IRCForumları - IRC ve mIRC Kullanıcılarının Buluşma Noktası
  sohbet

Etiketlenen Kullanıcılar

Yeni Konu aç Cevapla
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 19 Eylül 2015, 15:10   #1
Çevrimdışı
Kullanıcıların profil bilgileri misafirlere kapatılmıştır.
IF Ticaret Sayısı: (2)
IF Ticaret Yüzdesi:(%)
Renault Tarihçesi




RENAULT’UN TARHİÇESİ

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Louis RENAULT ( 15 Şubat 1877- 24 Ekim 1944 – Paris/Fransa )
KURULUŞ HİKAYESİ
Louis Renault 1877 Paris doğumlu bir beyzadedir. Babası iyi kazanan bir yün taciridir, çocuklarını hoşça tutar. Onlara diğer babalar gibi Latince, Yunanca ve gramer dayatmaz. Meslek seçimini kendilerine bırakır, istediklerini önlerine koyar. Louis makine hastasıdır, düşünün henüz 5 yaşındayken arkadaşlarından duyduğu lokomotifi görmek için İstasyona koşar. Buhar kazanını, pistonları, bacaları, çözmeye kalkar. 15 yaşında bir öğrenciyken motorlu vesaitlere merak salar, hatta harçlığından artırdığı paralarla 0.75 beygir gücünde De Dion Bouton marka bir araba alır, sağını solunu sökmeye başlar.

De Dion Bouton
Kont Albert De Dion ve ortağı Çilingir Georges Bouton’un imal ettiği bu arabalar faytondan bozma “yamalı bohça”dırlar. Adı geçen ikili otomobilleri mümkün mertebe ucuza mal edip amelesinden senatörüne kadar herkese satmayı planlar. Ancak bu hayalleri hakikat olmaz, umduklarını bulamazlar. Genç Louis’in henüz araba imal etmek gibi bir fikri yoktur, otomobilini Paris yakınlarında (Billancourt’daki) eski bir garaja atar. Kardeşleriyle baş başa verir, amatör heyecanlarla “bunu nasıl geliştirmeli” diye kafa yorarlar.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Lous Renault
Louis bu arabayı adeta yeniden imal eder, bir sürü ilaveler yapar. Ve Renault’un ilk minik otomobili “Voiturette” ortaya çıkar. Bu araç 3 ileri ve 1 geri vitesli mekanik dişlisiyle yeni bir çığır açar. Üstelik motordaki gücü kayış ve zincirle değil sabit bir mil (şaft) aracılığı ile doğrudan doğruya arka dingile aktarırlar. Araç daha verimli olur ve sessizliği ile dikkat toplar. 24 Aralık 1898’de sokakları harmanlamaya başlayan Voiturette hemcinsleri gibi sadece düzde gitmez, % 13 eğimli yokuşları rahatlıkla çıkar.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Voiturette
Louis daha güçlü ve daha devirli motorlar için uğraştığı günlerde jeneratör sistemlerine de el atar, getirdiği yeniliklerle adeta devrim yapar. Düşünün henüz 21 yaşında iken (1898) kardeşleri Fernand ve Marcel’i peşine takar, “Renault Freres” şirketini kurar.
1899 yılında Paris-Trouville arasında bir yarış düzenlenir ki mesafe 170 kilometreyi aşar. Renault’lar yaptıkları özel otomobille yarışı rahat kazanırlar. Bu zafer üzerine kapısını çalanlar artar, yağmur gibi sipariş yağar. Babaları onlara 8 bin İngiliz sterlini sermaye verir, ki ilk ivme için bu para yeter de artar.
Louis Renault asla “tamam şimdi oldu” demez, daima “daha mükemmeli” arar. Nitekim kapalı karoseri olan ilk aracı da o yapar. Genç girişimci daha o yılın sonunda Billancourt’daki garajı fabrikaya çevirir ve tam 110 kişi çalıştırmaya başlar. Ahbap çavuşlar, ertesi yıl geliştirdikleri spor arabayla (E modeli) Paris-Bordeaux ve Paris-Berlin yarışlarını kazanır, adeta şov yaparlar. İki silindirli “H” modelinin (1902) ardından, dört silindirli “K” modeliyle Paris-Viyana yarışında zafere koşarlar. Ancak 1903 Paris-Madrid yarışında kaza yapar, Marcel’i toprağa bırakırlar, bir süre sonra Fernand da gözlerini hayata yumar.

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.

