İş yerinde bir sunum veya düğünüzde mikrofonla bir konuşma yapacağınızda heyecan ve endişe kapınızı çalıyor mu? Dert etmeyin ve hemen önerilerimizi okuyun.



Ofiste müdürlerinize sunacağınız bir proje, evlilik merasiminde herkesin önünce yapacağınız bir konuşma veya üniversitede dopdolu bir amfiye yapacağınız bir sunum… Kısacası ‘topluluk’ içinde konuşma mı yapacaksınız? Bu birçok insanı heyecanlandıran ve endişelendiren bir konudur. Heyecan da konuşmaya direkt olarak yansır. Fakat korkmayın;
vereceğimiz birkaç tüyo ile kalabalık ortamlarda çok rahat konuşma yapabilirsiniz.



KONUŞMADAN ÖNCEKİ GÜN

Konuşma yapacağınız günün önceki günü hazırlık açısından çok önemlidir. Mutlaka yazılı bir şekilde çalışmanız, prova yapmanız, kendi kusurlarınızı bulmanız ve hemen düzeltmeniz gereklidir.

Konuşmanın bir gün öncesinde neler yapmamız gerektiğinin detaylarını okumak için devam edin…



Yazılı üzerinde çalışın

Konuşmanızı önceden yazılı olarak çalışın. Elbette konuşma esnasında da doğaçlama gelişen ve söylemek istedikleriniz olacaktır. Ama unutmayın ki konuşmanızın temeli doğaçlama olamaz; hazırlıklı olunmalı ve mutlaka üzerinde çalışılmalı. Doğaçlama olan kısım zaten sizin yaptığınız temel konuşmanın üzerinden farklı görüşlerle şekillenecek ve gelişecek kısım olacaktır. Önceki gün, kronolojik gelişen tematik bir plan yapmanızı öneririz. Konuşma günü elinizde plana dair küçük notlar bulunması yeterli olacaktır.



Prova yapın ve yorumları değerlendirin

Çocuklarınızın, yakın arkadaşlarınızın veya eşinizin önünde sonraki günün provasını yapın. Mutlaka onların da size önereceği birkaç şey olacaktır; “çok hızlı anlatıyorsun ve ne demek istediğin tam olarak anlaşılmıyor”, “çok sessiz olduğun için duyulmuyor” veya “sürekli aynı kelimeleri tekrarlıyorsun” gibi… Bu önerileri ve tavsiyeleri dikkate alın ve hemen ertesi gün için onları düzeltin.



Kendi kusurlarınızı kendiniz düzeltin

Aynanın karşısına geçin; ya da daha sağlıklı sonuç almak üzere bir ----- kameranız varsa karşınıza yerleştirin ve kayda basın! Kendinizi gözlemleyin, iyi ve kötü yanlarınızı dürüstçe kendinize itiraf edin. Mimiklerinizi, duruşunuzu, el hareketlerinizi; hepsini inceleyin. Kendinizi izlerken her zaman bir dinleyici olun; kendinizi konuşmacı olarak izlediğinizde nelerin hoşunuza gitmediğiniz not edin ve hemen düzeltin.



Doğal yollarla rahatlayın

Heyecan beraberinde uykusuzluğu getireceği için kendinizi önceki günden mutlaka rahatlatmanız gerekecek. Bunun en iyi yolu da kuşkusuz sıcak bir banyo! Ayrıca bu banyonun ardından yatağa girip, bir başucu kitabı okumanız da kafanızı dağıtacak ve sizi uykuya hazırlayacaktır.



KONUŞMA GÜNÜ

Konuşmayı yapacağınız gün geldi çattı. Dünden hazırsınız; ama bugün de elbet bir heyecan var üzerinizde. Ama gün boyunca yapacağınız birkaç eylemle bu durumu atlatmanız mümkün.

Sesinizi ısıtın, nefes egzersizi yapın, durumu kabullenin, susuz kalmayın ve vücut diline önem verin.



Sesinizi ısıtın

Konuşma anı gelene kadar, “aman sesim kısılır” diye dilsizmiş gibi davranmayın. Çılgınlar gibi bağırmanız da doğru değil elbet; ama ufak tefek ses egzersizleri yapmanız sesinizin oturmasına yardımcı olacaktır. Bunun için gün boyunca konuşmaya, sesinizi farklı tonlarda kullanarak egzersiz yapmaya özen gösterin.



Nefes almayı unutmayın

Kalp ritminin hızlanması, hemen akabinde stresi getirir; aynı şekilde stres de kalp ritminde hızlanmayı… Tüm bunlar konuşmanızın hızına da yansıyacak ve nefes almayı unutmanıza neden olacak. O zaman konuşmanızın öncesinde biraz yalnız kalın ve kendinizi rahatlatacak etkili nefes egzersizleri yapın. Göğsünüzü bir balon gibi düşünün ve onu şişirerek bu pozisyonda nefes alın. Sanki sırtınızdaki elinizin içine bu nefes doluyormuş gibi. Gün içerisinde 2 veya 3 defa, 3’er dakikalık bu derin nefes egzersizini uygulamanız sizi rahatlatacaktır.



Herkes insan…

Birkaç kelimeyi yanlış söylediğinizde veya iki cümle arasında tereddüt ettiğinizde kimse sizi hapse atmayacak, değil mi? Unutmayın; karşınızdaki dinleyiciler de birer insanlar ve her insan hata yapabilir… Bunları önceden kabullenmeniz ve konuşmayı yapacağınız kişilerin şeytanlar değil de sizin gibi insanlar olduğunu kafanıza yerleştirmeniz tahmin edebileceğinizden çok işe yarayacak!



Susuz kalmayın

Su, topluluk içinde konuşmamızı bile kolaylaştırıyor, inanabiliyor musunuz? Çünkü gerginlik ve stres, boğazınızı kurutur ve kelimeleri daha zor telaffuz etmenize neden olur. Dolayısıyla konuşmanız başlamadan önce bir bardak su içmeniz (tabii tuvalet ihtiyacınızı da gidermeniz) ve konuşma boyunca da ara ara sudan yudum almanız sağlıklı olacaktır. Bu yudumlar aynı zamanda konuşmanızda faydalı molalara da neden olacaktır.



Vücut diline dikkat

Vücut dili ve davranışlar da en az konuşmanız kadar önemlidir. Hatta bazı detaylar konuşmanızı etkileyecek boyuttadır. Mesela kollarınızı önünüzde kavuşturmanız; hem vücut dilinde hoşnutsuzluk, endişe anlamına gelir, hem de doğru nefes almanızı engelleyecektir. Konuşma esnasında tavsiyelerimiz şöyle: elleriniz masanı üzerinde, çeneniz hafif kalkık olsun. Sessiz aralarda abartılı olmayacak şekilde gülümseyin. Ayrıca sessizlik demişken; bu sessizlikleri monotonluğu toparlamak üzere bir araç olarak görmenizi tavsiye ederiz…