![]() |
Sen Mi Geldin – Sedat SOYLULAR Bir vaveyla koptu içimde, yanardağdan öte bir volkan coştu.* Ayaklarım, dizlerim bağlandı, dertlerim vardı, olsun! Gayrı hepsi boştu.* Sanki Sen koktu dualarım, salavatlarla yıkandı dudaklarım, Seni diyebilmek ne hoştu!* Bak yetimlere nasıl da bakarlar, ne oldu gariplere, neden ayaktalar?* Yoksa… Sen mi geldin? Ne geceler sayıklardım Seni, ne günler selamların en güzelini salardım üstüne.* Bak yine büküldü belim, boynum bükük, işte yetimin, işte ellerim, işte duada dillerim.* Kabul eder misin böyle beni, tanır mısın ümmetim diyerek, tutar mısın kanadımdan düşerken?* Ne olur susun, dağlar taşlar susun, buluta söyleyin gölge yapmasın, açılsın kapılar, kapanmasın!* Bak! güneş bugün daha parlak, ağaçlar daha yeşil, minareler daha heybetli, secdeler daha uzun.* Ne oldu, ne bu ışık, nedir bu sessizlik, bu güzel koku kimin? …* Yoksa Sen mi geldin? Bir taş olsaydım açlıktan karnına bağladığın, bir hurma kadar damağına yasladığın,* Ama Sen yoksun, karanlık yorgan olurken sırtımıza, mühürler vurulurken ağzımıza…* Tadımız kalmadı Efendim, koktuk, çürüdük, karardık, bakılası kalmadı yüzümüze…* Bir ümit olur diye açtım kollarımı, belki gelirsin diye, diktim semanın kapılarına gözlerimi* Sana uzandım takatı bitmiş, yorulan kollarımla, bekledim ama* Sen yoktun Efendim. Sensiz yaşamak bu kadar mı zor olacaktı bana, bu kadar mı düşecektim yoluna?* Bilseydim Seni, Sana yetişmez miydim, çölüne kum olup serpilmez miydim Efendim.* Bak şu titreyen yüreğime, uçtu gitti, söz geçiremedim can kafesime ve nefesime* Zerreni kendime kürre bildiğim sevgili, hangi zamana sakladın vuslat dilekçemi?* Hangi deryadan dudaklarıma akacağını, ne tarafımdan bana bakacağını… bir bilsem!* Bir bakışına nelerimi vermezdim, işte hazırım derdim, bırakırdım dünyayı, sevmezdim!* Ağlama ey gözlerim, inmesin duadan ellerim, işte kırmızı güllerim!…* Sen mi geldin? Gel, anam babam sana feda olsun, gel de, bu fakire bir düğün bayram olsun.* Bedir’den geçtiğin gibi, bir elinde ay, bir elinde güneşten vazgeçtiğin gibi gel.* Seni taşlamak isteyen Taifliler çıkacak bilirim, işkembe ellerinde bekleyenlerin !* Olsun! Sen gel… Sana kol kanat olur bedenim, kartal kesilir gözlerim, kırılır ortasından bileklerim* Bir dişine kurban olmam mı o zaman, sakalının bir teline, tel tel dökülmem mi?* İşte kefenim, işte yeminim, işte Rasulüm, işte ümmetin , geldim!..geldim!.. demem mi?* Susmasın kainatın dili, küsmesin alemlerin yüzü suyu hürmeti, işte gariplerin kısmeti! Varsın kokuşmuş dünya bize kalsın, çirkefimiz, nankörlüğümüz Sana bulaşmasın,* Varsın ellerim havada kalsın, mezar gibi dar gelsin dünyam, kor gibi içimde yansın* Bileyim ki Sen razı ol , bileyim ki Ebu Bekir’den bir selamın ,nara düşmeden şefaatin kalsın.* Bileyim ki Mekke’ye nazar ettiğin gibi bakacağını , Hira’ya girer gibi içimize dalacağını…* Bak !gam çeker mi artık cesedim, derde düşer mi bundan sonra yüreğim,ıslanır mı gözlerim?* İşte yetimin! işte ellerim! işte duada dillerim! işte Sebebim! işte kırmızı güllerim!..* Sen mi geldin ? Hoş geldin peygamberim….. Hoş geldin… Sedat SOYLULAR |
Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 12:49. |
Powered by vBulletin® Version 3.8.11
Copyright ©2000 - 2025, vBulletin Solutions, Inc.
Search Engine Friendly URLs by vBSEO
Copyright ©2004 - 2025 IRCForumlari.Net Sparhawk