Louis kalır mı bir başına, evet güç kaybeder ama aklındaki uçuk hamleleri de bu yıllarda yapar. Mesela işi gücü bırakıp Parisli faytonculara oynar, hayatı boyunca kamçı sallayan adamlara “atsız araba” satar. Arabacı takımı babadan kalma emektarları elden çıkarır, Renault’nun iki silindirli arabalarından alırlar. Louis böylesi rüzgârları iyi yakalar ve yelkenini rüzgâra göre açar. Talep katlana katlana artınca seri üretime geçer ve işçilerini ihtisas sahibi yapmaya bakar. Biri yalnız boya, öbürü sadece döşeme üzerinde derinleşir, işlerinde “uzman” olurlar.
İşte bu yıllarda kardeşlerinin eksikliğini yaman hisseder, Marcel ve Fernand’ı çok arar. Zira artık sadece imalatı değil, pazarlama ve muhasebeyi de ondan sorarlar. Ama onun önceliği iyi bir arabadır, nitekim ilk amortisörü, ilk soldan direksiyonu, ilk servo freni kullanıp rakiplerine fark atar. Ambulanslar, kamyonetler, itfaiye araçları yapar. Renault’nun baklava dilimini andıran logosu küçük ve basit otomobillerden, resmi erkana satılan lüks limuzinlere kadar birçok modelin alnında parlar. Gün gelir (1914) “Societe des Automobiles Renault” 4 bin 400 işçisiyle bir sanayi devi olur, bundan dört yıl sonra da (1918) çalışanların sayısı 22 bini aşar…
Renault’nun iki silindirli taşıt aracı (8CV) Paris’te taksi olarak ünlendikten sonra, şirketini başta gelen Fransız üreticisi haline getiren otomobilin seri üretimine başladı.


Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



8CV
Renault dış ülkelerde, 1907’de New York, Londra ve Berlin’de şubeler kurduğu gibi gemi ve uçak motorları üretimine de girişti. Kardeşlerinin ölümünden sonra (Marcel 1903, Fernand 1909) Louis fabrikayı kendi başına yönetti, yeni gelişmelere yoğunlaştı, üretim programını geliştirdi, iş bölümü ve seri iş bandı üretimini başlattı. Firması Birinci Dünya Savaşı’nda ülkesinin en büyük silah üreticisi oldu.

Renault tank



Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.



Başka yeniliklerin (1906: Amortisör, 1909: Solda direksiyon, 1921: Servo freni) yanı sıra Renault’nun taşıt araçları 20’li yıllarda uluslararası üstünlüklerini kanıtladılar. Otomobilleri kısa mesafelerdeki hız rekorlarının yanı sıra, uzun mesafelerde de (örneğin; çöl yarışları) yeteneklerini gösterdiler. Otomobil alanındaki çok sayıda yeniliğin arasında, hemen hemen her yıl yeni modeller çıkaran Renault’nun piyasaya sürdüğü Vivaxuatre 1933’ten sonra Paris’te sürekli taksi olarak kullanıla geldi.
Hitler’in Almanya’daki iktidarı ele geçirdiği yıl, Renault, Havacılık Bakanlığının isteği üzerine, yeniden uçak üretimine başladı. Birkaç yıl sonra, yaşam boyu çalışmasının ürünü olan fabrikasının 1940’ta Alman birlikleri tarafından işgal edilmesine ve 1942/43’te bombalanmasına tanık oldu. 24 Ekim 1944 tarihindeki ölümünden kısa bir süre önce Renault, ülkesinin müttefikler tarafından kurtarılışını gördü. 67 yaşında ölen Renault, fabrikasının 1945’te devleştirildiğini göremedi.

Renault de Billancourt. Ed. Le Livre contemporain, Paris, 1961, 443 p.

__________________
Necip Fazıl çok fazla sigara içermiş. Bir gün bir öğrencisi ona gelir ve der ki; -Hocam bugün bir rüya gördüm bütün bitkiler Allah'a secde ediyordu, bir tek tütün etmiyordu...
Üstad cevabı yapıştırır: -Getirin o kafiri yakalım..
 
Alıntı ile Cevapla

IRCForumlari.NET Reklamlar
sohbet odaları reklam ver Mobil Chat
Cevapla

Etiketler
renault, tarihcesi


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Kapalı
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık


Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Cevaplar Son Mesaj
Renault'dan Yeni Finansal Ürün: Renault Plan Elysian Otomobil Haberleri 1 03 Temmuz 2014 23:43
Renault Grubu 1. SLyther Otomobil Haberleri 0 10 Aralık 2011 13:27
Makyajlı Renault Scenic SLyther Otomobil Haberleri 0 04 Aralık 2011 18:46
Coupe Renault R9 PauL Otomobil Haberleri 0 25 Kasım 2011 14:58
Renault Twizy SLyther Otomobil Haberleri 0 14 Mayıs 2011 01:21