkek çocuk ocak başında doğarsa şanlı olacağına, davar başında doğarsa kutlu olacağına, odun toplarken doğarsa yiğit olacağına inanılır.

-Yörüklerde, erkek çocuk obanın alevi, kız çocuk evin közüdür, sözü yaygındır.

-Çocuk doğunca tuzlanır, mersin yapraklarına sarılır. Tombulak kökü döğülerek toz haline getirilir. Kırk gün tombulak tozu katılmış suyla yıkanır.

-Çocuk kırk günlük olunca vücuduna bal sürülür. Ak toprak tozu serpilerek kundaklanır.

-Diş çıkaran çocuk için buğday kaynatılır, süt dağıtılır.

YÖRÜKLERDE ÖLÜM ADETLERİ

-Ölünün yıkandığı gece bir ateş yakılır.

-Ölü gömüldükten sonra ziyafet verilir.

-Ölünün canı için yedi gün çörek dağıtılır. Helva dökülür.

-Cenaze suyunun kaynatıldığı kazanın ateşi söndürülmez.

-Ölü çıkan eve ertesi gün ekmek ve yemek göndermek adettir.

-Hastanın öleceğine inanılırsa eline ayağına kına yakılır.

-Ölünün giysileri fakirlere dağıtılır.

-Cenaze suyunun alındığı su kabının (kevki) ağzı bıçakla açılmaz taşla kırılır.

-Mezarın başına kırmızı bayrak takılır.

YÖRÜKLERDE AD KOYMA

Yörüklerde, yeni doğmuş çocuğa büyükanne veya büyükbaba ad koyar. Genellikle konulan adın atalardan, dedelerden kalma olmasına dikkat edilir.

Yörüklerde lakap takma yaygındır. Eski yıllarda erkek çocuk doğunca davar kesilip konu komşu çağrılarak yenilip içilerek ad konurmuş.

YÖRÜKLERDE ASKERE YOLCU ETME ADETLERİ

Yörükler, askerliğini yapmamış insanı yarım sayar. Askerlik bir okul olarak nitelenir. Askere gönderme başlı başına bir olaydır.

Askere gidecek delikanlı askere gitmeden onbeş yirmi gün önce bütün işlerden el çektirilir, dinlenip gezer. Askere gideceği günden bir iki gün önce hısım akraba, dostlarla helallaşılır. Son gün köyden askere gidecek tüm tertip toplanır. Durumu iyi olanlar ziyafet verirler. Durumu zayıf olanların harçlıkları toplanır.

Askere giden delikanlıya bir lokma ısırtılır, ısırtılan lokmanın yarısı kısmetini geri çekip getirmesi için saklanır. Bundan amaç askerin sağ salim evine gelmesidir.

Yörükler, askere giden delikanlıya kına yakarlar. İnanışa göre; koçlara kına Allah’a kurban etmek için, kızların saçına kına kocalarına kurban etmek için, askere giden delikanlıların eline kına vatana kurban etmek için yakılır.

YÖRÜKLERDE AĞIT SÖYLEME GELENEĞİ

Yörüklerde, ölüm halinde, acıyı paylaşma duygusuyla çok yaygın bir biçimde ağıt söyleme geleneği vardır. Bir örnek veriyoruz:

TALİHSİZ KIZIN DESTANI

Keşli’de bir genç kızla bir delikanlı birbirlerini severler, nişanlanırlar. Bir gün oğlan kuyudan su içerken düşer ölür. Bunu duyan kız çılgına döner. Bir daha evlenmemeye karar verir. Yıllar sonra ailesinin ısrarıyla evlendirilir. Çoluk çocuğa kavuşur. Fakat kızın talihsizliği sürer. Bu sefer de kocası amansız bir hastalığa tutulur ölür. Bu olay üzerine Keşli köyünden Mustafa Sarı şu destanı söyler:

TALİHSİZ KIZIN DESTANI

Emir Allah’tandır başın sağolsun

Ağlayıp gözyaşını sildin mi bacım?

Baharın yazların kışın sağolsun.

Dünyada eğlenip güldün mü bacım?

Gönlünü vermişti, kuyuda kaldı.

Koca bir ömrünü acıya saldı

Sonra Hasan ile gönlünü aldı.

Onu da toprağa saldın mı bacım?

Bütün güçlükleri azimle yendin.

Onun hayattaki desteği sendin.

Kime darılıp da kime gücendin

Bunu da Allah’tan bildin mi bacım?

Kötüler ne bilsin insan hasını.

Kala bir ömür çekse yasını

Koca bir köyün jandarmasını.

Harput yakasında gördün mü bacım?

Helallik istedim cevap vermedi

Gözün açıp baş ucunda görmedi

Belki de halini kimse sormadı

Kardaşım deyip bağrını deldin mi bacım?

Neler söylesem acımı anlatmaz

Seni teselliye bu sözler yetmez

Baba ocağında bir duman tütmez

Bu kötü dünyadan yıldın mı bacım?

Kendi hallerinde çiftçi olmuşken

Zorluğu yoksulluğu kader bilmişken

Oğlunla kızınla düze gelmişken

Koca bir yokuşta kaldın mı bacım?

Köye gelmek artık güç oldu

Ömrüm kısalıyor, hayli geç oldu

İki bacım vardı, şimdi üç oldu

Bunu da böylece bildin mi bacım?

Ormandan yuvana odun getirdin

Kıraç topraklardan ekin getirdin

Sonunda yedi dağa bir yiğit verdin

Cenazesini bensiz kıldın mı bacım?

Kader bizim için ağını geriyor

Hasan’ımız bana acı veriyor

Cenabı Peygamber ümmetim diyor

Allah’tan sabırlar aldın mı bacım?


aLinti..

__________________
#MustafaKemaLAtatürkTorunuyum..ღ ❦

{22~02~`22..∞}
{09~09~`22..ღ}
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Benimmekan Mobil Sohbet
Cevapla

Etiketler
yörük adetleri – doğum ölüm askerlik


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Var
Mesaj Yazma Yetkiniz Var
Eklenti Yükleme Yetkiniz Var
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Yörük Ali Efe (Yörük Ali Efe Kimdir? -Yörük Ali Efe Hakkında) Zen Tarih / Siyaset 0 19 Şubat 2012 22:07
Aydin Yörük Ali Efe Müzesi Ecrin Ege Bölgesi 0 07 Eylül 2011 21:13
Yörük Kebabı YapraK Kebaplar Köfteler 0 26 Eylül 2009 18:53
Ceren’in doğum günü, ölüm günleri oldu Angel Haber Arşivi 0 03 Ocak 2009 10:59